• Sonuç bulunamadı

II. İHRAM

3. İHRAMIN SÜNNETLERİ

a) İhrama girmeden önce gerekiyorsa t›raş olmak, koltuk alt›

ve kas›k k›llar›n› temizlemek, t›rnaklar› kesmek.

b) İhramdan önce temizlik maksad›yla gusletmek, su bulun-maz veya suyu kullanma imkân› olbulun-mazsa abdest almak. Guslet-mek abdest almaktan daha faziletlidir. Abdest almak için su bu-lunamazsa, teyemmüm etmekle sünnet yerine gelmiş olmaz. An-cak bu durumda ihram namaz› için teyemmüm edilir.

İhram için gusül temizlik maksad› ile yap›ld›ğ›ndan, hay›z ve nifas hallerinde bulunan kad›nlar›n, abdestli bulunanlar›n ve ih-rama girecek olan çocuklar›n da gusletmeleri sünnettir. Hz. Pey-gamber (s.a.v.) “Nifas ve hay›z halinde olan kad›nlar mîkâta geldiklerinde guslederler, ihrama girerler ve Kâ’be’yi tavaf et-mek d›ş›nda bütün hac menâsikini yerine getirirler”108 buyur-muştur.

c) Erkeklerin, iç çamaş›rlar› dahil giysilerini, çorap ve ayak-kab›lar›n› ç›kararak bürünecekleri özel ihram örtüsünün, biri vü-cudun belden aşağ›s›n›, diğeri ise baş hariç vüvü-cudun belden yu-kar›s›n› örten iki parçadan oluşmas›.

Belden aşağ›s›n› örten k›sma “izâr”, baş hariç vücudun bel-den yukar›s›n örten k›sma da “rida” bel-denir. Bürünülecek örtünün tercihen beyaz renkte ve yeni, yahut y›kanm›ş, temiz ve iyi gö-rünümlü olmas› müstehapt›r. Ancak, vücudun örtülmesini sağla-yacak tek parçal› bir örtüye bürünmek de yeterli olur.

108 Ebû Davûd, Menâsik,10. II, 357.

Söz konusu olan sünnet; giysileri ve ayakkab›lar› ç›kararak, ihram elbisesine bürünmekle değil, ihram elbisesinin nitelikleri ile ilgilidir.

İhraml› iken elbise, çorap ve ayakkab› giyme ile ilgili hüküm-ler, “dördüncü bölümde” anlat›lacakt›r.

Kad›nlar ihram için özel bir k›yafete bürünmezler, normal el-biseleri, başörtüsü ve ayakkab›s› ile ihrama girerler, ancak yüz-lerini aç›k tutarlar. Peygamberimiz (a.s.)

“İhraml› kad›n, yüzünü örtmez…”109

d) İhramdan (niyet ve telbiyeden) önce vücuda güzel koku sürünmek müstehapt›r. İhrama girdikten sonra bedende kokunun kalmas› ihrama zarar vermez. Elbiseye koku sürmek ise caiz de-ğildir.

Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre ihrama girmeden önce ihram elbisesine (izar ve ridaya) koku sürmek caizdir. İhrama girdikten sonra kokunun ihram elbisesinde kalmas› ihrama zarar vermez. Ancak, elbise ç›kar›l›rsa, koku giderilmedikçe tekrar gi-yilemez.

e) Elbiseler ç›kar›l›p “izar” ve rida” ya büründükten sonra, kerahet vakti değil ise, ihrama girmeden önce iki rekat ihram na-maz› k›lmak.

Bu namaz›n ilk rekat›nda Fatiha’dan sonra “Kâfirûn”, ikinci rekat›nda ise “İhlas” sürelerinin okunmas› efdaldir.

İçinde bulunulan vaktin farz namaz› da bu iki rekat namaz›n yerine geçer.

f) Niyeti dil ile (sesli olarak) yapmak.

g) Telbiyeyi namazdan sonra yapmak.

ُﺐِﻘــَﺘـْﻨـَﺗ َﻻ ُﺔَﻣِﺮْgُﻤْﻟَا

109 Ebu Dâvud, Menasik, 33. II, 412.

Telbiye, namaz›n peşinden yap›labileceği gibi, -mîkat s›n›r›-n› geçmemek kayd›yla- daha sonra da yap›labilir. Telbiye yap›l-madan mîkat s›n›r› geçilirse Hanefî mezhebine göre ihrama gi-rilmiş olmaz. Şâfiî mezhebine göre telbiye ihram›n sünneti oldu-ğu için ihrama girilmiş olur, bir ceza gerekmez.

