• Sonuç bulunamadı

Katliam ve Adam Öldürme

D. Yunan Askerinin Doğu Trakya’daki Mezalimleri

1. Katliam ve Adam Öldürme

Türk Emniyet Kuvvetleri, Yunanlıların mezalimlerini engellemek için görevini yapmaya devam etse de Yunanlıların taşkınlıkları her yerde sürekli devam etmekteydi. 1919 yılı Kasım ayında geceleri sarhoş olarak Müslüman kahvehanelerine saldırarak İzmir’de öldürülen Rumlara karşı birçok Türk’ün öldürüleceği ve hatta üç güne kadar hükümetin basılacağı bilgisi bir casus vasıtasıyla Babaeski Trakya-Paşaeli Şubesi tarafından öğrenilip Cemiyet merkezine iletildi. Cemiyet merkezi de bu bilgileri vilayet ve kolorduya nakletti. Trakya-Paşaeli Cemiyeti Merkezi bu konuda vilayet ve

455 Arşiv Belgelerine Göre…, C. III, s. 269. 456 Nihat Gül, a.g.t, s. 27.

kolordunun çeşitli makamlara başvurmasını, İtilaf Devletleri temsilcileri nezdinde protesto yapılmasını ve de neticenin hemen cemiyet merkezine bildirilmesini istedi. Babaeski Trakya-Paşaeli Şubesi tarafından edinilen bu bilgiler Müslüman ahalide korku ve endişeye sebep oldu458.

Yunanlıların bölgedeki Türk ahalisine yaptığı zulüm korkunç bir hal almakta ve hiçbir suçu olmayan masum insanlar feci bir şekilde can vermekteydi. Örneğin Çatalcalı Mustafa Çavuş tarlasında ikindi namazını kılarken oradan geçen Yunan askerleri tarafından suçsuz yere başı baltayla kesilmek suretiyle şehit edildi. İnceğiz köyünden Osman oğlu Mustafa da Yunan askerleri tarafından öldürüldü. Yine bir köyden dört Müslüman feci bir şekilde dövülüp ikisi yediği dayak sonucu vefat etti. 22 Temmuz 1919 tarihinde Yakup oğlu Şerif, Sinekli İstasyonuna giderken Yunan askerleri tarafından yolu kesilip yedi yerinden süngülenerek katledildi. 10 Ağustos 1919 tarihinde Istrancalı Halil, Jandarma Ahmet ve Hüseyin oğlu Hasan arabalarına odun yükleyip Istranca Fener köyüne giderken yolda önlerine çıkan Yunan askerleri tarafından öldürüldü459.

2 Şubat 1921 tarihinde Gelibolu Sofçahalil Mahallesi’nden Selamsız Çiftliğinin sahibi Hüseyin Ağa, çiftliğine yakın bir yerde yolu Yunan askerleri tarafından kesildi. Yunan askerleri Hüseyin Ağa’yı başını odunla parçalayarak katletti460.

5 Şubat 1921 tarihinde ise yine aynı mahalleden Çerkes Ahmet Ağa’nın hizmetkârı Ahmet (30 yaşlarında), Merkuplu Çiftliği civarında hayvan otlatırken Yunan askerleri tarafından başı kasaturayla ikiye bölünerek öldürüldü. Karaağaç ile Taşlıkuyu arasında Taşlıfırın köyünden Hoca Ali ile Mehmet Efendiler ortada bir sebep olmamasına rağmen Yunan askerleri tarafından katledildi461. Kırklareli’ye bağlı

Sazara462 köyü ahalisinden Basri ve damadı Hasan Yunan askerleri tarafından tutuklandı ve karakola götürülürken yolda öldürüldüler463.

458 BCA, DH.EUM.AYŞ, 00029.00072.003. 459 Murat Özcan, a.g.e, s. 130, 135. 460 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 130. 461 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 130.

462 Eski adı Sazara köyü, şimdiki Çukurpınar köyüdür. 463 Murat Özcan, a.g.e, s. 128.

Babaeski’ye bağlı ve Müslüman Pomakların yaşadığı Mandıra karyesinden yedi (7) Müslüman, 6 Mart 1921 tarihinde Yunanlılar tarafından dövülerek öldürüldü. İçlerinden kaçarak kurtulan bir kişi, Çatalca İstasyonunda çalışan Mandıra karyeli bir ameleye köyde Yunanlıların yaptıklarını anlattı. Bu olaydan üç gün önce de Yunanlılar aynı karyeden on (10) Müslüman kadını asarak öldürdü. Hızını alamayan Yunanlıların bu karyeyi topa da tuttuğuna şahit olan Edirne yolcularından biri Çatalca’ya vardığında istasyon şefi muavinine (muavin Musevidir) yaşanan vahşeti anlattı464.

