• Sonuç bulunamadı

2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE VE ĠLGĠLĠ ARAġTIRMALAR

2.1. BURSA ĠLĠ HAKKINDA GENEL BĠLGĠLER

2.1.1. Bursa ve El Sanatları

Bursa 40 derece boylam ve 28 - 30 derece enlem daireleri arasında Marmara Denizi‟nin güneydoğusunda yer alan ilin toplam nüfusu Türkiye Ġstatistik Kurumu‟nun Adrese Dayalı Kayıt Sisteminin 2013 verilerine göre 2.740.970 olduğu tespit edilmiĢtir. Bu haliyle Türkiye'nin 4. büyük kentidir (http://www.bursa.gov.tr).

Ilıman bir iklime sahip olan Bursa, Türkiye‟nin bir meyve, sebze deposu durumundadır. Bursa idari olarak, Büyükorhan, Gemlik, Gürsu, Harmancık, Ġnegöl, Ġznik, Karacabey, Keles, Kestel, Mudanya, MustafakemalpaĢa, Orhaneli, Orhangazi, YeniĢehir, Nilüfer, Osmangazi ve Yıldırım ilçelerine sahiptir(Tc. Bursa Valiliği Ġl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2006, s. 3).

Bursa kentinin en eski geçmiĢi ile ilgili bilgiler oldukça sınırlıdır. Kentin bugünkü adının, Ġsa‟dan önceki II. Yüzyıl‟ın baĢlarında, Atussa kentinin bulunduğu yerde kurulan Prusa‟dan geldiği sanılmaktadır. (Bursa Ansiklopedisi, Bursa Hakimiyet Gazetesi,?, s.7 ) Bursa‟da ilk yerleĢim izleri, bölgedeki höyüklerde yapılan arkeolojik kazılarında gösterdiği gibi günümüzden yaklaĢık 8 bin yıl öncesine kadar uzanır.

8

Kentin kurucusu olarak antik kaynaklarda, Bithynia Kralı “Prusias‟tan (M.Ö. 232-192) söz edilir. M.Ö. 1. yüzyılda Roma Ġmparatorluğu‟nun yönetiminde olan yöre M.S. 395 yılında Bizans hakimiyeti altına girer. 11. yüzyılda Bizanslılar ile Selçuklular arasında sık sık el değiĢtiren Bursa, 1326 yılında Orhan Gazi tarafından Osmanlı topraklarına katılır( T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü, 2011, s.2).

Bursa tarihsel süreçte asıl önemini Osmanlılar zamanında kazanır. Orhan Gazi döneminde Osmanlı Beyliği‟ne baĢkentlik yapar. 1361‟de Edirne‟nin alınmasından sonra Osmanlının Rumeli topraklarının baĢkenti Edirne, Anadolu topraklarının baĢkenti Bursa olur. 1453‟ten sonra Ġstanbul tek baĢkent olunca merkeze bağlı bir sancak olan Bursa 19. Yy. da bir vilayet merkezi olmuĢtur( T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü, 2011, s.3).

Bursa 14.yy'dan itibaren Ġran'dan gelen ipeğin ve Hindistan-Cidde-Halep üzerinden gelen baharatın sayesinde ekonomik açıdan büyük bir geliĢme gösterdi. Özellikle 16.yy'da doruğa çıkan ipek ve baharat ticareti kente büyük canlılık kazandırdı. Kentin meĢhur Ġpek, Koza, Fidan, Emir Hanları bu ticaretin kalbinin attığı yerlerdi. Bu dönemde kentin nüfusu 75bin'e yakındı. Batı Avrupa'dan gelen birçok tüccar, özellikle Floransa ve Venedik'ten gelen Ġtalyanlar bu dönemde kente yerleĢip, ipek ve baharat karĢılığında Batı Avrupa mamulü yünlü dokumaları satmaya baĢladılar. Hem Osmanlı Ġmparatorluğu‟na hem de Bursa'ya büyük zenginlik getiren bu ticaret, 17.Yy'dan itibaren Ġngiliz ve Hollandalıların Hint Okyanusu'nda hâkimiyeti ele geçirip, baharat ve ipeği Avrupa'ya Ümit Burnu üzerinden direk taĢımaya baĢlamalarıyla giderek azalmıĢ ve önemini kaybetmiĢtir (http://www.bursa.gov.tr).

