• Sonuç bulunamadı

TÜRKĠYE’DE DÜZENLENEN FESTĠVAL VE ġENLĠKLER

1.1. TÜRKĠYE’DEKĠ FESTĠVAL VE ġENLĠKLERĠN TARĠHĠ

1.1.1. Osmanlı Döneminde Festival ve ġenlikler

Osmanlılarda hem halkın hem de sarayın eğlence ihtiyacını karĢılayan etkinliklerin baĢında Ģenlikler gelmektedir. Konuyla ilgili kaynaklar, söz konusu Ģenliklerin genellikle doğum, sünnet/evlilik düğünleri, kazanılan savaĢlar ve ülke dıĢından gelen kral, vezir vb. önemli konukların ağırlanması, müttefik bir ülkede gerçekleĢen sevindirici bir hadisenin kutlanması gibi birçok farklı nedenle düzenlendiğini belirtmektedir. ĠhtiĢamlarıyla dikkat çeken Ģenlikler, içerisinde çok sayıda etkinliği barındırarak halkın avamdan havasına kadar her kesimine hitap eder niteliktedir (And 1959: 9-16; Arslan 1999: 117-118).

Kaynaklarda Osmanlıda devletin her yerinde Ģenlik yapıldığının (And 1959:

16) belirtilmesine rağmen “Osmanlıda Ģenlikler” denildiğinde akla daha ziyade Ġstanbul‟dakiler gelmektedir. Bunda en görkemli Ģenliklere Ġstanbul‟un ev sahipliği yapması önemli rol oynamaktadır. Söz konusu durumun bir baĢka gerekçesi olarak sadece Ġstanbul‟daki Ģenliklerin kayda geçirilmesi de gösterilebilir. Zira Ernest Haeckel gibi birkaç kaynakta Bursa gibi bir dönem için de olsa Osmanlıya baĢkentlik etmiĢ Ġstanbul dıĢındaki Ģehirlerde de renkli Ģenliklerin düzenlendiği bildirilmektedir (Haeckel‟den akt.: Yıldırım 2010: 78). Ancak söz konusu kaynakların sayısının azlığı ya da bu kaynaklarda bahsin çok az sayıda Ģenlikle ilgili olması Osmanlıda Ģenlik denilince devletin baĢkentinin akıllara gelmesini engellememektedir.

53

Kaynaklarda, özellikle de sûrnâmelerde yer alan bilgilerin ağırlıkla Ġstanbul‟daki Ģenlikleri konu edinmesi Osmanlıda Ģenlik denildiğinde akla Ġstanbul‟un gelmesini sağlayan amillerdendir. Sonuç olarak Osmanlıda görkemli Ģenlik ve Ģölenlerin ağırlıklı olarak Ġstanbul‟da yaĢayan halk tarafından kutlandığını söylemek yanlıĢ olmasa gerektir.

Osmanlıda düzenlenmiĢ Ģenlikler hakkında en detaylı bilgileri bulabileceğimiz kaynaklar sûrnâmelerdir. “Düğün, ziyafet, Ģenlik ve benzeri konularda yazılan manzum ve/veya mensur eserler.” Ģeklinde tanımlanan ve Ģenliklerden hareketle dönemin kültürel hayatıyla ilgili önemli veriler sunan sûrnâmeler14, Ģehzadelerin sünnet düğünleriyle padiĢahın kız kardeĢleri ve çocuklarının (kız/erkek) evlilik düğünleri ve doğumları vesilesiyle düzenlenen eğlenceleri/Ģenlikleri anlatmaktadır (Aynur 2009: 565; Arslan 2008: 23)15.

Kaynakların verdiği bilgilerden hareketle denilebilir ki, Osmanlıda düzenlenmiĢ hakkında bilgi bulunan en eski tarihli Ģenlik, Orhan Gazi‟nin Nilüfer Hatun‟la olan düğünü dolayısıyla 1298‟de16 yaptırılan Ģenliktir. Kaynaklarda geçen son Osmanlı Ģenliği olarak ise II. Abdülhamid‟in oğlu için 1899‟da düzenlediği sünnet düğünü Ģenliği yer almaktadır (Arslan 1999: 10). Osmanlıda düzenlenen Ģenliklerle ilgili bilgiler her ne kadar 13. yüzyılla 19. yüzyılın son demleri arasını kapsasa da kaynaklarda hakkında kapsamlı bilgi bulunan Ģenlikler daha ziyade 16.

yüzyılın son çeyreğinden 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar olan süreyi içermektedir.