Telbiyenin, ihram namaz›n›n peşinden yap›lmas› evlad›r.

h) İhraml› bulunulan süre içinde her f›rsatta telbiye söyle-mek.

Erkekler yüksek sesle telbiye getirirler, kad›nlar ise telbiye s›ras›nda seslerini yükseltmezler.

Özellikle tepelere ç›karken, aşağ›ya inerken, başka kafileler-le karş›laş›nca, farz namazlardan sonra ve içinde bulunulan ko-numda değişiklik oldukça telbiye getirmek müstehapt›r.

i) Hac için ihrama, hac aylar› başlad›ktan sonra girmek.110 4. HACCI FESHEDİP UMREYE DÖNÜŞTÜRMEK Hanefi, Şâfiî ve Malikî mezheplerine göre umre mi hacc› m›

yoksa umre ve hacc› birlikte mi yapacağ›na karar verip niyet ederek ihrama girdikten sonra art›k bu niyeti iptal etmek veya değiştirmek caiz değildir. Niyet edilen hacc› veya umreyi niyet edildiği şekliyle tamamlamak vaciptir.111

Hanbelî mezhebine göre, ifrad veya k›ran hacc›na niyet eden kimse, tavaf ve sa’y yapt›ktan sonra, hac niyetini feshedip hacc›-n› umreye çevirerek t›raş olup ihramdan ç›kabilir. Daha sonra

110 Hacc›n sünnetleri konusu için bk. Ebû Dâvûd, Hac, 21, II, 372-373. Kâsâ-nî, II, 143-145,

111 Hüseyin b. Muhammed Said Abdülğanî el-Mekkî, İrşâdü’s-Sârî ila Mena-siki el Molla Ali el Kâri. s.203. Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Birinci bask›, Beyrut, 1998. (Ali el-Kâri, el-Meslekü’l-Mütekass›t fî’l-Mensekî’l-Müte-vass›t adl› eseri ile bir arada).

hac niyeti ile ihrama girerek tavaf, vakfe ve sa’y yapar, böylece temettü hacc› yapm›ş olur.112

***

Hanefi, Malikî ve Şâfiî mezhepleri,

“Hac ve umreyi Allah için tamamlay›n” anlam›ndaki âyeti delil getirerek hacc›n feshedilip umreye dönüştürülmesini caiz görmemişler ve Hz. Peygamber’in bu konudaki uygulamas›n›n ashaba özgü olduğunu söylemişlerdir.113

III. TAVAF

Sözlükte bir şeyin etraf›nda dönmek ve dolaşmak anlam›na gelen “tavaf”; bir hac terimi olarak; Hacer-i Esved’in hizas›n-dan başlayarak Kâ’be’nin etraf›nda yedi defa dönmek demektir.

Bu dönüşlerin her birine şavt denir. Tavaf›n, Kâ’be’nin etraf›n-da yap›lmas› gerektiği şu âyet-i kerimeden anlaş›lmaktad›r:.

“Ve Beyt-i Atîk’i (Kâ’be’yi) tavaf etsinler”.114 1. TAVAFIN ÇEŞİTLERİ

Hükmü itibariyle farz, vacip, sünnet ve nafile olmak üzere dört çeşit, uygulamas› itibariyle “kudûm”, “ziyaret”, “veda”,

“umre”, “nezîr”, “nafile” ve “tahiyyetü’l-mescîd” olmak üzere yedi çeşit tavaf vard›r.

ِﻖﻴ ' ﺘَﻌْﻟا ِﺖْﻴَﺒْﻟﺎِﺑ اﻮُﻓﱠﻮﱠﻄَﻴْﻟَو

ِ ِ َةَﺮْﻤُﻌْﻟاَو ﱠﺞَ ْﳊا اﻮﱡﻤِﺗَاَو

112 Makdisî, İbn Kudame,Muhammed Muvaffakuddîn Abdullah, el-Kâfî fî F›khi’l-İmami’l-Mübeccel Ahmed b. Hanbel, II, 396.

el-Mektebü’l-İslâmî, beşinci bask›, Beyrut, 1988. Aliyyü’l-kârî, s.124. Müslim, Hac, 143; I, 885.

