• Sonuç bulunamadı

2.4. Harun Güngör‟ün AraĢtırmalarında Fenomenolojik Metot

2.4.9. Kayseri Ticarethanelerinde Yer Alan Dini Semboller ve Dualar

Güngör, Kayseri‟ deki ticarethaneleri gezerek buralarda bulunan yazıları, levhaları ve dini sembolleri incelemiĢ ve birtakım tespitlerde bulunmuĢtur. AraĢtırmasına konu olan iĢyerlerinde bulunan bu nesnelerin neler olduklarını önce sıralamıĢ daha sonra da bunlarla ilgili bir değerlendirme yapmıĢtır. Konuyu pek çok yönden inceleyen Güngör, bunların nasıl temin edildiklerini, besmelelerin yazılıĢ Ģeklini, bu levhaların hangi malzemeler üzerine yazıldığını, bunların ticarethanelerde bulunduruldukları konumu araĢtırmıĢtır.

Güngör, ticarethanelerde bulunan bu nesneleri Ģu Ģekilde sıralamıĢtır:

1- Besmele (Altta Allahu Ekber, onun da altında Al-i Ġmran Suresi‟nin 103. Ayeti: “Hep birlikte Allah‟ın ipine (Kur‟an‟a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.”)

2- Küçük ebatta basılmıĢ olan Kur‟an-ı Kerim 3- Nazar Duası (Kalem Suresi‟nin 50-51. Ayetleri) 4- Bereket (Rızık) Duası 5- Karınca Duası 6- “Er-rızqu al‟allah” 7- “El-kasibu habibu‟llah” 8- Ayet‟ el Kürsi 9- Kelime-i Tevhid 10- Yasin Suresi 11- CevĢen 12- “Allah” yazısı

13- Esmaü‟l hüsna (Yelpaze, ağaç ve levha formunda yazılmıĢ) 14- Hadis-i Hilye

15- Veda Hutbesi

16- Peygamberimizin mührü 17- ġeyh Edebali‟nin öğüdü 18- Osman Gazi‟nin vasiyeti 19- Mevlana‟nın sözleri 20- Nazar boncuğu 21- Üzerlik otu

22- Ġsra Suresi‟nin 89. Ayetinin meali: “And olsun ki biz bu Kur‟an‟da her türlü misali anlattık. Ama insanların çoğu yine de küfürde direniyor.”

Güngör, maddeler halinde sıraladığı bu nesneleri, konunun daha iyi anlaĢılması için bir sınıflamaya tabi tutarak Ģöyle değerlendirmiĢtir:

1- Bereketle ilgili olanlar: Bereket (Rızık) Duası, Karınca Duası, “Er-rızqu al‟allah” “El-kasibu habibu‟llah”.

2-Ticarethaneye bir zarar verilmesini önlemek amacıyla bulundurulanlar: Nazar Duası, Nazar boncuğu, Ayet‟ el Kürsi, üzerlik otu veya üzerlik tohumundan yapılmıĢ nazarlıklar.

3- Bir inanç ifadesi olarak Allah, Muhammed, Esmaü‟l hüsna, Kelime-i Tevhid, Yasin Suresi.

4- MüĢterilerin öğüt alması amacıyla bulundurulan ġeyh Edebali‟nin öğüdü. 5- Osman Gazi‟nin vasiyeti, Mevlana‟nın sözleri.

Güngör, ticarethanelerde bulunan bu nesneleri yukarıda anlatıldığı Ģekilde kategorize ederek değerlendirdikten sonra bunların temin ediliĢ Ģekli üzerindeki araĢtırma sonucunu da çalıĢmasına almıĢtır. O, ticarethane sahipleriyle yaptığı görüĢmeler sonucunda bunların bir kısmının iĢyeri açılıĢında akraba, arkadaĢ ve tanıdıklarca hediye olarak getirildiğini, bir kısmının dükkân sahiplerince bizzat satın alındıklarını, bazılarının belediye, vakıflar ve cemaatlerce halka dağıtıldığını, bazılarının ise okunan gazete ve dergilerin hediyesi olduğunu tespit etmiĢtir. Bu tespitinden sonra Güngör, sadece bu tür nesnelerin satıldığı dükkânların olduğuna da dikkat çekmiĢtir. Güngör, araĢtırmasında besmelelerin hangi alfabe kullanılarak yazıldığı konusu üzerinde durarak çoğunun Arap, az bir kısmının ise Latin-Türk alfabesiyle yazıldığını tespit etmiĢtir. Bu nesnelerin cam, bakır pirinç, ağaç, kâğıt ve iĢlenmiĢ keçi derisi gibi çeĢitli malzemeler üzerine yazıldığını belirten Güngör, bunların dükkânda bulunduğu yerle ilgili olarak da gözlemde bulunmuĢ, bunların genelinin hesap

