• Sonuç bulunamadı

2.2. Modern Dünyanın Görünüm Biçimleri

2.2.4. Modern Dünyada Köyün-Kasabanın DeğiĢimi

2.2.4.1. ModernleĢen Köy/Kasaba

“Su değirmeni artık çalışmıyordu. Kasabaya elektrik geleli beri böyle idi bu. Uçtum akıllının biri senesine varmadan çarşı içinde elektrikle çalışan bir değirmen kurmuştu. Zaten unu da öğüten yıldan yıla azalıyordu.”295

Türkiye‟de gerçekleĢen modernleĢme hareketlerinin köydeki yansımalarını hikâyelerinde sorunsallaĢtıran Kutlu, bu bağlamda köylerin, kasabaların sosyal, siyasi Ģartlarını, düzensiz geliĢmeyi, modernitenin girmesiyle beraber değiĢen zihniyet özelliklerini, köy-kasabanın sorunlarını temel izlek olarak sürdürmektedir.

Türkiye‟de köye ve tarıma ait kalkınma planları her dönemde dikkati çekmektedir. Türk modernleĢmesinin belki de Batı kökenli kuramlardan ayrılan en önemli özelliği bu köye yönelik politikalar olarak gösterilebilir. Köyü köyde kalkındırmak, kendi coğrafyasında geliĢtirmeye yöneltmek, Cumhuriyet döneminin en önemli yönelimlerinden biri olmuĢtur.

Kayıkçı, Cumhuriyet‟in kuruluĢundan günümüze kadar incelenen hükümet programlarında ve kalkınma planlarında köye yönelik bazı politika ifadelerinin tekrar edildiği görüĢündedir. Tarım ve toprak reformu, kooperatifleĢme, tarımsal kredi politikası, “köykent, merkez köy” tarzı öneriler, pek çok resmi belgede tekrarlanan politika ifadeleridir. Bu ifadelerin sürekli tekrarlanmıĢ olmasının da gösterdiği gibi, vaat edilen bu hususlarda çoğu kez baĢarı sağlanamamıĢ, Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu‟nun çıkarılması gibi baĢarı sağlanan konular da uygulamada baĢarısızlıklarla sonuçlanmıĢtır. 296

“Türkiye‟deki toplumsal değişim benim bitip-tükenmeyen konumdur. İlk

başladığımda da bu ‚sorumluluk‛ ağır basmış. Kendimi yazan biri

değilim.”297Ģeklindeki değerlendirmesiyle Türk toplumunun yaĢadığı meselelere

duyarlılığını ortaya koyan yazar, kasabanın modernleĢmesi ve bu modernleĢmenin

295 Kutlu, Hüzün ve Tesadüf, s.70. 296

Sabrina Kayıkçı, “Cumhuriyet‟in KuruluĢundan Günümüze Kadar Köye ve Köylüye Yönelik Olarak Ġzlenen Politikalar”, Türk Ġdare Dergisi, S. 448, 2005, s.70.

insanda meydana getirdiği değiĢmeleri, geleneksel hayatta yaptığı tahribatı ve bunun neticelerini hikayelerde sorunsallaĢtırır. Kutlu‟ya göre kasabaların modernleĢmesi ile

“o sessiz sakin, mevsimler gibi sabit, huzurlu günler geride kalmış, yerine bir karmaşa, bir garip hareket gelmiş”298

tir.

Kanoluk hikâyesinde kasabanın modernleĢme sorunu fabrika unsuru üzerinden

verilir. Kutlu, köy kalkındırma projelerinin hem tabiatı hem de insanı bozduğunu burada sorunsallaĢtırır. Ġki kardeĢten biri olan Kenan kasabanın modernleĢmesinin karĢısında yer alırken; Ziraat Mektebi‟ni bitirmiĢ olan Sinan ise köyde fabrika kurmak isteyen bir Yahudi ile ortaklık yapan modernin temsilcisi olarak karĢımıza çıkar. Köylerin modernleĢmesinde köy/kasabalardan okumak için giden gençlerin büyük katkısı vardır. Büyük Ģehir gören gençler orada parayla, refah yaĢamla, pozitif bilimlerle tanıĢmakta döndükleri baba ocaklarını okuyup hayran oldukları Ģehirlere çevirmek istemektedirler. ĠĢte Kanoluk köyünün mücadelesi de burada baĢlar. Sinan‟a göre devir fabrikasyon devridir. Memleketin kalkınması kurulacak fabrikalara bağlıdır. 299