113 Abdülğanî el-Mekkî, 329.

114 Hac, 22/29.

Hükümleri ve isimleri fark-l› olsa da bu tavaflar›n›n hepsi-nin yap›l›şlar›, farzlar› (şartlar›

ve rükünleri), vacipleri, şartlar›

ve sünnetleri ayn›d›r.

a) Kudûm Tavaf›

Sözlükte bir yere gelmek veya varmak anlam›na gelen

“kudûm” kelimesi, bir hac teri-mi olarak; “ifrad hacc›” ya-panlar›n Mekke’ye vard›kla-r›nda yapt›klar› ilk tavaft›r. Bu tavaf›n yap›lmas› sünnettir.

İfrad hacc› niyetiyle ihrama giren ancak Mekke’ye uğrama-dan doğruuğrama-dan Arafat’a ç›kan kimseler ile Arafat vakfesinden ön-ce âdetleri kesilmeyen kad›nlar›n kudûm tavaf› yapmalar› gerek-mez.

Kad›nlar adetli iken ihram girerler veya ihrama girdikten sonra adet görürlerse kudûm tavaf› yapmazlar. Arafat’a ç›kma-dan önce temizlenirlerse kudûm tavaf› yaparlar.

İhrama girip Mekke’ye vard›ktan sonra hemen kudûm tavaf›

yap›lmay›p Arafat’a ç›k›ncaya kadar mazeretsiz olarak geciktir-mek caiz ise de Mekke’ye var›r varmaz yap›lmas› daha faziletli-dir. Çünkü Peygamberimiz (a.s.), Mekke’ye vard›ğ›nda ilk iş olarak abdest alm›ş, sonra da Kâ’be’yi tavaf etmiştir.115

Mekkeliler ile H›ll ve Harem bölgelerinde ikamet edenler, kudûm tavaf› yapmazlar.

***

Şafiî mezhebine göre k›ran hacc› yapacak olanlar›n da Mek-ke’ye vard›klar›nda yapacaklar› ilk tavaf Kudûm tavaf›d›r.

Çün-115 Buhârî, Hac, 62. II, 162.

kü K›ran hacc›na niyet edenlerin hem hac, hem de umre için bir tavaf ve sa’y yapmalar› yeterlidir.116

“K›ran hacc› yapan” kimsenin hem umre hem de hac mena-sikini hac aylar› içinde ayn› ihramla ayr› ayr› yapmas› gerekir.117 Dolay›s›yla bu kimsenin Mekke’ye vard›ğ›nda yapacağ› ilk ta-vaf, temettu hacc›nda olduğu gibi umre tavaf›d›r.118

Kudûm tavaf›n›n ard›ndan hacc›n sa’yini yapacak olan erkek-ler ve çocuklar, tavaf›n ilk üç şavt›nda “remel” yaparlar. Remel yapmak âfâkiler için sünnettir. Remel yap›lan tavaflarda ›zt›ba yapmak da sünnettir.

b) Ziyaret Tavaf›

Ziyaret veya diğer ad›yla ifâza tavaf›, hacc›n rüknüdür.

“Ve Beyt-i Atîk’i (Kâ’be’yi) tavaf etsinler”119âyetinde kast edilenin, bu tavaf olduğu hususunda din bilginleri aras›nda görüş birliği vard›r. Ayette geçen “Tavaf etsinler” emri genel bir ifa-de olduğu için, Mekkeli olan ve olmayan her hac› aday›n›n mut-laka bu tavaf› yapmas› gerekir.

aa) Ziyaret Tavaf›n›n Geçerli Olmas›n›n Şartlar›:

1. Arafat vakfesinin yap›lm›ş olmas›, 2. Belirli vaktinde yap›lmas›.

bb) Ziyaret Tavaf›n›n Vakti

Kurban bayram›n›n ilk günü fecr-i sad›ğ›n doğmas› ile başlar.

Daha önce yap›lmas› halinde geçerli olmaz. Çünkü bayram›n ilk gecesi fecrin doğuşuna kadar olan zaman, asl›nda Arafat

vakfe-ِﻖﻴ ' ﺘَﻌْﻟا ِﺖْﻴَﺒْﻟﺎِﺑ اﻮُﻓﱠﻮﱠﻄَﻴْﻟَو

116 Tirmizî, Hac, 102.

117 Kâsânî, II, 127. III, 283.

118 Kinânî, II, 759-760.

119 Hac, 22/29.

sine tahsis edilmiştir. Bir rükne tahsis edilen zaman içinde başka bir rüknü yerine getirmek caiz olmaz.

