• Sonuç bulunamadı

İDARE MAHKEMESİ

A. Genel Bakış

lerinde gerçekleşmekte olan olağanüstü gelişmelerin ışığında her geçen gün yeni boyutlar kazanmaktadır (56). Bu gelişme, evlât edinme kurumunun kendisinin bile gerçekten çocukların menfaa­

tine uygun bulunup bulunmadığı, yahut nasıl düzenlenirse uygun kabul edilebileceği gibi konularda değişik görüşlerin ileri sürülme­

sine yol açabilmektedir (57).

Ayrıca, her ne kadar evlât edinmenin münhasıran «çocuğun ön­

de gelen menfaatleri» ilkesi yönünde işlemesi gerektiğine dair gö­

rüş bugün açık bir üstünlük kazanmış ve uygulamaları büyük öl­

çüde etkilemiş bulunuyor ise de, bu yönde yeknesak bir düzenleme­

den söz etmek için vakit erken görünmektedir. Muhtelif sosyo-kül-türel unsurlar, bazı ülkelerde hâlâ başka amaçlara yönelik evlât edinmelerin düzenlemelerde varlığını sürdürmesine neden olmakta­

dır. Böylece, «tam evlât edinme»ler yanında «adoptio minus plena»

türü evlât edinmeler de gözlemlenebilmektedir.

Şu halde, evlât edinmenin toplumsal işleviyle ilgili olarak mey­

dana gelen değişmenin bu hukukî kurumun düzenlenişini hangi yönlerden etkilediğine biraz daha yakından bakmakta yarar vardır

III. HUKUKÎ DÜZENLENİŞİNDEKİ GELİŞMELER AÇISINDAN EVLÂT EDİNME

len biçimiyle kurum, bugün aslolan toplumsal işlevine uzak kalmak­

taydı (59).

Amerika kıtasının kuzey kesiminde (60) ise, farklı bir gelişme gözlemlenmektedir. 1851 yılında ABD'nin Massachusetts eyaleti, çı­

kardığı kanunla, evlât edinme kurumunun modern anlamdaki top­

lumsal amacına yönelik düzenlemesinin âdeta haberciliğini yap­

mıştır (61). Evlât edinme alanında kara Avrupasınm, Roma Hu­

kukunun etkisi altında oluşan bir geleneğinden her zaman söz edi­

lebilmesine karşılık, «Common Law» sisteminde evlât edinme kuru­

munun tanınmadığı bir gerçektir. Dolayısıyla, «Common Law» sis­

temine dahil ülkelerde evlât edinme, sonradan çıkarılan kanunlarla ilk kez düzenlenmiş bir hukukî kurumdur (62). Bununla beraber, öyle görünüyor ki, evlât edinmeyi münhasıran çocukların

himaye-(59) Evlât edinmenin ekonomik amaçlı bir kurum olma niteliği ağır ba­

sıyordu. Örneğin, o dönemin en geniş etki alanını haiz kanunlarından olan 1804 tarihli Fransız Medenî Kanununun ilk metni (md. 343 vd.) evlât edinmeyi mamelek haklarına ilişkin rızaî bir akit olarak ka­

bul ediyor ve sadece yetişkinlerin evlât edinilmesine cevaz veriyordu:

ANTON 360; MARX-TESAL 1254; AMOS-WALTON 78; ayrıca bk. ATA-AY 17-18 ve dn. 20; RABEL 632-633; KRAUSE 74.

(60) Buna karşılık, aynı dönemde evlât edinme, Güney Amerika ülkeleri­

nin hukuklarına yabancı kalmıştır: SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU 144.

(61) SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU 144; Massachusetts^ 1867'de Illinois, 1868'de Kansas eyaletleri izledi; bu konuda bilgi için ayrıca bk.

ABBOTT 461; ABD'de, evlât edinmeyi, çocuğun menfaatine yönelik niteliğiyle ve dolayısıyla kamusal menfaate de uygun düşen yanıyla, bir kişisel statü olarak belirleyen eski mahkeme kararlarına örnek­

ler için bk. TAINTOR 247.

