• Sonuç bulunamadı

1. SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA VE GELĠġĠMĠ

1.2. Sürdürülebilir Kalkınmanın Uluslararası Platformlarda GeliĢimi

1.2.1. BirleĢmiĢ Milletler (BM)

“Büyümenin Sınırları” raporunun yayınlandığı 1972 yılında BirleĢmiĢ Milletlerce Stockholm‟de Ġnsani Çevre Konferansı‟nın düzenlenmesi ve bu konferans sonunda BirleĢmiĢ Milletler Çevre Programının (UNEP) kurulması, çevre sorunlarına karĢı ortak bir platformda hareket edilmesi konusunda uluslararası uzlaĢının sağlandığının göstergesi olmuĢtur. Konferansın baĢladığı 5 Haziran tarihi Dünya Çevre Günü olarak kutlanmaya baĢlamıĢtır. Bu tarihten sonra çevrenin korunmasında; çevre sorunlarının ortaya çıkmadan önce tahmin edilip önlenmesine Ģeklinde yeni bir yaklaĢım belirlenmiĢtir.

Konferans‟ta kabul edilen Ġnsani Çevre Bildirgesinde, “çevrenin taĢıma kapasitesine dikkat çeken, kaynak kullanımında kuĢaklararası hakkaniyeti gözeten, ekonomik ve sosyal geliĢmenin çevre ile bağlantısını kuran ve kalkınma ile çevrenin birlikteliğini” vurgulayan ilkelerle sürdürülebilirlik düĢüncesinin temel dayanakları ortaya konulmuĢtur. Ancak, 1970‟lere kadar çevre teknolojilerinin yeterince geliĢmemiĢ olması nedeniyle bir süre daha küresel çevre sorunlarının artmasının önüne geçilememiĢ ve doğal çevre üzerindeki tahribat hızla artmaya devam etmiĢtir.

1980‟lere gelindiğinde artan küresel çevre sorunları karĢısında, BirleĢmiĢ Milletler tarafından 1983 yılında Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu kurulmuĢ; kalkınma ve çevre konuları birlikte ele alınmaya baĢlanmıĢtır. 1987 yılında BirleĢmiĢ Milletler Genel Kuruluna sunulan “Ortak Geleceğimiz” diğer adıyla Brundtland Raporu (WCED, 1987a) 1960‟ların kalkınmacı yaklaĢımları ile 1970‟lerin çevreci yaklaĢımlarını sürdürülebilir kalkınma yaklaĢımıyla uzlaĢtırmaya çalıĢmıĢtır. Rapor‟da, giderek ağırlaĢan çevresel sorunlar karĢısında, çevresel geliĢme ile ekonomik kalkınma arasındaki hayati köprünün kurulması ve geliĢmenin “sürdürülebilir” olması, insanlığın çıkıĢ yolu olarak kabul edilmiĢtir. Rapor

18

doğrultusunda BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulunun aldığı kararlara bakıldığında, çevre ve kalkınma politikalarının sürdürülebilir kalkınma bağlamında Ģekillenmesi için altı temel önceliğin kapsanması gerektiği görülmektedir (WCED, 1987b);

 Dünya barıĢının sürdürülmesi

 Büyümenin gözden geçirilmesi ve kalitesinin iyileĢtirilmesi

 Yoksulluk problemine ve insan ihtiyaçlarının karĢılanmasına çare aranması

 Kaynakların korunması ve zenginleĢtirilmesi ve nüfus artıĢ probleminin çözülmesi

 Teknolojiye yön verilmesi ve risklerin yönetimi

 Çevre ve iktisadın birleĢtirilerek karar alma süreçlerine entegrasyonu 1992 yılında Brezilya‟nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen “BM, Çevre ve Kalkınma Konferansı”nda (UNCED), sürdürülebilir kalkınmanın temel ilkeleri belirlenmiĢtir. Konferans sonucunda iki temel belge üretilmiĢtir. Bunlar; Rio Deklarasyonu (UNCED, 1992a) ve Gündem 21 (UNCED, 1992b)‟dir.

Rio Deklarasyonu, çevre ve kalkınma konusunda ülkelerin hak ve yükümlülüklerini kapsayan, hukuki olarak bağlayıcı olmamakla birlikte, hükümetlere politik bir yükümlülük getiren bir ilkeler dizisidir. Ġnsanı sürdürülebilir kalkınmanın odağına alan Deklarasyonda, çevrenin korunması, nesiller arası hakkaniyetin sağlanması, yoksulluğun azaltılması, uygun üretim ve tüketim Ģekillerinin tercih edilmesi, bilim ve teknolojinin geliĢtirilip yaygınlaĢtırılması gibi sürdürülebilir kalkınmanın 27 önemli ilkesi yer almaktadır. Gündem 21 ise “sosyal ve ekonomik boyutlar”, “kalkınma için gereken kaynakların korunması ve yönetilmesi”, “konu ile ilgili baĢlıca grupların rollerinin güçlendirilmesi” ve “uygulama araçları” bölümlerinden oluĢan ve sürdürülebilir kalkınmanın her aĢamasına iliĢkin amaç, hedef ve stratejileri ortaya koyan bir eylem planıdır. Rio Konferansı sonucunda doğal sermayeye dayalı, sürdürülebilir ekonomik büyüme ile beĢeri sermayenin

19 geliĢtirilmesini benimseyen entegre bir yaklaĢım seçilmiĢtir (AltunbaĢ, 2004:106: Masca‟dan 2009).