***

Şafiî ve Hanbelî mezheplerine göre zilhicce ay›n›n dokuzu-nu odokuzu-nuna bağlayan gecenin yar›s›ndan itibaren yap›labilir.120Bu görüşün sahipleri şu rivayetleri delil alm›şlard›r:

Hz.Aişe’den rivayet edilmiştir: “Peygamber (s.a.v) Kurban bayram›n›n ilk gecesinde eşi Ümmü Seleme’yi (önceden) gön-derdi. O da fecr-i sad›ktan önce şeytan› taşlad›, sonra da gidip ziyaret tavaf›n› yapt›.”121

Ebu Yusuf ve İmam Muhammed ile Şâfiî, Mâlikî ve Han-belî mezheplerine göre ziyaret tavaf›n›n bayram›n ilk üç günü içinde yap›lmas› sünnettir. Ömrün sonuna kadar her hangi bir vakitte de yap›labilir. Ancak mazeretsiz olarak üçüncü günden sonraya b›rak›lmas› mekruhtur. Bu görüşte olanlar, şu hadis-i şe-rîf’i delil alm›şlard›r:

 َﻰـِﻣْرَأ ْنَأ َﻞـْﺒَﻗ ُتْرُز َﻢــﱠﻠ َﺳَو ِﻪـْﻴَﻠَﻋ ُ ا ﱠLـ َﺻ ﱢﻲــِﺒﱠﻨﻠِﻟ Vﻞـُﺟَر َلﺎــَﻗ

 َجَﺮـَﺣ َﻻ َلﺎـَﻗ َﺢـَﺑْذَأ ْنَأ َﻞـْﺒَﻗ ُﺖـْﻘَﻠَﺣ ُﺮـ َﺧآ َلﺎـَﻗ َجَﺮــَﺣ َﻻ َلﺎـَﻗ

 َجَﺮَﺣ َﻻ َلﺎَﻗ َﻰِﻣْرَأ ْنَأ َﻞْﺒَﻗ ُﺖْgَﺑَذ ُﺮ َﺧآ َلﺎَﻗ

ِّمُﺄِﺑ َﻢﱠﻠ َﺳَو ِﻪـْﻴَﻠَﻋ ُ ا ﱠL َﺻ ﱡﻰـِﺒﱠﻨﻟا َﻞ َﺳْرَأ ْﺖَﻟﺎـَﻗ ﺎَ ﱠﻧﻬَأ َﺔـ َﺸِﺋﺎَﻋ ْﻦـَﻋ

 ْﺖـ َﻀَﻣ ﱠﻢــُﺛ ِﺮــْﺠَﻔْﻟا َﻞــْﺒَﻗ َةَﺮــْﻤَ ْﳉا ِﺖــَﻣَﺮــَﻓ ِﺮــْgﱠﻨﻟا َﺔــَﻠْﻴَﻟ َﺔــَﻤَﻠ َﺳ

 ْﺖ َﺿﺎَﻓَﺄَﻓ

120 Kâsânî, II, 127.

121 Ebu Davud, Menasik, 66, II, 481.

Abdullah b.Abbas (r.a) tan rivayet edilmiştir:

Sahabeden biri Hz.Peygamber’e;

-”Şeytan taşlamadan ziyaret tavaf›n› yapt›m, (olur mu?” diye sordu. Hz. Peygamber (a.s),

“Zarar› yok, (olur)” cevab›n› verdi.

Bir başka sahâbî,

-”Kurban kesmeden t›raş oldum, (olur mu)” diye sordu. Hz.

Peygamber (a.s.),

-”Zarar› yok, (olur)” buyurdu.

Bir başka sahâbî,

-”Şeytan taşlamadan kurban kestim (olur mu) diye sordu. Hz.

Peygamber (a.s.),

-”Zarar› yok (olur) buyurdu”.122

Bu rivayette de görüldüğü gibi hac amellerinin birbirinden önceye al›nmas›ndan veya sonraya b›rak›lmas›ndan dolay› her hangi bir ihlal söz konusu olmamakta ve ceza terettüp etmemek-tedir. Kald› ki ziyaret tavaf›n›n son vaktini belirleyen bir delil de mevcut değildir.

Ebu Hanife’ye göre farz tavaf›n, bayram›n ilk üç gününde yap›lmas› vaciptir. Bu günlerde yap›lamayan farz tavaf daha sonra yap›labilir, ancak vacip terk edildiği için dem gerekir.

c) Veda Tavaf›

Âfâkî hac›lar›n Mekke’den ayr›lmadan yapmalar› gereken son tavafa veda veya sader (ayr›lma) tavaf› denir. “Sader” keli-mesi ayr›lma anlam›na gelir.

Veda tavaf›, hacc›n aslî vaciplerinden biridir.123 İmam Malik’e göre veda tavaf› sünnettir.

