• Sonuç bulunamadı

MOBİL HAYAT ve BİLEŞENLERİ

2. MOBİL İLETİŞİM

2.2. Mobil İletişim Teknolojilerindeki Gelişmeler

2.2.4. Dördüncü Nesil Sistemler

4G genel olarak 3G’nin özelliklerini geliştirecek olan yeni nesil bir bağlantı teknolojisi olarak tanımlanabilir. 3G ile 4G arasında kullanıcı tarafında hız hariç pek de bir fark yaşanmayacak olmasına rağmen, 4G’nin, kullanıcılara son derece hızlı mobil data trafiği sağlayacağı söylenebilir. Türkiye’de 3G henüz iki yıllık bir geçmişe sahip iken faaliyet gösteren bazı firmalar 4G çalışmalarına başlamış bulunmaktadır.

Kullanıcı sayısı ve alt yapı hizmetleri de iyileştirildiği zaman, mobil olarak sürekli internet bağlantısı gerçekleştirilebilecektir. Aktarım hızı açısından bakıldığında 2G ile 50 ile 80 Kbps arasında değişen bir hız varken, bu değer 3G’de 1,4 Mbps’dir, 4G’de ise bu değer 100 Mbs’e kadar çıkmaktadır. Bu yüksek aktarım hızı ile 4G mobil internet uygulamalarında önemli bir gelişme yaşanmasını sağlayacaktır. Dolayısıyla 4G ile işletmecilerin mobil cihazlara odaklanması gerekmektedir. Bu sayede, mobil kullanıcılar bilgisayarlara ihtiyaç duymadan mobil internet erişimime sahip olacaktır (www.hurriyet.com.tr, 2011).

4G, dördüncü nesil iletişim standardının genel ismi olarak nitelendirilebilir. 4G, yüksek veri hızı ile, mobil cihaz kullanımını ileri bir aşamaya taşımayı sağlayacaktır. 4G’yi kullanabilmek için hali hazırda iki standart bulunmaktadır. Bunlar, (Long Term Evolution) LTE ve WiMax standartlarıdır. 4G ağlarının tahmini hızının saniyede bir gigabit olacağı ifade edilmektedir (Pasqua ve Eklin, 2012: 100).

4G teknolojisinin hedefleri; hizmet kalitesini desteklemek; daha önceden desteklenen görüntülü konuşma gibi hizmetlerin yanında HD TV hizmeti de sağlayabilmek ve Dünyanın herhangi iki noktası arasında 100 Mbps’lik veri akışı sağlayabilmek olarak sıralanabilir (www.bidb.itu.edu.tr, 2011).

4. nesil teknolojilerin temel vizyonu, haberleşme alanında hız ve kapasite devrimi yaparak, her zaman ve her yerde geniş bant erişimi sağlamaktır. 4. nesil sistemler, maliyet avantajı sağlayan bir yapıya sahiptir. Ayrıca, 4G standartlarının farklı teknolojiler arasında dolaşımı mümkün kılması ve yüksek veri iletim hızlarını desteklemesi beklenmektedir (Urfalıoğlu, 2011:14).

4G ile mevcut şebeke anlayışı değişerek IP tabanlı hale gelecektir. Bu şebeke yapısı ile, 2020 yılına kadar, dünyada 50 milyara yakın cihazın birbiriyle haberleşeceği tahmin edilmektedir (www.ericson.com.tr, 2011).

Makinelerin birbiriyle haberleşmesi, günlük hayatta kullanılan bir çok cihazın koordineli bir biçimde çalışabilmesine imkan tanıyacaktır.

4G, diğer GSM standartları gibi hücresel bir ağ sistemi kullanması ve üçüncü nesilde ortaya çıkan kapsama alanı sorunu başta olmak üzere bazı sorunları çözmesi beklenmektedir. Bir 4G sistemi, daha önceki nesillerden daha yüksek veri hızları temeline dayanan herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde, ses, veriler ve akan çoklu kitle iletişimin kullanıcılara hizmet verebileceği, uçtan uca IP çözümü sağlamaktadır. Bu sistem Türkiye’de henüz faaliyete geçmese de bu konu üzerinde operatörler çalışma yapmaya başlamıştır (www.4g.gen.tr, 2013).

