• Sonuç bulunamadı

Kur’an-ı Kerîm’de Ahde Vefa ile İlgili Âyetlerin Tasnifi:

KUR’ÂN-I KERÎM’DE AHDE VEFA

B) Kur’an-ı Kerîm’de Ahde Vefa ile İlgili Âyetlerin Tasnifi:

A) Kur’ân-ı Kerîm’de Konu ile İlgili Kavramlar:

1) Doğrudan Kavramlar:

Vefa: Bir şeyin, genellikle de güzel ve iyi bir şeyin karşılığını fazlasıyla verme.

Ahit: Söz verme, söz alma.

Muâhede: Genellikle karşılıklı söz verme, anlaşma. Kur’an’da tek taraflı söz verme anlamında da kullanılmaktadır.

Ahde vefa: Verilen sözü yerine getirme ve sözünden dönmeme.

Akde vefa: Anlaşmaya ve verilen söze sadık kalmak.

Mîsâk: (Daha çok) sözlü anlaşma.

Neks: Ahdini ve yeminini bozma.

Hilaf, muhalefet: Sözden ve anlaşmadan cayma veya tersini yapma.

2) Dolaylı Kavramlar: Akit (sözlü veya yazılı anlaşma), nikâh akdi, nikâh mîsâkı, yemin, yemin akdi, emanete riayet, şahit tutma vb.

B) Kur’an-ı Kerîm’de Ahde Vefa ile İlgili Âyetlerin Tasnifi:

Tespitlerimize göre ahde vefa ile ilgili ayetleri şu başlıklar altında toplayabiliriz:

1. Ahit Bir Mesuliyettir 2. Allâhü Teâlâ ve Ahde Vefa 3. Allah’tan Alınan Ahit ile Dua

HZ. MEVLÂNA’YA VEFA

4. Ahde Vefayı Doğrudan Emreden Ayetler 5. Kimlere Ahit Verilmez?

6. Allâhü Teâlâ Kimlerden ve Ne Diye Ahit Almıştır?

7. Kimler Ahde Vefa Gösterir 8. Ahde Vefanın Mükâfatı 9. Kimler Ahde Vefa Göstermez?

10. Ahdi Bozmanın/Vefasızlığın Cezası

Şimdi bu başlıklar altında ahde vefanın Kur’ân-ı Kerîm’de hangi ayetlerde geçtiğini görelim ve ayetlerden çıkan hüküm ya da neticeleri kısaca değerlendirelim.

1) AHİT BİR MESULİYETTİR

İsrâ, 17/34. Yetimin malına, o rüştüne erişinceye kadar, sâdece en güzel şekilde yaklaşın. Ahde vefa gösterin. Çünkü ahit bir sorumluluktur.

Ahzâb 33/15. Hâlbuki (münafıklar ve kalplerinde hastalık bulunanlar) daha önce, geri dönüp gitmeyeceklerine dâir Allâh’a ahit vermişlerdi.

Allâh’a verilen ahit bir mesuliyettir.

a) Verilen ahit sorumluluktur, mesuliyettir; insanlar ahitten, verdikleri sözden mutlaka sorguya çekilecektir.

2) ALLÂHÜ TEÂLÂ VE AHDE VEFA

Bakara, 2/80. Yine (Yahudiler) dediler ki: “Sayılı birkaç günün dışında ateş bize dokunmayacak.” De ki: Allâh’ın huzûrunda bir ahit mi aldınız -ki, Allah aslâ ahdinin hilâfına davranmaz-, yoksa siz Allah hakkında bilmediğiniz şeyler mi söylüyorsunuz?

Meryem, 19/87. Rahmân’ın katında bir ahit almış olanlar hâriç, kimse

HZ. MEVLÂNA’NIN 747. VUSLAT YIL DÖNÜMÜ ANISINA

şefaate mâlik olamayacak.