Hac menasikini tamamlay›p Mekke’den ayr›lacak olan

hac›-122 Buhârî, Eyman ve’n-Nüzur, 15, VII, 226.

123 Abdülğanî el-Mekkî, s. 79.

lar, Kâ’be ile vedalaşmak üzere veda tavaf›n› yaparlar. Peygam-berimiz (a.s);

“(Sizden) biri, son olarak Kâ’be’yi ziyaret etmeden (Mek-ke’den) ayr›lmas›n”124buyurmuştur.

Harem ve H›ll bölgesi sakinlerinin “veda tavaf›” yapmalar›

gerekmez. Yapmaya başlamalar› durumunda da bu tavaf› ta-mamlamalar› gerekir. Çünkü başlanan bir ibadeti -nafile bile ol-sa - tamamlamak vaciptir.

Âfâkî olup da Kurban bayram›n›n üçüncü gününden önce Mekke’de sürekli ikamete niyet edenler de veda tavaf› yapmaz-lar. Bu hususta görüş birliği vard›r.

Ebû Hanîfe’ye göre bayram›n üçüncü gününden sonra Mek-ke’de sürekli ikamete niyet eden âfâkîlerin de “veda tavaf›” yap-malar› vaciptir.

Veda tavaf›n› yapmadan yola ç›kan kimse, mîkât mahallini geçmemişse dönüp tavaf›n› yapmas› gerekir. Mîkat mahallini geçmişse art›k dönmesi gerekmez ancak vacibi terk ettiği için dem gerekir.

Eğer Mîkat s›n›r›n› geçtikten sonra dönüp veda tavaf› yap-mak isterse, mîkât mahallinde umre ihram›na girer, umreyi ta-mamlar, sonra “veda tavaf›” yapar, böylece ceza kalkar.

Âdet ve loğusa halindeki kad›nlar›n veda tavaf› yapmalar› va-cip değildir. Veda tavaf› yapmadan Mekke’den ayr›labilirler.

Ancak bu durumdaki kad›nlar›n, Mescid-i Haram’›n kap›s›na ge-lip, dua ederek ayr›lmalar› müstehapt›r.

Veda tavaf›n› yapacak olan kişi, “veda tavaf›” diye belirleme-den sadece tavafa diye niyet etse yeterlidir. Farz olan ziyaret ta-vaf›ndan sonra nafile tavaf yapm›ş ise, veda tavaf yapma imkân›

 ِﺖْﻴَﺒْﻟﺎِﺑ ِهِﺪْﻬَﻋ ُﺮ ِﺧ'ا َنﻮُﻜَﻳ ﻰﱠﺘَﺣ Vﺪَﺣَأ ﱠنَﺮِﻔْﻨَﻳ َﻻ

124 Müslim, Hac, 379, I, 963.

bulamadan Mekke’den ayr›ld›ğ› takdirde, yapt›ğ› nafile tavaf ve-da tavaf› yerine geçer, her hangi bir şey laz›m gelmez.

Veda tavaf›n› yapt›ktan sonra hemen Mekke’den ayr›lmak sünnet ise de ayr›lmay›p baz› işlerle meşgul olsa yeniden veda tavaf› yapmas› gerekmez.125

***

Şâfii mezhebine göre, veda tavaf›n›n, bütün işler bitirildikten sonra tam yola koyulmak üzere iken yap›lmas› ve yap›ld›ktan hemen sonra dönüş yolculuğuna başlanmas› vaciptir.

Tavaftan hemen sonra yola ç›kmay›p mazeretsiz olarak bek-leyen veya eşya sat›n almak, borç ödemek, arkadaşa uğramak, hasta ziyaret etmek gibi yolculukla ilgili olmayan baz› işlerle meşgul olan kimsenin veda tavaf›n› yeniden yapmas› gerekir.

Fakat tavaftan sonra, erzak sat›n almak, eşyay› bagaja vermek gibi yolculukla ilgili baz› işlerle meşgul olan kimsenin –araya fa-s›la girmiş olsa bile- yeniden tavaf yapmas› gerekmez.126

Veda tavaf› yapt›ktan sonra, Peygamberimiz (a.s.)’in yapt›ğ›

gibi iki rekat namaz k›lar, başkalar›na s›k›nt› vermeyecek ve iz-dihama sebep olmayacak ise ve imkân bulursa Hacer-i Esved ile Kâ’be’nin kap›s› aras›nda bulunan ve Mültezem denen yere ge-lir, sağ eli Kâ’be’nin kap›s›na, sol eli de Hacer-i Esved’e doğru açarak göğsünü ve yüzünü Kâ’be’nin duvar›na dayar ve bu vazi-yette dua eder.

