• Sonuç bulunamadı

Veri analizin üçüncü aşaması olan eksen kodlamada, kodlar (kategoriler ve özellikler), tümdengelim ve tümevarım düşünme yoluyla diğerleriyle ilişkilendirilmeye çalışılır (Baş ve Akturan: 2017: 77). Eksen kodlama aşamasında kategoriler alt kategorileriyle sürekli karşılaştırma metoduyla, ilişkilendirilmiş ve bunlar arasındaki ilişki test edilmiştir. Bu yöntem ile, benzerlik gösteren kodlar bazen birleştirerek bazen modifiye edilerek kodlar arasındaki farklar bir önceki aşamada oluşturulan kodlara nispeten daha rafine, hatadan arındırılmış ve daha kristalize haline getirilmiştir. Burada stratejik boyutun, çevre koşulların ve faaliyetlerin kodlanmasıyla alt kategorilerin kategorilere bağlanması mümkün olmuştur. Bu aşamada kodların birbiriyle ilişkisini bulmak için kodların ilişkileri

tarayıcısı fonksiyonu kullanılmıştır. Veri analizinin bu aşamasında üretilen kategorilerin listesi ve bunlara atıf alan referans ifade sayıları Ek-3’te sunulmuştur.

Grafik 12: Eksen Kodlama Sonucunda Elde Edilen Kod Referans İfade Sayıları 10 11 24 25 26 37 37 37 46 46 55 65 85 96 101 105 113 121 136 147 155 187 189 233 237 385 0 50 100 150 200 250 300 350 400 450 Sürdürülebilirlik Kuluçka merkezi Ödüller Girişimcilik ekosisteminin Ticarileşme Bilgi sistemi ve takip İşbirliği ve etkileşim Yapılanma Lisansüstü tezler Teknoloji transfer ofisi Teknokent teknopark bilimpark cyberpark Değerlendirme ve geri bildirim Kültür İdari yapılanma Denetim ve geri bildirim Sınai ve fikri mülkiyet hakları

Teşvik faaliyetleri Stratejik Farkındalık faaliyetleri Destek faaliyetleri Potaniyel aktivasyon Grişimcilik ve yenilikçi kültürü Eğitim faaliyetleri Potansiyel geliştirme Projeler Çıktı faaliyetler

Eksen kodlama sürecinde kategorilerin geliştirilmesi devam eder, dolayısıyla bu kısımda sunulan kategoriler bir sonraki aşamada son hallerine ulaştırılır. Bu nedenle burada her bir kategori ile ilgili ayrıntılı açıklama ve bilgilere yer verilmeyecektir. Veri analizin bu aşamasında 26 kategori oluşturulmuştur. Grafik 12’de görüldüğü gibi bu kategorilerden en yüksek sayıda referans sayısı içerenler,

“çıktı faaliyetleri” (385), “projeler” (237), “potansiyel geliştirme” (233), “eğitim

faaliyetleri” ve (189), “girişimcilik ve yenilikçi kültürü” (187) olarak isimlendirilen kategorilerdir.

Yapılan görüşmelerde en çok atıf alan çıktı faaliyeti kodudur. Katılımcıların daha çok çıktılar üzerinde durdukları bu koda yapılan atıflardan anlaşılmaktadır. Bunun sebebi, mevcutta uygulanan endeks modelinin daha çok çıktı odaklı olmasından olabilir. Bir akademisyen olan katılımcı, çıktı konusunda fazla bir değer yaratılamadığı ve bunun bir kültür olduğunu ve zamanla çıktı konusunda ilerlemelerin kaydedileceğini düşünmektedir.

“Ama benim açımdan yani şimdi o da elbette ama ihracatın orada mesela ne kadarı ihracatı ne kadarı ürettiğinden gelir elde etmişler. Yani biz ne yapıyoruz sadece girişimciliği anlatıyoruz, girişimciliği anlatıyoruz anlatıyoruz, ama çıktı çok yok şuandaki durumu o aslında. Ama aslında o da olacak bu bir kültür, zamanla oraya odaklaşmak lazım.” G24

Bir teknoloji transfer ofisi müdürü, normalize işleminin yapılmasına tamamen karşıdır. Katılımcının tezi, üniversitelerin yaratmış oldukları mutlak olarak katma değerine bakılması gerektiğidir. Katılımcıya göre kaç tane öğretim üyesinin olduğu değil, günün sonunda üniversitenin ne kadar çıktı ürettiği önemlidir. Hatta girdilere dahi bakılmaması gerektiğini belirtmiştir. Katılımcının düşüncelerine ilişkin örnek ifade aşağıda yer verilmiştir.

