• Sonuç bulunamadı

Bölgedeki Merkezi Kamu Yönetim Kurumlarının Geliştirilmesi

Korunması ve Durumunun İyileştirilmesi

Öncelik 3: Bölgedeki Merkezi Kamu Yönetim Kurumlarının Geliştirilmesi

Merkezi yönetim bölgede 4 valilik, 48 kaymakam-lık, DSİ, KGM ve İller Bankası bölge müdürlükleri ile temsil edilmektedir. Amasya, Çorum, Samsun ve Tokat il özel idarelerinin oluşturduğu Yeşilırmak Havzası Kalkınma Birliği, bölgedeki katılımcı kurumlardandır. TR83’te bölgesel kalkınmanın kurumsal bir yapıya kavuşabilmesi, kamu kesi-minde örgütlenmenin iç yapılanmada ve farklı kamu kuruluşlarının birbirleriyle olan diyalog ve koordinasyonun gelişim ve sürekliliği ile yakından ilgilidir. İç yapılanmadaki sorun, yetersiz kaynak ve eksik uzman teknik personel ve donanım ile yüksek kalitede hizmet sunulamamasından

kay-naklanmaktadır. Kamu hizmetlerinin üretilmesinde yönetişimci bir anlayışın geçerlilik kazanması, etkin bir eğitim sürecine bağlıdır.

ÖUKP, bölgesel gelişme stratejisinin uygulan-masında daha fazla yerel katılımın sağlanmasını öngörmektedir. “…Uygulama sürecinde etkinliğin sağlanması için kamu ve özel kesim yanında sivil toplum kuruluşlarının da ekonomik imkanlarının plan stratejisi doğrultusunda harekete geçirilme-si” öncelikli alan olarak belirlenmektedir. Ayrıca ÖUKP’de, İÖİ Kanunu ve Belediye Kanunu ile yerel yönetimlere yetki devri bakımından yapılan düzenlemeler üzerinde durulmaktadır (DPT 2003-5: 127).

OVP’de “Kamuda İyi Yönetişim” temel 5 geliş-me ekseninden biridir. Plan, kamu kurumlarının

“…esneklik, saydamlık, katılımcılık, hesap verme sorumluluğu, öngörülebilirlik gibi çağdaş kavram-ları benimsemiş bir anlayışa, yapıya ve işleyişe kavuşturulmasını temel amaç” olarak belirlemek-tedir (DPT 2005-3: 26-27).

TR83’de merkezi kamu kuruluşlarının geliştirilme-si önceliği, yönetişimci bir anlayışla iç yapılanma ve farklı kurumlarla işbirliği ve ortaklık kurulması yaklaşımının, merkezi yönetim taşra teşkilatında ve bölge müdürlüklerinde geliştirilmesi ile gerçek-leşecektir. Bölgede yapılan GZFT analizlerinde, bölgenin kalkınmasında kamu kurumalarında ça-lışanlara yabancı dil eğitimi dahil olmak üzere bir dizi eğitim verilmesi, bunların bölge kalkınmasında daha aktif rol almaları gereği üzerinde durulmuş ve bu kuruluşların güçlendirilmesi gereği vurgu-lanmıştır (Tablo 5.4.5.1).

Ş İ L I R M A K H A V Z A G E L İ Ş İ M P

İ V E Y E N İ D E N Y A P I L A N M A S E N A R Y O L A R I

Ş İ L I R M A K H A V Z A G E L İ Ş İ M P R O J E S İ

TR83 Bölgesi, gelişme açısından, bir çok gös-tergede Türkiye ortalamasının biraz gerisindedir.

Ancak gelişmişlik düzeyi, ülke ortalamalarından kopuş gösteren nitelikte değildir. Bölgenin, ülke ortalamalarını yakalamak ve bazı göstergeler bakımından ortalamaları aşmak şansı mevcuttur.

Bu alanlardan ekonomik olanları, bölgenin kar-şılaştırmalı üstünlüklere sahip olduğu alanlardır.

Diğer bir deyişle, hammadde kaynakları, faktör varlıkları, insan sermayesi, teknolojik düzey ve pazar bakımından gelişme olanağı bulunan, kat-ma değeri yüksek, ileri ve geri bağlantıları bulunan ekonomik faaliyet alanlarıdır. Bölgenin geleceği, mekanın bu faaliyetlerden elde edilebilecek yararı en üst düzeye çıkartacak biçimde örgütlenmesi ve toplumsal gelişmelerle ekonomik gelişmeler ara-sında uyumun sağlanması, buna uygun kurumsal yapıların ve işleyiş mekanizmalarının elde edilme-si, mekansal- ekonomik ve toplumsal gelişmelerin çevresel değerleri koruyan ve iyileştiren özelliği-nin dikkate alınmasıyla gerçekleşecektir. Özetle, bölge gelişme şansına sahiptir. Avantajlar bölge toplumunun yaratıcılığıyla sistemli biçimde ger-çekliğe dönüştürüldüğü takdirde, 2023 yılına kadar ülkenin gelişmiş bölgeleriyle arasındaki açıklık, bir çok gösterge bakımından kapatılabilecek veya aşılabilecektir. Ancak bunun nasıl olabileceğinin tanımlanması gereklidir.