Mültezem’de bu şekilde dua etme konusunda sahabeden Amr b. Şuayb şöyle demiştir:

 َلﺎَﻗ ُذﱠﻮَﻌَﺘَﺗ َﻻَأ ُﺖْﻠُﻗ ِﺔَﺒْﻌَﻜْﻟا َﺮـُﺑُد ﺎَﻨْﺌِﺟ ﺎﱠﻤَﻠَﻓ ِ ا ِﺪْﺒَﻋ َﻊـَﻣ ُﺖْﻔُﻃ

َ ْGَﺑ َمﺎـَﻗَأَو َﺮَﺠَ ْﳊا َﻢـَﻠَﺘ ْﺳا ﻰـﱠﺘَﺣ ﻰ َﻀَﻣ ﱠﻢـُﺛ ِرﺎﱠﻨﻟا َﻦـِﻣ ِ ﺎـِﺑ ُذﻮُﻌَﻧ

125 Kâsânî, II, 142-143.

126 Nevevî, el-İzâh, s. 405-412.

“(Ashaptan) Abdullah’la birlikte tavaf yapt›m. Kâ’be’nin ar-ka taraf›na geldiğimizde kendisine istiazede bulunmayacak m›-s›n? dedim. Cehennem ateşinden Allah’a s›ğ›n›r›z dedi. Sonra tavafa devam etti, Hacer-i Esved’i istilâm etti. Hacer-i Esved ile Kâ’be’nin kap›s› aras›nda durdu. Kollar›n› iki yana açarak göğ-sünü, yüzünü ve (yan tarafa aç›lm›ş) kollar›n› Kâ’be’nin duvar›-na yaslad›. Sonra da; Resulüllah (s.a.v) in böyle yapt›ğ›n› gör-düm dedi.127

Mültezem’den sonra Hatim’e gider, alt›n oluğun alt›nda du-rup dua eder, daha sonra zemzem içerek Mescid-i Haram’dan ayr›l›r.128

d) Umre Tavaf›

Umre tavaf› bütün mezheplere göre umrenin farzlar›ndan bi-ridir. Bu tavaf›n ilk dört şavt› rükündür. Yedi şavta tamamlan-mas› ise vaciptir. Umre tavaf›n›n vakti, umre ihram›na girilme-sinden sonra başlar. Son vakti için bir s›n›r yoktur. Umre ihra-m›nda iken her hangi bir vakitte yap›labilir.129

e) Nezir Tavaf›

Kâ’be’yi tavaf etmeyi adayan kimsenin bu adağ›n› yerine

ge-ا َﺬَﻜ َﻫ ِﻪـْﻴﱠﻔَﻛَو ِﻪـْﻴَﻋاَرِذَو ُﻪـَﻬْﺟَوَو ُهَر ْﺪـ َﺻ َﻊـ َﺿَﻮـَﻓ ِبﺎـَﺒْﻟاَو ِﻦـْﻛﱡﺮـﻟا

ُ ا ﱠLـ َﺻ ِ ا َلﻮــ ُﺳَر ُﺖـْﻳَأَر اَﺬــَﻜ'ﻫ َلﺎـَﻗ ﱠﻢــُﺛ ﺎـًﻄ ْﺴَﺑ ﺎــَﻤُﻬَﻄ َﺴَﺑ َو

ُﻪُﻠَﻌْﻔَﻳ َﻢﱠﻠ َﺳَو ِﻪْﻴَﻠَﻋ

127 Ebu Davud. Menasik, 55, II, 452.

128 İbn Abidîn, Muhammed b. Emîn, Reddü’l-Muhtâr alâ’d-Dürri’l-Muhtâr Şerhu Tenvîri’l-Ebsâr, II, 524. İstanbul, 1984.

129 Aliyyü’l-Kârî, el-Meslekü’l-Mütekass›t fi’l-Menseki’l-Mütevass›t, s. 158 (Abdülgani el-Mekki’nin İrşadü’s-Sari adl› eseriyle birlikte), Darü’lKütü-bi’l-İlmiyye, Beyrut 1998.

tirmesi vaciptir. Nezredilen tavaf belli bir zaman ile kay›tlanm›ş ise bu kayda uyulmas› gerekir.

f) Nafile Tavaf

Mekke’de bulunulan süre içinde farz ve vacip tavaflar d›ş›n-da yap›lan tavaflara nafile (tatavvu) tavaf denir.

