• Sonuç bulunamadı

Avrupa Konseyi Örgütü ve Avrupa Ġnsan Hakları SözleĢmesi

B. Bölgesel Düzeyde GeliĢmeler

1- Avrupa Konseyi Örgütü ve Avrupa Ġnsan Hakları SözleĢmesi

BirleĢmiĢ Milletlerce kabul edilen SözleĢmeler, insan haklarının uluslararası boyutta korunması bakımından yeterli ve etkin bir mekanizma getirmemiĢti.

Ġnsan Haklarını uluslararası düzeyde güvenlik altına almak için BirleĢmiĢ Milletlerdeki çalıĢmalar daha devam ederken, Avrupa Konseyine üye olan devletler kendi aralarında harekete geçerek -dünyanın sadece belirli bir bölgesinde de olsa- bu ileri adımı atmayı baĢarmıĢlardır. Konsey üyesi olan devletlerin DıĢiĢleri Bakanlarınca 3 Kasım 1950‟de Roma‟da imzalanan ve on devletin onaylamasından sonra 1953‟de yürürlüğe giren Avrupa Ġnsan Hakları SözleĢmesi (tam adıyla “Ġnsan Haklarının ve Temel Hürriyetlerinin Korunmasına ĠliĢkin Avrupa SözleĢmesi”), onu imzalayan devletlere sözleĢmede açıklanmıĢ olan hak ve hürriyetleri sağlamak ve korumak konusunda hukuki zorunluluk yüklemektedir58.

56 ÇELĠK, s. 15.

57 KAPANĠ, s. 74.

58 KAPANĠ, s. 69-70.

18

SözleĢmede imzası bulunan Avrupa Konseyi Üyesi hükümetler; BirleĢmiĢ milletler Genel Kurulu tarafından 10 Aralık 1948‟de ilan edilen Ġnsan Hakları Evrensel Bildirisini, bu bildirinin metninde açıklanan hakların her yerde ve etkin olarak tanınmasını ve uygulanmasını sağlamayı hedef aldığını, Avrupa Konseyinin amacının, üyeleri arasında daha sıkı bir birlik kurmak olduğunu ve insan hakları ile temel özgürlüklerin korunması ve geliĢtirilmesinin bu amaca ulaĢma yollarından birini oluĢturduğunu göz önüne alarak, dünyada barıĢ ve adaletin asıl temelini oluĢturan ve sağlanıp korunabilmesi, her Ģeyden önce, bir yandan da insan hakları konusunda ortak bir anlayıĢ ve ortaklığa saygı esasına bağlı olan bu temel özgürlüklere derin inançlarını bir daha tekrarlayarak, aynı inancı taĢıyan ve siyasal gelenekler, idealler, özgürlüklere saygı ve hukukun üstünlüğü konularında ortak bir mirası paylaĢan Avrupa devletlerinin hükümetleri sıfatıyla, Evrensel Bildiride yer alan bazı hakların ortak güvenceye bağlanmasını sağlama yolunda ilk adımları atmayı kararlaĢtırarak sözleĢme maddelerinde anlaĢmıĢlardır59.

Avrupa Konseyi üyesi olan ülkeler yola çıkarken esasında BM‟nin barıĢçıl çabalarını bölgesel ölçekte somutlaĢtırmak istiyorlardı. Temel felsefe “insan hakları ve demokrasi” vurgusudur. KuĢkusuz bu hareketin üzerinde 1948 Ġnsan Hakları Evrensel Bildirisi‟nin etkileri olmuĢtur60. Hukuksal uygulaması zayıf, yaptırımdan yoksun bir değerler abidesi olarak kalmaması için bu kez kurumsal denetim ve güvence mekanizmaları getirilmiĢtir. 1949‟da baĢlatılan Avrupa Hareketi böylece

“dayanıĢma ve birleĢme” fikrine dönüĢmüĢ ve SözleĢme ile önemli bir somut adım atılmıĢtır61.

Her ne kadar Avrupa SözleĢmesi‟nde yer alan haklar, Ġnsan Hakları Evrensel Bildirisindeki listeye göre daha dar tutulmuĢ olsa da, Avrupa SözleĢmesi‟nde hak ve özgürlüklerin sadece genellemeler halinde açıklanmasıyla yetinilmeyerek, hak ve özgürlüklerin mümkün olduğunca açık ve geniĢ yelpazede tanımlanması ve sınırlarının çizilmesi yoluna gidilmiĢtir.

59 T.C. Anayasası, Beta Yayınları, Editör: Av. Celal Ülgen, Ġstanbul 2008, s. 182-183.

60 ERGANĠ, Namık Kemal; “Avrupa Konseyi ve Ġnsan Hakları”, http://www.danistay.gov.tr/2-AK_ve_insan_haklari.htm, EriĢim tarihi: 04.04.2011.

