• Sonuç bulunamadı

B- Beş Yıllık Kalkınma Planları (1963-2013)

V. Neoliberal Düzenin Mekâna Müdahale Aracı Olarak TOKĐ

Rak rak rakı

Yaktın bizi TOKĐ Evimden ayırdın Yuvamdan ayırdın

Yıktın bizi TOKĐ Rak rak rakı Yaktın bizi TOKĐ

Karıdan ayırdın Mahallemden kopardın

Vicdansız TOKĐ ‘

Sulukuleliler

1980 sonrasında konut politikasındaki en önemli gelişme Toplu Konut Kanunu olmuştur. 1981 yılında yürürlüğe giren kanun 1984 yılında yeniden düzenlenmiş ve 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu kapsamında özerk Toplu Konut Fonu oluşturulmuştur. Aynı yıl Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Đdaresi de kurulur. Amaç, Türkiye’de konut üretim sektörünü teşvik ederek ülkede giderek artan konut talebini karşılamaktır. 1990 yılında 412 ve 414 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile Toplu Konut Đdaresi (TOKĐ) ve Kamu Ortaklığı Đdaresi iki ayrı idare olarak örgütlenmiş, 2001 yılında ise Toplu Konut Fonu tamamen kaldırılmıştır.295 TOKĐ’nin 1990’lı yıları atıl geçer. Kuruluşundan 2001 yılına kadar yaklaşık 1 milyon konuta kredi sağlamış, Arsa Ofisi’nin üreterek kendisine sağladığı arsalar üzerinde de konut üretmiştir. Đstanbul Halkalı ve Ankara Eryaman bölgeleri örnektir296. Ancak gerek kooperatifler yoluyla aktardığı 294 age. 295 http://www.toki.gov.tr/page.asp?id=2 296

Mustafa Demirdöven, TOKĐ Gerçeği, TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Paneli, 6.03.2009 http://www.mimdap.org/w/?p=16705

krediler gerek ürettiği konutlar alt gelir gruplarının konut sorununa çare olamamıştır çünkü alt gelir grupları için pahalı gelen bu olanaklardan orta ve orta üst sınıflar yararlanmışlardır. Devlet kaynaklarının bu şekilde orta sınıflara aktarılması toplumda yükselmekte olan ekonomik eşitsizliği de hızlandırmıştır297.

2002 senesinde iktidara gelen AKP, TOKĐ’nin zaman içinde konut üretiminden uzaklaştığı, oysa ülkede konut ihtiyacının arttığı ve gecekondu sorununun da artarak devam ettiği gibi bir dizi gerekçeye dayanarak konut ve planlı kentleşmeye yönelik yeni politikalar belirler298 :

1.Alt gelir grubuna yönelik sosyal nitelikli konut üretimi, yoksul konutları 2.Gecekondu dönüşüm projeleri

3.Doğal afet sonucu oluşan konut açığına yönelik projeler 4.Kaynak geliştirmeye yönelik rant ve prestij projeleri 5.Tarımköy+Göçmen konutları

6.Arsa üretim projeleri. 7.Kredi uygulamaları

Bu kapsamda, Acil Eylem Planı’nın Sosyal Politikalar başlığı altındaki 44. ve 45. maddelerinde TOKĐ’ye yeni görevler verilir 299:

Madde 44- Yerel yönetimler ile işbirliği sağlanarak kentlerimizdeki gecekondulaşmanın önlenmesi ve mevcut gecekondu alanlarının dönüştürülmesi. Madde 45- Dar gelirlilerin kira öder gibi taksitlerle ve kısa sürede ev sahibi olmaları.

Sosyal Devlet olmanın gereği olan bu politikaların Anayasa’nın devlete yüklediği görevler, Đnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve BM Habitat Gündemi ‘Herkese Yeterli Konut Hakkı’ hedefleri ile örtüştükleri öne sürülür. Böyle bir programın yan etkileri olarak ekonominin canlandırılması sağlanacak, üretim artacak ve işsizlik azalacaktır300. Đnsan Hakları ve Sosyal Devlet ilkelerine dayandığı iddia

297

Tuna Kuyucu,’Türkiye’de Bir Paradoks Olarak Kentsel Dönüşüm’,Đstanbul, Ayrışarak Yaşamak, ( Ed. Tansel Korkmaz, Eda Ünlü Yücesoy, Yaşar Adanalı, Can Altay, Philipp Misselwitz) Diwan 2009,S.10.