Sahabeden Abdullah b. Abbas, tâbiînden Atâ b. Ebî Rebah, Said b. Cübeyr ve Mücâhid b. Cebr’in görüşlerine göre; Mekke-li olmayanlar›n Mekke’de bulunduklar› süre içinde Mescid-i Ha-ram’da nafile namaz k›lmaktan çok nafile tavaf yapmalar› daha faziletlidir. Bu sebeple Mekkeli olmayanlar›n Mekke’de bulun-duklar› sürece nafile umre yerine nafile tavaf yapmay› tercih et-meleri uygun olur.130

g)Tahiyyetü’l-Mescid Tavaf›

Kudûm, ziyaret, umre, veda ve nezir tavaf› yapmak durumun-da olmayan kimselerin Mescid-i Haram’a her gittiklerinde “Ta-hiyyetü’l-Mescid” tavaf› yapmalar› müstehapt›r.

Yukar›da say›lan tavaflardan birinin yap›lmas› halinde bu ta-vaf, “Tahiyyetü’l-Mescid” tavaf› yerine de geçer.131

2. TAVAFIN GEÇERLİ OLMASININ ŞARTLARI a) Niyet

Tavaf›n geçerli olmas› için niyet etmek şartt›r. Niyetsiz ya-p›lan tavaf geçerli olmaz. Ancak niyette farz tavaf, umre tavaf›, veda tavaf› şeklinde belirleme yap›lmay›p mutlak olarak “tavaf yapmaya” niyet edilse yap›lan geçerli olur. Mesela farz tavaf›

yapmak isteyen bir kimse “farz tavaf› yapmaya niyet ettim” de-ğil de “tavaf etmeye niyet ettim” dese bu tavaf farz tavaf olarak geçerli olur.

***

130 İbn Abidîn, II, 502. Nevevî, el-Mecmu’, VIII, 78.

131 Aliyyü’l-Kârî, 159.

Şafiî mezhebine göre “ziyaret” ve “kudûm” tavaf› için niyet şart değildir. Çünkü hacca niyet edilirken bu tavaflara da niyet edilmiş olur. Bu ikisinin d›ş›ndaki tavaflar için niyet etmek şart-t›r.132

Niyetin Hacer-i Esved hizas›n› geçmeden yap›lmas› gerekir.

Tavaf yapacak kimse, Hacer-i Esved’i geçtikten sonra niyet etse, yapt›ğ› bu şavt geçerli olmaz. Şavt› tamamlamadan geri dönüp tekrar Hacer-i Esved hizas›na gelirse, bu niyet geçerli olur. Geri dönmezse yapt›ğ› ilk şavt geçerli olmaz, bundan sonra yapacağ›

şavt, ilk şavt olur.

b) Tavaf› Belirlenen Vakitte Yapmak.

Kudûm tavaf›, hac ihram›na girdikten sonra ve Arafat vak-fesinden önce,

Umre tavaf›, ihrama girdikten sonra;

Ziyaret tavaf›, kurban bayram›n›n birinci günü fecr-i sad›ğ›n doğuşundan sonra,

Veda tavaf›, hac menâsikinin tamamlanmas›ndan sonra yap›l›r.

***

Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre ziyaret tavaf›, zilhicce-nin dokuzunu onuna bağlayan gecezilhicce-nin yar›s›ndan itibaren yap›-labilir.133

c) Tavaf› Kâ’be’nin çevresinde ve Mescid-i Haram’›n içinde yapmak.

Kâ’be’nin etraf›nda (metafta) veya metaf› çevreleyen kapal›

k›s›mlarda ve buralar›n üst katlar›nda yap›lmas› gerekir. Mescid-i Haram’›n d›ş›ndan dolanarak yap›lan tavaf geçerlMescid-i olmaz.

d) Tavaf›n en az dört şavt›n› yapmak.

Tavaf›n ilk dört şavt› farz, tavaf› yedi şavta tamamlamak va-ciptir. Dört şavt› yapan kimsenin tavaf› geçerli olur, eksik kalan

132 Nevevî, el-İzâh, s. 229.

133 Nevevî, el-İzâh, s. 348.

şavtlar usulüne uygun olarak telafi edilirse her hangi bir ceza ge-rekmez.134

***

Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezheplerinde ise tavaf› yedi şav-ta şav-tamamlamak farzd›r. Bu mezheplere göre bir şavt›n eksik b›-rak›lmas› durumunda tavaf geçerli olmaz ve bunun ceza ile tela-fisi de mümkün değildir. Eksik kalan şavt›n tamamlanmas› gere-kir.135

3. TAVAFIN VACİPLERİ a) Tavaf› abdestli yapmak

Tavaf yapan kişinin abdestsiz, cünüp, âdetli ve loğusa olma-mas› gerekir.