Dolayısıyla kaynaklarda, tespit edilen 55‟e yakın Osmanlı Ģenliği bulunmakla birlikte bunlardan 11 tanesinin sûrnâmelere konu edinildiğinden bahsedilmektedir (Arslan 1999: 10-12). Sûrnâmelerde bahsedilen en eski tarihli Ģenliğin III. Murat‟ın oğlu III. Mehmet için 1582‟de yaptırdığı sünnet düğünü (sûr-ı hıtân) Ģenliği; son Ģenlik olarak ise 1858‟de Sultan Abdülmecid‟in kızları Cemile ve Münire Sultan için yaptırdığı evlilik düğünü (sûr-ı cihaz) Ģenlikleri olduğu görülmektedir (Aynur 2009:

567). Söz konusu veriler, Osmanlı Ģenliklerinin tamamı hakkında bilgiye

14 Sûrnâmelerde yer alan kültürel unsurlarla ilgili detaylı bilgi için ġeref Boyraz (1994)‟ın çalıĢmasına baĢvurulabilir.

15 Osmanlı saray Ģenlikleri/eğlenceleri ile bunlar hakkındaki bilgilere yer verilen sûrnâmeler, ve sûrnâme örnekleri/metinleri hakkında daha fazla bilgi için bkz.: Arslan (1991a; 1992a; 1992b;

1993a; 1993b; 1994a; 1994b; 1997; 2002; 2008; 2009a; 2009b; 2011; 2012a; 2012b) ve Aynur (2009).

16 Söz konusu tarih bazı kaynaklarda 1298, bazılarında ise 1299 olarak verilmektedir. Burada daha tutarlı göründüğü için Arslan (1999: 10)‟ın verdiği bilgi dikkate alınmıĢtır.

54

ulaĢılamadığı gerçeğiyle birlikte Osmanlıda Ģenliklerin yerini ve Ģenliklere verilen önemi gözler önüne sermesi bakımından oldukça önemli bir yere sahiptir17.

Kaynaklarda Osmanlı saray Ģenliklerinin, kimi zaman daha uzun kimi zaman daha kısa olmakla beraber, neredeyse kırk gün kırk gece boyunca düzenlenen etkinliklere sahne olduğu belirtilmektedir. III. Murat‟ın oğlu III. Mehmet için 1582‟de yaptırdığı sünnet düğünün elli beĢ gün; 1675‟te IV. Mehmet‟in oğulları ġehzade II. Mustafa ve III. Ahmet için yaptırdığı sünnet düğünün on beĢ gün; yine IV. Mehmet‟in kızı Hatice sultan için yaptırdığı evlilik düğünününse on sekiz gün sürdüğü bilinmektedir (Aynur 2009: 566). Sadece Ģenlik sürelerinden hareketle Osmanlıların eğlence dünyasında Ģenliklere özel bir yer ve önem verildiği söylenebilir. Bu bilgilerden de hareketle Türk eğlence kültürü içerisinde Ģenliklerin dünden bugüne geniĢ bir yer edindiği ve en önemli eğlence araçlarından biri olduğu görülmektedir.

Sûrnâmelerden öğrendiğimiz bilgilere göre Osmanlılar döneminde, özellikle devletin parlak zamanlarında düzenlenen sünnet ve evlilik düğünleri, masalları andıran bir debdebe ve gösteriĢ içerisinde geçen eğlencelere dönüĢmektedir. Söz konusu düğünlerin hazırlıklarına yaklaĢık bir yıl önceden baĢlanması, davetlilerin aylar öncesinden düğüne çağrılması, misafirler ve katılımcılar/izleyiciler için özel yerlerin hazırlanması, çadırların kurulması; düğün zamanı padiĢah ve devlet ileri gelenleri arasında hediye alıĢveriĢlerinin yapılması; düzenlenen eğlencelerin, verilen ziyafetlerin gece gündüz düğün/Ģenlik sonuna kadar sürmesi (Aynur 2009: 565-566) Osmanlıda özellikle sarayda eğlenceye verilen önemi gözler önüne sermesi bakımından dikkat çekicidir.

