• Sonuç bulunamadı

E. Şer‘iyye Sicilleri Üzerine Yapılan Çalışmalar

III. KONYA ŞER‘İYYE SİCİLLERİ

Şer‘iyye sicilleri, kadıların bulunduğu yerlerdeki mahkeme kayıt defterleri olduğu için idârî merkezlerde bulunmaktadır. Osmanlı Devleti’nin kadı gönderdiği idârî merkezler, şer‘iyye sicillerinin nerelerde bulunduğunu göstermektedir. Eyaletler, sancaklar (livalar) ve kazalar kadıların görev aldığı yargı merkezleri olması nedeniyle buralarda şer‘iyye sicilleri bulunmaktadır.139

Eyalet, Osmanlı’ya bağlı bulunan beylerbeyinin idare ettiği en büyük idare merkezini ifade etmektedir. Eyalet kavramının resmi anlamda kullanımı 16. yüzyılın sonlarında gerçekleşmiştir. Daha öncesinde beylerbeylik ve vilâyet tabirleri kullanıldığı görülmektedir.140 14. yüzyıl sonlarında toprakların çoğalması,

sorumlulukların artması gibi nedenlerle boğazlar orijininde Anadolu ve Rumeli beylerbeyliği olmak üzere iki beylerbeylik kurulmuştur. Rumeli beylerbeyliği divan toplantılarına katılma yanında birçok açıdan Anadolu Beylerbeyliğinden üstün konumda idi. Anadolu beylerbeyliği ise şehzadelerin idaresine verilmekteydi. Sırasıyla Rum Beylerbeyliği, Karaman Beylerbeyliği, kuruluşu yaklaşık bir asır süren Bosna Vilayeti, Arap Vilâyeti, Alâüddevle Vilâyeti ve Diyarbekir Vilâyeti kurulmuştur. Rumeli Vilâyetine ait otuz, Anadolu Vilâyetine ait yirmi, Karaman Vilayetine ait sekiz, Rum Vilâyetine ait beş, Arap Vilâyetine ait on beş, Diyarbekir Vilâyetine ait dokuz sancak bulunmaktaydı.141

Julien Border’ın Konya ile ilgili anılarında yaklaşık 17. yüzyıla denk gelen zamanlarda Konya’dan bahsederken bazı yazarların onu Kilikya’ya, bazılarının Karya’ya ve Isaura’ya ve bazılarının da Lykaonia’ya dahil ettiklerini söyler. Pline’nin bile Konya’nın hangi bölgeye dahil edildiğinden emin olmadığını belirtir. O, Konya’nın önce Kilikya’nın başkenti olduğunu söylerken ardından aynı bölümde, Lykaonia bölgesinde bulunduğunu; aynı zamanda bütün bu bölgelerin birbirlerine

139 Akgündüz, Şer‘iye Sicilleri, I, 53.

140 Halil İnalcık, “Eyalet”, DİA, XI, 548; a.mlf., Osmanlı İdare ve Ekonomi Tarihi, İstanbul: İSAM Yayınları, 2011, s. 73.

141 İnalcık, “Eyalet”, DİA, XI, 549; a.mlf., Osmanlı İdare ve Ekonomi Tarihi, s. 74-75 (Halil İnalcık, Kâtip Çelebi’nin Cihannümâ’sında Karaman Vilâyeti yerine Konya geçtiğini ifade etmektedir, s. 77).

yakın ve içiçe olduğunu ifade etmektedir. Julien, en yaygın olan düşüncenin ve kendi kanaatinin Lykaonia bölgesinde bulunduğu yönündedir.142

Osmanlı Devleti’de XVI. yüzyıl sonlarında Karaman Beylerbeyliği Konya, Niğde, Aksaray, Beyşehir, Kırşehir, Kayseri ve Akşehir sancaklarından oluşuyordu. Konya, Karaman Beylerbeyiliği’nin merkeziydi. Konya sancağında 1730’da on üç kaza bulunuyordu. 1831’de ise Karaman eyaleti Konya merkez olmak üzere yedi livâya sahipti. 1847’de Konya, Hamîd, Teke, Alâiye, İç İl ve Nevşehir’den oluşan Karaman eyaleti, 1867 düzenlemesinde Konya, İç İl, Niğde, Isparta ve Teke livâlarından meydana gelmişti. 1877’de Hamîd, Teke, Niğde, Burdur buraya bağlıydı. Bu yıllarda Konya merkez sancağına bağlı kazalar Akşehir, Beyşehir, Seydişehir, Ilgın, Bozkır, Karaman, Hâdim, Ereğli, Karapınar ve Koçhisar’dır. 1918’de ise Karaman vilâyeti, Konya, Burdur ve Hamîd sancaklarından oluşmaktadır. Konya’da on kaza bulunmaktadır.143 Karaman ve Konya’nın zamanın gerektirdiği siyasi iktisadi

birtakım nedenlerden dolayı idari taksimatta zaman içerisinde değişiklikler geçirdiği görülmektedir.144