Tövbe, 9/111. Allah, mü’minlerden canlarını ve mallarını, cennet kendilerinin olmak üzere satın almıştır. Onlar Allah yolunda savaşırlar da hem öldürürler hem de öldürülürler; onun Tevrat, İncil ve Kur’an’da kendi üzerine aldığı hak bir vaat olarak. Ahdine Allah’tan daha vefalı kim vardır? O hâlde yapmış olduğunuz bu alışveriş ile sevinin! İşte muazzam bahtiyarlık budur.

a) Allah asla ahdinin hilafına davranmaz.

b) Ahdine Allah’tan daha vefalı kimse yoktur.

3) ALLAH’TAN ALINAN AHİT İLE DUA

A’râf, 7/134. Üzerlerine pislik/azap çökünce, “ey Mûsâ! Sana olan ahdi hürmetine bizim için Rabbine duâ et. Eğer bu azâbı bizim üzerimizden kaldırırsan, gerçekten de sana inanacağız ve İsrâiloğulları’nı da seninle berâber göndereceğiz” dediler;

Zuhruf 43/49. (Musa’ya inanmayanlar) dediler ki: Ey sihirbaz (Musa)!

Sana verdiği ahit hürmetine Rabbine bizim için duâ et; çünkü bizler gerçekten hidâyete ermiş kimseleriz. 50. Biz onların üzerinden azâbı kaldırınca, bir de bakarsın ki onlar andlarını bozmuşlar!

a) Allah peygamberlere ve kullarına ahitte bulunmuştur ve bu ahit Allâh’a duada bir vesile olarak kullanılabilr.

4) AHDE VEFAYI DOĞRUDAN EMREDEN AYETLER

Bakara, 2/40. Ey İsrâiloğulları! Size bahşettiğim nîmetimi hep hatırlayın ve ahdime vefa gösterin ki, ben de sizin ahdinize vefa göstereyim. Benden korkup çekini

Mâide, 5/1. Ey îman edenler! Akitlerinize vefalı olun. İhramlıyken avı helâl saymamak şartıyla, size okunanların dışındaki hayvanlar sizin için helâl kılındı. Muhakkak ki Allah istediği hükmü verir.

HZ. MEVLÂNA’YA VEFA

Mâide, 5/7. Allâh’ın üzerinizdeki nîmetini ve onun sizi (mü’minler) bağladığı mîsâkını hep hatırlayın. Hani siz, “işittik ve itaat ettik”

demiştiniz. Allâh’a karşı takvâ sâhibi olun; çünkü Allah, sadırların özünü bilmektedir.

En’âm, 6/151. De ki: Gelin, Rabbinizin size haram kıldığı şeyleri okuyayım: Ona hiçbir şeyi şirk koşmayın; anne babaya iyi davranın, açlık korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin -ki, size de onlara da biz rı zık

veririz-; açığı olsun, gizlisi olsun çirkin işlere yaklaşmayınveririz-; Allâh’ın haram kıldığı cana haksız yere kıymayın. İşte bunlar, akledesiniz diye, size onun vasiyet ettiği şeylerdir. 152. Yetimin malına, o rüşdüne erişinceye kadar, sâdece en güzel şekilde yaklaşın. Ölçüyü ve tartıyı hakkâniyetle tam yapın. Biz bir kimseyi ancak gücünün yettiğiyle mükellef kılarız. Konuştuğunuz zaman, akrâbâ da olsa âdil olun. Allâh’ın ahdine vefalı davranın. İşte bunlar, tezekkür edesiniz diye, size onun vasiyet ettiği şeylerdir. 153. İşte bu, benim dosdoğru yolumdur; haydi ona tâbi olun ve farklı yollara tâbi olmayın. Aksi hâlde, onlar sizi onun yolundan ayırıp dağıtır. İşte bunlar, takvâ sâhibi olasınız diye, onun size vasiyet ettiği şeylerdir.

Nahl, 16/90. Muhakkak ki Allah; adâleti, ihsânı ve akrabâya yardım etmeyi emreder; çirkin işlerden, münkerden ve azgınlıktan meneder.