“Beş tane girişimci çıkartalım, endeksin birinci sırasında tepeden girelim. Yani bu bir mantık almıyor. Bence şey olmalı. Yarattığınız çap. Çıkarttığınız patent aldığınız para. Kesinlikle girdilere bakılmamalı bu endekslerde diye düşünüyorum. Hiç normalize dahi edilmemelidir diye düşünüyorum. Öyle olmalı, ülkemiz için çıktıların faydası var.” G20

Çıktı boyutuna ilişkin bir katılımcı, çıktı odaklı bir değerlendirmenin yapılmasının çok yararlı olmadığını belirtmiştir. Üniversitelerin dış çevreyle etkileşimine yarattığı katma değerin daha önemli olduğunu söylemiştir. Konuyla ilgili düşünceleri şu şekildedir:

“Evet. Bu tabii, şöyle güzel bi soru burada bence sonuç olarak parametreler çıktılar. Tabii çıktılar, çok önemli işte şirketlerin sayısı, şirketlerin cirosu ondan sonra şirketlerin istihdam ettiği kişi sayısı, üniversiteden çıkan şirketlerin patenlerin, lisanslanan patent patentlerin sayısı büyüklüğü filan bana göre çok çok önemli ama, Türkiye'de bence gözardı edilen girişimcilik kültürüyle ilgili olarak bunu zaman çerçevesi birincisi, ikincisi de yarattığınız değerin üniversite olarak yarattığınız değerin sadece maddi veya parasal şeylerle ölçülmesi üniversitelerin şimdi değer yaratma diye en başta konuştuk ya, değer yaratma da aslında girişimcilikte de inovasyonda da hep ilk başlarda eee geleneksel olarak bakıldığında ekonomik değerler atma yani işte üniversitenin elde ettiği gelir. Projelerden elde edilen gelir diye hep bakılıyor buna. Ama. aslında değer tanımı, bırakın üniversiteyi artık

şirketlerde de yaratılan değerin büyüklüğü, parasal şeylerle ölçülmüyor şirketlerin

yarattığı sosyal değer işte birtakım sosyal faaliyetlere verdikleri destekler, toplumla ilgili konulara verdikleri destekler çok önemli çünkü onlar. Bir şekilde size zaten

şirketlere bile bir süre sonra gelir olarak dönüyor. Burada, şuraya bağlayacağım.

Türkiye'deki üniversitelerde hem bu çeşitli endekslerin değerlendirmesinde, hem de TÜBİTAK gibi kuruluşların Teknoloji Transfer Ofisinin performans değerlendirmesinde kullandığı işte patent sayısı, proje sayısı, bunlardan elde edilen gelir. Ve de en sonunda da TTO nun elde ettiği para üniversiteye kalan para ölçümünün ben çok doğru olmadığını düşünüyorum, çünkü üniversiteler bu kapsamdaki faaliyetleri ile yarattıkları değerin kendilerine yarattıkları parasal değerden çok ekosistem için yarattıkları değer çok önemli, yani sizin girişimciye Start up a kazandırdığınız para bırakın parayı onu tanıştırdığınız bir kişi bir network ve sonrasında onun bu elde ettiği yatırım veyahut bir akademisyeni size geldiğinde yönlendirmeniz onun projesiyle ilgili iş fikriyle yaptığınız yönlendirme aslında 2 - 3 yıl sonra belki çok farklı bir noktaya gidiyor. Bu somut çıktılarının ölçülmesi gerektiğini anlıyorum ama ben dünyada da bu konuda birçok teknolojik

transfer ofisiyle de konuştum. Oradaki TTO'ların birçoğu TTO'nun kendisinin elde ettiği gelir veya üniversiteye bu işlerden kalan para ölçümünün çok doğru olmadığını kendilerinin dış çevresel ekosisteme yarattıkları değerin ölçüldüğünü söylüyorlar.”

G19

Serbest kodlama sonucunda elde edilen bulguları tanımlarken “projeler” olarak adlandırılan kod hakkında açıklamalarda bulunulduğundan, burada tekrar yer verilmesine gerek duyulmamıştır.

“potansiyel geliştirme” olarak adlandırılan kod, öğrencilerin sahip olduğu potansiyelini nasıl ve ne ölçüde geliştirilebileceği ile ilgili bilgiler içermektedir. Katılımcılar genel itibariyle öğrencilerin teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerektiği ile ilgili verebilecek örnek ifadeler aşağıdadır;

“Bir politika yani tabii hükümet politikası olduğu gibi aynı zamanda yerel anlamda yerel bir politikalarında burada ortaya çıkarması geliştirmesi gerekiyor.

