• Sonuç bulunamadı

TÜRK TEKSTİL VE KONFEKSİYON SANAYİİ; SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

2.2. Avrupa Birliği İle Gümrük Birliği Çerçevesinde Türk Tekstil ve Konfeksiyon Sektörüne İlişkin Değerlendirme

2.2.1. Avrupa Birliği Tekstil ve Konfeksiyon Sanay

Avrupa tekstil ve konfeksiyon sanayii, Avrupa imalat sanayileri içerisinde büyük bir paya sahiptir ve 2,6 milyon kişinin çalıştığı 110.000 işletmede 215 milyon Euro'luk bir ciro sağlanmaktadır büyüklüğüne ilaveten sektör AB'nin bazı bölgelerinde de önemli bir yere sahiptir ve hatta yeni üye ülkelerde bu önem daha da belirgindir.

İki yüzyılı aşkın mevcudiyeti sırasında Avrupa tekstil sanayii, verimlilikte ve kalitede kesintisiz olarak muazzam bir artış sağlamayı başarmıştır. Özellikle 20. yüzyılın son çeyreğinde Avrupa tekstil ve konfeksiyon sanayii çok önemli bir değişim yaşamıştır. Bu sanayi şimdi, ileri teknoloji kullanımında ve moda yaratıcılığı ile teknolojik olmayan yenilikçilikler –innovasyonlar- dahil, yöntem ve ürün yenilikçiliğinde dünya lideridir. Ancak üretimde, ciroda, yatırımlarda ve istihdamda

171 DPTM(2005), Dokuzuncu Kalkınma Planı (2007-2013) Hazırgiyim ve Konfeksiyon Raporu, Erişim: 30.10.05, http://plan9.dpt.gov.tr/oik42_tekstilderigiyim/HazirGiyimTaslakRapor.doc.

ciddi gerilemelerin yaşandığı 21. Yüzyılın ilk yılları, Avrupa tekstil ve konfeksiyon sanayii için zor yıllar olmuştur.172

Tablo 37: AB 15 Tekstil ve Konfeksiyon Sanayiine Ait Bazı Rakamlar

Kaynak: Euratex - Quick Information Guide

İthalatta uygulanan kotalar, AB tekstil sanayii ölmekte olduğu için değil, tam tersine gerçekleştireceği yapısal değişikliklerle daha güçlü bir yapı kazanacağından, bu değişimin gerçekleştirilmesi sırasında sanayiye vakit kazandırmak için konulmuştur.173

Gerçekleştirilen yapısal değişiklikler ve teknolojik gelişim sayesinde AB tekstil sanayii tekrar sağlıklı ve güçlü bir yapı kazandığı için de, 1995’te, Çok Elyaftılar Anlaşması yerine, 10 yıl içerisinde 4 aşamada tüm kotaların ve sınırlamaların karşılıklı olarak kaldırılmasını öngören DTÖ Tekstil ve Konfeksiyon Anlaşması –ATC- kabul edilmiştir.174

172 Tarakçıoğlu, Işık(2005), Bizler Birbirlerini Tamamlayıcı Ortaklarız, Erişim: 02.10.06, http://www.tubitaktam.ege.edu.tr/index.php?lid=1&sid=0027.

173 Tarakçıoğlu, Işık(2003), Avrupa Birliği Türk Tekstil Sanayi’ni Harcıyor mu?, Erişim: 18.01.06, http://www.tekstilisveren.org.tr/dergi/2003/kasim/yorum.html.

174 B. Wilson, Brown ve Jan, S. Hopendorn, International Economics: In the Age of Globalization, Broadview Pres Publishing, Canada, 2000, 1. Edition, s. 223.

Son 30-35 yıl içerisinde tekstil sektörünün dünya genelindeki istihdam içerisindeki payı çok değişmemiş, ancak istihdamın dağılımı radikal bir şekilde değişmiştir. Avrupa ve Amerika’da kayıplar yaşanırken, Asya’da büyük kazanımlar olmuştur.175 AB tekstil ve konfeksiyon sanayiinde üretimin de özellikle son yıllarda önemli ölçüde düştüğü bir gerçektir. Ancak aynı dönemde teknolojik gelişmeler ve yapısal değişiklikler sayesinde, üretim verimliliği 4-5 katına çıkarken, ürün paletindeki değişimin de etkisiyle işçi başına sağlanan katma değer bunun da üstünde bir artış göstermiştir.

