• Sonuç bulunamadı

2. GENEL BİLGİLER

2.2.1. Kor Nedir?

Kor” terimi, vücudun lumbopelvik bölgesi veya gövde kısmı için kullanılmaktadır [234, 163-167]. Kor bölgesi spinal bölgeyi, sinirleri korumak, lumbopelvik bölgenin stabilizasyonunu sağlayarak hareket esnasında alt ve üst ekstremiteye destek oluşturmak için kilit role sahiptir. Panjabi, kor stabilizasyonu; intervertebral bölgeleri doğal fizyolojik limitlerinde korumak için dengeliyici sistemin mevcut kapasitesi olarak tanımlamaktadır. Bu dengeleyici sistem 3 farklı bölüme ayrılmıştır. Pasif alt sistem, aktif kas alt sistemi ve nöral alt sistem [165].

Pasif alt sistem; spinal ligamentler ve faset eklemleri içermektedir. Pasif altsistem lumbar bölgedeki omurların vücut ağırlığından çok daha düşük miktardaki ağırlıklara (yaklaşık olarak 10 kg) destek olmasını sağlar. Bu nedenle aktif kas alt sistemi vücut ağırlığına ek olarak direnç egzersizlerinde ve dinamik aktivitelerde kaldırılan ağırlığa destek olunması için oldukça önemlidir [163-165].

Bergmak, aktif kas alt sistemini kor bölgesini stabilize etmekteki birincil rollerine göre global ve lokal olarak ikiye ayırmıştır [234]. Global olarak geçen gurup, torakal bölge ve pelvis arasındaki kuvveti transfer eden ve intraabdominal basıncı artırmada görev alan yüzeysel kaslardan oluşur. Global bölgede bulunan kaslar; rektus abdominis, internal and eksternal oblikler, transversus abdominis, erektor spinae, quadratus lumborumun yan kısmı gibi kaslardan oluşmaktadır. Lokal gurup ise tersine intersegmental hareketleri kontrol eden; multifudus, rotatörler, interspinal kaslar gibi küçük ve derinde bulunan kaslardan oluşmaktadır. Kor bölgesi kasları nöral altsistem tarafından kontrol edilen bağlantı kabloları gibidir. Bu kaslar arasındaki gerilim arttığında stabilizasyonu sağlamak için lumbar bölgede omurlar arasında basınç kuvveti de artar [163-165]. Nöral altsistem kas iğcikleri, golgi tendon organları ve spinal ligamentler yardımıyla ihtiyaç duyulan kas kuvvetinin ayarlamasını yapar.

Denge için gerekli olan unsurlar, postural ayarlamalara, vücuda dışardan yapılan yüklemelere göre değişkenlik gösterebilir. Nöral altsistem yeterli dengenin sağlanması ve gereken eklem hareketlerinin yapılması için eşzamanlı çalışmalıdır [163-165]. Gerekli dengenin sağlanması için nöral altsistemde kilit rol oynayan kas transversus abdoministir. Crasswell ve Thorsstenson lumbar bölgeye yükleme olduğunda transverus abdominisin birincil görevi olan intraabdominal basıncı artırdığını ispatlamışlardır [168]. Diğer çalışmalarda göstermiştir ki hareketin yönüne bakılmaksızın, alt ve üst ekstremite hareketleri esnasında, gövde beklenilen ve beklenilmeyen yüklere [169] maruz kaldığında aktif olan ilk kas transversus abdoministir [170-171].

Küçük ve derinde bulunan kasların(lokal) kor stabilizasyonla, yüzeysel ve büyük kasların(global) kor kuvvetiyle alakalı olduğu yanlıştır [172-177]. Bu yanlış anlaşılmayla lokal ve global kas gurupları fonksiyonel olmayan pozisyonlarda etkisiz egzersiz teknikleriyle çalıştırılmıştır. Örneğin abdominal kasılma hareketleri quadruped (düz bank duruşu) ya da sırtüstü vaziyette transversus abdominisin stabilizasyon görevini gerçekleştirmek için yaptırılır [172, 175, 177]. Bununla birlikte bu kas; lumbar bölgenin, lokal ve global farketmeksizin diğer kor bölgesi kaslarının hareket esnasında birlikte 0kasılarak spinal bölgenin stabilizasyonu için çalışır [168, 178-180]. Multifidus ve rotatörler gibi lokal kaslar yüksek yoğunlukta kas iğciği içerirler. Bu sebeple lokal kaslar stabilizasyon gereksinimlerini yerine getirecek global kasların koaktivasyonunu kolaylaştırmak adına nöral altsistemin geribildirimi hazırlayıcı kinesyolojik monitörleri gibi görev alırlar [181]. Kor stabilizasyon postural ayarlamalara ve dışardan yapılan yüklemelere göre değişen dinamik bir konsepttir. Buna göre kor stabilizasyonu artıracak egzersizler seçilirken hangi spor branşı için yaptırılıyorsa ona göre modifiye edilmelidir [164].