alınan bölümün arkasında, vergi levhalarının yanında, müĢterilerin rahatça görebilecekleri yerde, bir kısmının dıĢarıdan görülebilecek Ģekilde kapıda, az bir kısmının ise dükkânın ortasında tavandan sarkıtılan bir zincire asılmıĢ halde bulundurulduklarını tespit etmiĢtir. O, ayrıca dükkanlardaki Veda Hutbesi, ġeyh Edebali‟nin öğüdü, Osman Gazi‟nin vasiyeti, Mevlana‟nın sözleri, Osmanlı Ordu Arması gibi nesnelerin, diğerlerinden farklı olarak ideolojik bir düĢünceyi ifade edebileceğini ve bir mesaj vermeyi amaçlayabileceğini düĢünmektedir.

Güngör Kayseri ticarethanelerindeki dini semboller ve yazılarla ilgili olarak yapmıĢ olduğu çok yönlü çalıĢmasının sonunda değerli tespitlerde bulunmuĢ ve bu tespitlerini farklı bakıĢ açılarıyla dile getirmiĢtir. Öyle ki, pragmatik açıdan bakıldığında, bu iĢyeri sahiplerinin müĢterilerine, “Bakın biz doğru insanlarız. Dindar kimseleriz. AlıĢveriĢlerinizi bizden yapın.” Mesajı vermeyi amaçlıyor olabileceklerini, hatta özellikle dıĢ kapıya asılan besmelenin bu ihtimali kuvvetlendirdiğini belirtmektedir.

O, bu konuya dinler tarihi açısından bakıldığında, tüm kitabi dinlerde metinlerin kutsal kabul edildiğini, onların insan, hayvan, bitkiler vb. nesneleri koruyacağına inanıldığını ifade eder. O‟na göre, kutsal metinlerin yazıldığı nesnelere (cevĢen, muska, nazar boncuğu vb.) fetiĢ, bu tür inanıĢlara ise fetiĢizm denir ve dükkânlarda bu tür nesnelerin bulundurulması fetiĢizm olabilir.

Güngör, konuya insanın Homo Religieusus (=dindar bir varlık) olarak kabul edilmesi açısından Ģöyle bakmaktadır: “Bu teoriye göre insan kutsalın içinde yaĢamak ister. Bu sebeple o, zaman ve mekan da dahil yeryüzündeki bütün nesneleri: dağ, kaya, ırmak, ağaç…vb. kutsal olan ve olmayan biçiminde ayırır. Ama o, her zaman kutsalla birlikte olmak ister. ĠĢte bu düĢünceden hareketle o, ticarethanesinde bulundurduğu çoğu dinsel ibarelerle günün büyük bölümünü geçirdiği bu alanı da kutsallaĢtırır ve onunla birlikte yaĢar. Çünkü bu tür inanıĢa göre mekânın kutsallaĢtırılması o mekânda yaĢayan insanı her türlü kaza, bela ve kötülüklerden koruyacak, ona güvenli bir ortam sağlayacaktır. Bu ve buna benzer bütün nesneleri sadece ticarethanelerde değil, taĢıtlarda da görmemiz mümkündür.” Güngör bu açıklamasıyla insanın kutsalla birlikte olmak isteyip yaĢadığı yerleri kutsallaĢtırmaya çalıĢtığını ve kendisini güvende hissedeceği bir ortam oluĢturmayı amaçladığını belirtmektedir.

Güngör, iĢyeri sahiplerine, ticarethanelerinde bu nesneleri bulundurma sebepleri sorulduğunda net bir cevap alınamayabileceğini, çünkü insanların inandıkları hususları

tam olarak formüle edemediklerini belirtmektedir. Ayrıca O, çalıĢmasında Kayseri‟de tespit ettiği bu özelliklerin, Türkiye‟nin pek çok yerinde aĢağı yukarı aynı olduğunu, çünkü teknolojik imkânlar ve ulaĢımın geliĢmesiyle birlikte kültürlerdeki yöresellik (kendine özgü olma) özelliğinin ortadan kalktığını ve böylelikle kültürel çeĢitliliğin yok olduğunu belirtmektedir.220

220

H. Güngör, Kayseri Ticarethanelerinde Yer Alan Dini Semboller ve Dualar”, Türk Din Etnolojisi, s. 173-177.

3. HARUN GÜNGÖR’ÜN DĠNLER TARĠHĠ ve TÜRK DĠN TARĠHĠ ÇALIġMALARINA KATKILARI