1921 yılı Nisan ayında Midyeli Osman, Yusuf oğlu Arif, Yusuf oğlu Aziz, Ahmet oğlu Ömer, Emrullah ve Plaçe köyünden adı bilinmeyen bir Müslüman Midye’den Demirköy’üne götürülürken Yunan jandarmaları tarafından yolda öldürüldü. Babaeski’ye bağlı Karabayır köyü de Yunan askerleri tarafından basıldıktan sonra tüm köy ahalisi işkence görüp erkekleri katledildi465.

9 Nisan 1921 tarihinde Tekirdağ’ın Kemerli köyü Yunanlılar tarafından basıldı. Baskında muhacir Ahmet’in eşi, kızı ve torunu öldürüldü. Bu katliamda bütün aileden yalnız iki çocuk sağ olarak kurtuldu. Mürefte’nin işgali sırasında Korucu İbiş, Mehmet, Çoban Hüseyin’in oğlu, Azizyaya köyü ile Yürküç köyü arasındaki derede Arnavut oğlu Ali Ağazade Yunan askerleri tarafından katledildi466.

1921 yılı Nisan ayında Gelibolu’nun Cami-i Kebir Mahallesi’nden Hasan oğlu İbrahim’in eşi Hayriye Hanım, Hasan Mahallesi’nden Ahmet Çavuş, Duramış köyünden Ahmet ve Yunacık köyünden Süleyman oğlu Kamil, Yunanlılar tarafından şehit edildi467.

1921 yılı Eylül ayında Yunanlılar Edirne, Kırklareli, Muratlı ve Çerkezköy’de tahkimat yapmaktaydı. Vize kazasından ve Makedonya muhacirlerinden Abdul Ağa tahkimatın yapıldığı yerden geçerken Yunan askerleri tarafından durdurulup suçsuz yere öldürüldü. Katil Yunan askerleri “Abdul Ağa’nın vesikasını merkebin semerinde

464 Arşiv Belgelerine Göre…, C. II, s. 179. 465 Murat Özcan, a.g.e, s. 129.

466 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 127-128. 467 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 130-131.

bulduk” diyerek amirlerine teslim etti. Bununla birlikte Yunan yetkililer olayın ne şekilde ve kim tarafından yapıldığını bulmak için bir araştırma yapmadı468.

Yunanlılar, Türklere karşı yaptığı zulümlerde bazen insanları diri diri yakmaktaydı. 15 Nisan 1921 tarihinde Hayrabolu’ya bağlı Kabahüyük köyüne gelen bir Yunan çavuşu komutasındaki on (10) askerden oluşan müfreze, köy ahalisinden İbo oğlu Mustafa ile Kadir oğlu Reşit Ağaları dövdükten sonra üzerlerine gaz döküp yakarak öldürdü469.

Yunanlılar, Hayrabolu’ya bağlı beş yüz (500) evden oluşan Çerkesmüsellim köyünü dört tarafından ateşe verip yaktı, kaçmak isteyen ahaliyi süngülerle ateşe sürükleyerek feci şekilde katletti470. Yunanlılar; Mandıralı Hafız Cemal Efendi’yi

avucuna ateş koyarak yakıp öldürdü, mal ve mülklerine de el koydular471.

1921 yılı yaz mevsiminde Yunan askerleri ile yerli Rumlar Kırklareli’ne bağlı Kavakdere, Çatak, Osmancık, Dereköy ve Mandıra köylerinde katliam yaptı. Bununla birlikte Osmancık köyünden Hüsnü Ağa’nın üstüne gaz döküp yaktılar472. Yine Osmancık köyü ahalisinden Hasan oğlu Mahmut ve amcazadesi Mehmet, Yunan askerleri tarafından bacaklarından ağaca asılıp üstlerine gaz dökülerek diri diri yakıldı. Ayrıca yakılarak öldürülen bu kişilerin akrabalarından üç kişi de Yunan askerleri tarafından katledildi473.

29 Ağustos 1921 tarihinde Deveçatı474 köyü ahalisinden Mehmet ve Ali adlı

kişiler Yunan askerleri tarafından sopayla öldürüldü. Bayramdere ve Osmancık köylerinden birçok kişi dövülerek katledildi. Yine Osmancık köyünden Mehmet oğlu Hüseyin de Yunan askerleri tarafından üstüne benzin dökülerek diri diri yakıldı475.

2 Eylül 1921 tarihinde bir subay ve yirmi (20) erden oluşan Yunan müfrezesi Pınarhisar’ın Osmancı476 köyüne gelerek ahaliden Hüseyin Hoca’yı tutuklayıp

468 Arşiv Belgelerine Göre…, C. I, s. 320. 469 Murat Özcan, a.g.e, s. 127.

470 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 127. 471 Arşiv Belgelerine Göre…, C. II, s. 196. 472 Murat Özcan, a.g.e, s. 128.

