• Sonuç bulunamadı

Almanya Polis Örgütü’nün İşleyişi Açısından Türkiye Polis Örgütü İçin

9. ALMANYA POLİS ÖRGÜTÜ’NÜN ÖRGÜT YAPISI, İŞLEVLERİ VE

9.3. Almanya Polis Örgütü’nün İşleyişi Açısından Türkiye Polis Örgütü İçin

Almanya’da polisliğe giriş sınavlarını eğitim uzmanları yapmaktadır. Polis Yönetici Akademisi’ne alınacakların sınavlarını da Akademinin kendi öğretim üyeleri yapmaktadır.

Almanya’da ders izlenceleri çağdaş toplumun gereksinimlerini karşılayacak biçimde düzenlenmektedir. Nasıl bir polis yöneticisi yetiştirildiği ders izlencelerinden anlaşılmaktadır. Çağdaş bir polis yetiştirmek için, ders izlencelerinin de çağdaş olması gerekmektedir. Polis Yönetici Akademisi’nde uygulanan ana konular şunlardır:

1. Liderlik, Yönetim Bilimi ve Ekonomi,

2. Polis Yönetimi, Kriminalistik-Kriminoloji, Trafik. 3. Adli ve Sosyal Bilimler.

PFA’da, liderlik ve polis yönetimi konularına ayrı bir önem verilir. Yapılan işte başarılı olma ve iş doyumunun elde edilmesi geniş bir yer tutmaktadır.

Üst düzey yönetici olabilmek için, polis örgütü içerisinden yükselme sınavını geçen adaylar ile birlikte, hukuk, sosyoloji, pedagoji, psikoloji ve işletme bölümleri mezunları Polis Yönetici Akademisi (PFA)’nde eğitim görmektedir. Mezun olanlar, üst düzey birimlerde yönetici olarak ve eğitim kurumlarında eğitici olarak görev alırlar.

Almanya’da ileri düzey polis eğitimi dal (branş) polis okulları ile eyaletlerdeki Kamu Yönetimi Yüksek Okulları’nda verilmektedir.

Polisle ilgili yasa tasarılarını hazırlamak, değişen koşullara göre polisin çalışma koşullarını biçimlendirecek bilimsel araştırma ve projeler üretmek PFA’nın görevleri arasındadır. Almanya’da polis eğitiminin iskeleti PFA’da biçimlenmektedir.

PFA’da polis ile ilgili bilimsel konuların tartışıldığı seminerler yapılmakta ve bu seminerler çoğaltılarak tüm birimlere gönderilmektedir. Bu uygulamayla polis, gelişmeleri yakından izleyebilmektedir. Polis Akademisi’nde, öğrencilerin kendi eğilimleri doğrultusunda belirleyeceği konuları seçebileceği seminer dersi verilmeli, hazırlanan seminerlerinden tüm polis birimlerinin faydalanması sağlanmalıdır.

Trafik eğitimi ve kazaların önlenmesi polis eğitim kurumlarında ayrı bir öneme sahiptir. Trafik kazaları, iç güvenliği tehdit eden bir etmen olarak algılanır ve trafik kazalarının azaltılması için bilimsel çalışmalar geliştirilir.

Polis eğitim kurumlarında, polislerin meslek ilke ve kurallarına uygun olarak görev yapması için meslek etiği konularına geniş yer verilir.

Polis eğitim kurumlarında dersler kuramsal kısımlarının anlatılmasından sonra işlenen derslerin uygulamalı olarak yapılması biçiminde, birbirini izleyerek yapılmaktadır.

Polis okullarından mezun olan polisler, 2 yıl süre ile Hazır Kuvvet Polis birimlerinde görev alarak, burada eğitimlerine devam etmektedir. 2 yıllık görev süresinin bitiminde buradaki polisler karakollarda ve çeşitli birimlerde görev alabilmektedir.

