• Sonuç bulunamadı

Çocuğun sağlıklı gelişiminde lbni Sina, ısı ve beden temizliğine de önem vererek şöyle der: "Dikkat edilmesi gereken konulardan bi­

ri de, yeni doğmuş çocuğun mutedil sıcaklığa sahip bir evde uyutul­

masıdır." Yenidoğanın içinde bulunduğu ortamın çok sıcak ya da so­

ğuk olmaması gereklidir.

Yine lbni Sina'ya göre, "Çocuğun mutedil mizaçlı ve dengeli, sağ­

lıklı bir bünyeye sahip olabilmesinin ilk şartı, beden temizliğidir. Bu nedenle bir çocuk uykudan kalktığı zaman onu önce yıkamak (istih­

mam) gerekir. Çocuğun yaz mevsiminde mutedil (ılık) suyla, kışın da kaynar olmayan sıcak suyla yıkanması icap eder. Çocuğun banyo yapacağı en iyi vakit, en uzun uykusundan (yani, gece uykusundan)

BEBEKLlK DÖNEMlNDEI<l GELIŞ[M

59 sonradır. Hatta çocuğun günde iki veya üç defa yıkanması da caiz­

dir ... Çocuğu yıkarken onu sağ elle tutup, sol kol üzerine sırtüstü ya­

tırmalıdır. Yıkama sırasında çocuğun sırhru, ayaklannı ve başını yu­

muşak hareketlerle ve incitmeden ovalamak (mess etmek) lazımdır.

Yıkadıktan sonraysa, onu yumuşak bir havluyla sarmalı ve önce yü­

zükoyun yatınp sırhru ovalamalı, sonra da sırtüstü yatınp göğsünü ovalamalıdır. En sonunda da bumuna tatlı (asitsiz) zeytinyağı dam­

latmalıdır ki, bu, onun gözlerini ve göz tabakalanru temizlemeye ya­

rayacaktır."<2>

B1L1ŞSEL (Cognitive) GEL1Ş1M Duyu-Hareket Dönemi (Sensory-Motor Stage)

Piaget, çocuğun dünya hakkındaki bilgisi şekillendikçe birbirine bağlı zihinsel gelişim evrelerinden geçtiğini savunur.

Yaşamın ilk 18 ayında bebeğin öğrenmesi, algı ve hareketlerini organize hareket şeması ya da duyu-hareket şeması biçiminde dü­

zenleme ve geliştirmekten ibarettir.

Bebek, dünyayı mevcut duyusal ve motor deneyimlerle eylemde bulunarak öğrenir. Önceleri refleks yoluyla tepkide bulunurken gi­

derek çevredeki ses ve nesnelere olan tepkileri sistematik hale gelir.

Bebek, duyu-hareket evresi içindeyken zekanın görüntüsü hare­

ketlerdir. Bu dönemin başlangıcında bebek kendini diğer objelerden ayırt edemez ve davranıştan refleks örüntülerle kısıtlanmıştır. Ancak gelişim süreci içinde duyu-hareket düzeyinde davranış biçimleri gö­

rülmeye başlar. Bunlar, basit şartlı eylemlerle ya da alışkanlıklarla

·zekaya dayalı davranış arasındaki geçişi oluştururlar.

1 yaş çocuğu battaniye üzerindeki oyuncağa kavuşabilmek için battaniyeyi kendine doğru çeker. Burada bebek, battaniyeyi oyunca­

ğa ulaşmayı başarabilmek için kullanmıştır. Piaget, buradaki battani­

yeyi çekme hareketine "aksiyon (eylem) şeması" adını verir. Genel­

leştirilebilecek olan bu tepki, çeşitli problemlerin çözümü için kulla­

nılabilir. Bebeklik dönemindeki her aşamada çocuk duyu-hareket şe­

malardan birine sahiptir. Bebek objeleri iter, düşürür, vurur, karıştı­

nr ve kendisine sunulan yeni bir oyuncak karşısında sahip olduğu

60

ÇOCUK PSIKOLOJISl

bu şemalardan biriyle tepkide bulunur. Duyu-hareket dönemindeki 6 alt gelişim aşaması boyunca büyük farklılıklar görülür. llk iki yıl içinde yenidoğanın, sadece otomatik refleksleri olan bir canlı duru­

mundan, giderek problemleri çözmek üzere yeni yollar keşfeden bir birey durumuna girdiği görülür.