(62) ABD'de kendini gösteren erken gelişmeye karşılık, İngiltere evlât edinmeyi ancak 1926 tarihli kanunla düzenleyebilmiştir; «Common­

wealth» ülkelerinden bir kısmı, evlât edinmeye ilişkin düzenlemelerini İngiltere'den önce gerçekleştirmiştir : New Brunswick (Kanada) 1873, Yeni Zelanda 1895, Batı Avustralya (Avustralya) 1896, Tasmania (Avustralya) 1920, British Columbia (Kanada) 1920, Ontario (Kanada) 1921, Nova Scotia (Kanada) 1923, Güney Afrika 1923, Quebec (Ka­

nada) 1924, Güney Avustralya (Avustralya) 1925: ANTON 359, NYGH 467, KENNEDY (COL) 452-453; ingiltere'de 1926 tarihinden önceki durum, evlât edinmenin kabul edilmesindeki gecikmenin başlıca sebep­

leri ve 1926 tarihli kanunun çıkarılmasına yol açan nedenler için bk.

CRETNEY 340 vd., ABBOTT 461, BROMLEY 246 - 247, HUGHES 105 -106; îskoçya'da evlât edinme 1930 tarihinde çıkarılan bir ka­

nunla düzenlenmiştir: ANTON 359.

sine yönelik bir hukukî kurum olarak gören zamanımızın hâkim te­

lakkisinin mevzuata intikalinde, başka ABD olmak üzere, bu hukuk sistemine dahil ülkeler, bir bakıma öncülük etmiştir (63).

Yirminci yüzyılın sosyal şartları evlât edinmenin çocuk sorunu bakımından olumlu rolünü belirginleştirince, hele ikinci dünya sa­

vaşı sonrasında yardıma muhtaç çocukların himayesini amaçlayan yeni düzenlemelere gitmek ihtiyacı çok daha şiddetli biçimde du­

yulunca, evlât edinmenin pozitif hukuklarda düzenlenişi sorunu güncel konulardan birisi haline geldi.

Muhtaç çocuklara bir aile sağlamanın en iyi yolu olarak benim­

senmesi üzerine «favor adoptionis» yönünde meydana gelen bu geli­

şim pozitif hukukları iki biçimde etkiledi. Bir kere, daha önce hukuk sisteminde evlât edinmeye yer vermeyen birçok ülke kurumu hu­

kukî düzenleme konusu yapma ihtiyacını duydu (64). Öte yandan, (63) Bu konuda gerçek anlamda öncü girişimler yukarda belirtildiği Ü2ere ABD'den gelmiştir. Ancak, İngiltere gibi, pozitif hukuklarında evlât edinmeye oldukça geç bir tarihte yer verebilmiş olan «Common Law»

ülkeleri dahi, münhasıran çocukların himayesi alanında görev gören sosyal amaçlı evlât edinmeyi, «çocuğun refahı», «çocuğun önde ge­

len menfaatleri» ilkeleri doğrultusunda düzenlemek bakımından Ba­

tı Avrupa ülkelerine oranla daha erken gelişme göstermişlerdir. Bugün

«Common Law» ülkelerinin hemen hepsinde evlât edinmeye ilişkin mevzuat yürürlükte olup, tam evlât edinme türü yaygın bir uygula­

ma alanı kazanmış bulunmaktadır: Bk. CLARK 602 vd.; KENNEDY (Legal effects) 751 vd.; HUGHES (sh. 105-106'da) «Common Law» ülke­

lerinde evlât edinmeye ilişkin düzenlemelerin devamlı olarak «çocu­

ğun refahı»na dönük değişiklik görerek gelişme kaydettiğini vurgu­

lamaktadır; ayrıca bk. Yeni Zelanda için: CAMPBELL 1-18; Güney Af­

rika için: SPIRO (Parent and Child) 50 vd.

(64) «Common Law» sistemine dahil ülkeler için bk. yuk. dn. 62, 63; kara Avrupasmdan örnekler: Danimarka 1923 (LANDAU 145); isviçre Medenî Kanunu, SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU (sh. 145'de) tarafından, modern eğilimler uyarınca evlât edinmeyi düzenleyen ilk [Batı] Avrupa kanunlarından birisi olarak betimlenmektedir; ikinci dünya savaşından sonra evlât edinmeyi ka­

bul eden ülkelere örnek olarak Şili 1934 (ANCEL 131); Bulgaristan (1949 tarihli kişilere ve Aileye Dair Kanun: SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU 145, dn. 79, ANCEL 113 vd.); irlanda 1952 (ANCEL 151 vd.);

Hollanda 1956 (KRAUSE 12, SPIRO (Parent and Child) sh. 4 (dn.