Düşünüp öğüt alasınız diye size nasîhat eder. 91. Ahitleştiğiniz zaman Allâh’ın ahdine vefa gösterin. Bağlayıp pekiştirildikten sonra yeminleri bozmayın; zîrâ Allâh’ı kendinize kefil yaptınız. Muhakkak ki Allah yaptıklarınızı bilir. 92. Bir ümmet/topluluk diğer ümmetten/topluluktan daha çok olduğu için, yeminlerinizi aranızda hîle vâsıtası yapmak sûretiyle, ipini iyice eğirdikten sonra onu bozup dağıtan kadın gibi olmayın. Allah sizi onunla sınar. Hakkında ihtilafa düştüğünüz şeyleri de kıyâmet günü size elbette beyan edecektir.

Nahl, 16/94. Yeminlerinizi aranızda hîle vâsıtası yapmayın. Aksi hâlde, sağlamlaştığı hâlde ayak kayar da, Allah yolundan yüz çevirmenize mukâbil o kötülüğü tadarsınız! Sizin için büyük/dehşet bir azap da olur. 95. Allâh’ın ahdini az bir bedele satmayın. Eğer bilirseniz, Allah katında olan şey sizin için daha hayırlıdır.

İsrâ, 17/31. Çocuklarınızı fakirlik korkusuyla öldürmeyin! Biz onları da

HZ. MEVLÂNA’NIN 747. VUSLAT YIL DÖNÜMÜ ANISINA

rızıklandırırız, sizi de. Onları öldürmek büyük bir suçtur. 32. Sakın zinâya yaklaşmayın; çünkü o bir fuhuştur/çirkin iştir ve kötü bir yoldur. 33.

Allâh’ın haram kıldığı hiçbir canı, hak etmedikçe öldürmeyin. Haksız yere öldürülen kimseye gelince: Elbette onun velîsine bir sultan/yetki verdik. O hâlde o da bu katl işinde haddi aşmasın. Çünkü o, yardım gören biridir. 34.

Yetimin malına, o rüşdüne erişinceye kadar, sâdece en güzel şekilde yaklaşın. Ahde vefa gösterin. Çünkü ahit bir sorumluluktur. 35.

Ölçtüğünüz zaman tam ölçün ve dosdoğru bir terâziyle tartın. Bu hem daha hayırlı hem de sonuç îtibâriyle daha güzeldir. 36. Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve gönül, işte bunların hepsi de bundan sorumludur. 37. Yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Çünkü sen ne yeri yarabilirsin ne de boyca dağlara ulaşabilirsin. 38. Bütün bunların kötü olanları Rabbin katında mekruh/çirkin şeylerdir. 39. Bunlar, Rabbinin sana vahyettiği bazı hikmetlerdir. Sakın Allâh’ın yanı sıra başka bir ilah varsayma; aksi hâlde, kınanmış ve kovulmuş bir şekilde cehenneme atılırsın!

a) Ahde vefa göstermek Allâh’ın emridir, farzdır, tersi ise haramdır, büyük bir günahtır.

b) Ahde vefa göstermek en önemli ahlak ilkeleri arasındadır.

c) Sırât-ı müstakimin önemli bir unsurudur.

d) Ahde vefa göstermemek Allah katında çirkin bir fiildir ve azabı muciptir, gerektirir.

5) KİMLERE AHİT VERİLMEZ?

Tövbe, 9/7. Mescid-i Harâm’ın yanında antlaşma yaptığınız kimseler hâriç, müşrikler için, Allah indinde ve resûlü indinde bir ahit nasıl olabilir? Onlar size doğru davrandığı müddetçe siz de onlara doğru davranın. Çünkü Allah müttakîleri sever.

Bakara, 2/124. Hani, Rabbi, İbrâhim’i birtakım kelimelerle sınamıştı.

Derken onları tamamladı. Buyurdu ki: “Ben seni insanlara imam yapacağım.” O da dedi ki: “Soyumdan da.” Buyurdu ki: Ahdim zâlimlere

HZ. MEVLÂNA’YA VEFA

erişmez!

a) Özel bir anlaşma olması hariç, Allah ve resûlü müşriklere ahit/söz vermez.

b) Allâh’ın ahdine zalimler nail olamaz.

6) ALLÂHÜ TEÂLÂ KİMLERDEN VE NE DİYE AHİT ALMIŞTIR?