• Sonuç bulunamadı

2. KAZAKİSTAN TURİZM VE ULAŞTIRMA ALTYAPISI HAKKINDAKİ

2.8. Kazakistan Turizm Sektörü

2.8.3. Kazakistan’da Turizmin Gelişimini Etkileyen Faktörler

Sovyetler Birliğinin 1991’de parçalanmasının ardında, 60 milyonu aşan nüfus ve 3 994 400 kilometrekarelik alana yayılmış bulunan beş Orta Asya ülkesi meydana çıkmıştır. Bu ülkelerin etrafını dolaşan genel sınır hatları Batıda Hazar denizi kıyılarından, Doğu’da Çin Halk Cumhuriyeti sınırlarına, Güneyde Afganistan-Pakistan hattından Kuzeyde Sibirya’ya yayılan alanda belirlenmiştir. Yukarıda bahsi geçen ülkeler; Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Türkmenistan’dır. Bu ülkelerden en büyüğü Kazakistan’dır Kazakistan’ın Sovyet idaresinden ayrıldığı dönemki nüfusu 16 milyon, sahip olduğu toprak genişliği ise 2,7 milyon kilometrekaredir (Jusupbekova, 2004:37). Ülke nüfusunun yarıya yakını kırsal alanlarda ikamet etmektedir. Gini endeksi katsayısı 0.289 ile Türkiye’ye göre daha iyi bir konumda gözükmektedir. Kırsal kesimde, özellikle de ülkenin Güney kesiminde yaşayan halkın gelir dağılımından aldığı pay yeterli seviyede olmadığı gözükmektedir (Jusupbekova, 2004:39).

Kazakistan’ın 2011 yılı ödemeler dengesine bakıldığında 5 milyar 822 milyon dolar eksiği olduğu görünmektedir. Bu eksikliğin 1 milyar 630 milyon doları Kazak halkının yurt dışı tatil harcamaları oluşturmaktadır. Bahsi geçen süreç içinde turizm sütunu incelendiğinde ulaşılan gelir miktarı 1 milyar 209 milyon dolardır(WEF, 2017).

Turizm sektöründe 422 000 000 dolarlık cari açık mevcut olduğu anlaşılmaktadır. 2011 yılı içerisinde Kazakistan’a gelen turist sayısı 4 009 000 kişi olmuş bu da bir önceki döneme göre %20,6’lık artış gösterdiğini ortaya koymuştur. 2011 yılı için ülkeye gelen turistlerin harcadığı para kişi başı ortalama 295 dolar gibi oldukça düşük bir seviyededir (UNWTO, 2012). 2017 yılında ise turist sayısı 4 559 500’e ulaşmış aynı zamanda turist

başı harcanan para miktarı artış göstererek 336,4 $’a çıkmıştır (WEF, 2017). Kazakistan’ın sınır komşuları ile olan sınır hudut trafiği çok sık giriş-çıkışların yaşanmasından dolayı oldukça yoğundur. Giriş çıkışların fazla olması ve yerel halk tarafından yoğun kullanılması reel turist sayılarını yansıtmaktan çok uzakta kalmaktadır (WEF, 2017).

Orta Asya coğrafyasında yer alan devletler birbirlerine benzetilmektedir ancak bu ülkeler iklim, arazi, tarih, kültür ve ekonomik seviye açısından birbirinden değişik özelliklere sahip olan ve turizm açısında birbirinde çok farklı ve karşılaştırıldığında her birinin kendine has üstün özelliklerinin bulunduğu ülkelerdir (Howard ve Allen, 2005:287). Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ülkeleri Orta Asya üzerinde yapılan bir çalışma sonucunda tarihsel ve kültürel yakınlıktan ötürü Türkiye’den bu ülkelere doğrudan yatırımların fazlaca yapıldığı saptanmıştır (Kantarcı, 2007:823).

Yine bu çalışmada Kazakistan’a yabancı sermaye ve yatırımların çekilebilmesi için hususi yatırım stratejileri ve teşvik politikaların takip edilmesi gerekliliği vurgulanmıştır. Kazakistan’da takip edilmesi gereken turizm altyapısı ve arzı şu şekilde sıralanmıştır (Kantarcı, 2007:825): 1- Ekonomi turizmi, 2- Macera turları, 3- Gezi turları, 4- Spor turizmi, 5- Kültür turizmi, 6- Sağlık turizmi.