473 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 129.

474 Yazımda yanlış yapılmış olmalı. Kırklareli’nin Deveçatağı köyü bulunmaktadır. 475 Murat Özcan, a.g.e, s. 129.

Dereköy’e götürmek üzere köyden ayrıldılar. Yolda yanlarındaki Hüseyin pehlivanı dayak ve işkenceyle öldürdüler. Mahmut Efendi’yi de köyün ortasında üstüne gaz döküp yaktılar477.

Yunan askerleri, masum insanları öldürdükleri gibi cenazelerinin gömülmesine de müsaade etmemekte ve bu şekilde Müslümanlara gözdağı vermeye çalışmaktaydılar. 1 Ekim 1921 tarihinde Kırklareli’ye bağlı Kavakdere köyünden Hasan oğlu İbiş ve Osman oğlu Halit, Yunan askerleri tarafından köy ortasında sebepsiz yere kurşuna dizildi. Yunan askerleri şehit cenazelerini ortada bırakarak üç gün boyunca gömülmesine izin vermedi. Daha sonra izin verilmesi üzerine cenazeler defnedilebildi478.

1922 yılı Yunanistan için artık sonun yaklaştığı bir yıldı. Her şeyin kötüye gittiğinin farkında olan Yunanlılar bu dönemde mezalimlerini daha da arttırdılar. Yaşanan mezalim önceki yıllardan farksız olmasına rağmen artık toplu şekilde katliamların daha fazla yapılması dikkat çekmektedir. Özellikle Doğu Trakya’yı boşaltmaları ateşkes anlaşmasında karara bağlanınca Anadolu’daki hezimetlerinin acısını masum insanlardan aldılar.

15 Nisan 1922 tarihinde Mehmet Ağa oğluyla beraber Kırklareli tren istasyonu civarındaki tarlasında çift sürmekteydi. Buradan geçen iki Yunan askeri Mehmet Ağa ve oğlunu hedef alıp sebepsiz yere öldürdüler. Kofcağız, Pirgos, İslambeyli, Çağlayık, Karaabalar ve Sazara köylerinin Yunanlılar tarafından tahrip edilmesi üzerine köylüler, kaçıp ormana sığınarak canlarını kurtarmıştı. Fakat onları takip eden Yunanlılar, köylüleri saklandıkları yerde bularak öldürüldüler. Kocatarla köyü erkeklerinin tamamı kılıçtan geçirilerek katledildi. Katledilen Müslüman ahalinin feryadı Bulgaristan’da sınıra yakın Tırnovacık kasabasından duyuldu479. Bu durum

Yunanlıların yaptığı katliamın şiddetini göstermektedir.

Dereköy ahalisinden Şerif Efendi ve iki arkadaşı Yunan jandarma komutanının emriyle öldürüldü. Bundan başka Kırklareli Sazara köyünden Osman ve eşi,

477 Murat Özcan, a.g.e, s. 129. 478 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 128. 479 Murat Özcan, Aynı Eser, s. 128.

Süleyman, Topal Mustafa, Ahmet, Kazım, Hasan Çavuş, Hasan, Kurt Şakire, Menla Mustafa, Recep, Rıza, Bekir, Süleyman, Mustafa ve Ahmet ile Beypınarı köyünden Hasan Yunanlılar tarafından katledildi. Bu kişilerden başka kimlikleri tespit edilemeyen cesetler de bulunmaktaydı480.

1922 yılı Eylül ayında Türk çetelere yardım ettiği iddia edilen Pınarca Muhtarı İlbasanlı Arnavud İbrahim, Manika ile Çerkezköy arasında Yunan askerleri tarafından katledildi481. Yunanlıların Trakya’yı terk etmeye mecbur oldukları bu günlerde Müslüman ahaliye karşı vahşet ve kötülükleri artarak devam ediyordu. 16 Ekim 1922 gecesi Gelibolu sancağına bağlı Bigalı kasabası ile bazı karyeleri ve Kilitbahir’e yakın Yalova karyesi, Yunanlılar tarafından basılarak Müslüman ahaliye işkenceler yapıldı. Bigalı kasabası ile Yalova karyesinden sekiz (8) kişi feci şekilde can verdi. Yunanlıların bu gibi zulümlerine meydan verilmemesi konusu Osmanlı devlet görevlileri tarafından Kal’a-i Sultaniyye (Çanakkale) İngiliz İşgal Kumandanlığına bildirildi482.

1922 yılı Ekim ayının ortalarında Çorlu’ya bağlı Kara Mehmet ve Bakırca karyeleri Müslüman ahalisinin bir kısmı, Yunan karargâhındaki askerler tarafından katledildi. Bir kısmı da kaçarak canlarını kurtardı483.