Sporda performans açısından baktığımızda daha iyi kor stabilizasyonu, alt ve üst ekstremite için daha yüksek kuvvet oluşumunu destekler [25, 182-189]. Tenis gibi kinetik zincirin çok önemli olduğu branşlarda (başüstü atışların olduğu beyzbol gibi) kor egzersizin önemi de haliyle artmaktadır. Teniste vuruş esnasında kuvvet zeminden başlayarak, ayak bileğinden dizlere, oradan bacaklara, ardından kalçaya ve sırasıyla gövdeye, omuza, kola, bileğe ve ardından rakete transfer edilir [58]. Bununla beraber hangi branşta hangi direnç egzersizinin kor bölgesini geliştirmede en iyi olduğu araştırılmaya devam etmektedir. Bu çalışma da benzer amaçla literatüre faydalı olabilir.

Dengeli ve dengesiz yüzeyler

Birçok uygulayıcı swissball gibi dengesiz yüzey üzerinde yaptırılan egzersizlerin kor stbailizasyonu için daha verimli olduğunu önermektedir [172-174, 176-177]. Swissball üzerinde yaptırılan kor egzersizlerde dengeli zemin üzerinde yaptırılanlara göre daha yüksek kor bölgesi kasları aktivasyonu sağlandığı bulunmuştur [184-186]. Behm ve arkadaşları, kor bölgesi kasların aktivasyonunu 6 temel gövde egzersizinin yapılışı esnasında gerçekleştrmiştir. Bu hareketler sabit bench sehpasında ya da swissball üzerinde yapılan unilateral ve bilateral dumbell omuz press ve göğüs press egzersizleridir. Çalışma sonucunda lumbar bölgenin üst kısmında erector spinae kasında, lumbosakral bölgede erector spinae kasında ve abdominal bölgenin alt kısmında kor kaslarında aktivasyon sağlanmıştır. Aynı çalışmada side bridge egzersizi için swissball üzerinde yapılan gövde hareketinde dengeli sabit yüzeye sahip olan bench sehpası üzerinde yapılan gövde hareketine göre özellikle karnın alt kısmında daha fazla aktivasyon sağlanmıştır. Omuz press hareketinde ise bench sehpası ya da swissball üzerinde yapılan egzersizlerde kor bölgesi kasların aktivasyonu açısından farklılık bulunmamıştır. Unilateral yapılan omuz press hareketlerinin swissball ya da bench sehpasında yapılması farketmeksizin kor bölgesi kaslarında daha fazla aktivasyon oluşturduğu bulunmuştur [185].

Ancak dengesiz yüzeylerde yapılan hareketlerin dezavantajı üretilen kuvvetin azalmasıdır. Vera- Garcia ve arkadaşları yaptıkları çalışmada bench sehpası üzerinde ve swissball üzerinde curl-up hareketini uygulamış ve swissball üzerinde yapılan harekette karnın alt kısmında iki kattan daha fazla kas aktivasyonu hissetmiştir [186]. Ancak Behm ve arkadaşlarının yapmış olduğu başka bir çalışmada bench sehpası üzerinde ve swissball üzerinde yapılan hareketlerde izometrik kas kuvveti ve aktivasyonu incelenmiştir. Dengesiz zemin olan swissbal üzerinde yapılan harekette diz ekstansörlerinde çok daha az kuvvet üretilebildiği ve aktivasyonun çalıştırılan kasta azaldığı bulunmuştur [187]. Behm ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada swissball üzerinde yapılan göğüs itiş hareketinde bench sehpasında yapılan harekete göre üretilen kuvvet %60’a düşmüştür [185]. Çalışmalarda serbest ağırlıkla yapılacak egzersizlerin dengeli yüzeyde yapılmasıyla daha fazla kuvvet üretildiği bulunmuştur [182, 188-193]. Sportif performans gözönünde bulundurulduğunda alt ve üst ekstremitenin kuvvetini artırmada ve kor stabilizasyonu geliştirmede serbest ağırlık kullanılan hareketler bench sehpası gibi dengeli zemin üzerinde yapılmalıdır. Bununla beraber geleneksel kor ztabilizasyon egzersizleri modifiye edildiğinde sportif verimi