Yakın tarihe kadar Konya şer‘iyye sicillerinin 1-151 numaralı defterler olmak üzere toplamda 151 defterden oluştuğu bilinmekteydi.145 Ancak Ahmet Akgündüz’ün

hazırladığı sicil kataloğunda zikredilmeyen bir sicil daha bulundu. Bulunan bu defterle birlikte toplamda 152 adet sicil kaydına ulaşılmış oldu.146 1992 yılına kadar Mevlana

Müzesinde bulunan Konya Şer’iyye Sicillerinin aslı, Türkiye’de bulunan bütün sicillerin tek merkezde toplanması projesi nedeniyle 1992 yılında Ankara Milli Kütüphane’ye toplanmıştır. Mevlâna Müzesi sicillerin fotokopisini alarak muhafaza etmektedir. Aynı zamanda Selçuk Üniversitesi de büyük bölümünün fotokopilerini

142 Jean-Louis Bacqué-Grammont, “Bazı XVI. ve XVII. Yüzyıl Seyahatnamelerine Göre Konya”, Türk-

İslâm Medeniyeti Akademik Araştırmalar Dergisi, 2008, sayı: 5 [Konya Özel Sayısı], s. 83-92, s. 88.

143 Tuncer Baykara, “Konya”, DİA, XXVI, 186. Ahmet Akgündüz Şer‘iye Sicilleri Toplu Kataloğu 58. Sayfasında idarî birim olarak Konya’nın 15 kaza ve 2 livaya sahip bir vilâyet olduğunu ifade etmektedir. Karaman Şer’iyye sicilleri hakkında Şer’iyye Sicillerine Göre XVI. Yüzyıl Sonu ile XVII. Yüzyıl

Başlarında Karaman isimli yüksek lisans tezi bulunan Alaaddin Aköz de 1578-1588 arasındaki zaman

diliminde Konya’yı Karaman Eyaletine bağlı sayarken 1632-1641 arasındaki yıllarda Konya, Karaman’a bağlı bir yer değildir (bkz. s. 31).

144 Mehmet Ali Güven, 33 Numaralı Konya Şer’iyye Sicili (Değerlendirme ve Transkripsiyon), Yüksek

Lisans Tezi, s. 24.

145 Akgündüz, Şer‘iye Sicilleri, I, 198, 199.

146 Solak, 51 Numaralı Konya Şer‘iye Sicili, s. 10; İzzet Sak, “Konya Şeriye Sicilleri”, Konya

almış ve şu an bu siciller Selçuk Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’nde yer almaktadır.147

Konya’da bulunan en erken tarihli sicil 1 numaralı Konya Şer‘iyye sicilidir.148

Bu sicil 970-1019 (1562-1564) tarihli olup Kânuni dönemine aittir. Bu sicil, 15,5 X 41 cm. boyutlarında ve 263 sayfadır. Kataloglarda yer alan en geç tarihli sicil ise 151 numaralı sicildir. Bu sicilin tarihi 1323-1327/1905-1909 olup 20,5 X 58,5 cm ebadında ve 197 sayfadır. Kataloglarda yer almayan sonradan bulunan sicil ise 1335-1340 (1916-1921) tarihlidir.149

Konya şer‘iyye sicilleri hakkında pek çok yüksek lisans ve doktora çalışması hazırlanmıştır.150 Bununla birlikte İzzet Sak, Konya Şer‘iyye sicillerinin birçoğunun

147 İzzet Sak, “Konya Şer‘iye Sicilleri Konya Mahkemesi Kayıtları (1070-1071/1659-1661)”, s. 14, Yeni

İpek Yolu Konya Ticaret Odası Dergisi, Konya, Özel Sayı/Aralık 2004.

148 Leyla Çoban, 1 numaralı Konya Şer'iye Sicili (970-1019/1563-1610)

değerlendirme ve transkripsiyon, Yüksek Lisans Tezi, Konya 2016.

149 Sak, “Konya Şer‘iye Sicilleri Konya Mahkemesi Kayıtları (1070-1071/1659-1661)”, s. 14. Günümüzde Konya’ya bağlı ilçeler olan bazı sicilleri burada zikredebiliriz Bunların büyük bir kısmı yazıldığı zaman dilimi itibarıyla araştırma konumuzun sınırlarının dışındadır. Bazıları şunlardır: Akşehir Şer‘iyye Sicilleri: Akşehir şer‘iyye sicillerinde 325, 326, 327, 328, 329, 330, 331 numaralı defterler olmak üzere toplamda 7 defter olduğu görülmektedir. Bu bölgede eldeki şer‘iyye sicillerinin ilki 325 nolu şer’iyye sicili 1323-1328 tarihleri arasında 32 X 49 ebatında 531 sayfadan oluşmaktadır.

