• Sonuç bulunamadı

Patente dair mevcut düzenlemelerin kaynağını oluşturan Avrupa Patent Hukuku ile ilgili yapılan çalışmalarda iki temel ilkeden hareket edilmiştir. İlk ilke, buluşların mümkün olduğu kadar koruma çevresinin geniş tutulmasıyla ilgilidir. Örneğin; buluş ile ilgiliyse kimyasal ürünler değil, bunun yanında ilaçlar, yiyecek maddeleri de korumadan yararlanmalıdır. Diğer ilke ise verilecek patentin mümkün olduğu kadar sağlam bir patent olması ile bağlantılıdır248

. Bu nedenle, Avrupa Patenti Anlaşması’nın birinci maddesi, tüm üye devletlerin benimsemesi gereken genel bir ilkeye yer vermiştir. Üye devletler, patente bağlanabilirlik koşullarına sahip

244

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C.I, s.122.

245

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C. I, s.121; Erdem, s.73.

246

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C. I, s.127

247 Erdem, s.75; Şehirali, s.37; 248

buluşlara patent vermekle yükümlüdür249. Bu koşullar md. 52’ de, sanayide uygulanabilen, yeni ve bir buluş basamağını içeren buluşlara patent verilir şeklinde sayılarak düzenlenmiştir.

Türk Hukukunda patente dair ilk düzenleme olan İhtira Beratı Kanunu’ nda, herhangi bir buluşa patent verilebilmesi için buluşun tüm dünyada yeni ve sanayiye uygulanabilir olması yeterli kabul edilmiştir. Ancak, 1995 yılında Avrupa Patent Sistemine uyum kapsamında yapılan değişikliklerde “tekniğin bilinen durumunun aşılması” kriterine de yer verilmesi uygun görülmüştür. Aynı yıl kabul edilen 551 sayılı PatKHK’ de patent verilebilirlik şartları, Avrupa Patenti Anlaşması’na uygun olarak “yeni, tekniğin bilinen durumunu aşan ve sanayiye uygulanabilir olan buluşlar

patent verilerek korunur” şeklinde düzenlenmiştir. Maddi şartlar olarak

nitelendirebileceğimiz bu şartlardan yenilik PatKHK. md. 7’ de, tekniğin bilinen durumunun aşılması (buluş basamağı) md. 9’ da ve sanayiye uygulanabilir olma md. 10’ da ayrıca ele alınmıştır

2. 2. 1. Yenilik

Geçerli bir patentin verilebilmesi için gereken şartlardan en önemlisi, buluşun “yeni” olması, yani tekniğin bilinen durumuna katkı sağlamasıdır250. Her türlü usul, ürün, bilgi veya bunların benzerleri tekniğin bilinen durumu içinde değerlendirilirler ve tekniğin bilinen durumunun bir parçası olmayan, tekniğin bilinen bir parçasını kapsamayan buluş yeni olarak kabul edilir251. Patent verilebilirlik şartı olarak “yenilik” bütün patent sistemleri bakımından temel şartlardan sayılır. Avrupa Patent Anlaşması’ na ve buna taraf ülkelerde “yenilik” genel olarak “tekniğin bilinen

durumuna dahil olmama” şeklinde tanımlanmaktadır (EPC md.54). Gerçekten,

PatKHK’nin 7. maddesinin 1’inci fıkrasında da “tekniğin bilinen durumuna dahil olmayan buluş yenidir” denilmek suretiyle bu husus teyit edilmiştir.

Yenilik şartı patent başvurusunun nicelik bakımından daha önce

açıklananlardan farklı olmasını gerektirir. Dolayısıyla patent ile topluma sunulan ve talep edilen teknik bilginin daha önce toplumca erişilebilir olmaması şarttır. Bu anlamıyla yenilik, yine patent verilebilirlik şartlarından olan tekniğin bilinen durumunun aşılması (aşikar olmama) şartından farklı bir özellik arz etmektedir. Her nekadar yenilik tanımında olduğu gibi, tekniğin bilinen durumunun aşılması

249

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C. II, s. 309-310.

250

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C. I, s. 74.

kavramının tanımında da “ tekniğin durumu “ çıkış noktası olarak alınsa da252 burada, daha çok niteliksel, yani patent başvurusunun tekel tanınmaya değer olup olmadığına dair bir inceleme söz konusudur253.