Kaynakların ittifakla üzerinde durduğu Osmanlı Ģenliklerinin gösteriĢli ve renkli yapıları, Ģenliklerin hemen her anında hissedilmektedir. ġenliklerde güreĢten ciride, at yarıĢlarından okçuluğa birçok spor dalına yönelik düzenlenen etkinlikler, sokak dansları, geleneksel tiyatro gösterileri, hokkabazlıklar, havai fiĢek gösterileri, geçit alayları gibi oldukça renkli, görkemli organizasyonlarla saraydan sokağa hemen

17 Bilgiyi kayıt altına alma, saklama ve bilgiye ulaĢmanın teknolojik olanaklarla büyük bir hız ve kolaylık kazandığı 21. yüzyılda bile, bu dönemde düzenlenen her festival ve Ģenlik hakkında istenilen tüm verilere ulaĢmak mümkün değildir. Söz konusu durum düĢünüldüğünde yazıdan baĢka kayıt ve depolama aracının olmadığı Osmanlı döneminde, düzenlenen Ģenliklerle ilgili verilen her bilginin ne denli değerli olduğu daha iyi anlaĢılacaktır.

55

herkesi içine çeken bir cümbüĢ atmosferi oluĢturulmaktadır (And 1959). Elbette böylesi ihtiĢamlı organizasyonlar için gereken hazırlık sürecinin de uzun ve zahmetli olması beklenmektedir. Kaynaklarda Ģenlik mekân(lar)ının tespiti, süslenmesi, yapımı; davetlilerin ağırlanması, yemekler, oyunlar, hediyeler, nahıllar gibi hazırlıkların Ģenliklerden aylar önce baĢladığı belirtilmektedir. Görkemin ve ihtiĢamın büyüklüğüyle doğru orantılı bir harcama yapıldığı da Ģenliklerle ilgili dikkat çeken bir baĢka husustur. Gerek hazırlıklar gerekse Ģenlikler esnasında binlerce altının harcandığı, altından ve gümüĢten nahılların yapıldığı kaydedilen bilgiler arasındadır. Halkın söz konusu harcamaları kimi zaman savurganlık olarak gördüğü ve bu durumdan rahatsız olduğu da kaydedilmektedir (Arslan 1999: 119-120). Bütün bunlar, bize Türklerin eğlence anlayıĢındaki aĢırılıkları ve sınırları göstermesi bakımından da önemlidir.

Osmanlı Ģenliklerinin yapısal boyutlarının yanı sıra iĢlevsel özellikleri de dikkat çekicidir. ġenliklere gerek saray tarafından büyük önem verilmesi ve itina gösterilmesi gerekse halkın Ģenliklere yönelik ilgi ve geniĢ katılımı birtakım sebepler dolayısıyladır. ġenlikler hem halk hem de özellikle devlet erkânı için bazı amaçlar doğrultusunda kullanılan birer araçtır. Bu kapsamda, düzenlenen Ģenliklerin gerek saray erkânı gerekse sıradan halk için çeĢitli kazanımlar sağladığını görmek mümkündür. Söz konusu kazanımlardan birisi Ģenliklerin toplum için sağladığı sosyal ve psikolojik faydalardır. Bu fayda, halkın her kesiminden insanın Ģenliklere katılabilmesi, Ģenliklerde belirli bir süre için de olsa bazı kısıtlama ve yasaklamaların kaldırılması, avamdan havasa, sokaktan saraya her sınıftan insanın bir araya gelmesi gibi durumlarla ortaya çıkmaktadır. Günlük yaĢamın üzerlerinde oluĢturduğu baskı ve monotonluktan Ģenlikler aracılığıyla kurtulan halk, geçici bir süre için de olsa hayatın akıĢının dıĢına çıkabilmektedir. Günlük hayattan bunalan, daralan insanlar için Ģenlikler, bir kaçıĢ, dinlenme ve teneffüs ortamlarıdır. Halkın sosyal hayatta gerçekleĢtiremediklerini, kalkan yasaklar yardımıyla Ģenlikler esnasında yapabilmesi, hem onları rahatlatmakta hem de halkı sarayla buluĢturarak saraya karĢı duyulan merak, kinlenme gibi duyguları ortadan kaldırmaktadır (Arslan 1999: 117).

