• Sonuç bulunamadı

Gayb bilgisi sadece Allah’a aittir. Geçmiş ve gelecek olan her olayın bilgisi, en ince ayrıntılarıyla Allah katındadır. O’ndan başka hiç kimse bunları bilmez. Dünya üzerindeki canlı veya cansız varlıklara ait tüm bilgiler geçmiş ve gelecekleri ile Allah-u Teala’nın ilmindedir. Kendi gaybına ait ilmini hiç kimsenin bilmesi mümkün değildir. Ancak Allah-u Teala dilediği peygamberlerine bu ilminden verir. Bunu da, onların risalet görevlerini yerine getirmede kolaylık sağlaması için vermiştir.374 Hz. Muhammed, Allah-u Teala’nın gayb bilgisini verdiği bir peygamberidir.

Hz. Muhammed, Allah-u Teala ne kadarını dilemişse ve kendisine ne kadarını vermiş ise, o kadarını bilmiştir. Alla-u Teala, geçmişte gerçekleşmiş veya gelecekte gerçekleşecek olan olayların bir kısmından Resulünü haberdar etmiştir. Hz. Muhammed, Rabbinden aldığı bu bilgileri insanlara açıklamış ve bunlar onun birer mucizesi olarak gerçekleşmiştir. Hz. Muhammed vermiş olduğu bu bilgilerin sahibinin kendisi değil, Allah-u Teala olduğunu açıklamıştır. Eğer Allah, dilememiş olsaydı kendisinin bu bilgilere sahip olamayacağını da belirtmiştir (A’raf 7/188).

1- Rumların Galib Geleceğini Bildirmesi

Arap Yarımadası dünyanın en büyük devletlerinden Doğu Roma (Bizans) ve İran ile komşu idi. Bu iki devlet kendi aralarında savaşmıştı. Savaş sonunda İran, Bizans’ı mağlup etmişti. Bizans bu savaşta çok büyük kayıp verdiği için, bu devletin varlığını koruması artık imkansız görünüyordu. Bizans, kitap ehlinden, İran ise ateşperest idi. Bu durum Mekkeli müşrikleri sevindirmişti. İranlıların ehli kitap olan Bizans’ı yendiği gibi, kendilerinin de Müslümanları yeneceklerini söylüyorlardı.375 Bunun üzerine Hz. Muhammed’e “Rumlar, İranlılara mağlup oldu. Ancak onlar bu

374 Cin, 72/26,27,28 ; En’am, 6/59.

yenilgilerinden sonra birkaç yıl içerisinde galip geleceklerdir. Eninde sonunda emir Allah’ındır. O gün müminler de sevinecektir. Bu ise Allah’ın Müslümanlara zafer vermesiyle olacaktır” (Rum 30/2-5) ayeti nazil olmuş ve Hz. Muhammed bunu insanlara açıklamıştır. Müşrik Araplar ise Bizans’ın yok olacağını düşündüklerinden bu zaferin hiçbir zaman gerçekleşemeyeceğini iddia ediyorlardı. Ancak çok geçmeden 627 yılında Rumlar Hz. Muhammed’in bildirdiği gibi ateşperest İranlıları yenmişlerdir.376

2- Kureyş Müşriklerinin Yenilgiye Uğrayacaklarını Bildirmesi

Hz. Muhammed’e ve inananlara her türlü işkenceyi yapan Kureyş müşriklerinin yenilgiye uğrayacaklarını ve arkalarını dönüp kaçacaklarını (Kamer 54/45) Hz. Muhammed, müminlere açıklamıştı. Bu haber ile az sayıdaki Müslümanlar rahat bir nefes almışlardı. Çünkü inananlar çok zor durumdaydılar ve müşriklerin kendilerini yok edeceğinden korkuyorlardı. Ancak bu haber ile korktukları gibi olmayacağını anlamışlardı. Hz. Muhammed’in söylediği her söz mutlaka yerine geliyordu ve ona inanan kimseler bunu çok iyi biliyorlardı. Hz. Muhammed müşriklerin yenileceği haberini Mekke’de iken vermişti. Zafer ise Medine’de Bedir savaşı sırasında gerçekleşmiştir.377 Hz. Ömer, müşriklerin yenilgiye uğrayacaklarına dair ayet indirildiği zaman hükmünün nerede ve ne zaman gerçekleşeceğini bilmediğini, ancak Bedir Savaşı sırasında Hz. Muhammed’in zırhını giyerek bu ayeti okumasından sonra bunun burada gerçekleşeceğini anladığını söylemiştir.378 Kureyş ordusu, Bedir Savaşında, İslam ordusu karşısında yenilgiye uğramıştır. Hz. Muhammed ise böyle olacağını Allah’ın bildirmesi ile yıllar öncesinden açıklamıştır.

