7.3. Veri Toplama Araçları
7.3.2. Birincil Veri Toplama Teknikleri
7.3.2.1. Derinlemesine Mülakat Tekniği İle Verilerin Elde Edilmesi
Çoğu kişi düşüncelerini açıklama tekniği olarak yazılı anlatımdan ziyade sözlü anlatımı daha çok tercih etmektedir. Bunun nedenleri olarak; zaman alması, ek açıklamalar yapmada pratik bir yol olması, yazılı iletişimde anlamların çoğunluk olarak yanlış anlaşılması ve sorumluluk yükünün belgelenmemiş olması olarak görülmektedir. Diğer taraftan çoğu zamanda görüşme tekniğinde kişiler kendini rahat hisseder ve zaman konusunda tasarruf sağlamaktadır. Bu görüşme türünde taraflar güven sağladıkları takdirde verilecek bilgiler konusunda samimi davranışlar sergilenmektedir. Görüşmeler esnasında söyleneceklerin derinliği ve doğrudan ifadesi yüzeysel olmaktan çıkar ve daha gerçekçi olabilmektedir. Bu tür atmosferlerde araştırmacı soracağı sorulara anında karşılık alarak aydınlanma avantajını elde edebilmektedir (Karasar, 2016: 210-211).
Mülakat sözlü iletişim yoluyla veri toplama tekniği olup, çoğunlukla yüz yüze yapılmaktadır. Sosyo-ekonomik çalışmalarda sık sık başvurulan mülakat tekniğinin ayrı bir yeri vardır. Mülakat tekniğinin temeli, adından da anlaşılacağı gibi karşılıklı konuşmaya dayanır. Mülakatlar, kişilerin araştırılacak konudaki bilgisi, düşüncesi, tutum ve davranışlarının öğrenilmesi için uygulanan en kestirme tekniklerden birisi olmaktadır. İdeal bir teknik olan mülakatta, sektör oyuncuları, üst kademe yönetici ve sektörde çalışanlardan veriler toplanmaktadır (Karasar, 2016: 210).
Önceden belirlenmiş bir tarih ve konuda, belli kişi ya da kişilerle planlı bir şekilde yapılan görüşmeler mülakat olarak tanımlanmaktadır. Bu görüşme tekniği daha çok sosyal bilimlerde kullanılan bir teknik olup üç farklı şekilde uygulanabilmektedir. Araştırmanın ihtiyaç duyduğu şekilde bu üç teknik yöntemden biri kullanılabilmektedir. 1) yapılandırılmış görüşme tekniğinde katılımcılara sorulacak sorular aynıdır ve önceden belirlenmiş sorular söz konusudur, 2) yarı yapılandırılmış görüşme tekniğinde açık uçlu sorular yer alır ve katılımcılar cevaplamakta özgür bırakılır, 3) yapılandırılmamış görüşme tekniğinde ise, görüşme sohbet tarzında olup sorular o anda oluşmaktadır (Padem vd., 2012: 66-67). Büyüköztürk (2016), Karasar (2016) ve Ekiz (2009)’e göre bu sınıflama aşağıdaki gibidir;
Tablo 6. Görüşmelerin (Mülakat) Yapısına Göre Sınıflaması
No Mülakatın (Görüşme)
Yapısı Tanım
1 Yapılandırılmış Görüşme
Bu teknikte araştırmacı tarafından önceden hazırlanmış sorular yer almakta ve kontrol araştırmacıdadır. Yani bu görüşme tekniğinde esneklik söz konusu değildir. Bu görüşmede katılımcı kısıtlanır ve konunun dışına çıkması engellenir.
2 Yapılandırılmamış Görüşme
Bu teknikte yapılandırılmış görüşme tekniğinin tersi olarak esnek bir yapıya sahip olmaktadır. Diğer taraftan bu teknikte görüşme soruları önceden hazırlanmış olasa bile belli bir sırası yoktur çünkü görüşme sırasında da sorular gelişebilmektedir. Burada daha önce yapılmış bir plan olmadığı için zaman ve istatistiki analiz konusunda problemler yaşanabilmektedir.
3 Yarı-Yapılandırılmış Görüşme
Bu teknik birt yandan sabit seçenekli olurken diğer yandan derinlemesine cevap alınmasını da sağlaması nedeni ile diğer iki tekniği de kapsamaktadır. Görüşme formu esnek bir yapıda hazırlanmış olup sorular açık uçlu olma özelliğini taşımaktadırlar.
Kaynak; Karasar, 2016: 211-212: Büyüköztürk, 2016: 154; Ekiz, 2009: 62.