Duyu-hareket öğrenmedeki düzenli gelişim sırası, ilk olarak du­

yuların kullanılmasıyla başlar. Bunun ardından 6. aydan itibaren mo­

tor yetenekler, daha sonra, yani ikinci yılda ise bu birincil yetenekle­

rin koordinasyonu başlar. Bebek bu dönemin sonunda duyu-hareket yolla karmaşık olmayan zihinsel faaliyette bulunabilir. Sembolleri kullanabilme yeteneğiyle birlikte yeni şema türleri gelişir. Bu temsili şemadır. Burada, önemli olan, mevcut duyu-hareket şemalarından hareketle bir şeyi bir başkasıyla temsil edebilme yeteneğidir.

Duyu-hareket dönemi, iki ayn evrede ele alınabilir:

1 . Refleks egzersizler dönemi, 2. Döner tepkiler dönemi.

Piaget, yinelenen refleks aksiyonlarıyla onların yeni objelere akta­

rılmasını, çocukları üzerinde doğumun hemen ilk dakikalarında yap­

tığı incelemelerle gözlemiştir. Lucienne ve Laurent, doğumlarının henüz 15. ve 30 . dakikalarında ellerini ve parmaklarını emmeye baş­

lamışlardır. Yiyecekle ilgili emme gerçekleşmediği sürece, bebeklerin dudaklarına değen her objeyle ilişki kurdukları ve örneğin, battaniye gibi doyum sağlamayan objeleri hızla öğrenerek ayırt ettikleri görül­

müştür.

Birinci ay içinde bazı hareket şemalarının oluştuğu gözlenmiş, bunu izleyen aşamada bebeğin objeleri izleyebilmek üzere yeni yete­

nekler kazandığı ve gözleriyle çevresini keşfetmeye çalıştığı belirlen­

miştir.

Piaget'nin diğer çocuğu 24 günlük Jacqueline, ilk kez ağlamadan uyanır ve başının üZerinde duran objeye gözünü dikerek bakar; işte bu aşamada doğrudan reflekslerden kaynaklanmayan yeni faaliyet­

ler görülür. Bebek eliyle ağzı arasında uyumlu hareketlere başlar. Pi­

aget bu tür faaliyetlere "kazanılan ilk uyumlar" adını verir. Görme ve işitme, dengeli ve uyumludur.

Duyu-hareket döneminde, zamanla ilk hareketle onu izleyen so­

nucun tek bir eylem haline dönüştüğü görülür. Başka bir deyişle, ço­

cuk bazı hareketlerini kendi arzusuyla durdurmayıp yineleme

girişi-BEBEKLD<

DÖNEMİNDEKi

GELiŞiM

61 minde bulunur. Piaget buna "döner tepki" adını verir. Döner tepki­

nin temelinde hareketi sürdürme amacı yatmaktadır.

3 ay 29 günlük [O; 3 (29)] Laurent bir kağıt makası görür, yakalar ve kısa bir süre bakar. Daha sonra onu hemen sallar ve tüm diğer ob­

jeleri yakaladığı sağ eliyle yakalar. Daha sonra tesadüfen sepetin içi­

ne düşürdüğü makası yakalayarak aynı sesi işitmek üzere yeniden sepetin içine düşürmek için çaba harcar.

Duyu-hareket döneminin sonlarına doğru ikinci şemaların koor­

dinasyonu görülür. Çocuk çok geçmeden herhangi bir uyarıcı etkene bağlı olarak, rastlantı sonucu gözlediği ya da keşfettiği bir hareketi sürdürebilir ve yineleyebilir.

Jacqueline, babasının uzattığı sigara paketini yakalamaya çabalar.

Babası sigara paketini sicime bağlı olarak bebeklerinin bulunduğu karşı yöndeki örtüye kaydırır. O, önce sigara paketine doğrudan ulaşmak ister, başaramayınca elinde olmayan, fakat bir parçasını gö­

rebildiği sicime bakar. Karşı yönündeki sicimi tutar, çeker, kanşbnr.

En sonunda sigara paketi düşer ve onu yakalar.

Piaget'nin deyişiyle, burada çocuk iki objeyi ilişkili görmüş, bir şemayı diğerine uydurmuştur. Sicimi çekmekten ibaret olan birinci şema, şimdi objeyi yakalama şemasının kapsamına girmiş, böylelikle yakalamak için sicimi çekmek şeklindeki kombine (birleşik) bir şema ortaya çıkmış ve yinelenmiştir. Yeni deneyimler önceki evrelere oranla daha çok keşiflerle doludur.