43, 44) ve sh. 51); Yugoslavya 1947 (CHLOROS 116); israil 1960 (SPINELLIS/SHACHOR - LANDAU 147 vd.); Portekiz 1966 (KRA­

USE 12); öte yandan, 1918'de evlât edinmeyi açıkça reddeden Sovyet hukuku, 1926 da onu yeniden hukuken düzenlemek zorunda kalmıştır:

Bk. MARX-TESAL 1255; KRAUSE 75.

diğer birçok ülke de evlât edinmeye ilişkin önceki düzenlemelerin­

de, kurumun yeni toplumsal işlevine uygun değişiklikler yaptı (65).

Günümüzde evrensel önem taşıdığı kabul edilen çocuk sorunu­

nun ülkeden ülkeye değişen telakkilerin oluşturduğu farklı uygula­

malarla tatminkâr çözümlere ulaştırılmasının zorluğu, konunun muhtelif boyutlarıyla milletlerarası düzenleme girişimleri çerçe­

vesinde ele alınmasına neden olmuştur (66). Aynı sebeplerle evlât edinmenin de bazı milletlerarası düzenleme girişimlerine konu edil­

diği görülmektedir. Şimdiye kadar daha çok milletlerarası evlât edin­

meler (67) göz önünde tutularak yürütülen bu faaliyetler bazı olum-(65) Örneğin, Fransa, Medenî Kanunundaki evlât edinmeye ilişkin hüküm­

lerde 1923 yılında yaptığı değişiklik ile terk edilmiş küçüklerin evlât edinilebilme imkânını sağladı (SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU 145;

RABEL 633; ANCEL 181); ikinci dünya savaşı sonrasında, evlât edin­

meye ilişkin mevzuatında değişiklik yapan ülkelere örnekler: Şili 1943 (RABEL 633, ANCEL 131); îtalya 1942 (RABEL 633, ANCEL 219);

Belçika 1940 (RABEL 633, ANCEL 99); Arjantin 1948 (ANCEL 81);

ingiltere 1949 ve 1958 (ayrıca 1960, 1964, 1968) (JOSLING 13 vd.);

Fransa 1958 ve 1966 (KRAUSE 74, AMOS-WALTON 78-79); Norveç 1917 tarihli kanunda 1969 tarihinde değişiklik yapmıştır (metin için:

Act of 2 April 1917); Alman Federal Cumhuriyeti 1951 ve 1952 (COHN (I) 248); Yunanistan 1940 tarihli Medeni Kanundaki düzenlemesine 1966 ve 1970 tarihlerinde çıkarılan kanun kuvvetindeki kararnameler ile önemli yenilikler getirmiştir (SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU

160 vd.); bu arada ilginç bir durum Guatemala bakımından gözlem­

lenmektedir. Bu ülkede, daha önce yürürlükte bulunan evlât edinme­

ye ilişkin hükümler, kurumun, küçüklerin mallan ve emekleri yö­

nünden istismar edilmelerine yol açtığı gerekçesiyle ilga edildikten (RABEL 632) bir süre sonra, evlât edinme tekrar kabul edilerek dü­

zenlenmiştir. (SPINELLIS/SHACHOR - LANDAU 145, dn. 20), ayrıca bk. ANCEL 193; yakın zamanlardaki öteki değişikliklere örnekler : Belçika 1969 (19 ICLQ (1970) 510-511); isviçre 1972 (22 ICLQ (1973) 174-175); Alman Federal Cumhuriyeti 1973 (23 ICLQ (1974) 469); Lük-semburg (1974) ( (Bulletin) 198); ingiltere'de evlât edinmeye ilişkin mevzuatta yeniden değişiklik yapan bir tasan Parlamento'dadır. Ta­

san, yalnız evlât edinmeye ilişkin bulunmayıp, çocuk hukukuyla ilgili bazı diğer konulan da içermektedir: ((Bulletin) 228); metin için

(Children Bill (H.L.) ) ; diğer «Common Law» ülkelerinden örnekler için bk. yuk. dn. 62, 63'de anılan eserler.