Türk tekstil ve konfeksiyon sanayiinde çalışan sayısının da 2 milyon civarında olduğu ve kesin olarak bilinmeyen cirosunun ise çeşitli tahminlere göre 20- 30 milyar Euro arasında değiştiği hatırlanırsa, AB tekstil ve konfeksiyon sanayiinin gücü çok daha iyi anlaşılmaktadır.

El emeğinin, yüksek işçi verimliliği hesaba katılsa bile, pahalı AB'de, emek- yoğun konfeksiyon sanayii ile sermaye yoğun tekstil sanayiinin durumları büyük farklılık göstermektedir. Konfeksiyon dış ticaretinin 2002 yılında 34,1 milyar Euro açık vermesine karşılık, tekstil dış ticareti 7,9 milyar Euro fazlalık sağlamıştır. Bu fazlalık her geçen yıl az da olsa artmaktadır -1988 yılında 1,2 milyar Euro olan fazlalık, 1995 yılında 4,6 milyar Euro'ya, 2000 yılında da 5,8 milyar Euro'ya çıkmıştır-.176

1 Mayıs 2004’te AB’de gerçekleştirilen genişleme sonrası, tüketici kredilerinin ve barınma imkanlarının daha kolay ulaşılabilir olması, özellikle de kotaların kalkmasıyla ithalat daha da artacaktır.177

AB Komisyonu’nun, Avrupa Parlamentosu'na ve Konsey'e sunulmak üzere komisyon üyelerinin ortak olarak hazırladığı 29 Ekim 2003 tarihinde kabul edilen "Genişlemiş Bir Avrupa'da Tekstil ve Konfeksiyon Sanayii'nin Geleceği" başlıklı

175 ILO, 2000, a.g.e., s. 13.

176 Tarakçıoğlu, Işık(2003), Avrupa Birliği Türk Tekstil Sanayi’ni Harcıyor mu?, Erişim: 18.01.06, http://www.tekstilisveren.org.tr/dergi/2003/kasim/yorum.html.

177 Economic Commission for Europe, Economic Survey of Europe 2005 No. 1, United Nations Publication, Geneva, 2005, s. 96.

Mesajı’nda AB Tekstil ve Konfeksiyon Sanayii'nin en önemli mukayeseli üstünlüklerinin: “Kalite ve tasarım, araştırma ve geliştirme ile innovasyon ve yeni maharetler geliştirmek” olduğu, sürekli olarak vurgulanmıştır.

Mesaj'da vurgulanan diğer önemli bir husus, AB tekstil ve konfeksiyon işletmelerinin son 30-35 yıl içerisinde tedricen, ucuz sıradan malların ve basit moda ürünlerinin -yükte ağır, pahada hafif ürünlerin- üretimini bırakarak, katma değeri daha yüksek moda-marka -yükte hafif, pahada ağır- ürünlerin üretimine yöneldikleri ve teknik/endüstriyel tekstiller ile non-woven'lann üretiminde de lider durumda olduğudur.

Son bir husus olarak da, hem AB tekstil sanayiinin, hem de konfeksiyon sanayinin, benzer rekabet üstünlüklerine sahip olan A.B.D. ve Japonya tekstil ve konfeksiyon sanayilerinden daha avantajlı durumda olunduğuna değinilmiştir.178 2.2.2. Avrupa Birliği İle Gümrük Birliği

Türkiye ile AB arasındaki ortaklık ilişkisi 1 Aralık 1964 tarihinde yürürlüğe giren Ankara Anlaşması’na dayanmaktadır. 1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı’nın kabulünü müteakiben 1 Ocak 1996 tarihinde Gümrük Birliği’nin yürürlüğe konulmasıyla 40 yıldır AB ile devam eden ortaklık ilişkimizde son döneme geçilmiştir.

