• Sonuç bulunamadı

2. LİDERLİK KAVRAMI VE DÖNÜŞTÜRÜCÜ LİDERLİĞE BAKIŞ

2.6. Dönüştürücü Liderliği Etkileyen Örgütsel Faktörler

“Durumsallık Teorisi” liderlik davranışının, içinde yer aldığı koşullara bağlı olduğu görüşünü, uzun yıllar önce, alan araştırma sonuçları ile ortaya koymuştur. Dönüştürücü liderlik, örgütün sosyo külütürel değerleri üzerinde yoğunlaşarak örgütün değişme ve gelişme kapasitesini açığa çıkartan bir liderlik yaklaşımı olduğundan bu tarz liderliği belirli örgütsel koşullar ile değerlendirmek faydalı olacaktır. Literatürde dönüştürücü liderliği etkileyen örgütsel koşullar ile ilgili araştırmaların sınırlı olduğu dikkat çekmektedir. Bununla birlikte dönüştürücü liderliği etkileyen örgütsel faktörleri belirleyerek, kavramsal bir çerçeve oluşturmaya yönelik önemli çalışmalardan biri, Oklahama State Üniversitesi’nden Badrinarayan S. Pawar ve Kenneth Eastman tarafından gerçekleştirilmiştir. Özalp’ın267 bu yazarların araştırmalarına dayalı olarak verdiği bilgilere göre hem dönüştürücü liderliği etkileyen örgütsel faktörler, hem de örgütün hangi koşullarda dönüştürücü liderliğe eğiliminin güçlü ya da zayıf olabileceği konusunda çeşitli varsayımlar bulunmaktadır. Belirtilen araştırmalara göre dönüştürücü liderliği etkileyen faktörlerler, örgütün verimlilik ya da çevreye uyum üzerindeki yoğunlaşma

265 A. Shrıberg ve C.Lloyd, Practicing Leadership: Principles And Applications, John Wiley&Sons İnc. New York, 2002, s. 208

266 Semiha Şahin, “Okul Müdürlerinin Liderlik Stilleri İle Okul Kültürü Arasındaki İlişkiler” (Yayımlanmış Doktora Tezi, DEÜ. Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2003), s. 26

derecesi, teknik ve stratejik alt sistemlerin nisbi üstünlüğü ve örgütsel yapı şeklinde sıralanmaktadır.

2.6.1. Örgütün Verimlilik ve Çevreye Uyum Üzerindeki Yoğunlaşma Derecesi

Bu faktör bir örgütün verimlilik ya da çevreye uyum konusunda yapacağı stratejik bir seçim ile ilgilidir. Buna göre orgütler verimlilik amacı üzerinde yoğunlaştıklarında, çevreye uyum süreçleri kesintiye uğrayarak, denge ya da verimlilik eğilimli süreçler etkin hale gelmektedir. Bu durumda verimlilik amacı üzerine yoğunlaşmış liderlik rolü, liderlikten çok geleneksel yönetim görevleri üzerinde odaklanmış yönetsel roller ile ilgilidir. Liderler yeni hedefler belirlemek yerine önceden belirlenmiş hedeflere ulaşmaya çalışırlar. Bu nedenle verimlilik üzerine odaklanmış örgütlerin dönüştürücü liderlikten çok, sürdürümcü liderlere eğilimi daha fazladır.

Bir örgütün stratejisini çevreye uyum üzerinde yoğunlaştırması durumunda ise beklentilere ve değişime zamanında karşılık verebilmek için, değişime uyarlanma ve yenilenme kapasitesini güçlendirmek gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Bu durumda lider, izleyicilerinin enerjisini geleceğe dönük vizyon üzerinde yoğunlaştırarak, örgütün çevresel değişime uyarlanması için çaba gösterir. Çevreye uyum sürecinde liderler aynı zamanda örgütsel değişimi sağlayacak yeni değer ve inançların kabul edilmesi üzerinde odaklanır. Böylece örgütün çevreye uyum sağlama ihtiyacı arttıkça, dönüştürücü liderliğe olan eğilimi de güçlenmektedir. Çevreye uyum üzerinde yoğunlaşma, örgütte verimlilik unsurunun gözardı edildiği anlamına gelmemektedir. 268

268 Ramazan Erturgut “Örgütsel Değişmede Dönüştürücü Liderlik ve Bir Uygulama” (Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, OGÜ., SBE., 2000), s. 72

2.6.2. Teknik ve Stratejik Alt Sistemlerin Nisbi Üstünlüğü

Bu faktör de örgütteki teknik ve stratejik faaliyetlerin birbirine üstünlüğü ile ilişkilendirilmektedir. Buna göre örgütün stratejik alt sistemi, dış çevre koşullarına uyum sağlaması, çeşitli fırsat ve tehlikelerin belirlenmesi üzerinde yoğunlaşmıştır. Teknik alt sistem ise, belirli yöntem ve prosedürlere göre girdilerin çıktılara dönüştüğü alt sistemi ifade etmektedir. Stratejik alt sistemlerin içinde yer aldığı koşullar belirsizlik ile nitelendirilirken, teknik alt sistemler, önceden tahmin edilebilir koşullarda faaliyet göstermektedirler.

