• Sonuç bulunamadı

B. BORÇLANMANIN KONTROLÜNÜ VE KOŞULLARININ

1. Hukuki Altyapının Oluşturulmasına Yönelik Düzenlemeler

112

uymamalarından kaynaklanan usulsüzlükler nedeniyle harcama ve borçlanma ihtiyacının artışını tetikledikleri ifade edilmiştir. Öte yandan hisselerinin büyük kısmına sahip olmalarından dolayı kurdukları şirketleri rasyonel ve verimli çalıştıramadıkları ileri sürülmüştür. Belediyeler ile şirketleri arasında kurulan söz konusu güçlü sahiplik ilişkilerinin, yeterli denetimin olmadığı ortamda yönetsel sorunları artırarak finansman sorunlarının oluşmasına yol açtığı ifade edilmiştir33. Bu doğrultuda belediyelerin hizmetlerin üretim, sunum ve tüketim koşullarında yaşanan değişimlerin de borçlanmalarını şekillendirdiği belirtilebilir.

B. BORÇLANMANIN KONTROLÜNÜ VE KOŞULLARININ

113

işleyişine dayanan yeni iktisadi anlayışın bir uzantısı olarak kamusal finansmanın verimsiz olduğu ileri sürülmüştür. Bu doğrultuda özellikle İller Bankası aracılığıyla belediyelere sağlanan kamusal kredi tekeli ortadan kaldırılmış ve söz konusu aracın yerine yurt içi ve yurt dışı finans kuruluşlarından borçlanmanın özendirildiği olanaklar yaratılmıştır36. Böylece yurt içi piyasadan borçlanma olanaklarının kısıtlı olmasından dolayı belediyelerin yurt dışı olanaklara yönelmesine bağlı olarak özellikle 1990’lı yıllarda dış borç stoku önemli ölçüde artmıştır37. Hazine garantisi taşıyan söz konusu dış borçların geri ödenmesinde belediyelerin sorumlu davranmamaları bazı yasal düzenlemeler ile borçlanmaya sınırlamalar getirilmesine yol açmıştır. Özellikle yurt dışı borçlanmaya yönelik getirilen sınırlamaların yasal dayanaklarını 32 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Karara İlişkin 92-32/7 sayılı Tebliğ, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 1998 ve 1999 Mali Yılı Bütçe Kanunları oluşturmuştur. Sözü geçen tebliğde ve kanunda, belediyelerin yurt dışı kaynaklardan borçlanmalarını dönemin Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’ndan izin alarak yapabileceği hükme bağlanmıştır. Ayrıca bütçe kanunlarında Hazine’nin garanti vereceği kredi hacmi için de üst sınırlar belirlenmiştir38.

Türkiye’de 1990’lı yıllarda yaşanan ve belediyelerin de bileşenini oluşturduğu kamu finansman sorunlarına yönelik esas düzenleme 2002 yılında yürürlüğe giren 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun ile yapılmıştır. Belediyelerin ve bağlı kuruluşlarının söz konusu Kanun kapsamında değerlendirildiği 2. maddede belirtilmiştir39. Öte yandan kamu mali yönetiminin yeniden yapılandırılma sürecinde belediyelerin borçlanmasına ilişkin hükümler içeren bir diğer yasal düzenleme 2005 yılında yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanunu olmuştur. Bu Kanun’un 68. maddesinde, belediyelerin görev ve hizmetlerinin gerektirdiği harcamaları karşılamak üzere borçlanabileceği hüküm altına alınmıştır.

Ancak borçlanmanın belirlenen usullere ve esaslara uygun şekilde yapılması gerektiği

36 Ayşegül Yakar Önal, “Türkiye’de Belediyelerin Borçlanma Süreci: 1960-2006”, İ. Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, Sayı: 39, 2008, s. 197.

37 Zuhal Yıldırım, “Belediye Hizmetlerinin Finansmanında Borçlanma”, Mahalli İdareler Maliyesi Üzerine Yazılar, ed. Figen Altuğ, Özhan Çetinkaya ve Selçuk İpek, Bursa: Ekin Yayınevi, 2010, s.

103; Yakar Önal, a.g.m., s. 198.

38 T.C. Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı: Yerel Yönetimler Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Yayın No: DPT 2538-ÖİK 554, Ankara, 2001, ss. 56-57; Bali, a.g.e., s. 166.

39 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Madde-2, RG:

09.04.2002 / 24721.