4G teknolojisinin güçlü ve zayıf yönleri ile sahip olduğu fırsatlar ve barındırdığı tehditler, SWOT analizi ile incelenecek olursa aşağıdaki sonuçlar elde edilecektir:

4G Teknolojisinin Güçlü Yanları:

 Kurulum ve işletim maliyetlerinin düşük olması,  Kolay adapte edilebilme özelliği

 Kendi kendini konfigüre ve optimize edebilme özelliği  Genç nüfusun yeni nesil teknolojileri benimseme olasılığı  Mobil internetin hızlı bir biçimde yaygınlaşması

4G Teknolojisinin Zayıf Yanları:  Standartlarda karşılaşılan eksiklikler

 Mevcut şebeke donanımlarının ve kullanıcı cihazlarının yeni nesil standartları desteklememesi

4G Teknolojisindeki Fırsatlar:

 4G teknolojileri sayesinde ulaşılan yüksek veri hızları çoklu ortam içerikleri, çevrim içi oyun ve yüksek çözünürlüklü sosyal paylaşım içerikleri gibi servislerin yaygınlaşmasını sağlayıp firmalara yeni gelir kaynakları yaratmaktadır.

 Firmalar arasında ortaya çıkacak olan rekabet, kullanıcıların daha iyi hizmetlere kavuşmasını sağlayacaktır.

 Heterojen şebeke yaklaşımı ile önceki haberleşme şebekelerine yapılan yatırım maliyetlerinin yeni şebekelerde önemli ölçüde düşmesi beklenmektedir.

4G Teknolojisinin Barındırdığı Tehditler:  Yeni rakiplerin piyasaya girmesi

 Uygulamaları değiştirme ve kullanıcı gereksinimlerine göre modifiye etme ihtiyacı

 Güç tüketimi açısından 4G kullanan cihazların optimize edilme ihtiyacı  Heterojen şebeke yapılarının farklı güvenlik mekanizmalara sahip olmasının

yaratacağı karmaşa (Urfalıoğlu, 2011: 128-129).

Mobil iletişim sektöründe yaşanan tüm bu teknolojik gelişmeler pazarlama sektörünü de derinden etkilemektedir. Özellikle internetin günlük yaşamda daha yaygın kullanılmaya başlaması ve cep telefonunun vazgeçilmez bir eşya haline gelmesiyle, daha fazla müşteriye ulaşmaya çalışan firmaların yaşanan teknolojik gelişmelerin gerisinde kalması düşünülemez. Dolayısıyla mobil iletişim teknolojileri, müşterilerle iletişim kurmak isteyen işletmeler açısından önemli bir fırsat haline gelmiştir ve bu fırsat aynı zamanda işletmelerin pazarlama maliyetlerinin de azalmasını sağlayacaktır (Çakır vd., 2010: 28).

Mobil iletişim sektöründe üçüncü nesil sistemlerin gelecekte ne yönde gelişeceğine bakıldığında firmaların bu konuya açık olmasının firmaların pazar büyüklüklerini arttıracağı söylenebilir.

Yapılan araştırmalara göre üçüncü nesil sistemlerin özellikle 2010 yılından sonra daha fazla gelişeceği öngörülmektedir. Yine üçüncü nesil sistemlerdeki mobil hizmetlerden 2010 yılı itibariyle 300 milyar doları aşkın gelir elde edileceği öngörülmektedir. Sağlanacak bu gelirin, mobil internet, mobil eğlence ve MMS gibi uygulamalardan elde edileceği ifade edilmektedir (Aydın, 2007).

Cep telefonundan televizyon izlemek, uzaktan kamera sistemi, canlı konferans bağlantısı ve uzaktan eğitim gibi uygulamalar 3G uygulamalarına örnek olarak gösterilebilir. Burada hangi uygulamanın kullanılacağı tamamen tüketicilerin ilgi alanları, ihtiyaçları ve istekleri doğrultusunda seçilebilir. Yine 3G uygulamaları, iş dünyasında da kullanılabilir, şirketler kendilerini ilgilendiren uygulamalar sayesinde her an her yerden işlerini kolayca takip etme imkanına kavuşabilirler.

3G ile birlikte ilerleyen zamanlarda, makineler arası iletişim sağlanacak ve yaygınlaşacaktır. Örneğin, ev aletlerine eklenen uygulamalar sayesinde, buzdolabı, markete sipariş verebilecek, son kullanma tarihi geçen ürünleri belirleyebilecektir ya da ev ile ofiste kullanılan makineler, arasında iletişim kurulabilecektir, örneğin ofise ulaşmadan evden bir komut verip ofisteki bilgisayardaki dosyalar cep telefonuna yüklenebilecektir (www.tk.gov.tr, 2011). Günümüzde akıllı daireler sayesinde bu tarz uygulamalar kullanılmaya başlanmıştır. İnsanlar cep telefonları il verdikleri komutlar sayesinde evlerinin ısısını ayarlayabilmekte, evlerindeki cihazları kontrol edebilmektedir.