• Sonuç bulunamadı

CAPPARİS SPİNOSA L.: INFLUENCE OF STRIGOLACTONES

Hafsatu ISSAH, Ragbet Ezgi DURAN

Süleyman Demirel University, Faculty of Arts and Sciences, Department of Biology, Isparta, Turkey, hafiss191@gmail.com

Abstract: This study was aimed to produce calli using in vitro callus culture method for young capers leaves (Capparis spinosa L) and synchronously evaluate the effects of strigolactones at various concentrations on calli production and fresh weight. Leaves were cut and used as explants and cultured in Murashige and Skoog (1962) basal medium containing varying amounts of strigalactone and other plant growth regulators (NAA and BAP), 30 g/l sucrose and pH 5.8. Incubation was carried out at 25 ± 1 ºC temperature conditions. After 4 weeks, explants were subcultured onto 2 mg/l NAA 1 mg//l BAP 30g of 99% of L-rhamnose for 10 days. 4 different applications were performed: 2 mg/l NAA +1 mg/l BAP + 0, 0.1, 0.2 and only 0.2 µM concentrations of GR24 (strigolactone) in the MS medium. After 6 weeks of culture, the highest callus formation was in 2 mg/l NAA + 1 mg/l BAP + 0.1 µM GR24 and the least was in 0.2 µM GR24. Likewise, the highest fresh weight was in 2 mg/l NAA +1 mg/L BAP +0.1µM GR24 and the least in 0.2 µM GR24 growth media Keywords: Capers, Capparis spinosa L., Strigolactone, Callus.

64

International Young Researchers Student Congress 28-30 November 2019 Burdur/TURKEY KİMYASAL, BİYOLOJİK RADYOAKTİF VE NÜKLEER (KBRN)

Nurcan KAYA

*Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölümü, Burdur, Türkiye, nurcankaya13407@gmail.com

Özet: Günümüzde savaş ve saldırılar teknoloji yarışı haline geldi. Öyle ki fiziksel güçten ziyade teknolojik gücü yüksek olan taraf üstünlük sağlıyor. Ülkeler İHA, SİHA, tank helikopter gibi savaş aletleriyle yarış halindeler. Bunların yanı sıra KBRN maddeleri ile de saldırılar yapılmaktadır. Ben de KBRN maddelerinden olan, Kimyasal Maddeleri ve Kimyasal Savaş konularını araştırmak istedim. Kimyasal, Biyolojik, Radyoaktif ve Nükleer (KBRN) maddelerinden olan Kimyasal sızıntıya maruz kalan insanların ne ile karşılaşabileceğini merak ettim. Araştırmalarım sonucunda, kimyasal savaşın ne olduğunu, sahip olması gereken özellikleri, nasıl maruz kalındığını, saldırı belirtilerini ne olduğunu, fizyolojik etkilerinin, korunma yollarını ne olduğunu öğrendim. Yakıcı gazlara maruz kalan insanlarda meydana gelen fizyolojik değişiklikler ve amacına yönelik kullanılan sığınma odasının önemini öğrendim. Atılan gazın havadan ağır olması gerektiğini, yayılma yollarını, gazlardan en tehlikeli ve en sık kullanılan gazın, Sarin gazı olduğunu ve daha birçok bilgiyi öğrendim. KBRN maddelerinin ne olduğunu, yarattığı etki ve doğuracağı sonuçları hakkında öğrendiğim bilgileri aktarmak isterim.

Anahtar Kelimeler: KBRN, kimyasal madde, sığınak, sızıntı, sarin.

65

International Young Researchers Student Congress 28-30 November 2019 Burdur/TURKEY

ZERDEÇAL BİTKİSİNDEN MANYETİK Fe3O4 NANOPARTİKÜLLERİ KULLANILARAK KURKUMİN ELDESİ

Mukaddes SAKLAN, Merve BEZGİN, Handan SAĞLAM, Sebahat AŞCIOĞLU, Elif ÖZYILMAZ

Selçuk Üniversitesi, Fen Fakültesi Biyokimya Bölümü, Konya, Türkiye saklanmukaddes@gmail.com

