• Sonuç bulunamadı

Karma yöntem çalışmalarında nicel ve nitel veri setlerinden elde edilen bulguların birleştirilmesi ve yorumlanması önem arz eden bir konudur. Nitel ve nicel bulgular önemli ölçüde ilişkili midir? Nitel sürecin bulguları deneysel çıktıların anlayışını geliştirmeyi ne ölçüde sağlamaktadır? Nicel bulgular nitel bulgularla nasıl açıklanmaktadır? Bu tür soruların cevabı karma yöntemde verilerin birleştirilip yorumlanması ile açığa çıkmaktadır (Creswell ve Plano Clark, 2015). Araştırmanın bu bölümünde bulguların birleştirilip yorumlanmasına değinilecektir. Nicel ve nitel bulguların birlikte yorumlanmasında sıklıkla kullanılan yaklaşım bulgular veya tartışma bölümünde önce nicel, sonra nitel (ya da tam tersi), daha sonra da nitel bulguların nicel bulguları nasıl doğruladığı ya da çürüttüğünü belirleyen yorumları ele almaktır (Creswell ve Plano Clark, 2015, s. 235). Bu bağlamda gerçekleştirilen araştırmanın deneysel çıktılarının nitel bulgularla ne derece örtüştüğü ve bu çıktıların nasıl ve neden oluştuğuna dair nitel bulgularla ilgili yorumlamalar yapılmıştır.

Araştırmanın nicel boyutunda deney ve kontrol gruplarına uygulanan Sosyal Girişimcilik Niyetleri Ölçeği son test sonuçlarına göre sosyal girişimcilik etkinliklerinin gerçekleştirildiği deney grubu öğrencilerinin sosyal girişimcilik niyeti kontrol grubu öğrencilerine göre olumlu yönde anlamlı bir farklılık göstermiştir. Öğrencilerle yapılan görüşmelerde de bu sonuca paralel bir şekilde gelecekte hangi sorunların çözümünde görev almak istedikleri ve bu soruna yönelik yapmayı planladıkları eylemler hakkında görüş bildirmişlerdir. Görüşmelerden elde edilen bulgular yorumlandığında; öğrencilerin sosyal girişim başlatma konusundaki isteklerinin gerçekleştirilen etkinlikler yoluyla çevrelerinde daha önce fark etmedikleri birçok soruna karşı duyarlı hale gelerek sosyal sorumluluk geliştirmelerinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Buna göre ilkokul öğrencilerinin sosyal girişimci niyetlerinin oluşmasında öncelikle sosyal sorunların farkına varmanın, çevrelerinde gerçekleşen sorunları gözlemlemelerinin ve duyarlılık ile sosyal sorumluluk geliştirmenin önemli bir adım olduğu söylenebilir. Ayrıca öğrenciler sosyal girişim başlatma konusundaki motivasyonlarının rol model etkileşimi, fırsat eşitliği ihtiyacı ve sorunların çözülmesi ile mutlu bir yaşam sürme isteğine dayandığını belirtmişlerdir. Bu durum sosyal girişimcilik niyetlerinin gelişmesinde başarılı sosyal girişimcilerle bir araya gelmenin ve toplumsal refahın sağlanması isteğinin önemli unsurlar olduğu şeklinde açıklanabilir.

Araştırmanın nicel boyutunda deney ve kontrol gruplarına uygulanan Sosyal Girişimcilik Niyetleri Ölçeği son test sonuçlarına göre sosyal girişimcilik etkinliklerinin gerçekleştirildiği deney grubu öğrencilerinin sosyal girişimcilik öz yeterliği kontrol grubu

öğrencilerine göre olumlu yönde anlamlı bir farklılık göstermiştir. Araştırmanın nitel boyutundan elde edilen bulgular da bu sonuçla paralellik göstermektedir. Öğrenciler karşılaştıkları sorunları çözme konusunda kendilerine olan inançlarının geliştiği yönünde görüş bildirmişlerdir. Yine öğrencilerle yapılan görüşmeler sonucunda rol model etkileşiminde bulunmanın sosyal girişim başlatmada kendilerine olan inançlarının gelişimine destek olduğu ortaya çıkmıştır. Sınıfa konuk konuşmacı olarak davet edilen sosyal girişimcilerin başarı ve yeteneklerinin ulaşılabilir olmasının özdeşleşmeyi artırdığı ve deneyimlerinden etkilenmeyi kolaylaştırdığı düşünülmektedir. Buna göre ilkokul öğrencilerinin sosyal girişimci öz yeterliklerinin geliştirilmesinde sosyal girişimci rol modellerle etkileşimde bulunmanın oldukça önemli olduğu sonucuna ulaşılabilir.