Polis Örgütü içerisindeki memurlar görev süresi boyunca bir kariyer yapma olanağına sahiptirler. Polis memurları, çalışma süresince gösterdiği başarı, hizmette gösterdiği etkinlik ile bütçe ve kadroların elverdiği oranda yükselme olanaklarına sahiptir. Eğitim, uygulama ve hizmetiçi eğitim durumlarında başarılı olan polislerin üst derece görevlere yükselme olanağı bulunmaktadır.

Polis memurları rütbe olarak en alt rütbede olmakla birlikte, kendi aralarında eğitim, yapılan sınavlarda başarılı olma, kıdem ve liyakate göre 4., 3., 2. ve 1. Sınıf Polis Memuru olarak sıradüzensel biçimde sıralanmaktadır. Böylece görevlendirmelerde, polis memurlarının rütbe ve kıdemlerine uygun görev dağılımı yapılabilmektedir.

Polis memurları haftada (40) saat (5) grup şeklinde görev yapmaktadırlar. Gece, hafta sonları ve resmi tatillerde görev yapıldığında ek ücret almaktadırlar. Ayrıca, mesai fazlası çalışmaların da ek ücreti alınmakta veya görev yapılan süre kadar izin kullanılabilmektedir.

Almanya’da, yöneten ve yönetilenler arasında eşgüdümü sağlamak, yöneticilerin keyfi uygulamalarını engellemek, yönetilenlerin kararlara katılımlarını sağlamak, görevlilere rahat bir çalışma ortamı yaratmak, görevlilerin, istek ve şikayetlerine kurum yöneticileri ile görüşerek, çözüm üretmeye çalışmak amacıyla federal ve eyalet kuruluşlarında çalışan personeli temsil eden Personel Komiteleri bulunmaktadır.

Alman polisinin terfi dizgesinde eğitim ve sınav önemli bir yer tutmaktadır. Terfiler tesadüflere ve torpile değil, eğitim ve liyakate bağlanmıştır. Her üst rütbeye yükselişte sınav yapılmakta ve bir polisin iki sınav hakkı bulunmaktadır. Çok iyi bir sınav ve eğitim dizgesi bulunduğu için de yönetici pozisyonun da bulunan personelin saygınlığı artmaktadır.

Eyaletlerde üst düzey polis yöneticileri çok sık değişmemektedir. Almanya’nın başkenti olan Berlin’de, 1932-2002 yılları arasındaki 70 yıllık süre içerisinde yalnızca 12 polis müdürü görev yapmıştır. Ülkemizde ise Ankara’da son 72 yıllık dönem içerisinde 37 İl Emniyet Müdürü görev yapmıştır. Bu durum da ülkemizde polis üzerindeki siyasi etkiyi gösteren iyi bir örnektir. Ülkemizde de üst düzey polis yöneticileri çok sık değiştirilmemelidir. Eyaletlerde, polisin lojistik, izin, teknik, giyecek, disiplin vb. özlük işleri ile görevli olan Yönetim (İdari) Polis birimleri içerisinde görev alanlar, polisin dışında tamamen sivil memurlardan oluşmaktadır. Ayrıca trafik ceza işlemlerinin ve ceza puanları ile ilgili işlemler de Yönetim Polisi içerisindeki sivil görevliler tarafından yerine getirilmektedir. Burada görevli sivil memurlar, sınavla seçildikten sonra, polis birimlerinde ve eyaletlerdeki Yönetim ve Hukuk Yüksek Okulu’nda 2.5 yıl süreli bir eğitimden geçirilirler.

Komiser sınıfı amir olabilmek için eyaletlerde, Yönetim ve Hukuk Yüksek Okulu’nda 3 yıl süreli bir eğitim almak gerekmektedir. Bu eğitimler 6 ay süreli kuramsal eğitim ve 6 ay süreli uygulamalı eğitim biçiminde birbirini izleyerek yapılmaktadır. 3. Yılın sonunda bitirme sınavı yapılmaktadır. Bu sınavda adaylara Yöneticilik Notu verilmekte ve yeni atanacakları görevlerde bu notlar göz önünde bulundurulmaktadır.

