• Sonuç bulunamadı

1.1.3. İ lköğretime Hazı rlı k Çalı ş maları nı n Alanları

1.1.3.2. Dikkat ve Hafı za Becerileri (dikkat, ayı rt etme, akı lda tutma):

Okula hazır bulunuşlukta ve öğrenmenin gerçekleşmesinde dikkat ve hafızanın gelişmesi önemli rol oynamaktadır. Chaplin’e (1985) göre; dikkat ilgi sınırınıbelirleme ve odaklaşma ile duygusal ifadede berraklıktır (Akt: Ülgen, 2004:130).

“Dikkat, psiko-fizik enerjinin bir nokta üzerinde toplanması” demektir (Polat Unutkan, 2006:64). Başka bir deyişle dikkat, çocuğun ilgili uyarıcıya dikkat etme yeteneğidir ve tüm öğrenmeler için ön koşuldur.

Polat Unutkan’ a (2003) göre; okul öncesi dönemde çocukların dikkatlerini yoğunlaştırma süreleri kısıtlıdır, olayların sadece bir yönüne dikkat ederler ve farklı yönlerini göremezler. Yaşla birlikte artan dikkat süresi, çocuğun ilgi alanları doğrultusunda gelişir. Feldman’a göre çocuklar belli bir ilgi alanızincirinde ilerler ve ilgi alanlarıbireyseldir. Bu nedenle, öncelikle, çocuğu tüm boyutlarıyla tanımak, ardından dikkatini bir olay veya durum üzerinde odaklayabilmesi için ilgisini çeken fikirlere ve aktivitelere yer verilmesi gereklidir. Başarılı öğrenim durumları yaratabilmek için, çocukların kendilerini ve çevrelerini keşfedecekleri, ilgi ve gereksinimlerine uygun sınırlandırılmamışortamlara ihtiyaçlarıvardır (Tuğrul, 2002: 143). Böyle ortamlarda çocuklar, çevresiyle iletişim içinde, etkin katılımda bulunurlar ve kalıcıöğrenme gerçekleşebilir. Ayrıca, çocukların ilgilerini çeken aktiviteler aracılığıyla daha kolay öğrendikleri, bir konuya tam olarak odaklalanıp anladıklarında ve yeterlilik kazandıklarında haz aldıkları, bununda öğrenme başarısınıartıran ciddi bir fırsat olduğu bilinmektedir (Tuğrul, 2002:145) .

İlköğretime ya da bir başka deyişle öğrenmeye hazır bulunuşlukta, çocukların dikkatinin gelişmişve konsantrasyon süresinin uzamışolmasıçevresindeki her şeye ilgili olan çocuğun öğrenmeye odaklanabilmesi , okula uyumu ve öğrenme başarısıiçin önemlidir (Aşıcıvd., 2010:67).

Okula hazır bulunuşlukta dikkat süresinin yanısıra hafızanın da gelişmişolması önemli bir konudur. Hafıza; uyaranların algılanması, düzenlenmesi, saklanması, gerektiğinde hatırlanmasısürecini ifade eder ve öğrenmeyle yakından ilişkilidir. Çocuklar erken yaşlarda birkaç gün ve birkaç saatle sınırlıkalan olay ve durumları hatırlayabilirler. Ancak, dört yaşındaki çocuklarda bir yıl önceki durum ve olayları hatırladıklarına dair izler görülmektedir. İlkokul döneminde ise; çocuğun sembollerin anlamlarınıöğrenmesi, mantığın gelişmeye başlamasıve bir hatırlama stratejisinin oluşmasıyla hatırlama gücü artmaktadır (Polat Unutkan, 2006:65). Dikkatte olduğu gibi hafızanın gelişebilmesi için çocukların ilgi ve gereksinimlerine cevap verecek ortamlar yaratılarak, öğrenme motivasyonlarının artırılmasıgerekmektedir.