Konferanstan bir yıl sonra kurulan Sürdürülebilir Kalkınma Komisyonunun kuruluĢ amacı, Rio‟da kabul edilen ilke ve hükümlerin hayata geçirilmesinin etkin bir biçimde izlenmesini sağlamak, uluslararası iĢbirliğini güçlendirmek, çevre ve geliĢme konularının bütünleĢtirilmesine yönelik hükümetler arası karar verme kapasitesini geliĢtirmek ve Gündem 21‟in ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde uygulanmasına yönelik geliĢmeleri takip etmek olarak belirlenmiĢtir (Bozloğan, 2007:1021).

2000 yılının Eylül ayında BirleĢmiĢ Milletler, Binyıl Zirvesini düzenlemiĢ ve Binyıl Deklarasyonunu yayınlamıĢtır (BM, 2000). 189 ülkenin imzaladığı Binyıl Deklarasyonu barıĢ, güvenlik, kalkınma, çevre, yardıma muhtaç grupların korunması, insan hakları ve yönetiĢim konularını kapsamaktadır. Deklarasyon “Binyıl Kalkınma Hedefleri” olarak adlandırılan, 2015 yılında gerçekleĢtirilmesi planlanan belli amaçlara sahip bir dizi kalkınma hedefini uluslararası gündeme taĢımıĢtır. Binyıl Kalkınma Hedefleri, insani kalkınmaya yönelik olarak yoksulluk ve açlığın ortadan kaldırılması, tüm bireyler için temel eğitim, toplumsal cinsiyet eĢitliğinin sağlanması ve kadının durumunun güçlendirilmesi, çocuk ölümlerinin azaltılması, anne sağlığının iyileĢtirilmesi, HIV (Ġnsan BağıĢıklık Yetmezliği Virüsü - Human Immunodeficiency Virus) /AIDS (Sonradan Edinilen BağıĢıklık Sistemi Bozukluğu - Acquired Immune Deficiency Syndrome), sıtma ve diğer salgın hastalıklarla mücadele, çevresel sürdürülebilirlik ve kalkınma için küresel ortaklık konularını içermektedir (DPT, 2010).

Rio‟dan 10 yıl sonra 26 Ağustos – 4 Eylül 2002 tarihleri arasında Johannesburg‟da BirleĢmiĢ Milletler tarafından Rio+10 olarak da adlandırılan Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi düzenlenmiĢtir. Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesinde iki temel uluslararası belge kabul edilmiĢtir. Bunlar, Johannesburg “Uygulama Planı (UNCED, 2002a)” ve “Bildirgesi (UNCED, 2002b)”dir. Bunların yanı sıra, hükümetlerin özel sektör temsilcileri ve sivil toplum örgütleri ile imzaladığı “ortak

20

giriĢim” metinlerinden de söz edilebilir. Johannesburg‟da alınan kararlar Ģu biçimde özetlenebilir: (Bozloğan, 2007:1025)

 Ülkelerin ulusal sürdürülebilir geliĢme stratejilerinin oluĢturularak uygulamanın 2005 yılından itibaren baĢlatılması

 Kamu, sivil toplum ve özel sektörde kurumsal sorumluluk ve duyarlılığın geliĢtirilmesi

 Uluslararası anlaĢma hükümlerinin uygulanmasının sağlanması

 Yoksulluğun önlenmesi için Dünya DayanıĢma Fonunun kurulması ve açlık sınırında yaĢayan nüfusun yarı yarıya azaltılması

 Enerji sunumunda fosil kaynaklara olan bağımlılığın azaltılarak kaynak çeĢitliliğinin sağlanması

 Enerji kullanımının küresel ölçekte daha adil ve dengeli bir biçimde dağılımının sağlanması

 Biyolojik çeĢitliliğin korunmasıyla biyolojik çeĢitlilikteki azalmanın eĢik düzeylere çekilmesi

Zirve sonucunda kabul edilen Uygulama Planını izlemek amacıyla, 2003- 2017 yıllarını kapsayan ve ikiĢer yıllık dönemler itibarıyla konulara ayrıĢtırılmıĢ bir çalıĢma takvimi benimsenmiĢtir. Bu ikiĢer yıllık dönemlerin ilk yıllarında belirlenen konularda ülkelerin sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin uygulanmasında hangi aĢamada oldukları ve karĢılaĢtıkları zorluklar değerlendirilmekte, ikinci yılda ise bu zorlukların aĢılması ve uygulamanın hızlandırılması için tedbirler geliĢtirilmektedir. ÇalıĢma takviminde belirlenen konulara iliĢkin ülkelerce hazırlanan raporlar BirleĢmiĢ Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Komisyonunca yıllık toplantılarla değerlendirmekte, sorunlara iliĢkin ortak çözüm önerileri geliĢtirilmektedir.

21