• Sonuç bulunamadı

BİLGİ YÖNETİMİNDE KUTUPSALLAŞAN ANLAYIŞ 2.1 BİLGİ VE BİLGİYİ YÖNETMEK

2.2. BİLGİ YÖNETİMİNDE KUTUPSALLAŞAN ANLAYIŞ

2.2.1. Yazında Kuramsal Temeller

2.2.1.1. Bilgi Yönetiminde Kutupsallaşan Anlayışın Tanımlanması

2.2.1.1.1. Bilginin Sınıflandırılması

Polanyi, 1958 yılında yazdığı “Kişisel Bilgi (Personel Knowledge)” ve 1966 yılında kaleme aldığı “Tacit Dimension (Örtük Boyut)” adlı eserlerinde bilgiyi örtük bilgi ve açık bilgi olarak iki türe ayırmıştır (Karagül, 2006: 10). “Bildiğimizi zannettiğimizden daha çok şey biliyoruz” cümlesiyle; bilginin sınıflandırılması nedeniyle oluşan bilgi yönetiminde kutupsallaşan akımın başlangıcı olmuş ve bu ayrımın güncel yaşamdaki yerini vurgulamıştır. Ona göre örtük bilgi; kişisel, bağlama ilişkin, biçimlendirmesi ve iletişimde kullanılması zor bir bilgi çeşididir. Açık veya diğer bir adla kodlanmış bilgi ise daha resmi ve sistematik bir dille iletilebilen bilgidir. Polanyi, kişilerin bilgiyi ancak kişisel deneyimleri doğrultusunda yaratıp, örgütleyerek edindiklerini belirtmektedir (Özdemir, 2006: 12).

Bilgi, insanın bildiği, anlayabildiği, sahip olduğu malumatın tamamıdır. Özdemir (2006)’ya göre başlangıçta içseldir, henüz dışa vurulmamıştır. Buna örtük bilgi denmektedir. Örtük bilgi duyulara, hareket becerilerine, bireysel algılamalara, fiziksel deneyimlere, sağduyu kurallarına ve sezgilere bağlı olması nedeniyle oldukça gizemli ve zengin içeriklidir. Son derece öznel olan bu bilgi içeriğinin rakamlara, harflere veya başkaca nesnelere, formüllere ve şekillere dökülerek açıklanması, kodlanması, yönetilebilir ve kullanılabilir hale gelmesiyle artık açık bilgiye dönüşmüş olur. Ancak örtük bilginin net olarak, tüm detaylarıyla ortaya konulması her zaman mümkün olmayabilir. Aralarında örtük bilginin ifade edilebilirliği konusunda bazı farklı değerlendirmeler olmakla birlikte, uzmanların konuya ana hatlarıyla bakışı bu yöndedir (Özdemir, 2006: 13).

Örtük bilginin somutlaştırılarak açık bilgiye dönüştürülmesi sürecine dışsallaştırma denilmektedir. Keza yeni elde ettiğimiz bir bilgi parçasının özümleme, yorumlama ve yansıtma süreci de açık bilginin örtük bilgiye dönüştürülmesi yani içselleştirilmesi anlamına gelmektedir (Özdemir, 2006: 13).

Benzer diğer bir temel ayrım ise kodlanabilen ve kodlanamayan bilgilere ilişkindir. Gökçe (2006)’ye göre bilginin çokluğu ve çeşitliliği, bu çeşitlilik içinde gerekli ve yeterli olan bilginin belirlenmesinin zorunlu hale gelmesi, yöneticilere rehber olabilecek bilgi yönetimi stratejilerine olan ihtiyacı beraberinde getirmiştir. Bu alanda yapılan çalışmalar kodlama ve bireyselleştirme stratejisi olmak üzere belli başlı iki strateji üzerinde durmaktadır. Bu iki strateji “yönetimi” çok yakından ilgilendirdiği için belki Tablo 4 kapsamında ele alınabilirdi. Ancak bu iki stratejiyi uygulamadan önce eldeki bilgileri sınıflandırmak gerekecektir (Tablo 3).

Kodlama Stratejisi: Bu strateji enformasyon teknolojileri vasıtasıyla bilginin

kodlanması, saklanması ve yeniden kullanılmasına imkân tanır. Bilgi “insandan

dokümana” yaklaşımına uygun bir şekilde kodlanır, onu yaratıp şekillendiren

kişiden bağımsızlaştırılır ve çeşitli amaçlar doğrultusunda yeniden kullanılır. Kodlanmış bilginin, onu ilk başta geliştirmiş olan kişiyle irtibata geçilmeksizin bulunması ve kullanması sağlanır. Dolayısıyla bu strateji bilgiyi yeniden kullanmada ölçeğe ulaşma ve işi büyütme fırsatı sunar. Örnek olarak İntranet, veri tabanı, internet, uzman sistemler, e-posta sayılabilir.

Bireyselleştirme Stratejisi: Bilgi, onu geliştiren kişi ile yakın bağlantı içindedir

ve paylaşılması doğrudan onu geliştiren kişiyle bir araya gelerek mümkün olmaktadır. Çalışanlar çözmek zorunda oldukları soruna çeşitli ve farklı noktalardan yaklaşarak, yüzyüze iletişim yöntemleriyle sorunu çözme yoluna giderler. Bu strateji içsel ve rekabetçi üstünlük kazandıran bilginin elde edilmesine yöneliktir. Örnek olarak günlük konuşmalar, beyin fırtınası sayılabilir.