Yukarıdaki tablo 6’da görüldüğü üzere mülakat (görüşme) tekniği yapı bakımından farklılık göstermektedir. Bu kapsamda mülakat tekniğinin güçlü ve zayıf yönleri de bulunmaktadır. Bu güçlü ve zayıf yönler aşağıdaki tabloda ele alınmıştır.
Tablo 7. Mülakat (Görüşme) Tekniğinin Güçlü ve Zayıf Yanları
Mülakat (Görüşme) Tekniğinin Güçlü Yanları Mülakat (Görüşme) Tekniğinin Zayıf Yanları
• Esnek olması nedeni ile koşullara
uyarlanabilmektedir.
• Nerede ise herkese (okuma - yazma
bilmeyenler dâhil) uygulanabilir
• Anında işleyen bir geri bildirim
mekanizmasının olması
• Konu hakkında derinlemesine bilgi sahibi
olunması
• Kişiler arasındaki doğru anlaşılma
seviyesinin en yüksek düzeyde olması
• Yönlendirici olmaktan kaçınmayı
engellemesi
• Sorulacak sorulara cevap alınma oranının
yüksek olması
• Sorulara verilecek olan cevaplarda
bireysellikten kaçınması
• Görüşmeyi yapacak kişinin eğitilmesi için
fazla zamana ihtiyaç duyulması
• Görüşmedeki başarının görüşmeyi yapacak
kişinin yatişmişliğine bağlı olması
• Zaman alıcı ve pahalı bir teknik olması
• Konu hakkında yeterli uzman sayısının
bulunamaması
Bu çalışmada da bölgede yaşayanlar, bilgi üreten kurum ve kuruluşların temsilcileri (akademisyenler), bölgeyle ilişkisi olanlar, ilgili kamu yönetimi temsilcileri, ilgili ana oyuncular ve sektör temsilcileri ile birebir yüz yüze yarı- yapılandırılmış derinlemesine mülakatlar yapılmıştır. Bu bağlamda, tüm paydaşlarının görüşlerinin alınabilmesi adına derinlemesine mülakat çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Görüşmeler kişilerle yüz yüze yapılmış olup ses kaydı alınarak yapılmıştır. Katılımcıların yönlendirici olmasının engellenmesi için görüşmeler sohbet havası içinde gerçekleştirilmiştir. Görüşme yapılmış kişiler üniversite ve üniversite alt birimlerinden seçilmiştir.
Bu çalışmada derinlemesine mülakat tekniğinin uygulanmasının nedeni araştırılan konunun Türkiye için yeni bir sektör olması ve bu alanın henüz tamamlanmış bir altyapısının olmamasıdır. Diğer yandan bakıldığı zaman bu alanda sektörde yetişmiş bir insan (uzman) kaynağına ulaşmak oldukça güç bür durumdur. Özellikle araştırma evreninin ve örnekleminin seçildiği il olan Düzce bu konuda çok yeni bir altyapı çalışmasına girişmiştir. Bu açıdan Düzce İli’nde ulaşılacak uzman insan kaynağı titizlikle seçilmiştir. Derinlemesine mülakat tekniği için ulaşılan uzman insan kaynağından elde edilen bilgiler anket tekniği ile elde edilen verilerin sonuçlarını desteklemek amacını gütmektedir.
Görüşme sağlanacak hedef kitle ile öncesinde görüşme sağlanmış ve hedef kitlenin anket ve mülakat uygulamalarına katılım gösterip göstermeyeceklerine dair bir ön görüş sağlanmıştır. Hedef kitleye ulaşılacağı kanısına varılınca görüşmelerin yapılmasına başlanmıştır. Mülakat yapılacak kişiler için öncesinde randevu tarihleri ayarlanmış daha sonra bu kişilerin öncelikle ankete katılımları sağlanmıştır. İkinci adımda ise mülakat görüşmelerine geçilmiştir. Verilerin toplanması süreci yaklaşık 2 (iki) ay sürmüştür.
Veri toplama süreci sonucunda, 20 (yirmi) mülakat formuna ulaşılmıştır ancak 5 (beş) mülakat formunda katılımcıların vermiş oldukları cevapların bu konuda bilgi sahibi değilim şeklinde olmasından dolayı veri setinden çıkarılmıştır. Mülakat yapılan kişiler sektörün önde gelen kişilerini oluşturmaktadır. Anket ve mülakat formlarında yer alan soruları oluşturulurken Porter’ın Elmas Modeli (Diamond Model) dikkate alınmıştır.