Araştırmanın nicel boyutunda deney ve kontrol gruplarına uygulanan Sosyal Girişimcilik Niyetleri Ölçeği son test sonuçlarına göre sosyal girişimcilik etkinliklerinin gerçekleştirildiği deney grubu öğrencilerinin empati düzeyi kontrol grubu öğrencilerine göre olumlu yönde anlamlı bir farklılık göstermiştir. Araştırmanın nitel boyutundan elde edilen bulgular da bu sonuçla paralellik göstermektedir. Öğrenciler sınıf içerisinde gerçekleştirilen etkinliklerde dezavantajlı gruplarla empati yapmaya çalışmalarının dezavantajlı grupların günlük yaşamda karşı karşıya kaldıkları sorunları daha iyi anlamalarına yardımcı olduğunu belirtmişlerdir. Ayrıca öğrenciler en çok yazılı empati çalışmalarından etkilendiklerini dile getirmişlerdir. Nitel ve nicel bulguları birlikte yorumladığımızda; öğrencilerin özellikle yazılı empati etkinlikleri yoluyla empati becerilerini işe koşmaları sonucunda bu beceriyi günlük yaşamlarında da kullanarak çevrelerinde yaşanan sorunlara karşı farkındalıklarının oluştuğu söylenebilir.

Araştırmanın nicel boyutunda deney ve kontrol gruplarına uygulanan Sosyal Girişimcilik Niyetleri Ölçeği son test sonuçlarına göre sosyal girişimcilik etkinliklerinin gerçekleştirildiği deney grubu öğrencilerinin ahlaki zorunluluk düzeyi kontrol grubu öğrencilerine göre olumlu yönde anlamlı bir farklılık göstermiştir. Araştırmanın nitel boyutundan elde edilen bulgulara göre öğrenciler gerçekleştirilen etkinliklerden sonra dezavantajlı grupların sorunlarına çözüm bulmayı sorumluluk olarak gördüklerini ve tüm insanların da bu sorumluluğu hissetmesi gerektiğini üzerinde durmuşlardır. Literatürde de diğerlerinin sorunları, ihtiyaçları ve değerleri ile ilgilenilmesini sağlayan sosyal deneyimlerin ahlaki yargı düzeylerini etkileyebileceği vurgulanmaktadır. Buna göre öğrencilerle farklı dezavantajlı grupların sorunları ve çözümü için neler yapılabileceği konusunda çalışmalar gerçekleştirilmesinin sosyal sorumluluklarını geliştirdiği, bu yolla da ahlaki zorunluluk düzeylerini artırdığı düşünülebilir.

Araştırmanın nicel boyutunda deney ve kontrol gruplarına uygulanan Sosyal Girişimcilik Niyetleri Ölçeği son test sonuçlarına göre sosyal girişimcilik etkinliklerinin gerçekleştirildiği deney grubu öğrencilerinin algılanan sosyal destek düzeyi kontrol grubu öğrencilerine göre anlamlı bir farklılık göstermemiştir. Bu sonuç araştırmanın nitel bulguları ile paralellik göstermektedir. Öğrenciler görüşmelerde özellikle arkadaşlarından fikirlerini destekleme ve önerilerde bulunma konusunda yeterli desteği göremedikleri üzerinde durmuşlardır. Öğrenciler tasarladıkları projeler ile ilgili arkadaşlarının olumsuz dönütlerinden ve ilgisizliklerinden bahsetmişlerdir. Ailelerinden yeni fikirlerine olumlu dönütler alan öğrenciler, öğretmenleri ile fikirlerini sıklıkla paylaşmadıklarını dile getirmişlerdir. Araştırmanın nicel ve nitel bulguları birlikte incelendiğinde; ilkokul öğrencilerinin ailelerinden yeterli desteği aldıklarını düşünmelerine rağmen algılanan sosyal destek düzeylerinde anlamlı bir artış olmaması, arkadaşlarının fikir ve önerilerini daha çok önemsediklerini düşündürmektedir. Öğrencilerin, arkadaşlarının yeni fikirleri ile ilgilenmesi, önemsemesi ve öneride bulunmasına ihtiyaç duyduğu söylenebilir.

Araştırmanın nitel bulguları nicel bulguları desteklemek ve açıklamak dışında bulguları genişletmeye de olanak sağlamıştır. Nicel boyuttan elde edilemeyen uygulama sürecine yönelik bulgular nitel boyutta ortaya konmuştur. Araştırmanın nitel boyutunda görüşme, gözlem ve alan notlarından elde edilen verilerle sosyal girişimci davranışın önündeki engeller ve sosyal girişim başlatmada motivasyonlar ile ilgili bulgulara ulaşılmıştır. Literatürde sosyal girişimcilikte engeller ve motivasyonlar konusunda sınırlı sayıda çalışma yer almakla birlikte bu çalışmalar genellikle aktif sosyal girişimciler örneklem alınarak gerçekleştirilmiştir. Bu sebeple araştırmanın bu bulgularının literatüre katkı sağlayacağı düşünülmektedir.

BEŞİNCİ BÖLÜM: TARTIŞMA, SONUÇ ve ÖNERİLER

Sosyal Bilgiler dersinde gerçekleştirilen sosyal girişimcilik etkinliklerinin öğrencilerin sosyal girişimcilik niyet ve öncüllerine etkisinin ve öğrencilerin sosyal girişimcilik etkinliklerine yönelik görüş ve deneyimlerinin incelendiği çalışmanın bu bölümünde, araştırmanın problem ve alt problemlerine yönelik elde edilen sonuçlar ilgili alanyazın doğrultusunda tartışılmıştır. Hem uygulayıcı hem de araştırmacılara dönük önerilerde bulunulmuştur.