• Sonuç bulunamadı

1.3. ÇALIŞMAYA İLİŞKİN TEMEL KAVRAMLAR

1.3.3. Dikili Ağaç Satışı Konusunda Yapılan Çalışmalar

Dünya literatüründeki dikili ağaç satışı (stumpage, standing timber sales) uygulamalarını 2 şekilde değerlendirmek gerekmektedir. Birincisi, kesilmesine karar verilen bölme veya ormanların satışı, ikincisi ise, kesilmesine karar verilen ağaçların satışıdır (İlter ve Ok 2007). Dünyada dikili ağaç satışı konusunda yapılmış birçok çalışma olduğunu söylemek mümkündür. Bu çalışmalar incelendiğinde özellikle Amerika, Kanada ve İskandinav ülkelerinde ileri pazar analizlerine yönelik yapılan araştırmalar karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmalardan bazıları aşağıda özetlenmiştir.

Brown ve diğ. (2010) tarafından hazırlanan çalışmada, Minnesota’nın kerestelik ağaç dikili satış pazarının önemli ölçüde gerilemesinde uygulanan politikalar, işlemler ve Minnesota’nın kamu arazisindeki kerestelik ağaç dikili satış programlarındaki sözleşme koşulları incelenmiştir. Özellikle MNDNR (Minnesota Department of Natural Resources: Minnesota Doğal Kaynaklar Bölümü) tarafından yönetilen hükümet kontrollü orman alanlarından kerestelik ağaç satışı uygulamalarının geliştirilerek artırıldığı ifade edilmektedir. Çalışmada dikili satış fiyatlarına etki eden koşullarla ilgili ve eyalet kerestelik ağaç satış işlemlerinin nasıl tayin edildiğinin anlaşılabilmesi için bir çalışmanın yapılması gerektiğini tavsiye etmektedir.

Çalışmada, ülkenin eyalet kerestelik ağaç satış politikaları ve programlarının karakteristikleri ortaya konulmuş, eyalet kerestelik ağaç satış politikaları ve programlarının ulusal bir araştırması yapılmış ve kamu kerestelik ağaç satış planını ve yönetimini geliştirmek için fırsatlar tanımlanmıştır. İkinci olarak, İG analizi yöntemi kullanılarak kamu kerestelik ağaç satış yönetim stratejileri ve Amerika dikili satış pazarlarından seçilmiş eyalet kerestelik ağaç satış programı yöneticilerinin tutum ve davranışları kalitatif (nitel) olarak belirlenmiştir. Daha sonra, MNDNR kerestelik ağaç dikili satış kayıtları kullanılarak dikili satış fiyatlarını etkileyen sözleşme, arazi özellikleri ve yönetimsel faktörlerin nasıl etkilediğinin ekonometrik bir analizi yapılmıştır. Akabinde, eşleştirilmiş açık artırma deneysel ekonomik analiz yöntemi (paired bidding experimental economics methodology)’ni kullanarak rezerv fiyatları (reserve prices) ve kerestelik ağaç satış sözleşme uzunluğu değiştiğinde MNDNR dikili satışları için alıcıların ödeme meyillerinin nasıl değiştiğinin ampirik bir değerlendirmesi yapılmıştır. Son olarak, Minnesota, Wisconsin ve Michigan’daki DNR dikili satış alıcıları ve DNR ormancıları tarafından fark edilen Lake eyaletindeki Minnesota dikili satış fiyatları üzerindeki önemli etkiler kantitatif (nicel) olarak belirlenmiştir.

Brown (2010) doktora tez çalışmasında özetle etkin ve verimli bir kerestelik ağaç satış programını belirten sözleşme şartlarını, işlemleri ve politikaları tanımlamaya çalışmıştır. Daha belirgin bir şekilde bu çalışma, dikili satış için ödenen fiyatı etkileyen pazar koşullarını, yol karakteristiklerini, sözleşme şartlarını ve yönetimsel işlemleri içeren çeşitli

faktörlerin derecesini değerlendirmeyi ve ABD’deki etkin eyalet kerestelik ağaç satış programları ile ilgili yönetimsel işlemlerin önemli karakteristiklerini tanımlamayı amaçlamıştır. İlk olarak, ülkenin tamamının eyalet kerestelik ağaç satış programlarıyla ilgili yönetimsel prosedürler ve karakteristiklerini tanımlamak için eyalet kerestelik ağaç satış programları ulusal anketi kullanılmıştır.

