• Sonuç bulunamadı

4.4. Ders İmecesi Uygulama Sürecine İlişkin Bulgular

4.4.3. Birinci Ders İmecesi Değerlendirme Toplantısı

17 Aralık Perşembe günü ders bitiminde öğretmenler ve araştırmacı okulun zümre toplantı odasında toplandı. İlk yaptıkları araştırma dersinin nasıl olduğu, istenilen kazanımları verip vermediği, eksiklerinin neler olduğu, daha iyi neler yapılabileceği konularında görüşlerini bildirecekleri bu toplantının uygulama dersi ile arasında çok zaman olmamasına dikkat edildi. Aslında öğretmenler cuma günü okul çıkışı zümre toplantılarını yapmaları gerekirken; Ders İmecesi çalışmasının doğası gereği uygulama dersinin hemen arkasından tartışma toplantısının yapılması gerektiğinden zümre toplantıları pazartesi gününe ertelendi.

Birinci Ders İmecesi değerlendirme toplantısı zümre öğretmenler, araştırmacı ve kurum müdürünün katılımı ile zümre öğretmenler toplantı odasında yapıldı. Araştırmacı, yapılan ilk Ders İmecesinin nasıl geçtiği, uygulamada yaşanan sıkıntı olup olmadığını sordu. Planı sınıfında uygulayan Gökçe öğretmen ‘Böyle bir uygulama ile ilk defa karşılaştığımdan uygulamada eksik olduğumu düşündüm.’ dedi. Tuğba öğretmen, Gökçe öğretmenin uygulamada eksik olmadığını öğrencilerin okuduklarını anlamada zorlandıklarını, yönergeleri takip edemediklerini belirtti. Gökçe öğretmen çocukların ilk defa grup etkinliği yaptıkları buna rağmen kolay uyum sağladıklarını ve eğlendiklerini söyledi. Esra öğretmen öğrencilerin aktif derse katılımının dersi monotonluktan çıkardığını ifade etti. Gökçe öğretmen , ‘Özel okul olduğumuz için branş derslerimiz çok fazla, bazen bir günde sadece iki (2) saat derse girdiğimiz oluyor, öğrencilerimizle tam bir etkinliği yapmaya başlıyoruz ders bitiyor, başka bir derse kalıyor. Böylece bizim de onların da motivasyonları düşüyor. Derse girdiğimizde konuları yetiştirmeye çalışıyoruz o yüzden bu şekilde grup etkinlikleri yaptıramıyoruz. Bugün anladım ki grup etkinliği yaptırarak zamanı daha verimli bir şekilde kullanabiliriz. Hem öğretmen de çok fazla çaba sarf etmiyor ve strese girmiyor’dedi. Latife öğretmen, daha önce devlet okulunda çalıştığını ve bütün derslerin kendisine ait olduğunu söyledi. ‘Diyelim ki Türkçe dersinde konu yarım kaldı sonra matematik dersi var, ben matematik dersi yerine etkinliğin devamını yaptırıyorum. Öğrencilerim sürekli benimle, bana devlet okulunda çalışırken ‘öğretmenim’ diyorlardı, burada ise ‘Latife öğretmenim’ diyorlar. Sınıf öğretmenini tam olarak sahiplenmiyorlar, bizi de diğer branş öğretmenlerinden biri gibi görüyorlar. Devlet okulunda istediğim gibi öğrencinin aktif olduğu, farklı etkinlikler yaptırabiliyordum fakat burada yaptıramıyorum. Aslında dersi bu şekilde planlayarak daha eğlenceli ve etkili hale getirebiliyormuşuz, bunu anladım.’ dedi. Gökçe öğretmen ‘Bu etkinlikte, öğrencileri beklemem, etkinliğin geç kalmasına neden oldu.’ dedi. Araştırmacı öğretmene ‘genelde bir