İşte sivil toplum kuruluşlarıyla belediyelerle kamu kurumu ve kuruluşlarıyla acaba

Bu konuda ne gibi araştırma projeleri yapılabilir. Öğrencilerimizin de olan bu potansiyel yani girişimcilik potansiyeli nasıl harekete geçirebilir, bu konularda yoğun bir şekilde çaba göstermek gerekiyor.” G04

“Hmm eee tabiiki de destekleme de önemli, işte burada destek mekanizmaları olmalı, yani demin de bahsettiğim gibi idari birimler veya paydaş olunun kurum dışı yapılar destek faaliyetlerinde bulunuyor mu buna bakılabilir. Teşvik sisteminin olup olmadığına bakılabilir. Bütün bunlar girdi faaliyetleridir elbette. G05

“Gençlerimize baktığımızda inanılmaz çok fazla bir mezuniyet mezun öğrenci vermekteyiz, özellikle iktisadi ve idari bilimler fakültesi bölümü öğrencilerinde. Bu öğrencilere de girişimciliğe, özelde çok fazla teşvik ediyoruz ki. Bu anlamdaki kendilerini geliştirebilsinler aynı zamanda işsizlik. işsizliğinin önlenmesi açısından da girişimciliğin teşvik edilmesi, istihdamın yaratılması adına da katkı sağlayacağını düşünüyorum dolayısıyla bu bağlamda üniversitelere büyük görev düştüğünü söylebiliriz.” G09

Eksen kodlama aşamasının sonunda en çok atıf alan dördüncü kod, eğitim

verilmesini, ders müfredatların içeriği, verilen girişimcilik sertifikaları, sunulan derslerin çeşitliliğ, derslere öğrenci katılımları gibi konuları içermektedir.

“Girişimcilik alanında bizim özellikle ………….. Üniversitesi İşletme Fakültesi bünyesinde hocalarımızın özellikle bu konuda çok hassasiyeti mevcut. Biz bunu göz önünde bulundurarak girişimcilik dersleri veriyoruz. Aynı zamanda işletme bölümünün altında ikinci öğretimde bir de girişimcilik programımız var. Girişimcilik programımızda, girişimcilik ile ilgili dersler verdiğimiz gibi, diğer işletme dersleriyle de bu programımızı destekliyoruz.” G09

“Tabiiki derslerin sayısı önemli sayısı tabiiki, bunlar önemli. Girişimcilik derslerin sayısı önemli, öğrenci sayısı da önemli, derslere giren toplam giren öğrenci sayısı da önemlidir.” G26

“Şimdi şöyle aslında realite farklı uygulama farklı. Realite nedir, rektör diyor ki, programınıza koyacaksınız diyor. Konuluyor doğal olarak, kaç öğrenci seçiyor? Bence bu hatta yani çünkü mesela asıl olan öğrencilerin seçmesi, tüm mesele bölüm tabii, kaç bölüm mesela en çok bizde bölüm mühendislik Fakültesinin tüm bölümleri kabul ediyor. Eczacılık Fakültesi, Fen Fakültesi, Ziraat Fakültesi bunlardan öğrenci geliyor. Hepsi kabul ediyor. Yani en büyük önemli fakülte, Tıp Fakültesi, ben gidiyorum, ayrı bir ders için, çünkü onlar farklı oldukları için. Ama herkes kabul ediyor, ama öğrenci bunlardan geliyor. Çünkü İİBF'den gelmiyor, neden, çünkü ben zaten girişimciliği işletmeden alıyorum diyor. Ama biz burada biraz daha yani eczane şey değil, yani biz ofis açma girişim olarak değerlendirmiyoruz bir teknoloji tabanlı şirket yaratması lazım.” G23

En çok atıf alan beşinci kod “kurumsal girişimcilik kültürü” kodudur. Görüşmeler esnasında katılımcılar girişimcilik kültürün çok geniş bir kavram olduğunu belirtmişlerdir. Girşimcilik kültürü ülkeden ülkeye, bölgeden bölgeye değişen bir konudur. Üniversite yönetimlerin tutumu, girişimciliğe atfedilen ilgi düzeyi ve herkes tarafından benimsenmesi gerektiği gibi konuları kapsamaktadır. Görüşmeciler bir üniversitenin girişimcilik kültürü ile ilgili şu ifadelerde bulunmuşlardır;

