• Sonuç bulunamadı

Cinsellikle İlgili Kelimeler

C. ESERLERİ VE ÖDÜLLERİ

1.3. CEMAL SÜREYA’NIN ŞİİRLERİNDEKİ KAVRAMLARLA İLGİLİ

1.3.2. Cinsellikle İlgili Kelimeler

Cemal Süreya maddi dünyanın insanıdır. Şairin maddi yönü onu gerçekleri, insanı ve toplumu yazmaya yöneltmiştir. Bu gerçekliklerden biri de “cinsellik”tir. Ona göre erkek ve kadının olduğu yerde aşkın da olması olağandır. Bu yüzden şairin şiirlerinin en önemli özelliği erotizmdir. Ona göre cinsellik ve erotizm insan hayatında önemli bir yer teşkil eder. Şair için insanı, aşkı ve cinselliği anlatan şiirde erotik izler bulunması doğaldır.

“Hayatımda da, yazdıklarımda da cinsel duygu ağır basar. Bunun böyle olmasını istediğim için değil. Zaten öyle olduğu için. İnsan hayatının binlerce yıllık serüveninde iki temel öğe olmuş: Açlık ve aşk. Kenarda bir konu değil aşk ya da cinsellik…”

(Süreya 2002: 109)

Böyle düşünen bir şairin şiirlerinde cinsellikle ilgili kelimelerin bulunması normaldir. Çünkü kadını her yönüyle işlemiştir. Kadın bazen bir anne, sevgili, bazen de sıradan bir kadın; ama en çok da cinsel yönüyle karşımızdadır.

Tablo: 3

Nu Kelime Frekans

1 aşk 61

2 öpmek 36

3 sevişmek 22

4 yatmak (cinsel) 12

5 öpüş 9

6 tutku 8

7 yatak (cinsel) 7

8 meme, çırılçıplak, göğüs, soyunmak 5

9 sıyrılmak (elbise), ezilmek (cinsel), ten 4

10 orospu, tenha (cinsel), okşamak, çıplak 3

11 kızlık, kadınlık, sapa (sevişmek için), erkeklik,

birleşmek, çiftleşmek 2

12

kürtaj, genelev, sütyen, işveli, çarpınmak (cinsel manada), aranmak (cinsel manada), eşcinsel, homoseksüel, fahişe, sürtmek (cinsel manada), striptiz

1

Cemal Süreya’nın şiirlerinde “cinsellik”le ilgili kelimelerin toplam frekansları 222, toplam kelime sayısı içerisinde %1,07’dır. Farklı kelime sayısı 35’dir.

Cinsel ve erotik şiirleri ile bilinen şair, kadın motifini neredeyse bütün şiirlerinde işlemiştir. Şiirlerin merkezi kadındır. Süreya, kadını her yönüyle inceler. Şiirlerde, kadın, bazen sevgili, anne, arkadaş, sokak kadını, sıradan bir kadın ve bazen de koruyucu ve bilgilidir. Kadın ilk dönem şiirlerinde cinsel yönü ağır basan bir nesnedir.

Şair, kadını bu yönüyle işlerken içeriği pornografiye götürmez. Kendi deyimiyle onun şiirleri pornografik değildir ve erotizmi, pornografiden bazı sınırlarla ayırır.

“Cemal Süreya’nın erotik temalı şiirlerinde kadının sadece adı vardır. Ancak orada kendisi yoktur ve hiç sesi çıkmaz. Kadın, sadece anlatılan ve sürekli soyulan sessiz bir seyir nesnesidir. Buna, bir figürün şiirin imkânları nispetinde tabloya taşınması da diyebiliriz. Figür her şiirle birlikte bir başka tabloya dönüşerek yeniden yaratılmaktadır. Ancak “cinsel bir obje olmaktan kendisini kurtararak özgür özne olma yolunda “ben buradayım!” diyemez. Çünkü bedenin labirentindedir. Onu sadece şairin yapıp ettikleriyle tanırız” (Özcan 2013: 26)

“Cinsellik”le ilgili frekansı en yüksek kelime “aşk”tır. Bir aşk adamı olan şair için bu kelimenin şiirlerde sıkça kullanılması duygusal yönüyle ilgili önemli bir ipucudur:

“Şiir” adlı şiirde;

“Kadın kendini gösterdi usulcana Çekingenlikle koşulu beyaz usulcana Gittiler gözleri aşkı yaşamaya yangın Gidip gelenler oldu gitti geldiler”

“Ülke” adlı şiirde;

“Yalnız aşkı vardır aşkı olanın

Ve kaybetmek daha güç bulamamaktan Sen yüzüne sürgün olduğum kadın”

“Dalga” adlı şiirde;

“İki gemiciynen Van Gogh’dan aşırılmış Bir kadının yüzü kaçıyordu yetişemedim Ben ömrümde aşk nedir bilmedim Süheyla’yı saymazsak ha ha ha”

“Kars” adlı şiirde;

“Anlaki her durakta Yok sınırları aşkın’’

“Mola” adlı şiirinde;

“….