3- Mekke’nin Fethedileceğini Bildirmesi

Hz. Muhammed, Mekke’den Medine’ye Hicret ettikten sonra, rüyasında müminlerin güvenli bir biçimde Mescid-i Haram’a girdiklerini ve Kabe’yi tavaf ettiklerini görmüştü. Bunu, Mekkeli Müslümanlara söylediğinde onlar bu habere çok sevinmişlerdi. Çünkü Mekke’den kendi yurtlarından, Medine’ye gelen Müslümanlar bir daha Mekke’ye gidememişlerdi. Ancak hepsinin gönlünde yeniden Mekke’ye gitmek vardı. Allah-u Teala, Resulünün görmüş olduğu bu rüyayı doğruladı. Mescid-i Haram’a korkusuzca gireceklerini peygamberine bildirdi (Fetih 48/27). Hz, Muhammed ve İslam ordusu hicretin sekizinci yılında herhangi bir zorlukla karşılaşmadan Mekke’ye

376 İsmail Aka, A.Alpaslan, vd. , a.g.e, C.I, s.233. 377İsmail Aka, A.Alpaslan, vd. , a.g.e, C.1, s.233. 378 H. ibrahim Bulut, a.g.e., s. 198.

girmişler ve bu şehri fethetmişlerdi.379 Hz. Muhammed’in Mekke’nin fethedileceğini söylediği zaman müşrik Araplar Müslümanları Mekke’ye sokmamakta kararlıydı. Görünüşte de Mekke’nin fethi mümkün değildi. Ancak Allah Resulü’nün sözleri doğru çıktı ve verdiği haber doğrultusunda Mekke fethedilmişti.

4- Hayber Kalesinin Fethinin Bildirilmesi

Hz. Muhammed, bir taraftan İslam Devleti’nin sınırlarını genişletiyor. Diğer taraftan da bu devleti güvence altına almak istiyordu. Hayber de, Medine’ye 150 km uzaklıkta oldukça verimli bir yer idi.. Medine’nin kuşatılmasında rol oynamıştı. Medine’den kaçan Yahudilerin büyük bir kısmı buraya sığınmışlardı. Zaten Yahudilerin yaşamakta oldukları Hayber bölgesi, Medine’den gelen Yahudiler ile de oldukça kalabalıklaşmışlardı. Hayber’e sürülmüş olan Yahudiler burada rahat durmuyorlardı. Etraftaki tüm kabileleri Müslümanlar aleyhine kışkırtarak Medine’deki Müslümanları buradan uzaklaştırıp yurtlarına geri dönmek istiyorlardı.380 Müslümanlar için oldukça tehlikeli bir hale dönüşen Hayber kalesi birkaç kez kuşatıldı ancak alınamadı. Nihayet Hz. Muhammed “yarın sancağı öyle bir kimseye vereceğim ki Allah onun eliyle fethi gerçekleştirecektir. O, Allah Resulünü seviyor, Allah Resulu’de onu seviyor” dedi. Sabah olduğunda Hz. Muhammed sancağı Hz. Ali’ye verdi. Hz. Ali, Hz. Muhammed’in dediği gibi Hayber’in fethini gerçekleştirdi.,381

Hz. Muhammed’in gayba ait verdiği haberler, bunlarla sınırlı kalmamıştır. Allah Resulü, son hastalığı sırasında kızı Hz. Fatma’nın kulağına bir şey söylemiş, Fatıma ağlamıştı. Daha sonra yine bir şey söylemişti ve Fatıma gülmüştü. Hz. Fatıma’ya önce ağlayıp sonra da gülmesinin sebebini sorduklarında, O babasının hastalığı sırasında vefat edeceğini söylediğini, bunun için ağladığını, ancak daha sonra ailesinden ona ilk kavuşacak kimsenin kendisi olacağını söylemesi üzerine de güldüğünü açıklamıştır. Gerçekten de Hz. Muhammed’in kızı Fatıma’ya söylediği gibi olmuştu. O hastalığı sırasında Hz. Muhammed vefat etmiş, ailesinden ise Hz. Fatıma vefat etmiştir. Hz. Muhammed, Yemen’in Suriye’nin, Irak’ın, Kudüs’ün, İstanbul’un fethedileceğini söylemiştir. Asırlar öncesinde vermiş olduğu bu haberler zamanı geldiğinde gerçekleşmiştir.382 Hz. Muhammed’e soylarını soranlara babalarının ve dedelerinin

379 A. Himmet Berki, O. Keskioğlu, a.g.e., s. 362

380 Ahmet Uğur, a.g.e., s. 68.; İhsan Süreyya Sırma , a.g.e. ,s.113-114. 381İsmail Aka, A.Alpaslan, vd. , a.g.e,, C.I, s.233-234.

isimlerini ve hangi kabileden olduklarını söylerdi. Bazı kimseler yanına gelmeden önce onlara neler yaptıklarını haber verirdi.383

Allah-u Teala, Hz. Muhammed’e, kendisine ait olan gayb bilgisinden vermiştir. Bu bilgileri doğruluğuna delil olarak kullanmasını istemiştir. Hz. Muhammed kendisine şüphe ile bakanlara aldırmadan Allah’ın bildirdiklerine iman etmiş ve bunları insanlara açıklamıştır. Bu bilgilerin haber verildiği şekilde gerçekleşmesi ise Hz. Muhammed’in mucizelerinden sayılmıştır.