• Sonuç bulunamadı

Bozulma Döneminde Yetki Genişliği (Aşırı Yetki Genişliği)

C) BOZULMA VE ISLAHAT DÖNEMİNDE YETKİ GENİŞLİĞİ

1) Bozulma Döneminde Yetki Genişliği (Aşırı Yetki Genişliği)

XVI. yüzyıldan itibaren Osmanlı sistemini bozmaya başlayan ve sonunda da

yıkılmasına sebep olan etken, devletin dışındaki dünya ile ilgilidir285. Kısaca söylemek gerekirse bu etken, XV. yüzyılda başlayıp XVI. yüzyılda iyice gelişen coğrafi keşifler sonucu, doğu-batı ticaret yolunun Akdeniz ve Anadolu’dan, okyanuslara kayması ve batının sömürgecilik dönemine girmesidir286. Dışarıda yaşanan bu gelişmeler diğer müesseselerle beraber en çok Osmanlı askeri ve idâri yapısına etki etmiştir287. Özellikle idâri yapıda meydana gelen değişiklikler

282

ORTAYLI, İlber, “Osmanlı İdare Düzenine Kısa Bir Bakış”, T.İ.D. Y.55, S.362, s.7. 283

OKANDAN, age., s.42-43. Osmanlı devletinin siyasi ve idârî yapısındaki bahsi geçen bu bozuklukların sebebini, niteliğini, dönemin önemli isimlerinden Koçi Bey’in padişaha sunduğu risalesinde görmek mümkündür. (KOÇİ Bey, Koçi Bey Risalesi, Yay. Zuhuri Danışman. İstanbul 1985. Koçi Bey bu eseri ile devlet yönetiminin içinde bulunduğu sorunları belirlemeye ve çözüm yolları önermeye çalışmıştır. (YAŞAMIŞ, Firuz Demir, “Osmanlı Devlet Yönetimi: Başlangıç Yılları”, T.İ.D. Y.73, S.432, s.2; OKANDAN, age., s.43; YALÇINDAĞ, agm., s. 39.)

284 ORTAYLI,“Osmanlı İdare..”, s. 8. 285

YALÇINDAĞ, agm., s. 36; OKANDAN, age., s.43; SENCER, agm., s.29. Dış kaynaklı bu bozulmalara ilişkin geniş bilgi için bkz. ORTAYLI,age., s.246-254.

286

YALÇINDAĞ, agm., s. 36; SENCER, agm., s.29.

287 Yine üretim kaynakları ve gelişen teknoloji sayesinde Avrupa askeri gücünü artırırken, Osmanlı bu yeni güce karşı mağlup olmuştur. Bunun sonucu Osmanlı Hazinesinin en büyük gelir kaynağı fetihler sona ermiştir. Bu gidişe son vermek adına yapılan yenilikler de Osmanlı maliyesini daha da zora sokmuş ve

yüzyıllarca amacına uygun bir şekilde işleyen taşra yönetimine, idâri birimlerine288, yöneticilerine ve doğal olarak taşra yönetimine hâkim ilke yetki genişliğinin uygulanmasına da sirayet etmiştir289. Bu durumu daha net anlamak için taşradaki idâri yapının bozulma sürecine kısaca göz atmak yeterli olacaktır.

Taşra yönetimindeki bozulmanın ana sebebi de başkent yönetimde olduğu gibi toprak rejimindeki bozulmadır290. Taşra yönetiminin temelini oluşturan toprak düzeninin bozulması taşrada, tek güvencesi devleti olan halkla, ne yazık ki yöneticileri ve memurları karşı karşıya getirmiştir291. Bu süreçte özellikle yetki genişliği ilkesi ile yönetilen eyalet, tam bir kargaşa ve bozulma dönemindedir. Artık yetenekli vezirler ve öteki yüksek yöneticiler arasından seçilen beylerbeyi ve sancakbeyleri yerine, liyakati olmayan, merkeze armağanlarla dönemin ifadesiyle “caize”292lerle bağlı olan bir grup tarafından yönetilmeye başlanmıştır293. Taşra yöneticileri konumlarının294 masraflarını çıkarmak adına ayanlarla295 birleşerek halkı

hazine boşalmıştır. Bu durumun önüne geçmek adına iç kaynaklara müracaat edilmiş, vergiler artırılmış ve Osmanlı İdârî Yapısının asli unsuru olan tımar sistemini, toprak düzenini bozmuştur. (SENCER, agm., s.34.)

288

NAGY, Kâldy, “XVI. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğunda Merkezî Yönetimin Başlıca Sorunları” Ankara

Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü Tarih Araştırmaları Dergisi S.12, Y.