1.1.3.3. Matematik Becerileri (0–9 arasırakamlarıtanıma, setler oluşturma,

renkleri, şekilleri öğrenme, sıralama vb):

Bireylerde düşünmeyi sağlayan ve başkalarıyla iletişimi güçlendiren önemli bir araç ve yaşamın her alanında var olan bir ihtiyaç olan matematik; aritmetik, geometri, büyüklük, uzunluk, ağırlık, hacim, sayılar gibi matematiği oluşturan kavramlar ve bunların birbirleriyle ilişkilerini, sembollerini kapsayan bir bilim dalıdır. “Matematik ilişkileri keşfetme ve bu ilişkileri sembolik (veya soyut) formda ifade etmedir” (Güven,2000:43). Moursund’a (2007) göre matematik, disiplinlerarasıbir araç olarak kişinin bilgiyi kullanarak organize etmesidir”

Çocuklar matematikle erken yaşlarda tanışırlar ve farkında olmadan matematiksel pek çok deneyim yaşarlar. Çocuklar, günlük hayatın her alanında var olan pek çok matematiksel kavramıdeneyimleri sonucunda doğal olarak öğrenebilirler. Örneğin; çocuk, annesiyle alışverişe gittiğinde, televizyon izlerken, bilgisayarla oyun oynarken, dergileri, gazeteleri karıştırırken hep matematikle yüzyüzedir. Bu nedenle çocuk, pek çok matematik bilgisine erken dönemde aşinalık kazanır. Çocuğun erken yaşlarda edindiği bu deneyimler ilerideki öğrenmelerine de temel oluşturur (Güven, 2004:116).

Okul öncesi dönemde matematik eğitimi sayı, şekil, zaman, ölçme, veri analizi ve problem çözme gibi beceri ve kavramlardan oluşmaktadır (NCTM, 2010; Sezer,

2008:27). Çocukların her gün yaşadıklarısomut deneyimler; örüntüleme, sınıflama, gözlemleme, sıralama, grafik çizme, ölçme, kıyaslama gibi konular, uygun gelişimsel yollarla ve erken matematik gelişimini destekleyen uygulamalarla desteklenmelidir. Çocukların ilk altıyılındaki öğrenmeleri üzerinde yapılan araştırmalar daha sonraki öğrenim basmaklarında matematik alanında başarılıolabilmelerinin erken çocukluk dönemindeki eğitimleri ile yakından ilgili olduğu vurgulamaktadır (Güven ve Balat, 2006: 397).

Erken çocukluk yıllarında verilecek matematik öğretiminde; çocukların bilgiler arasında bağlantıkurmalarına yardım etme, kavram yanlışıyapmama, çocukların fikirlerini sunmalarıve tartışmalarıiçin fırsat sağlama, problem durumlarıoluşturma ve çocukların çözebilmesine rehberlik etme, geri dönüt verme gibi tekniklerin kullanılması gerekmektedir (Gifford, 2004:113). Çocuklar matematiksel kavramlarıve becerileri geliştirmek için deneyimlere ihtiyaç duymaktadır. Bu nedenle çocuklar okul öncesi dönemde, ileride karşılacaklarısoyut matematiksel kavramlarıanlayabilmek için öncelikle bire bir eşleştirme, sınıflama, artırma, eksiltme, veri analizi, ölçme gibi kavram ve becerilerle ilgili çalışmalar yapabilmelidir (Charlesworth ve Lind, 2003: 408). Okul öncesinde yapılacak olan bu çalışmalar, çocukların ilköğretime hazır bulunuşluk açısından matematiksel gelişimle ilgili ön bilgilerini inşa etmelerini sağlayacaktır.