Patent hukukunda yeniliğin patent verilebilirlik şartlarından birisi olarak aranmasına gerek olup olmadığı tartışılmıştır. Gerçekten, “buluş basamağı” içermeyen bir başvuruya da patent verilmesi söz konusu olmadığına göre ayrıca bir yenilik şartının fuzuli olduğu, yenilik içermeyen bir başvurunun zaten buluş özelliği taşımayacağı ifade edilmiştir254. Avrupa Patent Ofisi Genişletilmiş Temyiz Kurulu ise verdiği bir kararda “ tekniğin bilinen durumuna dahil bir referansın, talep edilen konunun yeniliğini ortadan kaldırmakta ise, söz konusu başvurunun buluş basamağı içeremeyeceği de açıktır. Dolayısıyla yenilik şartının gerçekleşmediğine varılan bir sonuç, kaçınılmaz olarak başvuru konusunun buluş basamağı içermediği gerekçesiyle reddini de beraberinde getirecektir” demiştir255. Buna göre buluş faaliyetinin olup olmadığının araştırılması, ön şart olarak yenilik niteliğinin varlığı halinde söz konusu olacaktır256.

Bir buluşun yenilik niteliğine sahip olup olmadığına, buluşu tarif eden istemler ile “ tekniğin bilinen durumuna dahil “ olan bilgiler arasında yapılacak karşılaştırma sonucunda karar verili257. Tekniğin bilinen durumu, “malum olan”, “zaten bilinen” veya aşikar olan şeklinde tanımlanabilir258. Tekniğin bilinen durumuna dahil olan bilgiler patent başvurusunun yapıldığı tarihten önce buluş konusunda dünyanın herhangi bir yerinde toplumca erişilebilir yazılı veya sözlü tanıtım, kullanım veya bir başka yolla açıklanan bilgiler ile patent başvurusunun yapıldığı tarihte veya bu tarihten sonra yayınlanmış olan ve patent başvurusu tarihinden önceki tarihli patent başvurularından oluşmaktadır.

Yeniliğe ilişkin inceleme sırasında, tekniğin bilinen durumundaki bilgilerin başvurunun yeniliğini yok etmesi için yenilik kriteri incelenen istemde, belirtilen unsurların veya unsurların kombinasyonlarının tümü yer almalıdır. Diğer yandan, Avrupa Patent Anlaşması, tekniğin bilinen durumuna dahil olan referanslar arasında yenilik ve buluş basamağı incelemesi bakımından bir ayrıma gitmiş bulunmaktadır. Yenilik incelemesinde önceki tarihli patent başvuruları tekniğin bilinen durumuna dahil referans olarak kabul edilirken, buluş faaliyetinin varlığı incelenirken bu

252

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C. I, s.91.

253

Bently/Sherman, 413; Aktaran: Öztürk, s.153.

254

Paterson, 482, Öztürk,s.153.

255W.R, Cornısh Intellectual Property, Patents, Copyright, Trademark and Allied Rights, Third Edition,

London: Sweet&Maxwell, 1996, s.149

256

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C. I, s.91.

257

Ortan, Avrupa Patent Sistemi C. I, s. 79; Saraç, “Patent Hukukunda Yenilik Kavramı ve Yeniliğin

Belirlenmesi”, s. 210. 258

Saraç, “Sınai Hakların Korunmasında Yenilik Şartı Açısından ‘Tekniğin Bilinen Durumu’ Kavramı ve

referanslar dikkate alınmazlar259. Bunun yanı sıra yenilik ve buluş faaliyeti niteliklerinin belirlenmesinde, tekniğin durumu da farklı şekillerde dikkate alınır. Yenilik incelemesi yapılırken buluş ile tekniğin bilinen durumuna dahil referanslar arasında genel bir karşılaştırma yapılmasına izin verilmezken, buluş basamağı değerlendirilirken farklı referanslardaki unsurların birleştirilmesi, bir mozaik gibi bir araya getirilmesi bir gereklilik olarak görülmüştür260

Bu bölümde kısaca bahsedilen yenilik şartı çalışmanın üçüncü bölümde ayrıntılı olarak incelenecektir.