Ülkede modern ve uluslararası düzeyde hizmet veren konaklama tesisleri Astana ve Almatı’da yoğunlaşmıştır. Türkiye ile Orta Asya ülkeleri arasında kültürel ve tarihi yakınlığı arttıran bir unsur da bu coğrafyalar arasında güzergâh takip eden İpek Yolu’dur. Türkiye’de faaliyet gösteren 485 A grubu acente üzerinde yapılan bir araştırmaya göre Orta Asya ülkelerine yapılan seyahatlerin %60,7’si iş amaçlı seyahatler olurken %35,7 tatil ve eğlence amaçlı olarak bu ülkeleri ziyaret etmektedir (Hall, 2011).

Türk turistlerin ülkelere gitmek için bilgi kaynağı olarak kullandığı kaynaklar şunlardır (Zahra, 2011:534):

1- İnternet, 2- Fuarlar,

3- Basın yayın reklamları, 4- Broşürler.

Bahsi geçen beş Orta Asya ülkesi içinde Türkiye’den en fazla rağbet gören ülke %58,3’lük oran ile Kazakistan ilk sırada yer almaktadır (Kantarcı, 2006:49).

Yeterli tanıtımın olmaması, turların ücretlerinin fazla olması ve olumsuz güvenlik imajı bahsi geçen araştırmaya göre talebin düşük kalmasında ana etkenlerdir. Turistler çoğunlukla yüksek risk grubunda bulunan Afganistan, İran ve Irak gibi ülkelere gitmek istemez ve bu ülkelere seyahatlerden kaçınır.

Ülkede güvenlik imajı turist çekebilmek için son derece önemlidir bunun sebebi turistlerin risk bölgelerine girmek istememesi ve rahat bir şekilde gezebilmek istemesidir (Morakabadi, 2011:128). Ülkeler için tanıtım yapılması ve çok fazla paralar harcanmasına karşın, Türkiye için “Gece Yarısı Ekspresi” ve Kazakistan için “Borat” gibi filmlerin yarattığı imajı düzeltmek çok güç olabilmektedir. Modern ülkelerin vatandaşları risk konusunda son derece duyarlı davranmaktadırlar. Bir ülkeye seyahat yapmazdan önce ülkelerinin Dışişleri Bakanlığı veya resmî kurumları aracılığı ile yapacakları seyahate yönelik güvenlik ve sağlık uyarılarını dikkate almaktadırlar (Emsen ve Değer, 2004:71)

Ziyaret ettikleri ülkelerde turistlere karşı işlenen suçlar; terör suçları, taciz, uyuşturucu satışı, dolandırıcılık ve fuhuş gibi suçlar etrafında toplanmaktadır. Bir turist ziyaret ettiği bir ülkede bir suçun şahidi ve mağduru olabileceği gibi zanlısı da olabilmektedir. Bir turistin yaşadığı bu gibi sorunda önemli olan şey olumsuz etkilere mahal vermeden süratli ve adil bir biçimde olayın çözümlenmesidir (Spapens, 2010:131).

Türkiye’de ve pek çok ülkede turizm alanında yaşanabilecek olası suç durumlarına karşı, kılık kıyafet, silah teçhizat bakımından göze batmayan, yabancı lisan bilen turizm polisi ya da jandarması bulunmaktadır (Tataroğlu ve Subaşı, 2008:77).

Kazakistan güvenlik açısından risk taşımayan ülkelerden biridir. Sınır kapılarında geçiş noktalarında iyi eğitimli yabancı dil bilgisi olan, turizmin sebeplerini anlayabilen personel bulundurmaktadır. Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Kazakistan’ın sınır kapılarında yerel halkın ülkeler arası geçişi engel teşkil etmektedir (Palmer, 2007:649). Yapılan pek çok araştırma uluslararası turizmin gelişmesinde markaların büyük önemi olduğunu ortaya çıkarmıştır (Otaçar, 2010:98).

Şangay, Las Vegas ve Dubai örneklerinde olduğu gibi son dönemde çıkış yapan turizm ürünü “marka kent” projeleridir (Tek, 2009:174). Kazakistan Almatı ve Astana’nın yanında güney bölgelerinde kültür kenti oluşturma yolundaki çalışmaları sürdürme yolundadır. Dünya Turizm Örgütü, turizm kadınlara kapıların açılmasıdır şeklinde bir duyuru yapmıştır (UNWTO, 2007).