Bursa, Osmanlı Devleti‟nin I. Dünya SavaĢı‟ndan yenik çıkmasından sonra önce Ġngiltere, Fransa ve Ġtalya‟dan oluĢan müttefiklerin denetimine girdi. 1920 yılında Yunanlılar Bursa‟yı iĢgal etmiĢlerdir. 11 Eylül 1922‟ye kadar süregelen iĢgal süresi içerisinde Bursa ve çevresindeki insanların sıkıntıları yanında, bazı tarihi yapılarda büyük hasar görmüĢtür(Oğuzoğlu, 1997, s.18). 11 Eylül 1922‟de ġükrü Naili PaĢa komutasındaki 3. Kolordu Bursa‟ya girdi ve Bursa yeniden Türk egemenliğine geçti(Keskin, 2006, s.10). Ġmparatorluğun ilk büyük baĢkenti olan ve Ġstanbul‟un fethine kadar önemini koruyan Bursa, Erken Osmanlı mimarisinin merkezidir. XIV. yy. da yapılan Bursa yapılarında ana malzeme taĢ ve tuğladır. Büyük yapılarla birlikte taĢ ve tahta oymacılığı, seramik, alçı

9

dekorasyon, hat gibi sanatlarda geliĢmiĢtir. YeĢil Cami ve diğer mimari yapılarda çok sık karĢılaĢılan, Ġznik çinileri iç mekanda kullanıldığı gibi dıĢ mekanlarda da kullanılmaktadır (Kaplanoğlu, 1994, s.5).

Bu kent, çağlar boyu buralarda yerleĢik olan uygarlıkların izlerini taĢır. Bu anlamda Ġ.Ö. 5000‟den baĢlayarak birçok uygarlığın yerleĢtiği Bursa yöresi, kültürel açıdan çok zengin bir geçmiĢe sahiptir. Bursa ilinde de Türkiye‟nin tüm bölgelerinde olduğu gibi günümüzde çağdaĢ giyim egemendir. Kentte Yörük kültürü ve adetleri günümüzde dahi varlığını hissettirmektedir.

Osmanlı‟nın ilk baĢkenti olan ve Ġpek Yolu üzerinde bulunan Bursa, ticaret ve kültür kenti olma özelliğini bugün halen korumaktadır. Bursa‟nın bu konumu el sanatlarının da zenginleĢmesini sağlamıĢtır. GeçmiĢte el tezgahlarında ipek kumaĢlar, ipek halı, kilim, çuval ve heybelerin el tezgahlarında dokunduğu kentte bugün fabrikalar veya büyük atölyeler üretim yapmaktadır.

Bursa‟da ipekböcekçiliğinin çok yaygın olması ipekçiliği de geliĢtirmiĢ, kent ipekli dokumaların merkezi olmuĢtur. Bursa‟da ipek dokumacılığı yanında kadife, kemha ve tahta gibi çeĢitli kumaĢlar el tezgahlarında dokunmaktaydı. ġimdilerde bu fabrikalaĢmayla birlikte görülmüyor. Günümüzde ise az olsa da hala el tezgahlarında ipek, halı, kilim, çuval, heybe, çorap ve kese dokumacılığı yapılmaktadır(Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2014, s.167).

Kaynaklar incelendiğinde; Bursa‟da dokumalardan baĢka urgancılık, saraçlık, bıçakçılık, demircilik, sedefçilik, gümüĢ kakma sanatı, tenekecilik, köfüncülük, dokumacılık, oyun kaĢıkları, sepetçilik, yorgancılık, havluculuk, çorapçılık, fıçıcılık, semercilik, bıçakçılık ve çarıkçılık, gibi el sanatları da yapılmaktadır.

Kaynaklarda yapılmakta olan el sanatları arasında yer alan çarıkçılık, Bursa merkezde son ustanın vefat etmesi ile son bulmuĢtur. Alınan bilgilere göre Ġnegöl ilçesinde bu mesleği devam ettiren ustalar talep doğrultusunda çarık-yemeni üretimi yapmaktadırlar. Bu alanda çırak yetiĢmemesi ve kazancın olmaması mesleği yok olmaya mahkum etmektedir. Günümüzde çarıkçılığın yerini ayakkabı sanatı almıĢtır.

10