• Sonuç bulunamadı

Araştırmacıların Bağlama Grubuyla İlgili Görüşleri:

D. TÜRKÇEDE KELİME GRUPLARI 1. TEKRAR GRUBU (İkilemeler)

2. BAĞLAMA GRUBU

2.1. Araştırmacıların Bağlama Grubuyla İlgili Görüşleri:

Muharrem Ergin, bağlama grubunu: “Bağlama grubu, sıralama bağlama edatlarıyla yapılan kelime grubudur. Bugün sıralama edatları ve, ile ve bir de ara (….den ….e kadar) ifade eden Arapça ilâ’dır.” diye açıklar ve şu örnekleri verir:

“Leylâ ile Mecnun, Ali’nin babası ile Ahmet Bey, yetmiş ilâ seksen, sen ve ben …”

Ergin, denkleştirme edatları ve karşılaştırma edatları ile yapılan birliklerin de bağlama grubu sayılabileceğini belirtmiş ve şu örnekleri vermiştir: “sen veya ben, hem sen hem ben”54

Metin Karaörs, bağlama grubunu: “iki kelime veya kelime grubunun eksiz olarak sıralama edatları olan ve, ile edatlarıyla bir de (…. den …. e kadar) manasını veren “ilâ” edatıyla yapıldığı kelime grubudur” şeklinde tanımlamış, denkleştirme edatı, “veya”, karşılaştırma edatı “hem, …. hem” ile yapılan örneklerin de bağlama grubu sayılacağını belirtmiştir. Bağlama grubuna şu örnekleri vermiştir: “kitap ve defter, sen ve ben, Yusuf ile Zeliha, ben veya sen, hem sen hem ben”55

Vecihe Hatipoğlu, bu konuyu “Bağlaçlı Tamlama” adı altında toplayarak şu bilgileri verir: “bağlaçlı tamlama, tamlayanı veya tamlananı birden çok olan ve araya bağlaç alan ad yahut sıfat tamlamalarına denir” şeklinde tanımladıktan sonra; “evin ve eşyanın bakımı, öğrencinin çalışması ve kabiliyeti, hakimlerin dürüstlüğü ve

54 Muharrem Ergin. (2002). a.g.e., s.660

55 Metin Karaörs. (1993). a.g.e., s.7

çalışkanlığı, işçi ve iş verenin hakları veya görevleri, zeki fakat tembel öğrenci …”

gibi.56

Jean Deny, bağlama grubunu “Edatlar” başlığı altında alt başlık olarak

“Bağlaçlar” adı altında incelemiştir. Bağlaçların çoğunun Arapça ve Farsça’dan alınma olduğunu belirtmiş ve “Türk dili bunları müstakil edatlar olarak değil de, uymaca olarak yani bir nevi vurgulanamayan lâhikalar diye saymak meylindedir.”

diye açıklamış ve bağlaçlara şu örnekleri vermiştir: “Köyler ve kasabalar ve şehirler, hem öyle söylüyor hem böyle söylüyor, ne bugün ne yarın, ya aldığını vermeli ya almamalı…”57

Tahsin Banguoğlu, “Bağlama Öbekleri” adını verdiği bağlama grubunu “….

bağlamlar söz içinde aynı işleyişte iki, veya daha çok kelimeyi bağlayarak bağlam öbekleri meydana getirirler” diye açıklamış ve şu örnekleri vermiştir: “Kapıyı ve pencereyi kapamıştım. Zengin ama, cimri adamdır. Sen hasta değil, evhamlısın.

Adam da, kadın da meraklıymışlar …”58

Fuad Bozkurt, “Bağlama Birliği” adını verdiği bağlama grubunu, “iki öge arasında birlikler kuran ve, ile, ya da, yahut, hem hem, ya … ya sözcükleri bağlama grubu oluşturan ögelerdir. Bu ögeler iki ögenin arasına girerler” şeklinde tanımladıktan sonra şu örnekleri vermiştir: “Askerin yiğitliği ve fedakârlığı, on ile onbeş kişi, savaş ile barış, kızıl ile kara …”59

Rasim Şimşek, “Bağlaç Öbeği” adını verdiği bağlama grubunu, “iki ya da daha çok eş görevli sözcüğün bağlaçla bağlanarak oluşturduğu belirtme öbeğine bağlaç öbeği denir” şeklinde tanımlamış ve şu örnekleri vermiştir: “Hak ve kuvvet, çok asil ve zengin, deniz ve dağ ….”60 Şimşek, bağlama gruplarını, bağlaçların özelliklerine göre gruplandırmıştır.