Ama düşman demeye dilim varmıyor Zaten böyle durumlarda ve aşka Taşınacak silah değildir gurur”

“Bir Kentin Dışardan Görünüşü” adlı şiirde;

“İnce parmaklarıyla

Aralamaya çalışırken kederini Sen yitip giden aşkta

Senin kahkahanın boğumlarında Söz temiz değil”

Frekansı yüksek olan diğer kelime “öp-“ fiilidir. Şair bu fiili sayılarla da kullanırken eylemin tekrar edilmesinden ve sürmesinden hoşlanır.

Şair “Aşk” adlı şiirde öpme eyleminin yinelenmesini şöyle anlatır:

“Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük”

“TK” adlı şiirde;

“…

Öptüğün gibi dünyanın bütün adamlarını bu arada beni Uzanıp öpüyorsun ya atları çırılçıplak

Ne oluyorsa işte o zaman oluyor”

“İngiliz” adlı şiirde;

“Çünkü ne zaman ağzından öpecek olsam Hele bu ağız onun kendi ağzıysa

Kocaman bir gül yer alıyor arkamızda Zulma karşı”

“sevişmek ve öpüşmek” fiilleri de diğerlerine oranla frekansı yüksek olan kelimelerdir ve şiirlerde şöyle geçer:

“San” adlı şiirde;

“Kırmızı bir at oluyor soluğum Yüzümün yanmasından anlıyorum Yoksuluz gecelerimiz çok kısa Dörtnala sevişmek lazım”

“Üvercinka” adlı şiirde;

“Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor Bütün kara parçalarında

Afrika Dahil”

“Göçebe” adlı şiirde;

“…

Bunları diyorum daha ne varsa diyorum İşte hiçbir sebep olmadığını sevişmemeye

İşte çocukluğumdan beri içimde bir önsezi olduğunu”

“Şiir” adlı şiirde;

“Güzin utanmak gerektiğini ileri sürüyor

Boyuna ileri sürüyor, gözleri mavi

Güzinciğim ufak bir kadın bir öpüşlük canı var Hakkın var diyorum utanıyorum”

“Var” adlı şiirde;

“Yataklar var konuşmak için Öpüşmek için telefon kulübeleri”

Kadın uzuvları da yine sevişmenin bir parçası olarak şiirlerde şöyledir:

“Aşk” adlı şiirde;

“Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullar Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek”

“Korkarak Vinç” adlı şiirde;

“Çamaşırlarımız tutkuyla çıkarılmış Aşkla sıyrılmış çamaşırlarımız

….

Ne diyordum, işte çamaşırlarımız Dalgalanan etimizin altında”

“Sımsıcak, Çok Yakın, Kirli” adlı şiirde;

“Ben istesem de istemesem de Derin mırıltısı içinden teninin İki çığlık halinde yükselir memeleri”

“Kişne Kirazını ve Göç Mevsim” adlı şiirde;

“Bir kadın canıma mercan sokuyor Dayamış ağzıma bir memesini Bir tel uzayıp gidiyor saçından

Damağına muhabbetle gömülmüş dişleri”

“Kan Var Bütün Kelimelerin Altında” adlı şiirde;

“Ve çiçekçi kızların göğüsleri

Daha suçsuzdur kırlangıç yumurtasından”

Cemal Süreya cinselliği çağrıştırıcı bazı argo kelimeleri de kullanmıştır:

“Süveyş” adlı şiirde;

“Şevişken bir orospu en mayhoş tenlisi Ortadoğu’nun Çeşmeden su içer gibi kolay rahat

Avucunu çenesine dayayıp öptüğü Ama sadece öpmek mi O da ayrı mesele”

“Ülke” adlı şiirde;

“Dostum olan ellerini unutmadım Karım olan karnını ve önlerini

Orospum olan yanlarını ve arkalarını İşte bütün bunlarını bunlarını bunlarını Nasıl unuturum hiç unutmadım”

’’Kurt’’ adlı şiirde;

“…

İpeğin, camın, korunun Eti havayla dolu

Burnunda sinir, kıçında peri Bakkal, tefeci, orospu

Hayvan hikâyesi düzenlerin”