Peygamberimiz (a.s.) Mekke’ye geldiklerinde ilk iş olarak abdest alm›ş, sonra da Kâ’be’yi tavaf etmiş,136âdetli olan eşi Hz.

Aişe’ye,

“Hac yapan kimsenin her yapt›ğ›n› yap, sadece Kâ’be’yi ta-vaf etme”137buyurmuştur.

Tavaf esnas›nda abdesti bozulan kişi tavaf› b›rak›p abdest alarak kald›ğ› yerden tavafa devam eder, dilerse tavaf› yeniden yapabilir.

Tavaf› abdestsiz, cünüp, loğusa veya âdetli olarak yapan kim-se henüz Mekke’den ayr›lmam›ş ikim-se bu tavaf› yeniden yapar. Ta-vaf› yeniden yapmadan mîkât s›n›rlar›n›n d›ş›na ç›karsa ceza ge-rekir. (bk. 4. bölüm 2/e, f, g maddeleri)

***

 ِﺖْﻴـَﺒْﻟﺎِﺑ

' )ﻮُﻄَﺗ َﻻ ْنَا َ ْxَﻏ ﱡجﺎَ ْﳊا ﻰ

' ﻀْﻘَﻳﺎَﻣ ﻰ ' ﻀْﻗﺎَﻓ

134 bk. Hacda Kurallara Ayk›r› Davran›şlar ve Cezalar› bölümü 135 Kinânî, II, 781-783.

136 Buhârî, Hac, 62. III, 162-163.

137 Buhârî, Hayz 1. I, 77.

Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezheplerine göre tavaf eden kim-senin cünüp, âdetli ve loğusa olmamas› ve abdestli bulunmas› ta-vaf›n vacibi değil tata-vaf›n geçerli olmas›n›n şart›d›r. Dolay›s›yla abdestsiz ve cünüp kimse ile âdetli ve loğusa olan han›mlar›n yapt›klar› tavaf geçerli olmaz. Bu eksikliğin ceza ile telafi edil-mesi mümkün değildir. Mutlaka tavaf›n yeniden yap›lmas› gere-kir.

Mâlikî mezhebine göre kad›n›n âdet döneminde iki kanama aras›ndaki kesinti süresi temizlik hali say›l›r. Dolay›s›yla bu du-rumdaki kad›n›n bu ara sürede gusledip ibadetlerini yapmas› ge-rekir. Buna göre ziyaret tavaf›n› özel hali nedeniyle yapamayan ve Mekke’den ayr›lmak zorunda kalan bir kad›n, arada kesinti olmas› halinde gusledip ziyaret tavaf›n› yapabilir ve her hangi bir ceza da gerekmez.138

Temettu hacc› yapmak üzere umre ihram›na girdikten sonra âdet gördüğü için umre tavaf›n› yapamayan ve Arafat’a ç›kma zaman›na kadar temizlenemeyen kad›n, umresini iptal eder, hac ihram›na girer ve Arafat’a gider. Bu durumda yapt›ğ› hac ifrad hacc› olur. Hac menâsikini tamamlad›ktan sonra, iptal ettiği um-resini kaza eder ve ceza olarak bir dem keser.

***

Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezheplerine göre bu durumdaki bir kad›n, umresini iptal etmez, k›ran hacc›na niyet eder ve vak-fesini yapmak üzere Arafat’a gider. Arafat dönüşünde hac ve umre niyetiyle bir tavaf ve bir sa’y yapar.139

b) Tavaf› Avret Mahalli Örtülü Olarak Yapmak

Tavaf esnas›nda kad›n ve erkeklerin avret yerlerini örtülü tut-malar› gerekir. Cahiliyye döneminde insanlar, Kâ’be’yi ç›plak

138 Mâlik b. Enes, el-Esbahî, el- Müdevvenetü’l- Kübrâ, I, 171. Beyrut, 1999, Kinânî, II, 767. Vehbe ez-Zuhaylî, el-F›khü’l-İslamî ve Edilletüh, I, 610.

Dimaşk, 1997.

139 Tirmizî, Hac, 102. III, 83-84.

olarak tavaf ederlerdi. Resulüllah (s.a.v), Kâ’be’ nin ç›plak

olarak tavaf ederlerdi. Resulüllah (s.a.v), Kâ’be’ nin ç›plak