Leyla Karahan, bağlama grubunu, “bağlama edatları ile birbirine bağlanmış iki veya daha fazla isim unsurunun meydana getirdiği kelime grubudur” şeklinde

56 Vecihe Hatipoğlu. (1982). a.g.e., s.33

57 Jean Deny. (1941). a.g.e., s.955

58 Tahsin Banguoğlu. (1995). a.g.e., s.428

59 Fuat Bozkurt. (1995). a.g.e., s.156

60 Rasim Şimşek. (1987). a.g.e., s.35

tanımlamış ve şu örnekleri vermiştir: “kırmızı ve siyah, babalar ile oğulları, olmak veya olmamak, Ayaşlı ve kiracıları, çalışkan fakat şanssız, para değil mutluluk, güzel ama vefasız.”61

Mahzar Kükey, “Bağlama Öbeği” ismini verdiği bağlama grubunu, “ve, ile, ne …. ne, hem … hem, ya … ya, yahut, veya, ya da, ha … ha, gerek gibi bağlaçlarla oluşturulan sözcük öbekleri verir. “Mekke ile Medine; Zülfikârın kını ile kabzası; ne civarda bir köy var, ne bir evin hayalî; sokakları hem kız, hem deniz kokar …”62

2.2. Metinimizden Tespit Edilen Bağlama Grupları 2.2.1. “ve” Bağlacı İle Kurulanlar:

sağ ve sol (7/5) buruşuk ve bol (9/20)

çenesini ve yanaklarını (9/22) uzun ve alçak (17/3)

nemli ve sıcak (45/9)

ilmühaberi ve takrir kâğıdını (54/25) iş ve para (54/35)

parlak ve yuvarlak (61/2) penbe ve parlak (67/28) canlı ve güzel (67/28) Türkçe ve Fransızca (69/8) duygu ve düşünceler (76/17)

61 Leyla Karahan. (1999). a.g.e., s.30

62 Mahzar Kükey. (1975). a.g.e., s.9

sevinç ve gurula (79/10) hürriyet ve aşk (112/15)

2.2.2. “….. da, …..da” Bağlacı İle Kurulanlar:

karargâhta otururken de, kalkarken de, uyurken de, uyanıkken de (71/3) karımı da, çocuklarımı da (8/4)

Odada kalıp da, bir şeyler de söylemek istiyordu. (19/13) bulsa da, bulmasa da (20/36)

Alâaddin Bey’le de, Almanlarla da, başkalarıyla da (54/4) siz de, ben de (64/29)

Muazzez istese de, istemese de (75/6)

Seniha ablamla da, Mahir dayımla da (82/25) anda da, o hınzır kızda da (88/12)

Muazzez Hanım da, Seniha Hanım da (91/9) naraya da, küfre de, çığlığa da, şarkıya da (117/20) mebusa da, Mahir Beye de (118/29)

2.2.3. “hem ….., hem ……” Bağlacıyla Kurulanlar:

hem azimkâr, hem yorgun (9/23)

hem edileceğim, hem edilmiş sayılırım (19/23) hem mebus, hem muharrir (59/33)

hem salonda, hem yemek odasında (117/1) hem bir valinin, hem de Mahir Bey’in (64/32)

2.2.4. “ile” Bağlacıyla Kurulanlar:

babamla ben (15/33)

Darüşşafaka ile Darülfünûn (24/1) gururla sevinç (27/35)

Nihadla Muazzez (44/11)

küçük odalarla koridorda (44/16) şu kalemle kartı (46/15)

Perizad’ın annesiyle babası (51/11) arkadaşı ile babası (16/37)

2.2.5. “veya” Bağlacı İle Kurulanlar:

muallimlik veya memuriyet (21/1) sokakta veya apartmanda (73/4)