148

etkinliğin bitmesi için bütün sınıfın yapmasını mı bekliyorsunuz?’ diye sordu. Gökçe öğretmen, ‘Bütün öğrencilerin yapması değil, sınıf içerisinde geziyorum, çok çabuk yapan öğrenci de var, çok yavaş yapan da var.’ Tuğba öğretmen, ‘Artık biliyorsunuz öğretmenim kim yavaş yapıyor kim hızlı yapıyor.’ dedi. Gökçe öğretmen, ‘Ama bu etkinlikte hepsinin bitirmesini bekledim.’ dedi. Tuğba öğretmen, ‘Sınıfta etkinlikleri yavaş yapan çocukların başarısı daha yüksek oluyor, hızlı yapan çocuklar, biliyorum ki biliyor ama okuyor hemen bitiyor, yalan yanlış yapmış oluyor. Yavaş yapan çocuk tane tane okuduğu için, zaten testlerdeki soruların hepsi bildikleri şeyler, sadece düzgün okuması gerekiyor.’ Esra öğretmen, ‘Aslında ilk etkinlik en fazla 15 dk sürecekti, alışkın olsalardı ya da fark etselerdi olurdu, onunla bir ders uğraşamazdık ki. Çok az çocuk dikkat testinden sonra, dikkat etmedim o yüzden başarısız oldum diyebildi.’ Gökçe öğretmen, ‘Biraz benden de kaynaklandı, ben süreyi iyi kullanamadım, öğrencilerin tamamının yapmasını bekledim, süre yetmedi.’ Latife öğretmen, ‘Zaten ilk dikkat testinden sonra bir paragraf bile yapsalardı yeterdi. Çok fazla paragraf sorusuna gerek yoktu. Bence yeterli oldu, çocuklar daha fazlasında sıkılırdı.’ Kurum müdürü, ‘Ben de çocuklar gibi anlamadım, bana da ağır geldi’ dedi. Öğretmenler gülüşerek durumu müdür beye anlattılar. Müdür bey, ‘En zor aslında sınıf öğretmenliği ama en kolay hale getiriyorlar değil mi? Farklı alanlardan mezun olanları öğretmen yaptılar, mühendisi tutup sınıf öğretmeni yaptılar, onu matematik öğretmeni belki yapabilirdiniz, sınıf öğretmenliğinin psikoloji farklı.’ dedi. Latife öğretmen, ‘Ben öğretmen lisesi mezunuyum. Bizim o dönem aldığımız eğitimi eğitim fakülteleri şimdi veremiyor.’ dedi. Müdür bey, ‘Hocam sınıf öğretmenliği çok farklı. Ben Milli Eğitimdeyken lise ve ortaokulda çalıştım, sonra Milli eğitimden özel okula geçtiğimde okul yeni açılmıştı. Daha üst sınıf öğrencileri yoktu, ilkokul 5. Sınıfa kadar öğrenci vardı o yıl, dedim bari çok fazla uzaklaşmayayım meslekten diye 4. 5. Sınıfların Din Kültürü dersine girdim ama yapamadım, üstelik kendi alanım. 8 yıl da öğretmenlik yapmışım ama ben 4. Sınıflarda ders anlatamadım. Çünkü çocuklar dinliyorlar yaramazlık da yapamıyorlar ama olmadı. Ama sınıf öğretmenliği çok farklı onların öğretim yeteneği bambaşka.’ dedi. Tuğba öğretmen, ‘Benim mezun olduğum sene 4+ 4+ 4 sisteminin yeni olduğu seneydi. Çok fazla sınıf öğretmeni norm fazlası oldu. O dönem sadece 320 sınıf öğretmeni atanacaktı. Benden önceki dönem 63 ile sınıf öğretmenleri atandığı halde ben 83 ile o sene atanamadım. Sonra üniversitelerin sınıf öğretmenliği bölümü kontenjanları boş kaldı, çok düşük puanlarla sınıf öğretmenliği bölümüne öğrenci alındı. Onlar bu sene sonu mezun olacaklar. Dost doğru matematik, Türkçe yapamadan kazandılar. Onlar Türkiye’de sınıf öğretmenliği yapacak.’ dedi. Müdür bey, ‘YÖK biliyorsunuz 2 senedir uyguluyor bu