Dünya üzerinde turizm sektöründe 200 milyon çalışan olduğu bu rakamda kadınların oranının %70 olduğu tahmin edilmektedir (Marshall, 2001). Kadınlara karşı düşük ücret, zor ve uzun çalışma saatleri olmasına rağmen kadınların bu sektördeki oranını düşürmemiştir (Manva, 2008). Turizm sektöründe kadınların doğrudan çalışma yerine hediyelik eşya üretimi, el işçiliği ürünler üretimi, yerel el sanatları üretimi, özel yiyecek üretiminde etkin rol oynamışlardır (McKenzie, 2007:479).

Turizm sektörünün Kazakistan’da gelişmesi ile beraber kadınların pozitif olarak etkileneceği, erkeklere olan ekonomik bağımlılıktan kurtulacağı ve genç yaşta görülen evliliklerin önlenmesi açısından önemlidir. Kazakistan’da da Türkiye örneğinde olduğu gibi kırsal yerleşmelerde aile tipi pansiyonların oluşması, ailelerin işlettiği hediyelik eşya satış noktaları veya Kapadokya örneği gibi bir bölgenin topluca hayat tarzı değiştirmesi ve iktisadi açıdan değişmesini sağlaması da olası görünmektedir (Elmas, 2007:308). Kazakistan turizminin geliştirilmesi için bu konuya yönelik bilimsel çalışma ve eserlerin takip edilmesi kaçınılmazdır. Yapılan çalışmaların sonuçlarını akademik yeterlilikteki dergilerde yayınlayıp tartışma kanalı açarak gelişmesini sağlamak faydalı olacaktır. Kazakistan’ın turizm konusunda izlemesi gereken adımlar ve almak zorunda olduğu tedbirler şu şekilde sıralanmıştır (Kantarcı, 2006:97):

1- Etkin pazarlama tekniği oluşturarak talep yetersizliğine karşı olan durumun

ortadan kaldırılması,

2- Yaratıcı imaj çalışması sürdürerek, Kazakistan’ın uluslararası turizm

ağındaki imajını yükseltmek. Ürün geliştirme, özel pazar bölümleri, ücret ve güvenlik düzenlemelerinin çalışmaları yapılması,

3- Potansiyel turist bulunan ülkelerde, yazılı görsel medya, Açıkhava

reklamları ile tanıtımların yapılması,

4- Yerel acentelerin büyük tur firmaları ile anlaşmasını sağlayacak ortamın

oluşması. Asya ve Avrupa’nın büyük fuarlarına katılması ile bölge bazlı tanıtımın sağlanması,

5- Yabancı firmaların Kazakistan’da çalışması için ortam hazırlanmalı vergi

ve banka işlemleri için kolaylık sağlanmalıdır,

6- Turistler için, dil bilen, turizm konusunda bilinçli personelin

görevlendirilmesi sağlanmalı, havaalanı şartları ve vize prosedürleri iyileştirilmelidir,

7- Yerel ölçekte turizm geliştirme planlamaları yapılmalı, özel sektörün

altyapı çalışmalarına katılması sağlanmalıdır. Bu doğrultuda yerel yönetimlerde mimar işletmecisi ve turizm uzmanı iyi yetişmiş elemanların istihdam edilmesi gerekmektedir,

8- Güney Kazakistan’da kültür turizmi çerçevesinde faaliyetler yapılmalı

geliştirilmelidir,

9- Turizm sektöründe istihdam edilecek personelin uluslararası düzeyde

eğitim görmesi gerekmektedir. Turizm, konaklama, acente, rehberlik gibi alanlarda çalışan kişilerin yabancı dil öğrenmesi ve uzmanlaşması gereklidir. Bunların yanında verilecek eğitimler sadece üniversite ile sınırlı kalmayıp eğitim merkezleri ile desteklenmelidir,

10- Yabancı sermayeyi çekmek amacıyla teşvik ve yatırım kararnameleri

hazırlanıp yerel ve uluslararası birlikler oluşturulması, tanıtım amaçlı fonlar kurulmalıdır.