• Sonuç bulunamadı

Genel İşlem Koşulunun Yasal Dayanakları

A. Genel İşlem Koşulu Kavramı

2. Genel İşlem Koşulunun Yasal Dayanakları

Genel işlem koşullarına ilişkin yasal düzenlemeler yapılmadan önce; Anayasa m. 2 hükmünde düzenlenmiş olan hukuk devleti ilkesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun genel hükümleri, Medeni Kanunun m.2 hükmü, 6762 sayılı Ticaret Kanunu’nun m.766 (TTK m.854) ve m. 1266/II (TTK m.1425) hükümlerinden yararlanarak, sözleşmenin zayıf tarafı korunmaya çalışılmaktaydı.579

Yargıtay ise; dürüstlük kuralına uygunluk kıstasına başvurmak suretiyle söz konusu denetimi gerçekleştirmekteydi.580

575

ATAMER; klasik Borçlar Kanunu denetimi ifadesiyle, TBK m.27 hükmündeki denetimi kastetmektedir. (ATAMER, Karşılaştırma, s. 12 dn.8). TBK m.27 hükmü ise şu şekilde düzenlenmiştir: “Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür.”

576

ATAMER, Karşılaştırma, s. 12; AYDOĞDU, Denetim, 46.

577 AYDOĞDU, Denetim, 26-27; ATAMER, Denetlenme, s. 30 vd.

578 AYDOĞDU, Denetim, 27.

579

ULUSAN, s. 1221-1222; DOĞAN, s. 459-460; AYDOĞDU, Konu Bakımından Uygulama s. 3-4; TAŞPINAR, İspat, s. 226; AKMAN, Alpaslan, “6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda Genel İşlem Şartları”, İBD, Eylül-Ekim 2012, C:86, S:2012/5, s.233. Doktrinde AYDOĞDU’ya göre; söz konusu hükümler, zayıf tarafı koruma konusunda yeterli sağlayamamaktaydı. (AYDOĞDU, Konu Bakımından Uygulama, s. 3; ANTALYA, s.401 dn.13).

580

“Yukarıda anılan 4. maddeye göre "işbu sipariş mektubunda belirtilen teslim tarihi imalatçı firmanın

ve MAİS'in normal üretim ve pazarlama programına göre saptanmıştır. Bu program dahilinde yetkili satıcıya tahsisi ve sevki öngörülen otomobillerin, süresi içinde verilmemesi halinde, yetkili satıcısı teslim tarihini uzatabilir..." İşte yerel mahkeme, bu maddenin 1. tümcesinin dışındaki açıklamaların

117

Hukukumuz bakımından genel işlem koşullara ilişkin ilk düzenleme, 2003 yılında gerçekleştirilen ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 6. maddesini düzenleyen "Sözleşmedeki Haksız Şartlar” başlıklı hüküm ve söz konusu hüküm esas alınarak çıkarılan “Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar Hakkında Yönetmelik581

olmuştur.582

TKHK m.6 hükmü; “Satıcı veya sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır.” şeklinde düzenlenmiş idi. Hem ilgili kanun hem de ilgili yönetmelik, yalnızca taraflardan birinin tüketici olduğu sözleşmeler bakımından uygulama alanı bulmakta, diğer sözleşmeleri ise kapsamamaktaydı.583

Söz konusu kanunu yürürlükten kaldıran ve 28.05.2014 tarihi itibariyle onun yerini alan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m.5 hükmünde de, “Tüketici Sözleşmelerinde Haksız Şartlar” başlığıyla, tüketici işlemler bakımından genel işlem koşullarına yer verilmiştir: “Haksız şart; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilen ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme şartlarıdır.”

Taraflardan birinin tüketici olmadığı genel işlem koşullarının denetimi ise, 6098 sayılı TBK m.20-25 hükümlerinin 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmesiyle mümkün

soyutluğundan söz edip geçersiz bulunduğunu kabul etmiştir. Oysa, yanlar arasında sözleşme özgürlüğü çevresinde yapılan satım sözleşmesinin koşulları arasında yer alan bu madde, soyutluk nedeniyle geçersiz sayılamaz. Açıkçası bu maddede, satıcıya somut olarak teslim süresini uzatma yetkisi tanınmıştır. Böyle olmakla birlikte tanınan yetkinin sınırsız, davalının keyfince kullanılabileceği de asla düşünülemez. Gerçekte de davalı doğruluk ve dürüstlük kurallarına, eş deyişle güven ilkesine uymakla yükümlüdür ( MK. m.2 ). Üstelik, bir sözleşmede bulunması gereken hak ve borçlar arasındaki dengeyi bozacak yolda konan bir koşulun kötüye kullanılmasına asla izin verilemez. Satıcı davalının son çözümde, teslim gününü uzatma yetkisini saklı tutmasının MK. m.2 sınırlı olduğu çok belirgindir.” (Yargıtay 13. HD;

07.04.1981T. 1981/519E. 1981/2513K.) (www.kazanci.com E.T. 08.03.2019). (AYDOĞDU, Konu Bakımından Uygulama, s. 4 dn.7).

581 R.G. 13.06.2003T. S. 25137. Doktrinde ATAMER; söz konusu yönetmeliğin, Avrupa Birliği

tarafından 05.04.2003 tarihinde kabul edilmiş olan “Tüketici Sözleşmelerinde Yer Alan Kötüye Kullanılabilir Kayıtlara İlişkin Konsey Yönergesi”nin (93/13 nolu Konsey Yönergesi) bir tercümesi niteliğinde olduğunu belirtmektedir. (ATAMER, Karşılaştırma, s. 9 dn. 4).