Tablo 3: Bilginin Sınıflandırılması ve Bilgi Yönetiminde Kutupsallaşan Anlayış Temel Sınıf KAYNAK AKTARAN SINIFLAMA AÇIKLAMA

1. Örtük Örtülü Saklı Kapalı Zımni (Tacit) 2. Açık Kodlanabilir (Explicit) Polanyi,1958; Tyndale,2003; Bolisani ve S,1999; Süral, Ö. ve Saatçıoğlu, 2002; McGriff, 2000 Karagül,

2006 Açık B. Örtük B • Açık bilgi, örtük bilginin aksine, kolaylıkla bulunabilen ve kullanılabilen, başka yerlere iletilebilen bilgi türüdür. • Örtük bilgi kolaylıkla ifade edilemeyen, kolaylıkla diğer kişilere aktarılamayan, bireysel tecrübe, kişisel inanç, bakış açısı ve değerler sonucunda kişide oluşan bilgi birikimi olarak ifade edilmektedir.

Polanyi,1966 Özdemir,

2006 Açık Örtük • Açık bilgi daha resmi ve sistematik bir dille iletilebilen bilgidir. • Örtük bilgi; kişisel, bağlama ilişkin, biçimlendirmesi ve iletişimde kullanılması zor bir bilgi çeşididir. Bolisani ve Scarso 1999 Abdullah, 2006 Açık/Örtük İki bilgi türünü birbirinden ayıran ölçütlere yer vermiştir.

Özdemir, 2006 Açık Örtük

Bu iki bilgi türünü birbirinden ayırmak mümkün değildir. Ayıklamaya kalkışıldığında her iki tarafın da anlam ve nitelik kaybına uğrayacağı görülecektir. Her iki bilgi türü bireysel veya kurumsal(örgütsel) olabilir.

Zaim, 2005 Özdemir, 2006

Açık

Örtülü • Açık Bilgi: Kelimelere dökülebilen, formüllerle, sekilerle veya rakamlarla ifade edilebilen, nesnel - belirli bir kişiye özgü olamayan ve sahibinden bağımsız bilgidir. • Zımni/Örtülü Bilgi: Kişilerin zihinlerinde olan, bildikleri ancak çoğu zaman ifade edemedikleri bilgidir.

Lengnick-Hall, M. L. ve Lengnıck-Hall C.A., 2004

Özdemir,

2006 Açık Saklı

• Açık bilgi: Sözcükler, sayılar ya da simgeler biçiminde ifade edilebilir ya da kodlanabilir ve aktarılması, anlatılması daha kolaydır. • Saklı Bilgi: Bir kişinin deneyim sonucu oluşan sezgileri, inançları, varsayımları ve değerleri ile kişinin o deneyimden

çıkarsamalarından oluşur (ve aktarılması güç olabilir). Kuruluşların da saklı bilgisi vardır. Odabaş, 2006 Özdemir,

2006)

Örgl Açık

/Birey Ört. Güç olmakla birlikte bireysel örtük bilginin açık örgütsel bilgiye dönüştürülmesinin mümkündür. Fiziksel temas veya yakınlık gerekir. Doğrudan gözlem, anlatım, taklit, deneme, karsılaştırma, birlikte çalışma gibi yöntemlerle bu dönüşümün

mümkündür. Smith, 2001 Karakoçak,

2007 Açık Örtük • Açık bilgiye, politikalar, süreçler, patent, ticari marka, araştırma; Örtük bilgiye, kişisel beceri, inançlar, değerler, fikirler, yaratıcılık, kavrayış ve yenilik örnek olarak verilebilir Dinçmen, 2006 Arslanka,2007 Açık/ Örtülü Bilginin yönetiminin açık ve örtülü bilgiler için farklı olduğu vurgulanmıştır.

Aktan, 2008 Çelik, 2006

Daldal, 2008

Açık(sis)

Kapalı (ins) İnsana yönelik bilgi yönetimi kapalı bilgiye yüksek derecede önem verirken, sisteme yönelik bilgi yönetimi ise; açık bilgiye önem vermektedir.

1.Bilgi 2.Enformasyon San, 2005 Yüksel, 2007 Enf Yön. Bilgi Yön.

Bilgi ile enformasyon halen karıştırılmaya devam etmektedir. Bu bağlamda, yönetim açısından bakıldığında, aynı sorunla bu konuda da, zaman zaman, karşılaşılmaktadır.

1. Kodlanmış 2. Kişiselleşmiş Hansen vd., 1999; Carlsson, 2003; Novak ve Wurst, 2004 Abdullah, 2006; Garavelli vd.,2004 Kodlama / Kişisel- leştirme

• Kodlama Stratejisi: Veri tabanlarındaki ihtiyaç duyulduğunda kolayca erişilebilen bilgilere ilişkindir. • Bireyselleştirme Stratejisi: Kişiden kişiye aktarılabilen insanlarda bulunan örtülü bilgilere ilişkindir. Dalyan, 2003; Choi ve Lee, 2002 Hansen vd., 2001 Gökçe S, 2006; Ağır, 2005 Kodlama Bireysel- leştirme

• K.S.: Bilgisayar merkezlidir. Bilgi titizlikle kodlanıp, herkesin kolayca erişip kullanabileceği veri tabanlarında saklanmaktadır. • B.S: Bilgiyi geliştiren kişiyle bilgi arasında sıkı bir bağlantı vardır. Bilgisayar Kullanımında amaç saklamak değil iletmektir. McLaughlin ve Paton,

2008,Tiwana, 2000 Sezgin, 2009

Kodlanmış Kişiselleş- miş

İki yaklaşım olmasının nedeni işletme çevresine uyum sağlayabilmektir. Hangisinin daha iyi olduğu bu nedenle söylenemez. Kullanılan bilgi yönetimi yaklaşımı ve buna göre şekillenen örgüt yapısına göre uygun olan bilgi kullanılır.