Tanımın elde edilebilmesi için ilk adım, mevcut durumun, ülkesel kararlarının analizinin ve bölge toplumunun beklentilerinin bütünleştirilerek, alma-şık gelişme senaryoları üzerinde karşılaştırmalar yapmak ve bu senaryolardan birinin benimsen-mesini sağlamaktır. Geliştirilen senaryolar, A0’dan başlayarak A3’e kadar, her biri bir öncekinden daha büyük GSYİH büyüme hızı, emek verimliliğindeki artış hızı ve daha yüksek sanayi ve hizmet faali-yeti, daha az tarımsal istihdam, daha yüksek kişi başına gelir ve kişi başına gelir itibarıyla daha az kır- kent, bölge ve ülke ortalaması farkı yansıtmak-tadır. Senaryolar üzerinde, bölgenin gelişme olası-lıkları ve şansı ile, gerçekleştirilebilirlik açısından yapılan irdelemeler, benimsenen A2 senaryosunun tanımını ortaya çıkartmıştır.

Seçilen A2 senaryosu, dışarıya net göç veren bölge için, faktör varlıklarını koruyan ve dönem sonunda insan kaynağını bölgede tutmayı sağ-layan büyüklükler öngörmektedir. Bölgenin kişi başına gelirini Türkiye ortalamasına yaklaştırmak, kır-kent arasındaki farkı azaltmak, tarımsal istih-dam azalırken toplam istihistih-damı (daha çok sanayi ve hizmetler sektörlerindeki gelişmelerle) artırmak olanağını belirli bir oranda sağlamak, A2’nin diğer özellikleri arasındadır. Bu artışların sağlanması için ulaşım altyapısında, yerel altyapıda, sanayiye hammadde temininde ve tarımda, bölgeye yatırım çekilebilmesinde büyük sıçrama öngörülmekle birlikte, yapılabilirliğin sınırları aşılmamaktadır.

Bütün göstergelerde iyileşmeler içeren A2, kırsal kesimden hızlı bir biçimde devam edecek olan göçü bölge kentlerine çekmeyi ve bölge ekono-mik yapısını hizmetler ve sanayi sektörü lehine geliştirerek kentsel istihdam sağlamayı, faktör verimliliğini geliştirmeyi, Samsun’un bir metropol kent olarak öne çıkmasını önermektedir. Özetle, senaryolarla ilgili çalışmaların sonunda, bölgenin yerel olanaklarını üst düzeyde zorlamak pahasına A2 senaryosunun benimsenmesi, en iyi seçenek olarak önerilmiştir.

Seçilen A2 senaryosuna göre TR83’ün gelişmesi, bölge vizyonu gerçekleştirmek üzere mekansal, toplumsal ve ekonomik yapının dönüştürülmesi ve geliştirilmesi olarak belirlenmiş temel stratejik amaca dayanmaktadır. Stratejik amaçlardan biri, yığılma ekonomilerinden ve dışsallıklardan yarar-lanarak ve çok merkezli bir yapıya doğru gelişerek yeni bölge mekan yapısı oluşturmaktır. Bölgenin gelişmesi, diğer stratejik amaçların mekansal strateji ile uyumlu gelişmesiyle gerçekleşecektir.

Mekansal strateji, kentleşmenin artması ve hızlan-ması, kır-kent dağılımındaki dengenin, kentleşme yönünde gelişmesi eğilimine ve kır nüfusundaki azalma nedeniyle kırdaki yerleşim deseninin de-ğişmesi öngörüsüne göre düzenlenmiştir. Kır- kent arasındaki farkı azaltarak kentleşmenin gelişmesini öngören çok merkezli mekansal yapıda oluşacak ağ ilişkileri nedeniyle, kır- kent mekanları bütünleş-mekte ve üretim örüntüsü daha yüksek verimliliğin

A T E J İ V E Y E N İ D E N Y A P I L A N M A S E N A R Y O L A R I sağlanmasına elverişli hale gelmektedir.

A2 senaryosunun temel seçimleri, Orta Vadeli Plan’ın gelişme eksenlerinden biri olan “Bölgesel Gelişme ve Bölgesel Farkların Azaltılması” ile de uyumludur. Planda, bölgelerarası göç eğilimlerinin bölge içinde tutulması, nüfusun mekanda dengeli dağılımının sağlanması ve kentleşmenin sağlıklı bir yapıya kavuşturulması için, bölgesel merkez niteliği taşıyan kentlerinin tespit edilmesi ve göç eğilimlerinin bu merkezlere yönlendirici politikalar geliştirilmesi; kırsal kesimde refahın artırılması için, kamu yatırımları ve hizmetlerin sunumun-da, konumları itibarıyla çevresindeki yerleşim birimlerine hizmet verme ve gelişme potansiyeli olan merkezi yerleşmelere öncelik verilerek, bu yerleşmelerin altyapısının iyileştirilmesi ve dağınık yerleşim birimlerine kamu hizmeti götürülmesinde maliyet etkinliği ve erişim sağlayacak alternatif modeller geliştirilmesi öngörülmektedir.