Özet: Zerdeçal, Çin ve Hindistan'da yaygın olarak yetiştirilen zencefil ailesine ait sarıçiçekli, büyük yapraklı ve yumrulu çok yıllık otsu, tropikal bir bitkidir. Uzun yıllardır baharat ve boyar madde olarak kullanılmaktadır, son yıllarda ise bazı kanser türlerinin riskini azaltıcı ve insanlarda koruyucu biyolojik etkilere sahip olduğu görülmektedir. Bu etkinin yapısında bulunan kurkumin maddesinden kaynaklandığı düşünülmektedir.1,2 Kurkumin zerdeçala sarı renk veren fitokimyasaldır, antioksidan, antiproteaz, antiinflamatuvar, analjezik, antikanser dahil olmak üzere birçok farmakolojik aktiviteye etkisi görülmektedir. Aynı zamanda, Alzheimer ve Parkinson hastalığının temel nedeni olan protein birikmesini önleme yeteneğine de sahiptir.3 Manyetik ayırma teknikleri, standart işlem prosedürleriyle karşılaştırıldıklarında, işleme hem ekonomik hem süre olarak birçok avantaj kazandırmaktadır. Manyetik nanopartiküller, metal bazlı yapıya sahip inorganik, sıfır boyutlu malzemelerdir.4 Bu çalışmada doğanın mucizesi olan kurkumin bileşiği pahalı cihazlar kullanmadan, hızlı ve kolay bir şekilde manyetik demir oksit nanopartiküller varlığında saflaştırılarak elde edildi.

Elde edilen Fe3O4-kurkumin kompoziti, harici bir magnet yardımıyla manyetik demir oksit kompozit yapısından ayrıldı ve saflaştırılan kurkumin belirli spektroskopik teknikler ile karakterize edildi.

Anahtar Kelimeler: Zerdeçal, Kurkumin, Manyetik nanopartikül.

Teşekkürler: Bu çalışma, TÜBİTAK/BİDEB/-2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı 2019/2 Dönem kapsamında 1919B011902144 no’lu başvuru numarası ile desteklenmiştir.

66

International Young Researchers Student Congress 28-30 November 2019 Burdur/TURKEY GEN TERAPİSİNDE CRISPR-CAS9

Elif Tuğçe SAMSUNLU*

*Afyon Kocatepe Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Medikal Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı, Afyonkarahisar, Türkiye, etsamsunlu@gmail.com

Özet: Gen tedavisi kanser, Alzheimer, Parkinson gibi genetik bozukluklardan kaynaklanan tedavisi mümkün olmayan birden fazla hastalığın tedavisinde umut verici bir teknik olmakla beraber gen terapisinin başarısının anahtarını gen sağlama araçları oluşturmaktadır. Avrupa Gen ve Hücre Tedavisi Derneği (ESGCT) gen tedavisini kısaca; genlerin ilaç olarak kullanılmasıdır şeklinde tanımlamıştır. İlk gen tedavisi, ciddi kombine immun yetmezliği (SCID) sonucu ADA (adenozin deaminaz) eksikliği tespit edilen bir kız çocukta gerçekleştirilmiştir. Tedavi Adenozin deaminaz geninin, izole edilen T lenfosit hücrelerine retrovirus aracılı aktarımı ile sağlanmıştır. Gen terapisi son on yılda genetik hastalıkları tedavi etmede çığır açan bir yöntem haline gelmiştir. Bu yöntemlerden biri de CRISPR olarak isimlendirilmektedir. CRISPR kümelenmiş palindromik tekrar dizilerinden meydana gelen genom düzenleme teknolojisidir. Bu teknolojinin DNA parçalarını çıkarmak, değiştirmek veya eklemek için kullanıldığı bilinmektedir. Genom düzenlemek için yaygın olarak arkeal ve bakteriyel Cas9 nükleazları kullanılmaktadır. CRISPR-Cas9 etkili bir gen düzenleme aracı olmasının yanı sıra maliyet açısından da uygundur. Çünkü kesme işlemi protein yerine bir RNA dizisi tarafından yönlendirilir. Yakın zamanda yapılan bazı çalışmalarda, in vivo hayvan modellerinde ve ex vivo somatik ve uyarılmış pluripotent kök hücrelerinde hastalığa neden olan allellerin düzenlenmesinde CRISPR-Cas9 sistemi başarıyla kullanılarak terapötik genom düzenlenmesinin klinik uygulamaları için umutları arttırmıştır. CRISPR kullanımı birçok tedavide avantaj sağlamasının yanında etik sorunları da beraberinde getirmiştir. İnsan embriyolarının tedavi amaçlı olarak ya da bilimsel amaçlarla araştırmalarda kullanılması bu etik sorunlardan ilk akla gelenidir. Örneğin yapay seçilim için yumurta ve sperm ile istenilen özelliklerde tasarım bebekler elde edilebilir olması bilimin gelebileceği korkutucu bir nokta olmaktadır. Sonuç olarak, gen tedavi çalışmaları yapılırken, terapötik ve bilimsel konularla birlikte, etik ve çevresel birçok konuyu da kapsayan sorulara yanıt aramaya çalışmak gen tedavinin geleceği, uygulanabilirliği ve kabul edilebilirliği için izlenmesi gereken yol olmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Gen tedavisi, CRISPR, CRISPR-Cas9

67

International Young Researchers Student Congress 28-30 November 2019 Burdur/TURKEY Sözel Bildiri

AFET SONRASI TRAVMA ETKİSİ