114

de vurgulanmıştır. Söz konusu Kanun’un (a) bendinde 4749 sayılı Kanun’a atıf yapılmış ve belediyelerin yalnızca yatırım programında yer alan yer alan projelerine finansman sağlamak amacı doğrultusunda yurt dışı kaynaklardan borçlanabilecekleri hükme bağlanmıştır. Kanun’un (b) bendinde, belediyenin İller Bankası’ndan yatırım kredisi veya nakit kredi kullanması durumunda ödeme planını söz konusu Banka’ya sunmak zorunda olduğu ifade edilmiştir. Ayrıca Banka’nın geri ödeme planını yetersiz görmesi durumunda belediyenin kredi isteklerini reddedebileceği de belirtilmiştir. Kanun’un (c) bendinde de belediyelerin tahvil ihraçlarını, yatırım programında yer alan projelerin finansmanı için ilgili mevzuat hükümlerini dikkate alarak yapabileceği kararlaştırılmıştır. Kanun’un (d) bendinde, belediyelerin, bağlı kuruluşlarının ve sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip oldukları şirketlerin, faiz dâhil iç ve dış borç stokuna ilişkin tutarının, en son kesinleşen bütçe gelirleri toplamının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu doğrultusunda belirlenecek yeniden değerleme oranı ile artırılan miktarı aşamayacağı ve söz konusu miktarın büyükşehir belediyeleri için bir buçuk kat olarak uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Kanun’un (f) bendinde de belediyelerin ileri teknoloji ve büyük tutarda maddi kaynak gerektiren altyapı yatırımlarında Cumhurbaşkanlığı tarafından kabul edilen projeleri için yapacakları borçlanmaların (d) bendinde belirlenen miktarın hesaplanmasında dikkate alınmayacağı ifade edilmiştir.

Yurt içi kaynaklardan borçlanmayı düzenleyen Kanun’un (e) bendinde de belediyelerin, bağlı kuruluşlarının ve sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip oldukları şirketlerin, en son kesinleşen bütçe gelirlerinin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu doğrultusunda belirlenecek yeniden değerleme oranı ile artırılan miktarının yılı içinde toplam yüzde onunu geçmeyen iç borçlanmayı belediye meclisinin kararı ile yapacağı hükme bağlanmıştır. Ancak yüzde onunu aşan iç borçlanma için meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun kararı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayı ile yapabileceği kararlaştırılmıştır. Ayrıca belediye yetkililerinin sözü geçen usullere ve esaslara aykırı şekilde borçlanmaları durumunda, fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmezse 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun görevi kötüye kullanma yönündeki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Son olarak belediyelerin, varlıklarını ve yükümlülüklerini ayrıntılı şekilde gösteren mali tablolarını üçer aylık dönemler şeklinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’na gönderecekleri de hükme bağlanmıştır. Aslında her biri birer mali kural

115

niteliğini taşıyan söz konusu hükümlerden yola çıkarak belediyelerin borçlanmalarının merkezi idare tarafından sıkı şekilde kontrol edildiği söylenebilir40. Söz konusu düzenlemelerin yasal dayanakları ile içerikleri Tablo 2’de özet olarak gösterilmiştir.

Tablo 2. Belediyelerin Borçlanmalarının Hukuki Altyapısına İlişkin Düzenlemeler

DAYANAK İÇERİK

92-32/7 sayılı Tebliğ Haz. ve Dış Tic. Müst. Teşk.

ve Gör. Hak. Kanun

Belediyenin yurt dışı kaynaklardan yapacağı borçlanma için Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın izni gerekir.

1998 ve 1999 Mali Yılı Bütçe Kanunları

Hazine Müsteşarlığı’nın garantör olacağı tutar 1998 yılı için 700 milyon Dolar, 1999 yılı için de 500 milyon ABD Doları ile sınırlandırılmıştır.

5393 sayılı Kanun’un (a) bendi ile 4749 sayılı Kanun’a yapılan atıf

Belediye, yalnızca yatırım programında yer alan projelere finansman sağlamak için yurt dışı kaynaklardan borçlanabilir.

5393 sayılı Kanun’un (b)

bendi Belediye, İller Bankası’na ödeme planını sunar.

5393 sayılı Kanun’un (c) bendi

Belediye, tahvil ihracını yatırım programında yer alan projelerin finansmanı için yapar.

5393 sayılı Kanun’un (d) bendi

Borç stoku, en son kesinleşen bütçe gelirlerinin yeniden değerleme oranı ile artırılan miktarı aşamaz. Söz konusu miktar büyükşehir belediyeleri için bir buçuk kat uygulanmaktadır.

5393 sayılı Kanun’un (e) bendi

En son kesinleşen bütçe gelirlerinin yeniden değerleme oranı ile artırılan miktarının yıl içinde toplam yüzde onunu

geçmeyen iç borçlanma belediye meclisi kararı ile yapılır.

Yüzde onu aşarsa meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun kararı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayı gerekir.

5393 sayılı Kanun’un (f) bendi

Büyük çaplı yatırımlar için (d) bendinde belirlenen kurallar dikkate alınmaz.

5393 sayılı Kanun’un (f) bendi

Belediye, mali tablolarını üçer aylık dönemler şeklinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’na gönderir.

Kaynak: Yazar tarafından oluşturulmuştur.