İkincisi, kamu kerestelik ağaç satış yönetimini etkileyen ortak engeller hakkında seçilmiş eyalet kerestelik ağaç satış programı danışmanlarının davranışlarını ve algılarını elde etmek için İG analizi metodolojisi kullanılmıştır. Üçüncü olarak, Minesota Doğal Kaynaklar Bölümü’nün kerestelik ağaç satış kayıtları, dikili satış fiyatlarını etkileyen yönetimsel faktörler, sözleşmenin nasıl yapıldığını tanımlamak için hedonik analiz yapılmıştır. Son olarak, kerestelik ağaç satış sözleşmesi uzunluğu ve rezerv fiyatlar değiştiğinde Minesota Doğal Kaynaklar Bölümü (MN DNR) dikili satışları için satıcıların ödeme meyillerinin nasıl farklılaştığını tayin etmek için eşli bir açık arttırma ekonomik saha çalışması kullanılmıştır.

Dünyada dikili satışlar üzerine yapılan çalışmalarda gelinen son noktaya nazaran ülkemizde dikili satışlarla ilgili yapılan çalışmaların ise, başlangıç aşamasında ve yetersiz sayıda olduğu söylenebilir. Bununla birlikte dikili satışlar ülkemiz için yeni sayılabilecek bir uygulamadır. Yapılan sınırlı sayıdaki çalışmalar da çoğunlukla durum tespiti niteliğindeki çalışmalardır. Çalışma sonuçlarının dikili satışlara yön veren veya politika geliştirmeye yenilik sonuçlar olduğunu söylemek zordur. Ayrıca literatürde ormancılıkta ilgi grubu analizi ve yapısal eşitlik modellemesi çalışmalarının da yetersiz düzeyde olduğu görülmektedir. Bu bağlamda ormancılıkta pazarlama, dikili satışlar, paydaş analizi ve yapısal eşitlik modellemesi üzerine yapılmış olan çalışmalar aşağıda özetlenmektedir.

Dikili satışlarda verim yüzdesi hesaplamasında ve buna bağlı olarak hesaplanan muhammen bedelde kullanılan tek girişli hacimlendirmeye dayalı hesaplamaların yanlış sonuçlar verebildiğini, buna karşılık çift girişli hacim tablolarının kullanımının daha sağlıklı ve hata payı çok daha düşük sonuçlar verdiğini ve bu yöntemin kullanılması gerektiğini vurgulayan Erkan ve diğ. (2010) makalelerinde, dikili satış talimatı uyarınca

yapılan uygulamalarda satışa esas dikili kabuklu gövde hacim belirlenmesinin daha sağlıklı nasıl yapılabileceğini araştırılmışlar ve bu kapsamda çift girişli hacim tablosu kullanımının daha sağlıklı hacim değerlemesi yapılabileceği sonucuna varmışlardır.

Özellikle yakın tarihlerde tamamlanan bir diğer çalışma Alkan ve Şahin (2011) tarafından “Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Dikili Satış Uygulamaları Konusunda İlgi Gruplarının Görüşleri” başlıklı araştırma projesidir. Bu proje de kapsamlı olarak incelenmiş ve paydaş analizinde yol gösterebilecek noktaları tespit edilmiştir. Bu çalışmada belirlenen ve doktora tez çalışmasına yön verebilecek konular şu şekilde özetlenebilir. Dikili satış uygulamalarının tarafları olan; ormancılık örgütü teknik elemanları, yüklenici ve kooperatif yöneticileri ile mülki sınırları içerisinde dikili satış uygulaması yapılan orman köylülerinin yöntem ve işleyişi hakkındaki görüşlerine başvurulmuştur. Burada dikili satışlarda paydaşların OGM personeli, yüklenici firma sahipleri, ORKOOP yöneticileri ve orman köylüleri olarak belirlendiği görülmektedir.

Bulgular bölümünde dikili satış yönteminin gelecekte daha yaygın bir şekilde uygulanacağı konusunda ormancılık örgütünün iradesinin bulunduğunu bildirmektedir. Araştırma alanı olarak seçilen Doğu Karadeniz bölgesinde görüşme yapılan taraflarda, bir takım sorunlara rağmen dikili satışın daha yaygın uygulanacağı konusunda paralel bir fikir oluşmuştur. Yöntemin tamamen terk edilmesine dair fikir beyan edenlerin sayısının az olduğu bildirilmektedir. Beyan edilen sorunlar genellikle sürecin işleyişi ve bu işleyiş sırasında yaşanan olumsuzluklar üzerinde odaklanmış, çözüme yönelik önerilerde bulunulmuştur.