582 KOCAYUSUFPAŞAOĞLU/HATEMİ/SEROZAN/ARPACI, s. 231-232; EREN, s. 216-217;

OĞUZMAN/ÖZ, s. 169-170; BAŞ, s. 276; ATAMER, Karşılaştırma, s. 9-10; KUTLUAY, s. 1373-1374; DOĞAN, s. 460; AYDOĞDU, Denetim, 25; AYDOĞDU, Konu Bakımından Uygulama, s. 1-2; AYDOĞDU, Murat, “6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununda Düzenlenen Genel İşlem Koşullarının Kişi Bakımından Uygulama Alanı”, DEÜHFD, C:13, S:2, s. 587.

118

olabilmiştir.584

TBK m.20/1, c.1 hükmü; “Genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir.” şeklindedir. Söz konusu düzenlemenin, bireysel sözleşmelerden standart sözleşmelere geçilmesi ve standart sözleşmelerde genel işlem koşullarının kullanılması neticesinde, sözleşme özgürlüğünün sağlanabilmesi maksadıyla hâkimin sözleşmeyi denetleyebilmesi amacıyla ihdas edildiği belirtilmiştir.585

TBK m. 20 vd. hükümleri, karşı tarafı tacir olan veya olmayan herkesin taraf olduğu genel işlem koşulu içeren sözleşmelere uygulanabilir iken, 6502 sayılı TKHK hükümleri yalnızca taraflardan birinin tüketici olduğu genel işlem koşulu içeren sözleşmeler bakımından uygulama alanı bulabilecektir.586

Doktrinde; TBK m.20-25 kapsamındaki düzenlemenin tüketici/tacir ayrımı yapılmaksızın herkese uygulanabilir nitelikte olması olumlu karşılanmıştır.587

Söz konusu düzenlemelere ek olarak; 6102 sayılı TTK m. 55/I, f bendinde de genel işlem koşuluna ilişkin bir düzenlemeye yer verilmiştir: “(1) Aşağıda sayılan hâller

haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır: f) Dürüstlük kuralına aykırı işlem şartları kullanmak. Özellikle yanıltıcı bir şekilde diğer taraf aleyhine; 1. Doğrudan veya yorum yoluyla uygulanacak kanuni düzenlemeden önemli ölçüde ayrılan, veya 2. Sözleşmenin niteliğine önemli ölçüde aykırı haklar ve borçlar dağılımını öngören, önceden yazılmış genel işlem şartlarını kullananlar dürüstlüğe aykırı davranmış olur.” Doktrinde bir

görüşe göre; TTK hükmündeki özel düzenleme, genel işlem koşullarına ilişkin TBK hükümlerinin ticari işlerde uygulanmasına engel teşkil edecek, TBK m.20-25 hükümleri ticari standart sözleşmeler bakımından uygulama alanı bulamayacaktır.588

Bu konudaki diğer görüş ise; genel standart sözleşmelere uygulanan genel işlem koşulu denetiminin,

584 OĞUZMAN/ÖZ, s. 170; KUTLUAY, s. 1374; AYDOĞDU, s. 25; DOĞAN, s. 460; KAŞAK, s. 345;

ATAMER, Karşılaştırma, s. 10; BAŞ, s. 276. 585

ANTALYA, s.403. 586

AYDOĞDU, Şerh, 59; ATAMER, Karşılaştırma, s. 10; ANTALYA, s.408-409; OĞUZMAN/ÖZ, s. 169-170; BAŞ, s. 276; KAŞAK, s. 345-346; KUTLUAY, s. 1382-1383.

587 ULUSAN’a göre; söz konusu düzenleme, genel nitelikte koruyucu, kavrayıcı ve emredici karakteriyle

Borçlar Hukukumuzda önemli bir boşluğu doldurmuştur. (ULUSAN, s. 1222). ATAMER ise; TBK’da genel işlem koşullarının denetimine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmiş olması ve söz konusu düzenlemenin tüketici/tacir ayrımı yapmaksızın herkese uygulanabilecek olmasını kural olarak yerinde görmektedir. (ATAMER, Karşılaştırma, s. 10).

119

tüm ticari standart sözleşmeler bakımından da uygulama alanı bulmasını, tacirlerin de TBK m.20-25 hükümlerinden faydalanabilmesi gerektiğini savunmaktadır.589

Çalışma konumuz bakımından özel önem teşkil eden bir başka düzenleme ise, Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar Hakkında Yönetmelik590

hükümleridir. TSHŞHY m. 5/4 hükmü; “Bu Yönetmeliğin ekinde yer alan listede sayılan şartlar haksız şart olarak kabul edilir. Bu listedeki şartlar sınırlayıcı olmayıp örnek niteliğindedir.” şeklinde düzenlenmiştir. “Haksız Sözleşme Şartları” Ek-1 “n” bendi ise; “Tüketicinin özellikle, hukuki düzenlemelerde öngörülmemiş bir hakeme müracaatını öngörmek, gösterebileceği delilleri ölçüsüz derecede sınırlandırmak veya mevcut hukuki düzen uyarınca diğer tarafta olan ispat külfetini tüketiciye yüklemek suretiyle tüketicinin mahkemeye gitme veya başka başvuru yollarını kullanma imkânını ortadan kaldıran veya sınırlandıran şartlar,” şeklindedir. Söz konusu düzenleme esas alınarak, tüketicinin gösterebileceği delilleri ölçüsüz şekilde sınırlandıran sözleşme hükümleri haksız şart olarak nitelendirilecektir.591

3. Genel İşlem Koşulunun Yargısal Denetimi