(66) Bk. yuk. dn. 32; ayrıca DE WINTER 437 vd., özellikle 441 vd.; aynca Milletlerarası Adalet Divanının çocuk hukuku alanında çok önemli karannı verdiği «Boll dâvası» için bk. yuk. dn. 34.

(67) Millet'-»-arası evlât edinmeler hakkında bk. aşa. sh. 150 dn. 118.

lu sonuçlar vermiş bulunmaktadır (68).

Konumuz yönünden önem taşıyan milletlerarası düzenleme ola­

rak 24 Nisan 1967 tarihli «Çocukların Evlât Edinilmesine Dair Av­

rupa Sözleşmesi» dikkati çekmektedir. Sözleşmenin özelliği, âkit tarafların dahilî mevzuatında yeknesaklığın sağlanması amacına yöneltilmiş bulunmasıdır; böylece, kanunlar ihtilâfı konularına

ağır-(68) Evlât edinmeye ilişkin milletlerarası düzenleme girişimleri hakkında bk. DELUPIS 13-46; EHRENZWEIG-JAYME (PİL, II) 139-140; kanun­

lar ihtilâfı alanında önem taşıyan ve evlât edinmeye ilişkin hüküm­

leri de içeren başlıca çok taraflı milletlerarası sözleşmeler şunlar­

dır : 6 Şubat 1931 tarihli iskandinav Sözleşmesi (RABEL 156-157; DE NOVA 88); 20 Şubat 1928 tarihli Bustamante Kodu (DE NOVA 106, Türkçe metin; DE BUSTAMANTE SIRVEN); 19 Mart 1940 tarihli Montevideo Antlaşması (DE NOVA 106-107; RABEL 643, dn. 48); 11 Mayıs 1951 Benelux Sözleşmesi (MEIJERS 1-11); Son anılan sözleş­

menin yerini alan 1969 tarihli sözleşme için bk. CHESHIRE-NORTH 12; NADELMANN 406-425 (sh. 420-425 metnin İngilizceye çevirisidir);

son anılan sözleşme evlât edinmeyi kapsamı dışında bırakmıştır : 1969 tarihli sözleşme, md. 23 (bk. NADELMANN 410); Ka­

nunlar ihtilâfı alanında çok taraflı işleyen milletlerarası bir sistem kuran Sosyalist blok ülkeleri arasındaki iki taraflı sözleşme­

ler rejimi ve bu sözleşmelerde evlât edinmeye ilişkin hükümler için bk. DE NOVA 107-109, GRZYBOWSKI 130-132, SZÂSZY 60-61; ayrıca bk. 8 Mayıs 1937 tarihli «Mısır'da Kapitülasyonların Kaldırılmasına Dair Sözleşme»: RABEL 105; DE NOVA 114, dn. 1; (BYIL (1938) 161);

evlât edinmeden doğan kanunlar ihtilafıyla ilgili hüküm getiren iki ta­

raflı milletlerarası sözleşmelere örnek olarak: 11 Temmuz 1928 tarihli ABD ile Iran arasında sözleşme (RABEL 104); 5 Nisan 1967 tarihli Fransa ile Polonya arasındaki sözleşme (58 Rev. Crit. DIP (1969) 329-333); evlât edinmeden doğan kanunlar ihtilâfı alanında büyük önem taşıyan sözleşmeyi en sonda anmayı uygun görmekteyiz. Bu

sözleşme, 15 Kasım 1965 tarihinde aktedilmiş olan «Evlât Edinme Konusunda Mercilerin Yetkisi, Yetkili Kanun ve Kararların Tanın­

ması Hakkında» La Haye Sözleşmesidir: metin için bk. (Recueil des Convention 64-75 (Fransızca, ingilizce metinler); ayrıca bk. DELUPIS 22-37; CHESHIRE-NORTH 467 vd.; ANTON 362-363; BLOM 110-125;

GRAVESON (The tenth session) 532-538; LIPSTEIN (The tenth session) 224 - 230; UNGER 463 - 465; başlığından da anlaşılabileceği üze­

re, 1965 tarihli La Haye Sözleşmesi, evlât edinmenin hükümlerine uy­

gulanacak kanunla ilgilenmekten kaçınmaktadır; evlât edinmenin hü­

kümlerine uygulanacak kanun konusunda bk. Devletler Hukuku Ens­

titüsünün 14 Eylül 1973 tarihli «Devletler Hususî Hukukunda Evlât Edinmenin Hükümleri» hakkındaki karan : 39 RabelsZ (1975) 738-741.

lık veren diğer milletlerarası düzenleme girişimlerinden ayrılmak­

tadır (69).