İslamoğlu (2010) tarafından “Devlet Ormanlarında Yapılan Dikili Ağaç Satışının Paydaşlar Açısından İrdelenmesi (Trabzon Orman Bölge Müdürlüğü Örneği)” başlıklı yüksek lisans tezi çalışmasında Trabzon Orman Bölge Müdürlüğü’nde dikili ağaç satışının paydaşlar açısından nasıl değerlendirildiği üzerine anket çalışması ve bunlara ilişkin bulgular ve sonuçlar yer almaktadır. Çalışmada paydaşların OGM çalışanları, orman köylüleri ve odun kökenli ürün işleyicileri olarak belirlendiği görülmektedir. Araştırma sonucunda dikili satışlarla ilgili olarak bir takım olumlu ve olumsuz etkilerin olduğu ortaya konmaktadır. Olumlu etkilerin dikili ağaç satışlarının işletme masraflarını azaltıcı, sosyal baskılı alanları

azaltıcı, üretimde çalışan orman köylüsünü sigorta kapsamına alması, ormanlar üzerinde önemli bir tahrip edici etkisinin olmaması, orman ürünlerinin orman depolarında beklemesiyle ortaya çıkan kalite düşüklüğünün ortadan kalkması olarak ifade edilirken, olumsuz etkilerin ise; orman köylülerinin işçilik gelirlerini azaltması, orman köylülerinin gelirlerinin az olması nedeniyle dikili satışı almada zorlandıkları, geleneksel üretim metodunda kooperatiflere verilen hakların dikili satışta verilmemesi nedeniyle kooperatiflerin üretim işinin dışında durması, orman ürünlerinin satışının temelini oluşturan verim yüzdesinde gerçekçi olunamadığı takdirde orman köylüsü ve odun kökenli ürün işleyicilerinin orman işletmeleri ile ilişkilerinin zedelenmesine neden olması, büyük miktarlarda üretim işlerinin aynı kişiler tarafından yapılıyor olması ile üretim işlerinin sayılı kişiler elinde toplanabileceği belirtilmiştir. Bu olumsuzlukların giderilmesi için uygulamanın yeniden gözden geçirilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.

Sarcan (2011) tarafından ele alınan çalışmada dikili ağaç satışı yönteminin sanayi kuruluşları çerçevesinden değerlendirilmesi yapılmıştır. Çalışmada özetle dikili ağaç satışının tanıtımı yapılarak hacim hesabı ve verim yüzdeleri hesaplamasından bahsedilmektedir. Bunun yanında dikili ağaç satışlarından beklenen faydalar 6521 nolu tamim çerçevesinde değinilmiştir. Firmalar açısından dikili ağaç satışına ilişkin özellikle dikili ağaçların kesimi sırasında kalan meşcereye zarar verebilme riskleri vurgulanmıştır. Ayrıca firmaların dikili ağaç satışı uygulamalarında yeterli teknik bilgi, deneyim ve organizasyona sahip olmadıkları ifade edilmiştir. Çalışma sonucunda OGM’nin rasyonel ve çağdaş ormancılık yapabilmek için profesyonel firmalara ihale yolu ile üretim işçiliği hizmeti alma modelini ciddi anlamda gündeme aldığı vurgulanmaktadır. Dikili ağaç satışlarının sadece OGM’nin üretim maliyetlerini alıcılara yüklediğini ve bu sayede her hangi bir kâr elde edemediğini hatta alıcıların maliyetlerinde de düşürücü bir etkisinin olmadığını bildirmektedir.

Yeni (2013) tez çalışmasında araştırma alanı olarak Borçka Orman işletme Müdürlüğü seçerek 2006-2010 yılları arası dikili satış ve depo satış miktarlarını, kârlılık karşılaştırmaları ve Başköy Orman İşletme Şefliğinden seçtiği üç farklı bölmeden depo satışı ve dikili satış miktarlarının kâr oranları karşılaştırmalarını tür bazında yapmıştır.

Araştırmadan çıkan sonuçlara göre, Borçka Orman İşletmesinde üretim rakamlarında bir değişiklik olmamasına rağmen satış yöntemlerinde dikili satışların yıllar içinde artışa geçtiği gözlemlenmiştir. Kârlılık oranları kıyaslandığında ise, 2006-2010 yıllarında dikili satışların depo satışlarına göre kârlı olduğu, 2011 yılında özellikle Türkiye’ye dış ülkelerden emval girişinin azalması sonucu alıcıların iç piyasaya yönelerek depo satış fiyatlarını yükselttiklerini, böylece depo satışlarının kârlılık miktarının dikili satışları geçtiğini belirtmiştir. Çalışmanın bir diğer bulgusu ise, satış yöntemlerinin kârlılığında ağaç türlerinin özelliklerinden çok depo vahidi fiyatı için kullanılan kriterlerin etkin olduğu ifade edilmiştir. Çalışmanın sonuç bölümünde, teknik elemanların işletme kârlılığı ve toplum memnuniyeti dengesini sağlayacak şekilde satış yöntemlerinden herhangi birini tercih etmeleri önerilmiştir.