Dolayısıyla Ģenlikler hemen her toplumda ve devirde olduğu gibi Osmanlıda da siyasi erk ve halk için bir emniyet sübabı görevi görmektedir.

56

Osmanlı Ģenliklerinde ortadan kalkan bazı yasaklar, Ģenliklerin halk için tam bir özgürlük alanı ilan edilmesi manasını taĢımaktadır. Halk, günlük hayatta gerek çevresi gerek saray tarafından hoĢ karĢılanmayacak içki içmek, afyon kullanmak gibi pek çok eylemi, Ģenlikler esnasında gerçekleĢtirme olanağına kavuĢmaktadır. Ancak bütün kısıtlamaların kaldırılmasına ve aĢırılıklara göz yumulmasına rağmen Ģenlikler, taĢkınlıklar yaĢanmadan ve belli bir düzen içerisinde geçmektedir. Yine kaynaklardan öğrendiğimiz kadarıyla Ģenliklerde normal hayatta sorunlara yol açan uygulamalara yönelik bazı kısıtlama ve yasaklamaların kaldırılmasına rağmen suç oranının az olması, yabancı katılımcıların dahi dikkatinden kaçmamaktadır (And 1969: 28). Sözünü ettiğimiz bu durumlar da bize Osmanlıda Ģenliklerin toplumun huzur, güven ve sükûn ortamının sağlanmasında, korunmasında ve devamında önemli bir rol üstlendiğini göstermektedir. Dolayısıyla halk, Ģenlikler sayesinde gerek devlet gerek siyasi otorite gerekse sosyal yaĢam adına üzerinde kurulan baskı, stres, kaygı, üzüntü ve dayatmalardan bir süreliğine kurtularak rahatlamakta ve sonrasında hayatın akıĢına kaldığı yerden devam edebilmektedir.

ġenliklerin bir baĢka iĢlevsel özelliği de toplumsal yardımlaĢmaya kapı aralamasıdır. ġehzadelerin sünnet düğünlerinde saray dıĢından birçok erkek çocuğunun da toplu olarak sünnet ettirildikleri bildirilmektedir. Sünnet ettirilen çocukların her türlü masrafının saray tarafından karĢılandığı kaydedilmektedir (Arslan 1999: 119). Osmanlıdaki söz konusu uygulama günümüzde daha çok belediyeler aracılığıyla düzenlenen toplu sünnet Ģenlikleriyle devam ettirilmektedir.

Kaynaklarda Ģenliklerin kimi zaman devletin gerek siyasi gerekse askeri baĢarısızlıklarını örtmek, halk nezdinde devlet idarecilerine ve devlete karĢı oluĢan sert havayı yumuĢatmak vb. için düzenlendikleri belirtilmektedir (Arslan 1999: 117).

Özellikle Lale Devrinde, kaybedilen savaĢların ve toprakların çokluğuna, devletin kötü gidiĢatına rağmen pek çok eğlence düzenlendiği bilinen bir gerçektir. Böylesi bir kötü dönemde devlet yöneticilerinin eğlenceye yoğunlaĢması, eğlencelerin bazı gerçeklerin gizlenmesi, üstünün örtülmesi konusunda bir perde olarak kullanıldığını düĢündürmektedir. Zira eğlence, kötü gidiĢatın gerek devlet ve halk nezdinde oluĢturduğu moral çöküntüsünü/üzüntüyü/gerginliği azaltmak gerekse devlette ve toplum hayatında var olan sıkıntıları örtmek/unutturmak vb. için tarih boyunca zaman zaman kullanılagelen iyi bir araçtır.