Sözleşme metni gözden geçirildiğinde, evlât edinme konusunda günümüzün genel eğilimine uygun bir düzenlemenin başlıca ayırıcı niteliklerinin neler olduğunu belirlemek imkânı doğmaktadır. Söz leşme, sadece, 18 yaşından küçük, reşit olmayan ve evlenmemiş bu lunan çocukların evlât edinmelerini kapsamaktadır (sözleşme, md 3). «Çocuğun menfaati» ilkesi temel alınmakta, öngörülen düzenle menin özünü meydana getirmektedir (70). Evlât edinmenin mey­

dana gelmesinde kamusal otoritenin müdahalesi (hâkimin veya ida rî merciin kararı) zorunlu, fakat yeterli kabul edilmektedir (karş sözleşme, md. 4) (71). Evlât edinmeye karar verilmezden önce bu kararın gerçekten çocuğun menfaatlerine uygun olup olmadığı nm belirlenmesi amacıyla yapılması öngörülen araştırma ve soruş turmalara ayrıca önem verilmekte, hangi hususlara ilişkin olması nasıl yürütülmesi lâzım geldiği kapsamlı biçimde saptanmaktadır

(69) Bk. DELUPIS 37-46; SPINELLIS/SHACHOR - LANDAU 145 (yazarlar, bu sözleşmenin, millî hukukların izlemesi için bir mevzuat örneği oluşturduğunu vurgulamaktadırlar); (Explanatory report) 5-6; söz­

leşmenin metni için: (European Treaty Series No. 58) (İngilizce, Fransızca metinler); ZWEIGERT 14-19; sözleşme, Nisan 1975 itiba­

rıyla, İrlanda Cumhuriyeti, Malta, Norveç, İsveç, İsviçre ve Birleşik Krallık tarafından onaylanmış bulunmaktadır : DELUPIS 37; bunun­

la beraber, henüz onaylamayan devletler bakımından dahi sözleşme­

nin önemli ölçüde etki meydana getirdiği bir gerçektir. Örneğin, Al­

man Federal Cumhuriyetinde (BEITZKE 74-75; (Bulletin) 205) ve Yu­

nanistan'da (SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU 145-146) evlât edinme hukuku alamndaki yenileme girişimlerinde sözleşmenin etkisi bulun­

duğuna işaret edilmektedir.

(70) Karş. sözleşme, md. 8, 9; Bk. (Explanatory report): «Bu ilke elzem­

dir. Ancak, yalnız başına tamamen etkisiz hale gelebilir. Bu sebeple, sözleşme, ilkeye açıklık verebilmek ve kapsamını tanımlayabilmek için, onu ayrıntılı biçimde ele almaktadır»; SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU 145; 179-180; ayrıca aşa. dn. 71, 72.

(71) Sözleşmenin 4. maddesinin amacı, çocuğu, devletin hiç bir müdaha­

lesi olmaksızın, salt bir özel (hukuk) akdi ile evlât edinilmekten ko­

rumak ve evlât edinmenin çocuğun menfaatine olmasını güvence al­

tına almaktır : (Explanatory report) 9; böylece, evlât edinmenin ma­

hiyeti itibarıyla bir «akit» den ibaret bulunduğu görüşünden uzakla-şılmış bulunulmakta, meydana gelmesini sağlayan işlemin kamusal karakteri tanınmaktadır : karş. DELUPIS 38-39, 82-8*: SPINELLIS/

SHACHOR-LANDAU 183.

(karş. sözleşme, md. 8, 9) (72). Evlât edinmenin, herşeyden önce, çocuğa oturmuş ve uyumlu bir yuva sağlamak bakımından önem taşıdığı ayrıca belirtilmekte (sözleşme, md. 8/2), kurulacak evlât edinme ilişkisinin evlât edinen ile evlâtlık arasında her türlü hak ve yükümlülükleriyle sahih nesep ilişkisi niteliği taşıması gereği ön­

görülmektedir (sözleşme, md. 10/1). Buna koşut olarak, evlât edi­

nilenin asıl ana ve babasıyla olan bağlarının bertaraf edilmesini ge­

rektiren bir hükme de yer verilmektedir (sözleşme, md. 10/2) (73).