2.2.6. “değil” Bağlacı İle Kurulanlar:

resmî dairelere değil, tüccar yazıhanelerine (25/35)

açık yeşil, rengi değil, biçimi annesininkilere benzeyen (31/19) imzalarını değil, canlarını (48/29)

yüzünün çizgileri değil, beyazlığını (10/22)

vatanperver olduğuna değil enayi yerine konduğuna (85/24) kabahat onlarda değil bende (90/13)

resmî dairelere değil, tüccar yazıhanelerine (25/35) Nihad’ın yüzüne değil, elbisesine ve potinlerine (31/33)

2.2.7. “ne……, ne…..” Bağlacıyla Kurulanlar:

ne güzel, ne güzel, ne güzel söylediniz (49/36) ne kıymetli, ne akıllı (72/10)

ne söyleyeceğini, ne cevap vereceğini (74/21)

ne vatan, ne vicdan, ne Allah, ne güzellik, ne para, ne depdebe, ne sohbet için (85/13)

ne aile, ne akraba, ne arkadaş (9/32)

2.2.8. “kâh ….., kâh …..” Bağlayıcıyla Kurulanlar:

kâh yanlara, kâh arkaya (52/9)

kâh becerikli bir erkek, kâh da şuh bir kadın (71/28) kâh birini gıdıklıyor, kâh ötekini tokatlıyor (113/6) 2.2.9. “daha ….., daha ……” Bağlayıcıyla Kurulanlar:

daha koyu, daha çukur, daha derin (52/12) daha çıplak, daha pervasız (63/31)

bir kadından daha kurnaz, bir erkekten daha metin (67/5) 2.2.10. “….mi, …..mi” Bağlacı İle Kurulanlar:

evet mi, hayır mı? (59/11)

mideye mi, ema’ya mı, böbreklere mi, kalbe mi? (97/37) resmi mi, samimi (22/33)

2.2.11. “Yalnız ... değil ...” Bağlacıyla Kurulanlar:

yalnız bu medeniyet için değil, hayatım için (23/21)

yalnız kabahat sizde değil, onda da (88/12) 2.2.12. “yahut” Bağlacı ile Kurulanlar:

Meclis-i Mebusan’dan, yahut piyasadan (72/31) iş yoktur yahut pek ehemmiyetsizdir. (74/14) aşk yahut sevgi (76/29)

şairane yahut suni (78/17) benim yahut başkalarının (87/19)

eski bir dosta, yahut sevilen bir insana (87/27) mektepte, yahut ailede (94/11)

bir yahut birkaç (112/25)

kızcağız hazırlanırken, yahut tam kapıdan çıkarken (113/31) yemek odasına, yahut salona (130/6)

2.2.13. “ya ..., ya ...” Bağlacı İle Kurulanlar:

ya para, ya kadın, ya para için (80/18) ya tiksinerek, ya hiddetlenerek (80/22)

ya kendini müdafaya, ya karşısındakilerin zırva fikirlerine (118/36) 2.2.14. “yalnız” Bağlacı İle Kurulanlar:

Bu derin başlık içinde yalnız Muazzez’i görüyordu. (51/20)

yalnız günah işlemek, yalnız başkalarının ıstıraplarına bir zebani istihzasiyle çirkin çirkin gülmek (85/15)

yalnız buna tahammül edemem (88/15)

içerisi yalnız Alman referleriyle dolu (112/33) 2.2.15. “virgül” ile Kurulanlar:

derin derin, tatlı tatlı, mışıl mışıl uyumak (10/10)

hem azimkâr, hem yorgun, parlak ve süzgün ele gözleri, ince, kıvrık, düzgün burnu, ensiz, toplu, solgun dudaklarıyla güzel bir genç. (9/23)

Uzun dakika sessiz, hissiz, hareketsiz durdu. (11/30)

Şu evler, şu tahta perde, şu sokak, şu köşebaşı, şu arabataşı, hep onu hatırlatıyor. (12/20)

Nihad, sevinerek, titreyerek, sendeleyerek, mümeyyisin gösterdiği masaya yürüdü. (22/8)

3. İYELİK GRUBU ve İSİM TAMLAMASI