Kanoluk‟un suyunu kesip oraya salyangoz fabrikasının kurulmasından sonra paranın yüzü sıcak gelen köylü giderek toprakla bağını keser. Önceleri tiksindikleri bu böcekleri artık akın akın fabrikaya taĢımaya baĢlarlar. Suyun kesilip fabrikaya verilmesinin bir diğer büyük sorunu ise toprağın, mahsülün susuz kalmasıdır. Kutlu‟ya göre, kasbanın modernleĢmesi bu iki büyük sorunu beraberinde getirmiĢtir.

Kasabanın modernleĢmesi Zafer Yahut Hiç ve Tufandan Önce hikâyelerinde ayrıntılı olarak iĢlenir. Zafer Yahut Hiç‟te önceleri birkaç hanenin bir arada yaĢadığı köy, zamanla halkı tarafından ekilip biçilmiĢ, meyve-sebze yetiĢtirmiĢ, killi toprak iĢe yaradığından zamanla tuğla fabrikaları, briketçiler, sonunda konfeksiyon atelyeleri gelmiĢ ve nüfus artınca Belediye olmuĢtur. Zamanla okulu, sağlık ocağı, pazarı kurulmuĢ, modernleĢme yolunda adım adım ilerlemiĢtir.300

298

Kutlu, Zafer Yahut Hiç, s.14.

299 Kutlu, Gönül ĠĢi, s.33. 300 Kutlu, Zafer Yahut Hiç, s.12.

Tufandan Önce hikâyesi baĢlı baĢına kasabanın modernleĢmesini siyaset

perspektifinde ele alır. Modernliği kasabayla ilk tanıĢtıran Belediye BaĢkanı ġemsettin Bilen‟dir. ġemsettin Bilen kasabanın Ģehirde okuduktan sonra doğduğu topraklara geri dönen birkaç çocuğundan biridir. ġehirleĢmenin ilk adımı olan meydan havuzu, arnavut kaldırımları, tek katlı yerine iki katlı beton iĢ yeri binaları, ilk Ģirket vb. Bilen, belediye baĢkanı olduktan sonra yapar. Bu yenilikleri yaparken kasabalının da sempatisini kazanır. Ayrıca kasabanın tepesinde Otbitmez köyünün dere yatağına kurulacak bir tesis için tam destek verir.

Kutlu, Anadolu kasabalarının modernleĢmesi, kalkınması hakkındaki görüĢlerini Tufan Önce‟de Kaymakam Çetin Bey aracılığıyla verir:

“Bu tesis tamamlandığında ülke ekonomisine katkıda bulunacak. Şu gariban kasaba kalkınacak. Sokaklardan arabalar geçecek, evlerde elektrikli âletle çoğalacak, bir canlılık, bir karmaşa. Karmaşa, karışıklık yani. Koşturmaca, bir nevi huzursuzluk. Şu insanları rahat bıraksalar, kalkındırmasalar olmaz mı? Kalkındıracağız da ne olacak?”301

Türkiye‟de kasaba ve köylerin kalkındırma planlarının kasabanın ve kasabalının doğallığını bozduğunu düĢünen Kutlu, bu planları “Düpedüz sahtekârlık.

Birileri para, ötekiler oy toplayacak”302 Ģeklinde yorumlar.

Modernizm, belirlemeci özelliğini sadece kentlerle sınırlı bırakmamıĢ, ulaĢabildiği köyleri ve kasabaları da „kentler gibi‟ yapmıĢtır. Bu yönüyle modernizmin ulaĢtığı köyler, sosyolojik olarak bazı özellikleriyle köy vasfını taĢısalar da hayat biçimi, dünya algısı gibi noktalarda „modern‟ özellikler göstermiĢlerdir. „Modernitenin en büyük, en sarsıcı etkisi ise hiç kuĢkusuz köylüler üzerinde olmuĢtur.‟303

Bugün gelinen noktada ise modernizm „ideolojik aygıtlar‟ aracılığıyla, en küçük yaĢam alanlarını dahi belirleme, kendi çerçevesine oturtma „baĢarısını‟ göstermiĢtir.