Örgütün teknik alt sistemlerinin nisbi bir üstünlüğünün söz konusu olduğunda, örgüt çevresel değişimlere daha az duyarlı hale gelmektedir. Bu durum aynı zamanda dış çevreye uyum yerine, verimlilik amacı üzerinde daha fazla yoğunlaşması anlamına geldiğinden, örgüt durumunu koruma ya da küçük çaptaki aşamalı değişimlerle sürekliliğini sağlamaya çalışır. Böylece liderlik sürecinde örgütün iç çevresi üzerinde odaklanmış gözetim ve kontrol faaliyetleri daha fazla önem kazanmaktadır. Bu nedenle örgütün dönüştürücü liderliğe olan eğilimi nisbeten düşük seviyede kalırken, sürdürümcü liderliğe olan eğilimi artmaktadır. Diğer taraftan, stratejik alt sistemlerin nisbi bir üstünlüğü söz konusu olduğunda, örgütün dış çevreye olan duyarlılığı önemli ölçüde artacağından, örgüt değişen koşullara zamanında karşılık vermek için köklü değişikliklere ve yeniliklere daha açık hale gelebilir. Bu durumda çevresel değişimin baskısı arttıkça, örgütün kendini yenileme ve bir dönüşüme uğrama ihtiyacı da artacağından, yeniliğe ve değişime öncülük edebilecek, dönüştürücü liderler de önem kazanacaktır. Günümüz örgütlerinin neredeyse 24 saat değişime hazır olma zorunluluğu örgütün stratejik karar mekanizmalarının en iyi şekilde yapılandırılmasını gerekli kılmaktadır. Çünkü artık değişimin yönünü miktarını ve şeklini öngörmek çok zordur bu durum liderlerin ve yöneticilerin önceden çok boyutlu ve çeşitlilik içeren hazırlıklar yapmaya yöneltmektedir.269

269 Levent Eraslan, “Liderlikte Post-Modern Bir Paradigma: Dönüştürücü Liderlik” www.insanbilimleri.com , 2006

2.6.3. Örgüt Yapısı

Örgütsel yapı açısından liderliği etkileyen faktörlerin başında “ yetki ve sorumluluğun dağılış şekli” gelmektedir. Geleneksel örgütlerde örgüt piramitinin sivri olduğu bir yapı söz konusu iken, Yetkilendirilmiş örgütlerde örgüt piramiti oldukça basıktır ve sadece birkaç yönetim basamağı sözkonusudur. Bunun dışında örrgütteki; amaca yönelik belirli görev ve fonksiyonların gruplandırılma biçimi, işbölümü ve uzmanlaşma derecesi gibi yapısal unsurlar, dönüştürücü liderlik davranışını etkilemekte ve bir anlamda örgütün dönüştürücü ya da yönetsel liderliğe olan eğilimini ortaya koymaktadır. 270

Katı hiyerarşik yapılarda, örgüt genellikle etkinlik ve verimlilik amacı üzerinde yoğunlaşmaktadır. Ayrıca mevcut durumun sürekliliğini sağlamada temel alınan bürokratik ilke ve yöntemler örgütün dış çevrede ortaya çıkan değişikliklere daha kapalı bir yapılanma içerisine girmesine neden olmakta ve iç çevrenin gözetim ve kontrolü, çevresel değişimlere uyarlanmaktan daha önemli hale gelmektedir. Böylece örgüt işe yönelik ve yönetsel liderlerin daha etkin rol oynayabilecekleri koşulları da hazırlamaktadır. Buna karşılık, daha esnek ve yalın, katılımın ve işbirliğinin teşvik edildiği, daha az hiyerarşi kademesi ve bütünleşik iş süreçleri ile nitelendirilen örgütlerde, yeniliklere ve değişime öncülük edebilecek değerler önem kazanmaktadır. Bu doğrultuda lider, yeniliğe ve değişime yönelik amaçların örgütün bütününde benimsenmesi ve tüm çalışanların değişim ve yeniden yapılanma süreçlerinde aktif rol oynayabilecekleri koşulların hazırlanması için çaba gösterir. Bu tür bir yapılanma içine giren örgütlerde, dönüştürücü liderleri destekleyebilecek faktörlerin önem kazanmasıyla birlikte, dönüştürücü liderliğe olan eğilimlerinin de arttığı görülmektedir. Dönüştürücü liderliğin ve TKY uygulamalarının gerektirdiği örgüt yapısı konusuna ikinci bölümde de değinilecektir.

270 Ramazan Erturgut “Örgütsel Değişmede Dönüştürücü Liderlik ve Bir Uygulama” (Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, OGÜ., SBE., 2000), s. 72