Pozitif Bilimin Özgür Düşünce ve Demokrasi Çerçevesinde Bireylere

Aktarılması

Eğitim eliyle bireyleri medeniyet ve teknoloji yarışında örnek bir düzeye taşımak, geçici ülke ve dünya gerçeklerinden kopmuş eğitim uygulamalarını terk ederek, eğitimi; “ithal malı ilim, araştırma ve nazariye getiren bir mekanizma olmak yerine; ilimlerin kaynağını kendi bünyesinde taşıyan, geliştiren ve millet hizmetlerine

42 _{“MSP’nin koalisyon ortağı olduğu 1977 yılında 4.Beş Yıllık kalkınma Planı çalışmalarında}

Cumhuriyet tarihinde ilk kez ‘’Manevi Kalkınma’’ plana dâhil edilmiştir. Ancak daha sonra ‘Güneş Motel Metodu’ ile iş başına gelen Ecevit hükümeti bu bölümü plandan çıkartmıştır. Bu konu Millî Görüşçü partilerin maneviyata verdikleri önemin göstergesidir. Eğer plan çalışmaları sırasında ortaya konulan Manevi Kalkınma Projeleri uygulanabilmiş olsaydı bugün içine sürüklendiğimiz sosyal çözülmeler ve krizler belki de hiç yaşanmayacaktı” (Erbakan, 2007: 33). Yaşanan sürece dair detaylara “Manevi Kalkınma Projesi ve Eğitim Boyutu” bölümünde ayrıca değinilmiştir.

43 _{1961 Anayasası’nın 10, 11, 12, 14, 19. maddelerinde, yer alan ifadelerde beyan edilen doğrultuda}

sunan müstakil, şahsiyetli, ilim ve kültür faaliyetlerinin mihrakı haline getirme” anlayışı benimsenmiştir (RP Tüzük ve Programı, 1985: 47).

Eğitim sistemini; uygulamaya dönük, araştırmacı ve sürekli kendi kendini yenileyen, fiziki imkânlardan ziyade bireylerin kalbine ve gönlüne konulacak inanç, bilimsel amaç ve hedefler ile revize etmeyi amaçlamıştır (RP Seçim Beyannamesi, 1991: 89).

Hareket bireylerin eğitimini; devlet ve millet hayatı açısından hayati önem addetmiş, eğitimde temel hedef olarak bireyleri topluma, toplumun geleceğine yararlı, olumlu, nitelikli bireyler ve çağdaş toplumun beklentilerine karşılık olabilecek donanımlara sahip olarak yetiştirmeyi hedeflemiştir. Eğitimde öğrenci, öğretmen, veli ve toplumun tüm katmanlarını hesaba katan, renkli, çoğulcu, katılımcı bir anlayışla hareket edilerek, pedagojik eğitim kuralları dikkate alınarak hareket edilmesi planlanmıştır.

Hareket eğitimi; “bilgiye ve yüksek bir hayat seviyesine ulaşmanın yolu, uluslararası alanda ayakta kalmanın gereği, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünü esas alan bir siyasal ve toplumsal sistemi geliştirmenin vazgeçilmez şartı olarak” kabul etmiştir (FP Seçim Beyannamesi, 1999:109-110).

Bireyden başlayarak topluma yansıyacak eğitim politikaları üretmeyi ilkesel olarak ortaya koyan Hareket, değişim ve dönüşüm çizgisinde manevi ve maddi davranışsal gelişimleri hedeflemiştir. Nitekim bireysel ve toplumsal anlamda “millî ahlak ve mefkûre” anlayışlarının kuvvetlendirilmesi basın ve yayın araçlarının yapıcı istikamette kullanılmasına bağlıdır (MNP Program ve Tüzük, 1970: 12-13). Bu yolda bireyleri hedeflerinden alıkoyacak zevk ve eğlence düşkünlüğüne yer bırakılmamalıdır (MSP Seçim Beyannamesi, 1973: 28).

Harekete göre (RP Seçim Beyannamesi, 1991: 90) beşikten mezara kadar eğitim ve öğretim anlayışıyla eğitim sürekli hale getirilmeli, eğitimden amaçlananın insan yetiştirmek ve irfanı artırmak olduğu anlaşılmalıdır. Bu doğrultuda: “Gerçek kalkınma ülkenin imarını ve insanın ise irfanını artırmakla sağlanır. Ülke, imarı ihmal edilerek, irfanın yükseltilmesi gerçek kalkınma için yeterli olmadığı gibi Batı’da olduğu gibi

irfan ihmal edilerek imarın artırılması da yeterli değildir. Refah Partisi gerçek kalkınmayı; irfan ve imar eksenli gerçekleştirecektir. Anadolu baştanbaşa imar edilirken Türk halkı, “Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir” prensibi beşeri irfanın esası” kabul edilmelidir.