61 AKINCI, Müslüm; Ġdari Yargıda Adil Yargılanma Hakkı, Turhan Kitpevi, Ankara 2008, s.

18.

19

AĠHS, getirmiĢ olduğu temel hak ve özgürlüklerin korunmasını sağlamak amacıyla bir denetim mekanizması kurmuĢtur. Bu mekanizmada yer alan organlar ise; Avrupa Ġnsan Hakları Komisyonu, Avrupa Ġnsan Hakları Mahkemesi ve Bakanlar Komitesi‟dir.

Ġnsan Hakları Komisyonu, sözleĢme ile getirilmiĢ güvence sisteminin en önemli kuruluĢudur. Yarı yargısal nitelikte bir kuruluĢtur. Zaten, Avrupa SözleĢmesinin baĢlıca üstünlüğü de, yargısal denetime yer vermiĢ olmasında kendini gösterir. Ayrıca, kiĢisel baĢvurma hakkının taraf devletlerin büyük çoğunluğunca kabul edilerek yaygınlaĢması da etkinliği artıran faktörlerden biri olmuĢtur62. 1 Kasım 1998‟de yürürlüğe giren 11 Nolu Protokol ile anılan ilk iki organın yerini, tam zamanlı çalıĢan tek bir Avrupa Ġnsan Hakları Mahkemesi almıĢ, Bakanlar Komitesinin yargısal iĢlevi ise ortadan kaldırılmıĢtır63.

Gerek Ġnsan Hakları Evrensel Bildirisinin, gerek Avrupa Ġnan Hakları SözleĢmesinin ve BirleĢmiĢ Milletlerce kabul edilen Uluslararası SözleĢmelerin değerini pratik etkinlikleri yönünden çok, taĢıdıkları anlam ve getirdikleri yenilik açısından ölçmek belki daha doğru olur. Bu belgeler, insan haklarını artık sadece her ülkenin bir iç sorunu olmaktan çıkarıp, ulusal sınırları aĢarak uluslararası boyutlara ulaĢtığını dünyaya ilan etmekle insanlık tarihinde yeni bir çığır açmıĢlardır64.

AĠHS bağlayıcı bir sözleĢmedir. Ġnsan Hakları Evrensel Bildirisini imzalayan devletler ona uymakla yükümlü oldukları halde uymadıklarında herhangi bir yaptırım uygulama olanağı yok iken, AĠHS‟ni imzalayan devletler hem AĠHS kurallarını iç hukuklarında uygulamakla yükümlüdürler, hem de sözleĢmeye uymadıkları takdirde AĠHM‟nin yaptırım uygulamasına maruz kalmaktadırlar. Hiçbir devlet, kendi Anayasasının buna olanak vermediğini ileri sürerek AĠHS‟ne uymak ve uygulamaktan geri duramaz65.

62 KAPANĠ, s. 72.

63 ÇELĠK, s. 18.

64 KAPANĠ, s. 73.

65 ARAS, Celal; “AĠHS IĢığında Adil Yargılanma Hakkı”, YD., C. 32, S. 3, (Temmuz 2006) , s.

303.

20

“ĠĢkencenin Önlenmesine Dair Avrupa SözleĢmesi, Avrupa Sosyal ġartı (AntlaĢması), Avrupa Sosyal Güvenlik SözleĢmesi, Avrupa Güvenlik ve ĠĢbirliği Konferansı (AGĠK)”, Avrupa Konseyinin imza ettiği diğer sözleĢmelerdir.

19-21 Kasım 1990 tarihleri arasında 34 ülkenin katılımı ile toplanan AGĠK toplantısı, “Yeni Bir Avrupa Ġçin Paris ġartı”nın onayı ile yeni bir boyut kazanmıĢtır.

Paris ġartı ile “tüm insanların adil ve açık yargılanmaya hakkı olduğu” temel prensibi kabul edilmiĢtir. Örgütlenme sürecini tamamlayan AGĠK, 4 Aralık 1994 tarihinde AGĠT (Avrupa Güvenlik ve ĠĢbirliği TeĢkilatı) adını almıĢtır66.

Ancak Paris ġartı da Ġnsan Hakları Evrensel Bildirisi gibi bağlayıcı bir belge olmadığı gibi, bir AGĠK belgesi olarak temelde Doğu-Batı iliĢkilerini düzenleyen, zengin ile fakir devletler arasında giderek artan uçuruma nüfuz edemeyen, dıĢ çatıĢmaları önlemek açısında yararlı olmasına karĢın iç çatıĢmalar karĢısında etkisiz kalmıĢtır67

2- Amerikan Devletleri Örgütü ve Amerikan Ġnsan Hakları SözleĢmesi