Okul öncesi dönemde çocukların matematik becerilerinin gelişimi için gerekli bazıyeterlikleri Polat Unutkan (2006) şu şekilde belirtmektedir:

 Betimleme: Bir nesnenin bir veya daha fazla özelliğinin farkına Varmak,

 Örüntüleme: Nesnelerin dizilişlerini değiştirme, betimleme, yeniden yaratma gibi etkinlikler uygulamak,

 Kıyaslama: Nesneleri yan yana koyarak kıyaslamalar yapmak; birebir eşleme ilkesini kullanarak iki kümenin denkliğini bulmak,

 Eşitleme: Kümelerin aynısayıda nesneye sahip olmasını

sağlamak; birebir eşleştirme ilkesini kullanarak eşitliği kavratmak,

 Birleştirme ve ayırma: Kümeleri, içine üyeler ekleyerek veya çıkartarak büyütmek ve küçültmek,

 Sınıflama: Nesneleri renk, şekil veya doku gibi özellikler açısından gruplara ayırmak,

 Sıralama: Nesneleri uzunluk, renk tonu, ağırlık gibi niteliklere göre dizmek,

 Semboller kullanma: Grafikler çizmek, rakamlarıtanımak veya yazmak,

 Geometriyi anlamak: Açık-kapalı, içinde-dışında, düzlemsel- uzaysal geometrik şekilleri kavramak (s.66).

1.1.3.4. Bilimsel Düşünme Becerileri (Tümdengelim, tümevarım, problem

çözme, neden-sonuç ilişkileri kurma):

Okula hazır bulunuşlukta önemli becerilerden bir diğeri ise, okul öncesi eğitimde bilimsel düşünme becerilerinin kazandırılmasıdır. Bilimsel düşünme ile ilgili beceriler çocukların okula ve öğrenmeye hazır oluşluğunun yanısıra yaşam boyu öğrenenler olarak yetişmelerinde de çok önemlidir.

Bilim var olan, fakat bilinmeyen bir düzeni, ilişkiyi araştıran ve gerçeği bulmaya yönelmişbir araştırma olarak tanımlanmaktadır. Çocuklar içinde bulundukları dünyayıanlamak için doğduklarıandan itibaren çevrelerinde olup bitenleri tükenmeyen bir enerji ile araştırmaktadır. Çevreleriyle yoğun bir etkileşime giren çocukların merak duygularınıcanlı, cansız varlıklar; nesnelerin boyut, hareket, sıcaklık, koku, renk gibi özellikleri; ısı, ışık ve ses gibi faktörler harekete geçirmektedir. Okul öncesi dönemde çocukların sorularıbu merak duygusunun sonucunda ortaya çıkmaktadır. Merak ve zekanın bir ürünü olan bilimsel düşüncenin gelişimi ise, tüm bu soruların cevaplarına ulaşmada temel nokta olmaktadır (Alisinanoğlu vd., 2007:12).

Okul öncesi dönemde, çocukların bilimsel düşünme becerilerinin gelişimini destekleyebilmek için duyularını kullanarak araştırabilecekleri, meraklarını giderebilecekleri, neden-sonuç ilişkilerini görebilecekleri, çeşitli fikirler ileri sürerek tahminlerde bulunabilecekleri fırsatlar verilmeli ve uygun eğitimsel ortamlar

yaratılmalıdır (Polat Unutkan, 2006:67). Bilimsel düşünme becerilerinin okul öncesi dönemde desteklenmesini sağlayan en önemli etkinliklerden biri ise fen etkinlikleridir. Fen etkinlikleri, ilköğretime hazır bulunuşlukta çocukların kazanmasıgereken pek çok becerinin kazanılmasına olanak sağlamaktadır. Fen etkinliklerinin temel amacı, çocuğun tahminler ve gözlemleri sonunda yorumlar yapabilmesidir. Bu amaçla okul öncesi dönemde, çocukların sorgulama, gözlem yapma, test etme ve yorumlama becerilerini geliştirecek çalışmalara yer verilmesi gerekmektedir (Ünal ve Akman, 2006:252). Uygun yöntemler kullanılarak planlanan ve uygulanan fen çalışmalarıçocukların gelişimlerinde ve okula hazırlanmalarında etkili olmaktadır. Ayrıca, çocukların erken yaşta fen ile karşılaşmalarıdaha sonraki eğitimlerinde bilimsel kavramlarıdaha iyi anlamalarınısağlamaktadır (Alisinanoğlu vd., 2007:41).

1.1.3.5. Sosyal Beceriler (sırasınıbekleme, başladığıbir işi bitirme, verilen