Yener (2014) yüksek lisans tez çalışmasında Kahramanmaraş Orman İşletme Müdürlüğü Çınarpınar Orman İşletme Şefliği’nde 2 adet bölme seçilerek vahidi fiyat ve dikili satışların karlılık karşılaştırılması yapılmıştır. Ayrıca üretim yapılan bölmelerde meşcere zararı açısından herhangi bir farklılık olup olmadığı belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma sonucunda özellikle üretim maliyetlerini alıcılara yüklediği için orman işletmelerinin üretim masrafları kalemlerinde düşüşe neden olduğu vurgulanmaktadır. Bu durumun orman işletmelerinin karlılığını ve alıcıların üretim maliyetlerini düşürücü etki yapmadığı da ifade edilmektedir. Aksine uygulamada orman köylüsünün vahidi fiyatların üzerinde fiyatlara üretim işçiliği yaparak alıcıların üretim maliyetlerini arttırdığı belirtilmektedir.

“Türkiye’de Mevcut Orman Yolu Standartlarının Dikili Ağaç Satışına Uygunluğunun İrdelenmesi” başlıklı çalışmada Buğday ve Menemencioğlu (2014), mevcut orman yolları standartlarının ve yaygın şekilde kullanılan taşıma araçlarının teknik özelliklerine uygunluğunu irdelemişlerdir. Çalışmanın ana materyalini, geçmiş yıllarda dikili ağaç satışı ile üretim yapmış alıcılarla yapılan görüşmeler ile alana ait mevcut orman yol ağı planı oluşturmaktadır. Dikili ağaç satışı uygulamasının yaygınlaştırılmaya çalışıldığı göz önünde bulundurulduğunda, mevcut yolların bu ihtiyacı karşılayamayacağı ifade edilmektedir. Yeni yapılacak yolların mümkün olduğu ölçüde yüksek standartlarda yapılması gerektiği ve

uygun olan yerlerde mevcut yolların standartlarının yükseltilmesinin çözüm olabileceği vurgulanmaktadır.

Son olarak Demir (2015) tarafından hazırlanan “Dikili Satış Uygulamalarına Yönelik Sosyo-Ekonomik Çözümlemeler” başlıklı yüksek lisans tezinde dikili ağaç satışı uygulamaları nedeniyle ilgi gruplarının bölgeden bölgeye hatta işletme müdürlüklerinden işletme müdürlüklerine göre değişen birbirinden farklı sorunlarla karşılaştıkları ifade edilmektedir. Çalışmada Isparta Orman Bölge Müdürlüğü, Bucak Orman İşletme Müdürlüğü örneği ile dikili ağaç satışı uygulamalarına yönelik sosyo-ekonomik çözümlemeler yapılmıştır. Araştırma kapsamında anket, mülakat ve saha gözlem- incelemeleri yapılarak, çalışma alanında başta verim yüzdesi olmak üzere bazı hususlarda yeni araştırmalara ihtiyaç duyulduğu, orman işletmelerinde görev yapan orman mühendislerinin büyük bir bölümünün (%80) dikili satışların üretim sürecinin sonradan satış yöntemine göre kısaldığı, depolama işlem ve maliyetlerinin azaldığı, depolarda bekleme olmadığı için ürün kalitesinde meydana gelen kayıpları önlendiği ifade ettikleri bildirilmektedir. Araştırmaya katılan orman endüstri işletmelerinin çoğunluğunun (%90) dikili ağaç satışlarının istenilen boylarda ürün elde edilmesi konusunda avantajlı olduğunu, talep edilen ebatlarda emval üretiminin yapılabildiğini, emvallerin vasfının bozulmadan pazara sunulabildiğini ve dikili satışlarda yapılan üretimin daha temiz bir üretim olduğunu düşündükleri ifade edilmektedir. Bunun yanı sıra, orman köylülerinin veya kooperatiflerine tahsisli dikili olarak öncelik tanındığı için, endüstri kuruluşları dikili satış yapabilmek için köydeki kooperatifleri aracı olarak kullanmak durumunda kaldıklarını, böyle bir durumda üretim ücretleri konusunda bazı sıkıntılar yaşadıklarını, endüstri kuruluşları orman işletmelerinin dikili fiyat tespitinde hesapladığı üretim fiyatlarından daha fazla bir ücret karşılığında üretim yaptırdıklarını, ancak piyasaya talep edilen ebatlarda ve vasfı bozulmamış ürün sunabildikleri için dikili satışların yaygınlaşması konusunda genel itibariyle memnun olduklarını ifade ettikleri bildirilmektedir.

DASU ile ilgili benzer sonuçlar Özler (2013), Kabasakal (2014), Şen ve Aközlü (2015) ve Alkan ve Demir (2015)’ün çalışmalarında da yer almaktadır.

1.4. DEVLET ORMAN İŞLETMELERİNDE ODUN HAMMADDESİ