Nihayet, evlât edinmenin sona erdirilmesine ilişkin olarak getirdi­

ği kayıtlamalarla (md. 13), 1967 tarihli Avrupa sözleşmesi, bir kere geçerli surette kurulmuş evlât edinme ilişkisinin devamlılığını sağ­

lama amacı gütmektedir.

Ana hatlarıyla belirlemeye çalıştığımız bu düzenleme tarzı, sa­

dece, adı geçen sözleşmenin doğrudan ilgi çevresini oluşturan Ayru-pa Konseyi üyesi devletlerin genel eğiliminin ifadesi olarak kabul edilmemelidir. Esasen, evlât edinme kurumunun muhtelif pozitif (72) «Çocuğun önde gelen menfaati»nin evlât edinme alanında göz önünde

tutulacak temel ilke olarak benimsenmesi, evlât edinmeye, yapılacak tahkikat sonucunda çocuğun menfaatine olduğunun belirlenmesi takdirinde cevaz verilebilmesini zorunlu hale getirmektedir. Böylece,

«çocuğun menfaati»nden maksadın ne olduğunun kabili tayin hale getirilmesi gereği de doğmaktadır. Soyut bir kavramdan ibaret kal­

dığı sürece ilkenin, evlât edinmenin, güdülen amaç yönünde, başa­

rılı olabilmesini sağlaması mümkün değildir. Hukuk dışı bazı etken­

ler, farklı sosyolojik şartlar, değişik telakkiler «çocuğun menfaati»

ilkesinin içeriğinde ülkeden ülkeye, hattâ kişiden kişiye önemli fark­

lar meydana getirebilmektedir. Üstelik, her somut olayda, birtakım özelliklerin, evlât edinmenin çocuğun menfaatine olup olmadığını be­

lirleme bakımından, bazı farklı değerlendirmeleri gerektirebileceği de tabiidir. Bu hususlar, göz önünde tutularak ve muhtelif hukuk sis­

temleri arasında bazı asgarî müştereklerde uyum sağlamak amacı güdülerek sözleşmenin 9. maddesinde, evlât edinmeye karar verilmez­

den önce çocuğun menfaatinin varlığını ortaya çıkarmak üzere yürü­

tülecek soruşturma ve araştırmaların hangi hususları kapsaması g&

rektiği oldukça ayrıntılı biçimde düzenlenmiştir. Önem verilen diğer bir husus, bu araştırma ve soruşturmaların içeriğinin uzmanlık alan­

larıyla bağlantısı göz önüne alınarak, uzman personelin yardımına olan ihtiyacın ortaya konmasıdır : Konuyla ilgili olarak bk. (Explan­

atory report 11-12; DELUPIS 39-40; SPINELLIS/SHACHOR-LANDAU 179-180.

.'73) Evlât edinmenin bu son etkisi bakımından, aynı maddede, özellik arz eden bazı durumlarla ilgili belirli istisnalara yer verilmiştir: karş.

(Explanatory report) 13.

hukuklarda düzenlenmesine ilişkin tarihsel gelişim hakkında yapı­

lan özlü açıklamalardan da anlaşılabileceği üzere, bazı hukuk sis­

temlerinde bu eğilim kendisini anılan sözleşmeden daha önce gös­

termiştir. Özellikle «Anglo - Amerikan» ve sosyalist hukuk sistem­

lerine dahil ülkelerin çoğunluğu, pozitif hukuklarında, 1967 tarihli Avrupa sözleşmesinde, asgarî müştereklerde birleşme sağlamak ama­

cıyla, ılımlı denilebilecek surette ifade edilen esasların daha açık ve daha kesin ifadesini taşıyan hükümlere yer vermiş, üstelik, bu dü­

zenleme tarzım seçeneksiz olarak benimsemiş bulunmaktadır. Di­

ğer ülkeler bakımından da bu gelişim her geçen gün daha bir yay­

gınlık kazanarak etkisini güçlendirmektedir (74).