Gümrük Birliği’nin tamamlanması ile birlikte, taraflar arasında sanayi ürünleri ticaretinde gümrük vergileri sıfırlanmış ve Türkiye üçüncü ülkelere karşı Ortak Gümrük Tarifesi uygulamaya başlamıştır. Bu durumun tek istisnası ise, 1996 yılında başlayan ve 2000 yılı sonuna kadar süren beş yıllık geçiş döneminde, otomobiller, ayakkabılar, deriden mamuller ve mobilyalar gibi kısıtlı sayıdaki hassas ürün için üçüncü ülkelere karşı Ortak Gümrük Tarifesi hadlerinden daha yüksek gümrük vergileri tatbik edilmesi olmuştur. 2000 yılı başında bu istisnai durum da sona ermiş ve tüm sanayi ürünleri bakımından OGT uygulanmasına başlanmıştır.

178 Tarakçıoğlu, Işık(2003), Avrupa Birliği Türk Tekstil Sanayi’ni Harcıyor mu?, Erişim: 18.01.06, http://www.tekstilisveren.org.tr/dergi/2003/kasim/yorum.html.

Gümrük Birliği 1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı uyarınca, Türkiye aşağıda yer verilen alanlarda Topluluk Ortak Ticaret Politikasına paralel düzenlemeler gerçekleştirmiştir:

• Ticarette ortak kurallar • Kotaların yönetimi

• Dampingli ve sübvansiyonlu ithalata karşı korunma • Yeni ticaret politikası araçları

• Bazı üçüncü ülkelerden ithalatta ortak kurallar • Tekstil ürünleri ithalatında ortak kurallar • İhracatta ortak kurallar

• Resmi destekli ihracat kredileri

• Tekstil ürünleri ithalatında otonom düzenlemeler • Dış ticarette standardizasyon

• Topluluğun tercihli rejimi • Dahilde işleme rejimi • Hariçte işleme rejimi179

Üçüncü ülkelerden ithalatı düzenleyen kurallarla ilgili uyum çalışmaları çerçevesinde, AB'nin tekstil ve konfeksiyon ürünlerinde miktar kısıtlaması veya gözetim önlemleri uyguladığı ülkelere karşı önlemler tek taraflı olarak 1996 yılından itibaren yürürlüğe koyulmuştur. Ticarette teknik engellerin kaldırılması amacıyla, test ve bilgilendirme alanındaki düzenlemelerin geliştirilmesini hedefleyen Milli Akreditasyon Kurumu faaliyete geçmiş, ayrıca, malların serbest dolaşımının güvence altına alınması için, anti-trust, fikri ve sınai mülkiyet hakları, vergilendirme gibi rekabeti ilgilendiren konularda yeni düzenlemeler getirilmiştir.

Ancak Türkiye’nin halen, iç pazar müktesebatına ve ticaret politikasına uyum sağlamadığı birçok alan bulunmaktadır.

179 Aytekin, Gülçin, AB İle Gümrük Birliği Çerçevesinde Tekstil ve Konfeksiyon Sektörü, Erişim: 27.10.06, http://www.dtm.gov.tr/ab/textil/gumtexnot.htm.

Bununla birlikte, 2004 yılının Mayıs ayında gerçekleştirilen AB-Türkiye Ortaklık Konseyi toplantısında Gümrük Birliği alanındaki gelişmelere ilişkin kullanılan ifadeler; Gümrük Birliği’nin oluşturulmasından bu yana, taraflar arasındaki ticaretin önemi artarak devam etmekte oluşu, genişlemeyle birlikte Türkiye’nin, AB’nin 6. en büyük tüketicisi ve 7. en büyük tedarikçisi haline gelmesi, 2003 yılında Türkiye ticaretinin yarıdan fazlasının AB ile gerçekleştirilmesi ve toplam ticaret hacminin 53,6 Milyar Euro’yu bulmasıdır.180

2.2.3. Avrupa Birliği İle Gümrük Birliği Çerçevesinde Türk Tekstil ve