331 nolu sicil ise 1192-1331 tarihli Selim’in Köy Hudutnamesinden oluşmaktadır (Akgündüz, Şer‘iye Sicilleri, I, 176). Beyşehir Şer‘iyye Sicilleri: Beyşehir Şer‘iyye sicilleri 242-259 numaraları defterler

arasındadır ve 18 adettir. 242 genel nolu sicil 1287-1291 tarihleri arasını kapsamaktadır. 259 nolu son

sicil ise 1329-1330 tarihleri aralığındaki davaları kapsamaktadır. Bu bölgede eldeki şer‘iyye sicilleri

tarihleri bizim araştırma dönemimizin dışında kalmaktadır (Akgündüz, Şer‘iye Sicilleri, I, 176,177). Ilgın Şer‘iyye Sicilleri: 260, 261, 262, 263, 264, 265, 266, 267, 268, 269, 348, 349 numaralı defterlerdir. 260 numaralı elde bulunan ilk defterin tarihi 1263- 1278 tarihleri arasını kapsamaktadır. 349 numaralı eldeki son defter ise 1332 tarihlidir (Akgündüz, Şer‘iye Sicilleri, I, 193). Seydişehir Şer‘iyye Sicilleri: Seydişehir şer‘iyye sicilleri 230-241 numaraları arasında toplamda 12 adet defter bulunmaktadır. Bu defterlerde Osmanlı’nın son yüzyılına ait defterlerdir (Akgündüz, Şer‘iye Sicilleri, I, 208). Karaman Şer‘iyye Sicilleri: 277-324 numaralı defterler arası ve 332-335 defterler arası olmak üzere toplamda 52 adet defter bulunmaktadır. 277 numaralı sicil tarihi hicri 1000 ile başlamaktadır (Akgündüz, Şer‘iye

Sicilleri, I, 196). Alaattin Aköz, Karaman Şer‘iyye sicillerinin bazılarının transkripsiyon ve dizinini

gerçekleştirmiştir (Alaaddin Aköz, 315 numaralı Karaman Şer’iyye Sicili 1896-1898 (R.1312-1314) ve

319 numaralı Karaman Şer’iyye Sicili 1905-1906 (R.1320-1322), Konya: Palet Yayınları, Temmuz 2012; a.mlf., 323 numaralı Karaman Şer‘iyye sicili 1897-1901(R. 1312-1317), Konya: Palet yayınları, 2012). Bozkır Şer‘iyye Sicilleri: 336-347 numaralı defterler arasındadır. Arada 343 numaralı defter

bulunmamaktadır. 336 numaralı elde bulunan ilk defter 1291-1298 tarihleri arasında tutulmuştur.

Katalogta bulunan 347 numaralı son defter ise 1324-1327 tarihleri arasındadır.

150 Bu konuda hazırlanmış bazı doktora çalışmalarını zikredebiliriz: İzzet Sak, “Şer’iye Sicillerine Göre Sosyal ve Ekonomik Hayatta Köleler (17. ve 18. Yüzyıllar ), Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal

transkripsiyon ve dizinini gerçekleştirmiştir.151 Bunların bir kısmını yalnız kendi

hazırlarken bir kısmını da arkadaşları ile birlikte yayınlamıştır. İzzet Sak’ın transkripsiyon ve dizin yaptığı Konya sicillerini Konya Büyükşehir Belediyesi yayınlamıştır. İzzet Sak’ın, Konya tarihinin yeni nesillere aktarımında ve araştırmacılara sağlıdığı katkı açısından yapmış olduğu çalışmaların değeri büyüktür.

Araştırma konumuz 1750-1800 yılları arasındaki Konya Şeriyye Sicilleri kapsamında kadınların miras meseleleri ile ilgili belgelerin incelenmesidir. Bu dönem arasında 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67 numaralı Konya sicilleri incelenerek kadınların taraf olduğu miras belgeleri tespit edilmiş ve transkripsiyon edilmiştir.

Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı, Konya 1992; Ali Özgökmen, “Konya Şer‘iyye Sicilleri Işığında Müslim Gayr-ı Müslim Münasebetleri”, Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı, Konya 1996 Hayri Erten, “Konya Şer‘iyye Sicilleri Işığında Ailenin Sosyo- Ekonomik ve Kültürel Yapısı (XVIII. yy. İlk Yarısı)”, Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Din Sosyolojisi, Konya 2000; Muhittin Tuş, “Sosyal ve Ekonomik Açıdan Konya

(1756-1856)”, Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimleri Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı Yeniçağ Tarihi

Bilim Dalı, Ankara 2001; İsmail Kıvrım, “Şer‘iyye Sicillerine Göre XVII. Yüzyılda Konya ve Ayıntab Şehirlerinde Gündelik Hayat (1670–1680)”, Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya 2005.

İKİNCİ BÖLÜM

ŞER‘Î VE ÖRFİ HUKUK BAĞLAMINDA KADININ MİRAS HUKUKU

Osmanlı miras hukukunu anlamak için şer‘î ve örfi hukuku bilmek gereklidir. Çünkü kadının mirası konusunda Osmanlı tarihi boyunca yaşanan bazı değişiklikleri anlamak, Osmanlı hukuk sistemini bilmekle mümkün olabilir. Bu sebeble bu bölümde Osmanlı