• Sonuç bulunamadı

Medeni Berk‟in Yönetim Kurulu BaĢkanlığı (1958–1960)

3- TÜRK EĞĠTĠM DERNEĞĠNĠN TARĠHSEL SÜREÇTE YAPTIĞ

3.1 TÜRK EĞĠTĠM DERNEĞĠ’NĠN ĠLK YILLARINDA; YÖNETĠM

3.2.7 Medeni Berk‟in Yönetim Kurulu BaĢkanlığı (1958–1960)

Mümtaz Tarhan‟ın baĢkanlık görevinden ayrılmasından sonra bir buçuk yıl süreyle Türk Eğitim Derneği yönetim kurulu baĢkanlığı yapan Medeni Berk 1913

yılında Medine‟de doğmuĢtur. Ġstanbul Ġktisat ve Ticaret Yüksek Okulu'nu bitirdikten sonra T.C. Ziraat Bankası'nda müfettiĢlik, 1950'de TARĠġ Genel Müdürlüğü, 1951'de de Emlak Kredi Bankası Genel Müdürlüğü yapmıĢtır. 1957 yılında, Niğde'den XI. Dönem Milletvekili seçilmiĢ, Ġmar ve Ġskân Bakanlığı yapmıĢ; 11 Aralık 1959'da Devlet Bakanlığı ve BaĢbakan Yardımcılığına getirilmiĢ, 27 Mayıs 1960 ihtilaline kadar BaĢbakan Adnan Menderes'in yardımcılığı görevinde kalmıĢtır. 1959 - 1960 yılları arasında Fenerbahçe Kulübü baĢkanlığında bulunmuĢtur. Ġhtilalden sonra Yassıada‟da yargılanmıĢ ve ömür boyu hapis cezası almıĢ daha sonra af çıkmasıyla ceza evinden çıkmıĢtır. 1964'te Akbank Umum Müdürlüğüne seçilen Medeni Berk, uzun yıllar bu görevde kalmıĢ, 5 Ocak 1970 ile 30 Mayıs 1971 tarihleri arasında ise TOBB BaĢkanlığı yapmıĢtır. 1974 yılında kurulan Brisa Bridgestone Lastik San. ve Tic. A. ġ.'nin kurucuları ve ilk idare meclisi azaları arasındadır. Berk 16 Mart 1994 tarihinde ölmüĢtür (wikipedia, 2008).

Mümtaz Tarhan‟ın baĢkanlık görevinden ayrılması üzerine 8 Kasım 1958 tarihinde yapılan XVIII. Genel Merkez Kurulunda seçilen ve 10 Kasım 1958 tarihli toplantısındaki görev bölümünden sonra Medeni Berk‟in baĢkanlığındaki Yönetim Kurulu Ģu Ģekilde oluĢmuĢtur:

BaĢkan: Medeni Berk (Ġmar ve Ġskan Bakanı)

BaĢkan Vekili: Ahmet Salih Korur (BaĢbakanlık MüsteĢarı)

Muhasip Üye: Habip Germiyanlıgil (TCDD Hasılat ve Ticaret DaireBĢk.) Üye: Mümtaz Tahran (Avukat)

Üye: Feridun Söğütlügil (Avukat) Üye: Muzaffer Öztunç (Avukat) Üye: Selahattin Toker (Avukat)

Üye: Ziya Ozan (SayıĢtay BaĢdenetçisi)

Üye: Suat Bolayır (Toprak Mahsulleri Genel Müdürü) Üye: Mehmet Akın (Sümerbank Genel Müdürü) Üye: Mithat Dülge (Ziraat Bankası Genel Müdürü)

21 Temmuz 1959 tarihli toplantıda; yabancı öğretmenlerden baĢka, yabancı dille öğretim yapabilecek Türk öğretmenlerden özellikle fen dersleri branĢında tahsili olanlardan yararlanma yoluna gidilmesi Yönetim Kurulu tarafından kabul edilmiĢ, buna göre özellikle dıĢ ülkelerde eğitim görmüĢ, doktora vermiĢ olanlara öncelik tanınması düĢünülmüĢtür (Ballar, 2004).

3.2.7.1 Türk Eğitim Derneği On Dokuzuncu Genel Kurul Toplantısı (25 Ekim 1959)

TED On dokuzuncu Genel Kurulu 25 Ekim 1959 Pazar günü saat 15.00‟da toplanmıĢ ve Genel Merkez Yönetim Kurulu BaĢkanı Medeni Berk tarafından toplantı açılmıĢtır. Kurul BaĢkanlığına Bülent Nuri Esen ve ikinci BaĢkanlığına Ekrem Barlas seçilmiĢlerdir. Gündemin okunmasından sonra konuĢma yapmak için, Osman Baysal, Muhittin Ġnözü, Fethi Mangûoğlu, Sıtkı Karayıl ve Kemal Özdedeoğlu söz istemiĢleridir. Toplantı oldukça ciddi tartıĢmalara sahne olmuĢtur.