Bebek faal olarak yeni sonuçlan araştırma girişimlerinde bulu­

nur. Onları bulur, keşfederek deney yoluyla çevresine uydurur. Bir keresinde yeni bir faaliyetin tekrarlanabileceğini keşfedince tekrar ilk deneyine döner ve döner tepki yoluyla aynı faaliyeti yeniden de­

ner. Ancak, çocuğu yeni hareket biçimlerine doğru yönelten bu dö­

ner tepkiler, salt yinelemeden farklıdırlar. Çocuk yinelerken yeni ve ilginç sonuçlara varabilir.

Bu evrede artık çocuk herhangi bir şeması olmasa bile derhal uy­

gun olanlarını seçerek yeni problemleri çözme aşamasındadır. Başka bir deyişle, artık o, yeni situasyonlara uyum gösterebilmektedir.

8-12 aylık olduğunda, bebek, oynadığı top örtünün altına kondu­

ğunda topun kaybolduğuna ilişkin tepkide bulunur. Böylece nesne­

nin sürekliligi anlayışı gelişmeye başlar. Başka bir deyişle izlerinden yoksun olsa da nesnenin var olduğunu anlamaya başlar. 12-18 aylar

62

ÇOCUK PSlKOWJISI

arasında bebek, etkin olarak araşhrma ve deney yapar; devrilmiş çın­

gırağa vurmak, suyu dökmek gibi<3>.

Duyu-hareket döneminin son aşamasında çocuk, keşfetmenin ya­

nında icat etmeye, zihinsel kombinasyonlar yoluyla yeni araçlar tü­

retmeye başlar. Artık duyularla hareket yöntemi yerine, zihinsel kombinasyonlan kullanmaya, böylelikle problemlere ivedi çözümler aramaya koyulur. Başka bir deyişle, o dış dünyaya imaj, anı ve sem­

boller yoluyla zihinsel bir biçimde kendini sunmaya başlar. 18-24 ay arasındaki bebek, basit sembolik düşüncenin işaretlerini göstermeye başlar.

Piaget'ye göre, icat hızlı bir organizasyon ve iyi bilinen şemalann hahrlanarak sunulmasından ibarettir.

Örneğin Lucienne'in, 10 mm'lik bir açıklık bırakıldığı takdirde, bir kibrit kutusundaki zinciri çıkarabileceği kanıtlanmışhr. Bunun için o, parmağını kutuya sokarak küçük zincir parçasını dışanya çı­

karabilmektedir. Ancak kutu açıklığı 3 mm olduğunda Lucienne zin­

ciri almayı başaramaz. Zinciri çıkarmak için büyük bir dikkat sarf eder. Sonra defalarca kendi ağzını açıp kapamaya başlar. Önceleri yavaş ve küçük küçük açıp kaparken giderek daha büyük açıp kapa­

maya başlar. Lucienne ağzını açıp kapamakla kutuyu açma arzusu­

nu ifade etmeye ve yansıtmaya çalışmışhr. Bu taklit şeması onun bil­

diği bir şemadır ve Lucienne'nin mevcut situasyon etrafında düşüne­

bilmesini sağlar. Bundan hemen sonra Lucienne parmağını kutudaki açıklığa sokar ve daha önce olduğu gibi, zincire ulaşmaya çalışmak yerine kutuyu açmaya çalışır; açmayı başardıktan sonra da zinciri alır.

Onun bu deneyi sembolize eden hiçbir sözcüğü ya da belirgin bir görsel imajı yoktur. O, basit bir motor belirtiyi sembol olarak kullan­

mıştır.

Çocuk burada, düşünmeye yardımcı olması için bazı imajlan ya da geçici sembolik aksiyonları kullanmıştır. Örnekte Lucienne bir tür taklit kullanmaktadır.

Bu evrenin sonunda çocuğun kendi bedenini bir obje olarak tanı­

maya başladığı görülür.

Yenidoğanın en önemli aşamasını ilk 7-8 gün oluşturur. Bebek gö­

rebilir, işitebilir, koklayabilir, tad alabilir, acıya duyarlıdır; dokunma ve yerinin değiştirilmesi durumlarına karşı hassashr. Yenidoğanın

BEBEKLlK DÖNEMlNDEKl GELİŞİM

63