298

Erdoğan Bayraktar, ‘TC Başbakanlık Toplu Konut Đdaresi Başkanlığı (TOKĐ)’, Bakanlar Kuruluna sunum, 12.09.2005; Ayrıca bkz: http://www.toki.gov.tr/page.asp?id=130

299 age. 300

edilen ve ‘kira öder gibi ev sahibi olma mitine’ dayanan yeni gecekondu politikaları ve uygulamaları aşağıda inceleneceği üzere TOKĐ’nin kentsel dönüşüm uygulamalarında tam aksine bir tutumla kendi dayanaklarını kendileri ihlal edeceklerdir. Devrin iktidarının ekonomik krizden çıkmak için emlak ve arazi rantına yönelmesiyle, asıl amacının bütçe açıklarını finanse etmek olduğu da anlaşılacaktır. TOKĐ’nin uygulamalarını incelemeden önce zamanın ekonomik şartlarına ve iktidarın TOKĐ’yi yeniden yapılandırmasının ardındaki gerçek gerekçelere göz atmak gerekir.

Yukarıda da bahsedildiği üzere, Kasım 2000 ile Şubat 2001 tarihleri arasında Türkiye büyük bir iktisadi kriz yaşmış ve ekonomi %10 küçülürken, TL diğer önemli döviz kurları karşısında % 51 değer kaybetmiştir. Bu süreçte, sosyal devlet uygulamaları ve himayeci politikalardan vazgeçilerek, sosyal ve ekonomik hayatın birçok alanı piyasa kurallarına ve aktörlerine terk edilmiştir. 2002’de göreve gelen AKP iktidarı krizden çıkış çaresi olarak ülke ekonomisini küresel ekonomik sistemle bütünleştirmeyi benimser ve bu doğrultuda ulusal ve uluslararası sermaye ile yatırımcıları ülkeye çekmeyi hedefler. Küresel ekonomiye eklemlenme amacının en ciddi etkisi enformel konut piyasası ile gecekondu mahalleleri üzerinde görülecektir. Alt gelir gruplarını hedefleyen, yasal altyapısı iktidarca hazırlanmış resmi bir konut pazarı, enformal gecekondu sisteminin yerine geçer301. Bu çerçevede AKP’nin hedeflerini şöyle sıralayabiliriz:

‘’1) yeni gecekondu yapımının durdurulması 2) kentsel arazilerdeki tüm gecekonduların yıkımı 3) gecekondu sakinlerinin formel toplu konut pazarına entegrasyonu 4) boşaltılmış gecekondu bölgelerinin sermayeye ve yatırımcılara açılması302.’’

Sayılan hedeflerin gerçekleştirilebilmeleri için kurumun yetkilerinin sayısı da kapsamı da ardı ardına çıkarılan yasalar ile genişletilir. AKP, TOKĐ’yi önce KĐT

301

Tuna Kuyucu, ‘‘ Making of a Neoliberal Urban Regime and Housing Market in Đstanbul:2001- 2008, Poverty, Property and Power: Making Markets in Istanbul's Low Income Informal

Settlements, yayınlanmamış doktora tezi, University of Washington, Seattle 2009, s.1-3. 302

statüsüne alarak Kamu Đhale Kanununun denetiminden çıkartır303. 2985 sayılı Toplu Konut Yasası Ek Madde 5 (1990) ile kurum zaten Sayıştay denetiminin dışındadır ve sadece Devlet Denetleme Kurulu tarafından denetlenmektedir. Doğrudan Başbakana bağlı olduğundan hesap verebilirliliği de sorunludur. Kurumun malvarlıkları da arttırılır. Kapatılan Emlak Bankası ve Arsa Ofisi’ne ait gayrimenkulleri dışında, Maliye Bakanlığı tarafından harca esas bedelli veya bedelsiz olarak kuruma verilen gayrimenkuller ile gayrimenkulleri 205 milyon metrekareye ulaşır304. Asıl amacı alt gelir gruplarına konut üretmek olan kurum, aşağıda detaylandırılacak olan yeni yasalar ve düzenlemeler ile bambaşka bir kimliğe bürünür. Doğrudan iktidara bağlı olarak iktidarın istekleri doğrultusunda projeler yürüten ve kent mekânını neoliberal politikalarla tanzim ederek kentsel rantı yerli ve yabancı sermayeye aktaran bir araca dönüştürülür. Bir kamu kurumu olan TOKĐ’nin kar amaçlı bir müteahhit firma gibi çalışmasıyla devlet adeta bir tür ‘yap-satçılık’ yapmaya başlar305.