7.3.2.1.1. Mülakat (Görüşme) Tekniğinde Geçerlilik ve Güvenilirlik
Nitelikli yapılmış bir ölçüm her türlü bilimsel araştırma çabasını değerli kılmaktadır. Bu açıdan bir araştırmanın ölçümü için istenen niteliklerin var olması ve bu nitelikleri sağlamada titiz davranılması önem arz etmektedir. İki temel nitelik olarak güvenilirlik (reliability) ve geçerlik (validity) kavramları bütün ölçme ve ölçme araçları için son derece keritik bir öneme sahip olmaktadır. Bu iki kavramı içselleştirememiş bir çalışmanın sonuçlarına itibar edilmemektedir (Karasar, 2016: 190).
Araştırmacıların, uygulamalarda duyduklarının ve gördüklerinin ne düzeyde güvenilir olduğu konusu nitel bir araştırma için büyük bir problem olmaktadır. Nitel bir araştırmanın süreci ve sonucunun tutarlı ve başka araştırmacıların tekrar uygulayabilmesine uygun olması bu araştırmanın bilimsel olarak kabul edildiğini göstermektedir. Aslında bir araştırma inandırıcılık bakımından problem yaşayabilir. Bu problemin ortadan kaldırılması için araştırmacı elde etmiş olduğu bulgulara ilişkin gerçeklik, benzer araştırmalar için sonuçların geçerliliğine ve süreçlerin birbiri ile dengeli (tutarlı) olabilmesi açısından kanıt sunmuş olması gerekmektedir (Büyüköztürk, 2016: 167).
Nitel geçerlilik, araştırmacının belirli prosedürleri kullanarak bulguların doğruluğunu kontrol etmesi, nitel güvenilirliğin ise araştırmacının yaklaşımının farklı araştırmacılar ve farklı projeler arasında tutarlı olduğunu göstermesi anlamlarına gelmektedir (Creswell, 2014).
Güvenilirlik, bilimsel bir araştırmaya yönelik, ölçüm olarak aynı sonuçların
elde edilmesi için aynı süreçlerin izlenmesine dayanmaktadır. Nitekim yüksek tutarlılık göstererek, aynı konunun farklı izlemlerden vereceği aynı sonuçlar, bilime saygınlık kazandıracaktır (Karasar, 2016: 190).
Geçerlilik, nitel araştırmanın güçlü yanlarından biridir ve bulguların
araştırmacının, katılımcının veya bir hesabın okuyucuları açısından doğru olup olmadığının belirlenmesine dayanmaktadır (Creswell, 214).
Nitel bir çalışmada belli önyargılara sahip araştırmacının bakış açısı birçok durumu etkileyebilmektedir. Bu nedenle araştırmacılar arası bakış açıları farklılık göstermektedir. Bir araştırma için görüşme vasıtası ile toplanmış verilerin geçerlilik ve güvenilirliğini kontrol altına almak için bazı işlemler test edilmiştir (Büyüköztürk, 2016: 167). Aşağıdaki tabloda bu işlemler verilmiştir. Bu çalışmada zaman kısıtlılığı nedeni ile aşağıda belirtilen işlemlerden sadece katılımcılarla birden fazla kez görüşme işlemi gerçekleştirilmemiştir.
Tablo 8. Mülakat (Görüşme) Tekniği İçin Geçerlilik ve Güvenilirlik Kontrolü veya Geliştirilmesine Yönelik İşlemler
Kaynak: Büyüköztürk, 2016: 167-169.
Bu çalışmada hazırlanmış olan mülakat ölçeği uzman görüşlerinden geçirilerek son halini almıştır. Nitel bir yaklaşım olarak araştırmada uygulanan derinlemesine mülakat tekniği, anket tekniği ile birlikte kullanılmış olup karşılaştırmalar yapılmıştır. Araştırılan konu ile ilgili uzman sayısının az olması da anket tekniği ile birlikte mülakat tekniğinin uygulanmasını sağlamıştır. Elde edilen bulgular kavramsal bir dayanakla desteklenmiş olup uzman görüşleri ile analiz edilmiştir. G EÇER LİL İK V E G ÜV ENİ LİR LİK K O NTR ÜLÜ
Veri toplamada farklı tekniklerin (araç) kullanılması
Aynı şey konusunda bilgi veren kişilerin tanımlarını karşılaştırmak Karşılıklı anlaşılabilecek kelimelerin kullanımına özen gösterilmesi Görüşme sırasında oluşan soruların yazılması
Kişisel düşüncelerin görüşmeler sırasında kayıt altına alınması
Araştırma raporunun incelenmesi noktasında bir veya birden fazla uzman kişinin katkıda bulunması
Çalışmanın dışında yer alan birinin değerlendirmelerde bulunması Analiz edilen sonuçların kavramsal bir dayanağının olması
Düşünce kaynaklarının mümkün olduğu veya uygun olduğunda belgelenmesi Ses veya video kayıtların alınması