“Bu yapı, bizim gibi ülkelerde özellikle gelişmekte olan ülkelerde, kesinlikle bir kurumsal sahiplik ile yürüyebilmelidir. Çünkü bizler her zaman yoldan sapma şey olayı vardır, dolayısıyla girişimcilik, ARGE inovasyon ekosistemi kurumsal bir yapıyla sürdürebilirse başarıya ulaşabilir ve bu da sürdürebilirliği sürekliliği sağlanırsa. Mesela bizde şuanda ARGE inovasyon ve girişimciliğin bir rektör yardımcısı var, sorumlu. Üniversite araştırma politikasını BAPlarını sanayi kontratlarını bir rektör yardımcısı sorumlu dolayısıyla o yardımcı bu vizyonu götürmeye çalışıyor. Bu böyle olmazsa ben o zaman A için öbür rektör yardımcısına, B için öbür rektör yardımcısına gidersem... Yorucu olur ve sıkıntılı olur.” G18

“Üniversitenin girişimcilik kültürünü gösteren birçok parametre var bunlardan bir tanesi işte biraz önce bahsettiğimiz gibi dersler verilen eğitim müfredatta yani bölümlerin derslerinde, lisans yüksek lisansta girişimciliğin inovasyonla ilgili verilen dersler, bunları sayısı, içerikleri göstergedir ikincisi üniversitenin Teknoloji Transfer Ofisinin kuluçka merkezinin teknoloji gelişme bölgesinin varlığı, bunun bir göstergesidir ve bunların aslında faaliyetleri işte düzenledikleri etkinlikler, verdikleri eğitimler yürüttükleri projelerde üniversite sanayi projeleri Start-up şirketlerin, girişimcilerin sayısı. işte. ürettikleri katma değer, bunlar hepsi. girişimcilik kültürünün göstergesidir bile, organizasyonda, aslında bence önemli bir gösterge ister işte üniversitede bununla ilgili bir rektör yardımcılığının olması işte. hani vardır ya akademik işlerden sorumlu vesaire inovasyondan girişimcilikten sorumlu bir rektör yardımcısının olması ona bağlı bir organizasyonun olması, araştırma merkezlerinin kuluçka merkezinin teknoloji transfer ofisinin, Bunlar hep girişimci kültürünün göstergeleridir diye düşünüyorum. … Üniversitenin stratejik planında aslında girişimcilikle ilgili girişimci üniversite olmakla ilgili hedeflerin olması. Bununla ilgili politikaların olması, üniversite mesela bir araştırma politikasında olması veya ARGE inovasyon politikasının olması.… web sitesinde üniversitenin bu konudaki faaliyetleriyle ilgili haberlerin veya bilgilerin ne kadar yer bulduğudur. Üst yönetimin, rektörün, özellikle girişimci üniversiteyle ilgili hem faaliyetleri hem etkinlikleri destekleme, hem de organizasyonu sahiplenme düzeyini ifade eder.” G19

“Girişimcilik kültürü nasıl kalite yönetiminde toplam kalite yönetimi diyoruz da toplam girişimcilik kültürü diye bize yeni bir literatüre kelime kazandıralım

Toplam lafı çok önemli. Yani girişimciliğe en tepemizde rektörümüzden en alt seviyede ve bütün öğrencilerimizi de kapsayacak şekilde bütün personelimizi ve öğrencilerimizi içine alabiliriz, toplam girişimcilik diye bir kavramı, burada ortaya atmış olalım. Gerçekten de girişimcilik kendiniz, girişimci olmasanız bile bir kurumun toplamında yer alıyorsa ve bunun kültürü yerleşmişse o zaman gerçekten girişimcilikten bahsediyor olabiliriz. Önce bizler girişimciliğin nasıl olduğunu anlayacağız ve anlatacağız ki öğrencilerimiz de ona göre bu girişimciliği, kendi kafalarında tartıp biçebilsinler girişimcilikle ilgili her türlü boşluğu doldurmanız lazım. … O yüzden her anlamda üniversitemizde öğrencimiz, ne kadar memnun veya bizim iç müşterimiz dış müşterimiz ne kadar memnun. Bunu ölçmekle mükellefiz, o da işte toplam kalite yönetimi ikisi çok iç içe konular.” G16

Eksen kodlama aşamasında geçici kategoriler oluşturulmuştur. Bu aşamanın sonunda 26 kategoriye ulaşılmıştır. Bir sonraki adımda seçici kodlama aşamasında geçilmiştir.