Ġlk söz alan dernek ve okul-aile birliği üyesi Osman Baysal uzun bir konuĢma yapmıĢ ve genel olarak yönetim kuruluna eleĢtirilerde bulunmuĢtur:

“İki cins üye vardır arkadaşlar. Birisi burada veli olanlar. İkincisi de zengin ve varlıklı kimselerdir. Üçüncü bir kısım üye var seçim zamanında tadad edilmemiştir… Hiçbir suretle ne fikren, ne bedenen ve ne de manen münasebeti bulunmayan kümseler üye olmuştur. Burada Adliyeden üç zabıt katibi, üç tane mübaşir o gün burada rey vermiştir. Bu itibarla üye kaydının bir sisteme bağlanmasını ben idare heyetinden istirham ediyorum… Milletler arası kıymeti haiz iki ecnebi pedagog tarafından tetkikler yaptırıldığını ve raporun tanzim ettirildiğini bildirmeleri bizi ayrıca sevindirmiştir. Amma hikmetinden sual olunmaz ki bu rapor hepimizce meçhuldür. Biz Okul-Aile Birliği olarak bu rapordan istedik. Ne gibi yenilikler yapılmış? …Verilen cevapta: rapor takdim edilmez… Mahrem bir vesika mıdır? Devlet sırrı mıdır?... Hayır. Bu bizim malûmumuz olsaydı herhalde daha büyük bir huzurla çocuklarımızın bakımı ve yetişmesi bakımından faaliyetini öğrenmiş olurduk… Bunlardan evvel Türk uzmanlara yaptırılmış tetkikler vardır. Her ikisi bir arada bizlere intikal ettirilmiş olsaydı, mukayese imkânına kavuşmuş olacaktık…(TED, 1960-A, s.7–8)

Derslerin Ġngilizce okutulması ile ilgili olarak;

“…Yalnız garp lisanından İngilizce’den kültürünü alabilmek, o dersleri bu lisanla okutmakla mümkündür… Geçen sene hiç olmazsa felsefe ve astronomi derslerinin İngilizce olarak tedris edilmesini temenni etmiştim. Verilen cevaplarda dikkate alınacağı hususu ileri sürülmüştü…(TED, 1960-A, s.8–9) Öğretmen Tayinleri ile ilgili olarak;

“Şimdi son kısma geliyorum. Öğretmenlerin tayin ve işiten el çektirilmesi keyfiyeti… Hocanın elinde diploması olması kâfi değildir. Ecnebi öğretmen

hakkında hocalık vasfı ve kültürü itibariyle referans temin edildikten sonra bunun tayini cihetine gidilmesi kadar tabii bir hal yoktur… Erkekler kısmına getirilen Türk hocalar kıymetlidir. Fakat dil bakımından faydalı olamamaktadır… Hocaların ders verme kabiliyetinin lisan bakımından da teftiş edilip incelenmesi mutlaka lazım ve zaruridir. Ahmet Salih beye şükranlarımı tekrar edeceğim; kendileri alacakları bir hocayı bir hafta denedikten sonra hoca olur diye kanaat sahibi olduktan sonra tayini muamelesine tevessül etmişlerdir…”(TED, 1960-A, s.10)

Daha sonra söz alan Genel Kurulların önemli isimlerinden Muhittin Ġnözü çok önemli bir konuda kısa bir konuĢma yaparak Ģunları söylemiĢtir:

“…benim bir üzüntüm var, bunu belki burada sık sık tekrar etmişimdir. Evet büyük Atatürk’ün izinde yürüyoruz, bu cümle raporda yer almış çok güzel. Fakat Atatürk, Türk kolejlerini açarken ne düşünmüştür? Onun tahlilini de yapmak lazımdır. Bunun gayesi, memleketimizin ecnebi kolejlerin zararlı tesirinden kurtarıp bir Türk koleji açmaktır… Bu zararlı tesiri, burada bulunan muhterem heyet, örnekleriyle bilirler. İşte meşhur şairimiz Fikret’in oğlu… Bu, bugün Miami’de papastır. Bu acı netice o zamanki ecnebi kolejlerin zararlı neticelerine açık bir delildir… Bütçede bir buçuk milyon ecnebi hocalara, bir milyon da Türk hocalara tahsisat gösterilmiştir. Bunun üzerinde durmak lâzım. Çünkü memleketimizde her sahada hareketlerimize bir tesir damgasını vurmuştur. Şu halde mektepçilikte istiklâlimizi ilan etmeliyiz. İngilizce konuşmak, İngilizce tercüme yapmak gaye olmamalıdır. Bugün Türk mekteplerinde esen hava, milli hava olmalıdır… İki ecnebi mütehassıs rapor vermiş ve bu rapor bizce meçhuldür... Gönül isterdi ki, mektep bu bakımdan milli terbiye bakımından tetkik edilsin… Niçin bu kadar tesir altında bulunuyoruz? Atatürk tarafından ecnebi kolejlerinin zararlarından milleti kurtarmak, korumak için açılmış olan bu kolej hâlâ bunların taklidini yapmak davasındadır... Mekteplerde de milli ruh muhafaza edilmelidir…” (TED, 1960-A, s.14)

Yapılan eleĢtiri ve önerilere Yönetim Kurulundan BaĢkan Vekili Ahmet Salih Korur ve BaĢkan Medeni Berk cevap vermiĢleridir. Berk özetle; önemle üzerinde durulan konunun, Ģahıslara bağlı olmayan bir Yönetim Kurulunun oluĢturulması olduğunu belirtmiĢtir. Niçin Ġngiltere‟den mütehassıs getirdiğiyle ilgili olarak; öncelikle iki Türk mütehassısa kolej bünyesinin tetkik ettirildiğini ve raporların alındığını daha sonra da çok cüzi bir rakama Ġngiltere‟den getirilen iki pedagogun hizmet ettiklerini söylemiĢtir. Bu raporların gizli tutulması ile ilgili olarak ise; bunların henüz bastırılmadığını, Ġngiliz eğitimcilerin raporlarının okul-aile birliği toplantısında bastırılarak dağıtılacağını ve toplantıda içeriğinin gündeme geleceğini

açıklamıĢtır. Felsefe ve astronomi derslerinin Ġngilizce okutulması ile ilgili olarak; astronomi derslerinin Ġngilizce yapılması konusunun kendileri tarafından da düĢünüldüğünü fakat öğretmen bulma konusundaki zorluk karĢısında bunun mümkün olmadığını ifade etmiĢtir. Öğretmen seçimi konusunda çok hassas olduklarını, yabancı ülkelerden gelen öğretmenlerin Ġngiliz büyükelçiliğinin tavsiyesinden geçirildiğini söylemiĢtir. Yabancı öğretmenlere daha çok yer verildiği iddiasının ise çok da doğru olmadığı, bunun 293 öğretmenden yalnızca 54 tanesinin yabancı olmasından anlaĢılabileceğini ifade etmiĢtir. TED‟in Ġngiltere‟de gezdiği benzer kurumlardan çok daha ileri olduğunu, gün itibariyle TED çatısı altında 946 Türk çocuğunun hizmet ve yadım gördüğünü ve bunun için derneğin yılda bir milyon lira harcadığını dolayısıyla derneğin gerçekten Atatürk‟ün istediği Ģekilde çalıĢtığını söylemiĢtir. Sözlerini çok konuĢulan iki Ġngiliz pedagogunun hazırlamıĢ olduğu raporun bir kısmını okuyarak tamamlamıĢtır (TED, 1960-A).

3.3 1960–1973 DÖNEMĠNDE TÜRK EĞĠTĠM DERNEĞĠ’NĠN GELĠġĠMĠ, YÖNETĠM KURULLARI VE BAġKANLARI

27 Mayıs1960 ihtilali, ülkedeki birçok kurum gibi TED‟i de etkilemiĢ ve ihtilalin hemen bir hafta sonrasında Yönetim Kurulu BaĢkanlığında değiĢiklik olmuĢtur. Derneğin tarihinde üçüncü dönem olarak incelenen bu bölümde 14 Genel Kurul (20. – 33. Genel Kurullar) yapılmıĢ, dokuz farklı Yönetim Kurulu BaĢkanı görev yapmıĢtır. 1965 yılında kapsamlı bir Ana Tüzük değiĢimi gerçekleĢtirilmiĢ, ġube ve kolej sayısında önemli artıĢlar meydana gelmiĢtir. Bu dönemde alınan en önemli kararlardan birisi de Ankara Koleji‟nin Vakıf haline getirilmesi olmuĢtur. Ayrıca, 12 Mayıs 1973 tarihinde Derneğin Ana Tüzüğü kabul edilmiĢtir.

3.3.1 Ekrem Barlas ve Enver Ziya Karal’ın Yönetim Kurulu