149

sistemi Tıp fakültesi, hukuk gibi bölümlerde taban puan uygulaması yapıyor ya asıl bunu sınıf öğretmenliği için yapılmalı. Bazı bölümler öğrenci olmadığı için kapatılmak zorunda kaldı, şimdi İzmir’de olan bir çocuk Manisa bile olsa gidemiyor olabilir.’dedi. Latife öğretmen, ‘Devlet üniversitelerin bile eğitim kalitesi düştü. Öğretmenin mezun olduğu okul, öğretmenin uygulamasında çok fark ediyor, her yer de eğitim fakültesi var ama dersler boş geçiyor. Keşke öğretmen okulları hiç kapanmasaydı. Oraya gelen öğretmen, gerçekten öğretmen olmak için geliyorlardı. Herkes sınıf öğretmeni oluyor şimdi. Bir çocuğu eğitiyorsun.’ dedi. Gökçe öğretmen, ‘Orman mühendisi olan bir öğretmenimiz nasıl öğretmenlik yapsın, teneffüste bahçe nöbetçisi olduğunda zil çalınca yürüyün lan tomruklar, diyordu.’ dedi. Bu şeklide sınıf öğretmenliği sorunu üzerine yoğunlaşan öğretmenler, müdür beyin de katılımıyla Ders İmecesi değerlendirme toplantısını farklı bir yöne çektiler. Araştırmacı bir süre öğretmenlerin alandaki sıkıntılarını dinledikten sonra yaptığımız ilk Ders İmecesi uygulamasının yeterli olup olmadığını, dersi tekrardan planlayarak başka bir sınıfta uygulamasını yapalım mı sorusunu sordu. Latife öğretmen, ‘Aslında onu herkes kendi sınıfında uygulasın’ dedi. Araştırmacı, Gökçe öğretmene uygulamanın çocuklarda etkili olup olmadığını başka derslerde okuma yaparken dikkat edip etmediklerini sordu. Gökçe öğretmen, öğrencilerin okudukları üzerine yoğunlaştıklarını dikkat ederek okuduklarını yapılan etkinliklerin etkili olduğunu ve kazanımlara ulaştıkları söyledi. Latife öğretmen ‘Bence olmuştur, öğrencilerin daha dikkatli okuduklarını gördüm. Ama bizlerde hazırladığımız dersi sınıflarımızda uygulayalım. Yani biz kendimizi görmek açısından, kendimizi değerlendirmemiz için.’ Tuğba öğretmen, ‘Çok fazla bir arada olacak zaman bulamıyoruz, başka bir beceri için hazırlık yapsak daha sağlıklı olur, bu Ders İmecesinin amacına ulaştığını düşünüyorum.’dedi. Araştırmacı, Gökçe öğretmene dersinin genel olarak nasıl geçtiğini, değiştirmek, revize etmek istediği bir yer olup olmadığını sordu. Gökçe öğretmen dersinin iyi geçtiğini bir sorun yaşamadığını fakat değerlendirme etkinliği eve ödev vermek yerine sınıfta uygulanabileceğini belirtti. Gökçe öğretmen görüşlerini şu şekilde ifade etti: ‘Dersin genel anlamda iyi geçtiğini düşünüyorum. Biraz zaman sorunu oldu, onun dışında her hangi bir sorun yaşamadım. Dersle gerekli kazanımlara ulaştığımı düşünüyorum. Süreç içerisinde yolunda gitmeyen bir şey yaşanmadı. Öğrenciler verilen çalışma kâğıtlarındaki yönergeler doğrultusunda dersi başarılı bir şekilde tamamladılar. Fakat değerlendirme etkinliğini eve ödev vermek yerine bir ders daha bu kazanımların pekiştirilmesi için kullanırdım. Böylece öğretmen rehberliğinde daha doğru bir şekilde değerlendirme görevini yerine getireceklerdir.

150

Araştırmacı öğretmenlerden aldığı dönütler sonrasında araştırma dersinin yeterli olduğunu belirtti. ‘Ders İmecesi uygulamasında eğer yapılan planla verilmek istenen kazanım verilemediyse, planın uygulamasında aksaklıklar oldu ise ve planda yapılması istenilenler yapılamadıysa, ders tekrardan planlanır ve başka bir öğretmenin sınıfında uygulanır. Fakat ilk Ders İmecesi çalışmamız amacına ulaştı. Bu şekilde hem bundan sonraki ders imecelerimizin nasıl olacağı konusunda deneyim sahibi olduk.’ dedi. Esra öğretmen, hazırladıkları ders planını diğer sınıflarda da kullanılmasının iyi olacağını belirtti. ‘Öğrencilerimiz 3. Sınıf olduğu için okuma, okuduğunu anlama çalışmalarının çok fazla yapılması gerekiyor. Genelde ders kitaplarındaki okuma metinleri ve sorular üzerinden bu kazanıma ulaşmaya çalışıyoruz. Bu yaptığımız etkinlikler bizim öğrenciler için de çok faydalı olacak. Uygulama dersi şeklinde değil ama bizler de Türkçe derslerimizde bu etkinlikleri yaptıralım diyorum ben.’ dedi. Latife ve Esra öğretmen de bu teklifi uygun buldu. Bu şekilde 1. Ders İmecesi değerlendirme toplantısı sona erdi. 2. Ders İmecesi toplantısı için saat ve tarih konuşuldu ve karara bağlandı.