Bölgenin gelişme stratejisi, önce mekansal yapıyı dönüşüme uğratarak, gelişmelerin akılcı ve düşük maliyetle oluşmasını sağlayacak elverişli bölgesel ve küçük ölçekli altyapı zemini hazırlamaktadır.

Mekansal stratejiye göre, temelde kentleşmiş bir bölge yapısı oluşturacak biçimde, kırda ve kentte bazı yerlerde yoğunlaşarak ve bazı yerlerde boşa-larak değişime uğramaktadır. Mekansal yapıdaki bu hazırlık, ekonomik ve toplumsal yapıyı harekete geçirme stratejilerini (her kentsel merkezde farklı uzmanlaşmalara yönelme biçiminde gerçekleşe-rek) tamamlayacaktır.

Kentlerde ve sulamanın geliştirildiği birinci ve ikinci sınıf tarım topraklarının bulunduğu kırsal alanlarda ekonomik faaliyetlerin yoğunlaşmasıyla, tarımda, sanayide ve hizmetlerde verimliliğin artırılabilmesi için elverişli bir mekan kurgusu sağlanacaktır.

Bu mekansal kurguda Samsun, bir metropoliten bölge/ bir ağ-geçit olarak, (2023 yılında yaklaşık 1 000 000 kişinin kentlerinde yaşayacağı) kıyı bandında ve bütün bölgede, çok merkezli morfo-lojik ve ilişkisel bir ağ içinde, bölgenin gelişmesini

sağlayabilecek etkin bir üretim ve hizmet merkezi olacaktır.

Çorum, bölgenin güçlü sanayi kentidir. Sanayi ya-pısı gelişerek çeşitlenmiştir. Ancak dönem sonuna doğru uzmanlaşma alanlarını belirlemiş ve küresel yapılarla ilişkilerini sıklaştırmış bir kent olacaktır.

Tokat güçlü ve yoğun bir tarımsal artalana dayana-rak, tarımsal sanayisini çok merkezliliğin sağladığı avantajlara göre uzmanlaşarak geliştirecek ve çe-şitlendirecektir. Amasya, tarihsel mimari mirasını ve kimliğini en iyi koruyan ve kullanan kent olarak, eğitim kültür ve turizm konularında uzmanlaşmış bir merkez olacak, artalanındaki tarımsal geliş-meler ve sınırlı tutulmuş sanayi ile gelişmesini destekleyecektir.

Merzifon ise, bir çok bakımdan sahip olduğu avan-tajlar nedeniyle, bölgenin en hızlı gelişen kenti ola-cak, nüfusu yaklaşık üç kat artacaktır. Ağ ilişkileri içinde bulunduğu kentlerle birlikte, artalanın sağ-ladığı tarımsal avantajları da kullanarak tarımsal sanayisini geliştirecektir. Samsun ve Çorum gibi sanayi ve hizmetlerde gelişen iki kentsel merkez arasındaki konumuyla, sanayi ve hizmetlerde gelişme doğrultusu konusunda, buluş, yenilik ve araştırma kapasitesini geliştirerek esnek bir yol izleyecektir.

Diğer kentler de (nüfusu 20 000’den büyük olan yerleşmeler) yerleşimsel konumunun ve içinde bulunduğu ağ ilişkilerinin sağladığı mekansal, ekonomik ve sosyal avantajlara göre uzmanlaşma alanları geliştirecek ve niteliksel olarak, yeni gelen-ler dahil, bütün hemşerigelen-leri için, genel standardın üzerinde yaşam kalitesi olanakları sunacaklardır.

Temel stratejiyi desteklemek üzere eşzamanlı ola-rak işleyecek diğer stratejik amaçlar, bölgenin bilgi toplumuna doğru evrilmesini ve öğrenme kapasite-sini yükseltmekapasite-sini, yenilik yapabilme ve buluşlara dayanan üretimler geliştirmesini, dışa açılmasını, çevresel değerlerini ekolojik dengelerini ve kültürel mirasını korumasını, kurumsal ve mali yapılarını ve özellikle belediyelerini gelişmeye uygun esnek

Ş İ L I R M A K H A V Z A G E L İ Ş İ M P R O J E S İ

ve demokratik bir işleyişi sağlayan yönetişimci bir anlayışla kurgulamasını öngören, dolayısıyla önerilerin sürdürülebilir olmasını sağlayacak olan stratejik amaçlardır.

TR83 Bölgesi, seçilen A2 senaryosu ve bu senar-yoyu gerçekleştirmek üzere tasarlanan stratejilerin uygulanması ile 2023 yılında Türkiye’nin gelişmiş bölgelerine daha yakın ve AB’nin diğer bölgeleriyle daha fazla yarışabilir bir bölge olacaktır.

İ V E Y E N İ D E N Y A P I L A N M A S E N A R Y O L A R I

Ş İ L I R M A K H A V Z A G E L İ Ş İ M P

İ V E Y E N İ D E N Y A P I L A N M A S E N A R Y O L A R I

Ş İ L I R M A K H A V Z A G E L İ Ş İ M P R O J E S İ