57

Osmanlı Ģenliklerinin bir baĢka iĢlevsel özelliğiyse dini cihette kendisini göstermektedir. Zira kaynaklarda özellikle sünnet ve evlilik düğünleri dolayısıyla düzenlenen Ģenliklerde din adamlarının bir araya gelerek çeĢitli toplantı ve istiĢareler yaptığı bildirilmektedir (Arslan 1999: 117-118).

Sözünü ettiğimiz iĢlevlerin yanı sıra Ģenliklerdeki ihtiĢam/gösteriĢle devlet bir anlamda güç ve gövde gösterisi yapmaktadır. Bilindiği üzere eski Türklerde de görülen kağanın evinin yağmalattığı potlaç bir diğer adıyla “han-ı yağma” geleneği de devlet yöneticileri için bir güç ve gövde gösterisi anlamını taĢımaktadır. Bu durum, dosta güven verme düĢmanda hayranlık oluĢturmayla birlikte gıpta uyandırma ve korku salma aracı olarak da kullanılmaktadır. Zira kağan/bey, himayesi altındaki beyleri zaman zaman bir araya toplayarak onlara ziyafet verip akabinde de halka çadırını/evini yağmalatıp bir anlamda hem halkın yöneticilere sahip oldukları mallar dolayısıyla bilenmesini, kıskançlık ve haset beslemesini engellemekte hem bütün mallarının yerine yenisini koyabilecek ekonomik güçte olduğunu tabiri caizse dosta düĢmana göstermektedir. Günümüzde de dünya çapında katılımın gerçekleĢtiği, hemen hemen bütün dünyanın takip ettiği olimpiyat, dünya Ģampiyonaları gibi etkinliklerde organizasyona ev sahipliği yapan ülkeler, etkinliklerin açılıĢ ve kapanıĢ gösterilerini tam bir gövde gösterisine dönüĢtürmek için oldukça büyük harcamalar yapmaktadır. Hatta medyada Yunanistan ekonomisinin çöküĢünü hızlandıran önemli etmenlerden biri olarak ülkenin 2004‟te ev sahibi olduğu olimpiyatlar için yapılan harcamalar da gösterilmektedir. Halk arasında ise benzer durumlar gerek sünnet gerekse evlilik düğünlerinde sıklıkla görülmektedir. Aileler ekonomik güçleri el verdiği ölçüde düğün vesilesiyle bir anlamda gövde gösterisi yapmaktadır. Düğünde “hiçbir masraftan kaçınmama”

düsturu, beğeni ve takdir toplamanın yollarından biri olarak görülmektedir. Söz konusu düĢüncenin dünden bugüne miras kaldığını Osmanlı Ģenliklerindeki uygulamalardan hareketle de görmek mümkündür.

Kısaca denilebilir ki, Türkiye‟deki festival ve Ģenlik kültürünün genetiği hakkında bilgi alınmak isteniyorsa baĢvurulacak yerlerin baĢında Osmanlı Ģenlikleri gelmektedir. Osmanlı döneminde düzenlenen Ģenliklerin yapısal ve iĢlevsel özellikleri, Cumhuriyet dönemi festivallerininkiyle büyük benzerlikler taĢımaktadır.

Özellikle günümüz festivalleri için yapılan harcamalar, festivallerdeki çok seslilik ve

58

renklilik, ihtiĢam, festivallerin kültürel, sosyal-psikolojik, siyasi ve ekonomik birçok amaca hizmet etmesinin beklenmesi vb. Osmanlıdan Cumhuriyet‟e kalan Ģenlik kültürü unsurlarıdır. Eğlence kültüründeki değiĢim ve dönüĢümlerin iyi takip edilip doğru değerlendirilmesi ve kültürel yaĢam içerisindeki yerinin anlaĢılması açısından dünle bugünün mukayesesi büyük önem arz etmektedir. Bu durum, Osmanlı Ģenliklerine konu çerçevesinde verilen önemi biraz daha arttırmakta ve araĢtırmacıları, Türk eğlence kültürünün birçok alanı için olduğu gibi bu konuda da Ģenliklere yakından bakmaya sevk etmektedir.