artırmakiçin daha etkili olabilir. Örneğin hareketler bench sehpası yerine ayakta yapılırsa, serbest ağırlık yerine makineler kullanılırsa, bilateral yerine unilateral yapılırsa kor bölgesi aktivasyonu ve stabilizasyonu için daha etkili olabilir [182, 192-193].

Kor bölgesi kasları günlük aktivitelerimizde ve spor branşlarında özellikle başüstü atışların bulunduğu sporlarda önemli bir yere sahiptir [194-195]. Kor bölgesi Alt ve üst ekstremite arasındaki kuvvet transferini sağlayarak fiziksel performansın artmasını sağlar [196]. Bu koruma mekanizması, hareket simetrik olduğunda daha etkili gibi olabilmektedir [197-198]. Elektromiyografi kullanılarak yapılan çalışmalar tenis atışı sırasında yetişkin [54, 199] ve çocuk sporcularda [200-201] kor bölgesi kas sisteminin asimetrik olarak güç üretimine katkıda bulunduğunu göstermiştir. MRI kullanılarak yapılan çalışmalarda ise profesyonel tenis sporcularında kor bölgesi kaslarının asimetrik hipertrofiye sahip oldukları, vücudun bir tarafının kontralateraline göre daha yüksek hacme sahip oldukları bulunmuştur [202-204]. Bu asimetriler tenis vuruşları sırasında güç üretimini kolaylaştırabilmektedir [199, 202, 205]. Ancak asimetriler bel ağrıları, kasık ağrıları, femoroasetabular sıkışma, kas hasarları gibi sakatlık riskini artıracak durumlara neden olabilmektedir [198, 206-208]. Örneğin profesyonel tenisçilerde rektus abdominis kasının asimetrik hipertrofisi kas gerginliğine neden olabilmektedir [202, 206]. Özellikle ergenlik öncesi çocuklarda kor kaslarının hipertrofisiyle ilgili yapılacak çalışmalar hem çocuklarda antrenman programlarının tasarlanmasında hem de sonraki sakatlıkların önlenmesinde faydalı olabilir. Çocuklar yetişkinlere göre kas hipertrofisinde sınırlı kapasiteye sahiptirler [209-211]. Bununla beraber çocuk tenisçilerde yapılan çalışmalarda baskın olan kolda (servisin kullanırken raket tutan kol) hipertrofinin kontralateraline göre daha yüksek olduğu bulunmuş, yetişkinlerde de benzer durum görülmüştür [202, 212-213].

Kor bölgesi kasları gövde ve pelvis kaslarını içerir ve bu kaslar spor aktivitelerinde özellikle gövde gibi büyük kaslardaki enerjinin daha küçük eklemlerdeki kaslara iletiminde omurganın ve pelvisin stabilizasyonunu sağlarlar [214]. Bu bağlamda eğer ekstremitelerdeki kuvvet fazla olurken, kor bölgesi kasları zayıf olursa kuvvet üretimi ve transferi azalarak hareketteki verim düşebilecektir. Kibler vd. kor stabilizasyonu; atletik aktivitelerde optimum kuvvetin üretimi, transferi ve kontrolü için pelvis üzerinde ki gövdenin hareketlerini ve pozisyonlarını kontrol edebilme yeteneği olarak tanımlamıştır [196]. Hibbs vd. elit sporcuların sportif performanslarını artırabilmek için yüksek seviyede kor stabilizasyona ihtiyaç duyabileceklerini belirtmiştir [163]. Sporda kor stabilizasyon genel anlamda

performansı maksimuma çıkarmak ve kinetik zincirin verimini artırtmak için yüksek şiddetteki kuvvetlerin alt ve üst ektremiteden dinamik kontrolü ve transferini sağlamaya yardımcı olmaktadır.