Hareket ortaya çıktığı dönemde iç politikada meydana gelen ayrılıkçı fikir hareketlerinin, vatanın geleceği açısından mahsurlar görülmüş: “kökü dışarda kozmopolit ve marksist yıkıcı fikir cereyanlarının ve bunların doğurduğu mütefessih ahlâkın cemiyetimize sirayet etmemesini temin ve bu türlü tesirlerden tamamen arınmamız için Millî Eğitim Politikası ve kadrosu yeniden tanzim edilecektir” denilerek eğitimdeki bu mahzurların giderilmesi amaç edinilmiştir. Bu maksatla oluşturulacak eğitim politikası ve kadrolarla “müsamahalı, tenkide tahammülü olan ve kendisini murakabe ile olgunlaştırmaya cehdeden, şahıslara, körü körüne tâbi olma itiyadından kurtularak gerçek fikirlere, ideallere bağlanma merhalesine erişmiş fikrî taassuptan uzak hak ve hakikate erişme çabası içerisinde bulunan, beşikten mezara kadar ilim prensibine inanan ve ahlâkî tekâmül cehdi içinde olan, fikre karşı fikirle mukabeleyi şiar edinmiş sınıf tefriki yapmayan demokratik zihniyet ve karakterde” yeni nesiller yetiştirmeye talip olunmuştur. Böylelikle eğitimde millî ve manevî değerleri geçmişten geleceğe, nesillerden nesillere aktarmak için gereken tedbirleri içeren bir plânın uygulanması hedeflenmiştir (MNP Program ve Tüzük, 1970: 13-14). Hareket, eğitim politikasını demokrasi ve Cumhuriyet değerleri üzerine inşa ettiğini açıkça ortaya koymuştur. Batıl fikirler uzun süreyle empoze edildiğinde bireylerin Millî ve manevi fikirlerini zehirleyebilmekte, toplumun fikri hayatını işgal edebilmektedir. Bu durum toplum ve bireyler açısından büyük bir tehlike arz etmektedir. Hâlbuki “demokratik rejim ancak ahlâkçı ve maneviyatçı temel üzerine kurulabilen bir rejimdir. Zihniyet ve eğitim materyalist olacak rejim ise demokratik olacak denirse daha başlangıçta demokratik rejimin yaşama imkânı, hayat hakkı katledilmiş olur.” Bu bakımdan Hareketin eğitim görüşü, “Demokratik Cumhuriyet rejiminin en sağlam teminatıdır. Ruhu ve manasıdır” (MSP Seçim Beyannamesi, 1973: 26-27).

Millî Görüş Hareketi, eğitim politikasının ikinci unsuru olan bilimin özgür düşünce çerçevesinde nesillere aktarılması anlayışı ile ilgili olarak; bilimin ülkemizde süratle yayılması, bilimin ortaya koyduğu teknik ve teknoloji yardımıyla insanlığın ulaştığı hızlı gelişmeyi ülkemizde tekrar tesis etme ve daha da ileriye taşıyarak milletimizi ilim ve teknik yolunda tarihteki şanına yakışır seviyeye taşıyacak bireyler yetiştirmek, yetişen bireylerin çalışma koşullarını çağdaş imkânlara kavuşturmayı amaçlamıştır. Yine bu doğrultuda yetişecek bireyler bilimde icat edici, keşfedici kabiliyet ve donanıma sahip olacaklardır. Hedeflenen, bu bireylerce yeniden tesis edilecek olan Yeni Dünya medeniyeti, yenilmez maddî üstünlüğü sağlayacaktır. Bu anlayışın dışında kabul edilen Batı özenti ve taklitçiliğine dayalı usul-esaslara karşı çıkılmıştır. Hareket eğitim politikasının temel dayanaklarından kabul edilebilecek ders ve müfredat programlarını da bu anlayışa uygun olarak düzenlemeyi planlamıştır (MNP Program ve Tüzük, 1970: 14).

Hareket hükümet ortağı olduğunda da eğitimde, bilimsel araştırmaları teşvik etmeyi, teknolojinin millî imkânlara dayalı olarak geliştirilmesini, TÜBİTAK’ın tarihteki Türk büyüklerinin bilime hizmetlerini bireylere tanıtmasını44 _{(II. MC}

Hükümeti Programı, 1977:7), Millî, manevi ve ahlaki değerleri benimseyen, bilgili, ilmi düşünceye sahip, herkese karşı saygılı ve hoşgörülü, laik, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, bilgi çağının gereklerini yerine getirebilecek bilgi ve becerilerle donanmış bireyler yetiştirmeyi amaçlamıştır (RP-DYP Koalisyon Hükümeti Protokolü, 1996:9).

44 _{Hareket, seçim beyannamesinde (MSP Seçim Beyannamesi, 1977: 27) ifade ettiği “evlatlarımıza}

matematik, cebir, geometri, fizik, kimya, astronomi, tıp, tarih, coğrafya ilimlerinin kurucularının bizim âlimlerimiz olduklarının öğretilmesi” anlayışını Hükümet ortağı olduğunda Hükümet Protokolüne dâhil etmiştir.

4.2. Parti ve Hükümet Programlarında Eğitim