301 Kutlu, Tufandan Önce, s.62. 302

A.e.

303Asım Karaömerlioğlu, Orada Bir Köy Var Uzakta-Erken Cumhuriyet Döneminde Köycü Söylem,

Kapıları Açmak‟ta Belediye BaĢkanı‟nın tarihi eserin yerine yapmayı

planladığı fıskıyeli havuz, oturma grupları vs. modern hayatın yaĢama biçiminden, Ģehir planından alınmadır. Tabiatın doğal ahenginde akan pınarlar, derelerin yerine yapay kurulan fıskıyeler, onların karĢısına yapılan banklar Ģehir insanının hayatın karmaĢasından bir nebze uzaklaĢıp fıskıyeden duyulan su sesiyle dinlenmek için düzenledikleri bir ortamdır. Kutlu‟ya göre köy insanının buna ihtiyacı yoktur. Zaten her Ģey kendi ahengi içinde akıp gitmektedir.

Köy ve kasabaların modernleĢmesi ile özellikle kente yakın bölgelerdeki köylerde artan sanayileĢme, “merkez köy” olgusunu oluĢturmuĢ, civar yerlerden bu köylere gelip yerleĢen ailelerin sayısı artmıĢtır. Bu Ģekilde büyük kentlere eklemlenen ailelerin oluĢturduğu temel bir sorun olan gecekondu hayatı da Kutlu‟nun hikayelerinde yerini bulmaktadır. Fakat Kutlu Zafer Yahut Hiç‟te gecekondudan ziyade gecekondu hayatını, kültürel yapıyı ele alır. Bunu yaparken eleĢtirel bir tavır takınmaz. Aksine bu yapıların sıcak-samimi bir havası olduğunu düĢünür.304

:

“Gecekondu denilen, sürekli aşağılanan bu yapıların sıcak ve samimi bir havası var. Nereden geliyor bu? Neredeyse hepsi hamarat kadınların süpürgeyle sıvadığı kireç badananın beya ve temiz yüzünü taşıyor.”

Köydeki değiĢimin öncelikle değerler sisteminde meydana geldiğini düĢünen ve hikâyelerinin kurgusunu bu çerçevede ortaya koyan Kutlu‟nun bu yaklaĢımını, Türkiye‟deki köy modernleĢmesi üzerine yapılmıĢ bir alan araĢtırmasının sonuçlarından biri olarak dile getirilen Ģu husus desteklemekte ve eserlerinin sosyolojik malzeme yönünü de ortaya çıkarmaktadır:

“Köylerin gittikçe kapalı toplum olmaktan çıkıp dışarıya daha çok açılmaları şehir-köy ilişkilerinin ve kitle haberleşme araçlarının yaygınlaşması, köye giden hizmetlerin artması modern araç ve tekniklerin köye girmesi gibi hususlar geleneksel yapı ve değerler sisteminde değişmeler meydana getirmektedir.”305

304

Kutlu, Zafer Yahut Hiç, s.19.

305 Ahmet Tuğaç vd.,Türk Köyünde ModernleĢme Eğilimleri AraĢtırması Rapor I, Ankara,

Kutlu, Kapıları Açmak hikâyesinde adı geçen kasabanın modernleĢmesini;

“Düzen bir kere bozulmaya görsün, yeniden dengeyi tutturmak hayli zor olur. Geleneksel hayatın, üretimin, inanç ve ahlâkın, esnaf yaşantısının, zenaat kaidelerinin biçim verdiği hayat tarzı dinî hüviyetini, kanaata dayalı ölçüsünü yavaş yavaş kaybetmeye başladı.”306

Ģeklinde yorumlarken köy ve kasabaların modern dünyaya ayak uydurmada etken olan unsurları da hikâyelerinde bazı kodlar üzerinden verir. Bunlardan hikâyelerde tespit edilenler toprak reformu, para ve yol kavramlarıdır. ġimdi bu kodların Mustafa Kutlu‟nun dünyasında nasıl bir yer teĢkil ettiği tespit edilecektir.