1969, s.49-55. 289

ONAR, age., 688; SENCER, agm., s.35. 290

ONAR, age., 688; SENCER, agm., s.35. Tımar sistemi ve konumuzu ilgilendiren kısmı ile tımar sisteminin bozulmasına ilişkin geniş bilgi için bkz. ÜÇOK, Çoşkun, “Osmanlı Devleti Teşkilâtından Tımarlar”,

A.Ü.H.F.D., C.1 S.4 ve C.2, S.1; Sistemin bozulmasına ilişkin bkz. C.2, S.1, s. 16-20.

291

SENCER, agm., s.38. 292

UZUNÇARŞILI, İsmail Hakkı, Osmanlı Tarihi, C. II, Ankara 1988, s.125. 293 YALÇINDAĞ, agm., s. 37; SENCER, agm., s.37; ONAR, age., 688. 294

Eski dönemde yöneticiler kendi sorumluluklarında ki halklarını kendileri yetiştirirler ve beslerlerdi. Yani bir valinin kapı halkı denilen maiyeti görevlileri, Devlete bağlı memurlar olmayıp bizzat valinin yani beylerbeyinin sancakbeyinin adamları idi. Bunların iaşelerin karşılamak için valiler çok büyük masraflar ederlerdi. Bozulma dönemine girdikten sonra, gerek valiler gerekse maiyetleri bu masrafları halkın üzerinden çıkarmışlardır. Merkezinde zayıflaması ile bunu da yaparken ayanlarla anlaşarak öldürme ve el koymaya varana kadar her türlü yolu meşru görmüşlerdir. (DAVISON, Roderich, Osmanlı İmparatorluğunda Reform (1856-1876), C.I, Çev. Osman AKINHAY, Ankara 1997, s. 29; ONAR, age.,

alabildiğine ezmiştir 296. Taşrayı iyice yozlaştıran bu yöneticileri denetlemek üzere merkezden gönderilen denetleyiciler(mübaşir) de genellikle bu yozlaşmanın aktörleri olup, aynı sürece katılmışlardır297. Bu dönemin en kötü tarafı da adına idâri yapıyı derinden etkileyen yozlaşma ortaya çıkmış298 ve bunun sonucu merkezde olduğu gibi taşrada da yolsuzluk almış başını gitmiştir299.

Sonuç olarak geniş yetkilerle donatılan, yetki genişliğinden faydalanan ve mali açıdan da güçlendirilen taşra yöneticileri, bir süre sonra merkeze alternatif olmaya başlamışlardır300. Yine taşradaki idârecilerin merkezi idâreden aldığı yetkiyle onun adına, onun sorumluluğunda ona danışmadan karar alabilme yetkisi olarak tarif edilebilen ve döneme hâkim olan yetki genişliğinin uygulaması, bu dönemde tamamen bozularak, merkezi idârenin taşradaki gücünü tamamen yitirmesi 301 ile de, Onar’ın ifadesi ile “müfrit tevsii mezuniyet”e302, yani aşırı bir yetki genişlemesine bu da neredeyse siyasi ademimerkeziyete, feodaliteye veya amiyane ibaresi ile derebeylik uygulamasına dönmüştür303.

295

Tımar siteminden iltizam sistemine yani belirli bir bölgedeki vergi toplama imtiyazının en yüksek teklif verene satıldığı sistem olarak kısaca tarif edilebilen iltizam sistemine geçişte, vergi toplamayı hak eden mültezimler masraflarını karşılamak için ve devlete ödemesi gereken meblağın üstünde bir meblağı da elde etmek için halkı sıkıştırıyordu, böylece ismine ayanlar denen bir toprak aristokrasisi oluşmuş oldu. Bunlar sorumlu oldukları topraklarda özel mülkiyet ediniyor ve bu sırada yerel siyasette hak iddia etmekteydiler, üstelik bazıları merkezi hükümete kafa tutacak ölçüde güçlenmişlerdi. Senedi İttifak’a işte bu süreçle gidilmiştir. (DAVISON, age., s.28-29; SENCER, agm., s.36; KARATEPE, Şükrü, “Tanzimat Reformları ve Çelişkileri”, Türkler, C.14, Ankara 2002, s.719.)

296

SENCER, agm., s.37; KARATEPE, agm., s.717. 297

SENCER, agm., s.37; ONAR, age., 689. 298

SENCER, agm., s.35; DAVISON, age., s.30. Bu konu ile alakalı geniş bilgi için bkz. MUMCU, Ahmet,

Osmanlı Devletinde Rüşvet Özellikle Adli Rüşvet : Tarih İçinde Genel Gelişimiyle Birlikte, İstanbul

2005. 299

DAVISON, age., s.30; SENCER, agm., s.38. 300

Taşra idârecileri üzerindeki bu değişim için bkz. KESKİN, Nuray Ertürk, Devletin Toprak Üzerinde

Örgütlenmesi: Türkiye’de İllerin Yönetimi, Ankara 2009, 1.Bası, s. 136-143.

301 SENCER, agm., s.35. 302 ONAR, age., 694. 303 ONAR, age., 689.