Kriminal polis adli suçların soruşturulması ile görevlidir. Bazı basit hırsızlıklar ile küçük suçların soruşturulması üniformalı polis birimleri tarafından yapılmaktadır. Savcı ile polis arasında çok yakın bir işbirliği bulunmaktadır. Polis ile savcı bir soruşturmada beraber çalışmakta, belirli aralıklarla bir araya gelerek durum değerlendirmesi yapmaktadırlar.

Kamuoyunu bilgilendirmek ve basına açıklama yapmak yetkisi Başsavcıdadır. Bazı zamanlarda kamuoyuna bilgi vermek için savcı ile polis ortak basın toplantıları yapmaktadır.

Polis yerel düzeyde suçların önlenmesi, suç korkusunun azaltılması için yurttaşlarla yakın işbirliği içindedir. Bu amaçla yerel düzeyde yurttaşlarla birlikte suç önleme çalışmaları yapılmaktadır.

Ülkemizdeki uygulamanın tersine pasaport, ruhsat, ehliyet ve yabancılarla ilgili işlemler tamamen polisin görevleri dışındadır. Polisin yalnızca kontrol görevi bulunmaktadır.

Alman Polis Yönetici Akademisi’nde, polislikle ilgili 43 yabancı yayın izlenmektedir. Her eyaletin düzenli olarak yayınladığı polis dergisi bulunmaktadır. Personel, yeni gelişmeleri yakından izleyerek, kurum içindeki gelişmelere katılabilmektedir.

Çizelge 6: Almanya ve Türkiye’de Hakim ve Savcı Sayısı

ALMANYA TÜRKİYE

2000 YILI 2001 YILI

HAKİM 20,880 5,306

SAVCI 5,044 3,167

KAYNAK: Federal Statistics Office (2003) ve İstatistik Göstergeler 1923-2002 (2003, 86)

Almanya’da savcı başına ortalama olarak 630 dosya, kıdemsiz savcılara ise ortalama olarak 1200 dosya düşmektedir. Ülkemizde ise savcı başına ortalama olarak 1753 dosya düşmektedir. Çizelge 6’da görüldüğü gibi ülkemizdeki hakim ve savcı sayısı Almanya’dan daha azdır. Ülkemizde Ceza Muhakemesi Usul Yasası 1929 yılında Almanya’dan alınmıştır. Dolayısıyla polis ile adliye arasındaki ilişki benzerdir. Bununla birlikte Almanya’da 1974 yılında yargının işleyişinde yapılan düzenlemelerle, davaların karara bağlanması ve sonuçlanmasında hızlanma sağlanmıştır (Feltes, 2003a). Almanya’da savcı ile polis arasında yakın bir işbirliği bulunmaktadır. Polis ve savcılar zaman zaman soruşturulmakta olan olaylar konusunda bir araya gelmekte ve görüş alışverişinde bulunmaktadır. Ülkemizde ise polis ve savcı arasındaki işbirliği yeterli düzeyde değildir. Savcı suç soruşturmalarında, polisin yanında yeterince yer almamaktadır (Yılmaz, 2000, 49).

Almanya genelinde polis, 2002 yılı içerisinde meydana gelen toplam 6.507.394 olaydan 3.425.416 (% 52.6)’sını aydınlatmıştır. Berlin’de ise; 584.020 olaydan % 51’i aydınlatılmıştır (Police Crime Statistics, 2003). Ülkemizde ise 2003 yılında polis sorumluluk bölgesinde meydana gelen toplam 296.119 olayın % 65’i aydınlanmıştır (Asayiş Suçları İstatistikleri, 2003). Bununla birlikte Almanya’da açılan ceza davalarının % 95’i, Türkiye’de

açılan ceza davalarının ise % 55’i mahkumiyetle sonuçlanmaktadır. Almanya’da açılan davalar delile ve bilgiye dayanarak açılmakta ve büyük oranda mahkumiyetle sonuçlanmaktadır. Ülkemizde ise açılan davalar yeterli delile dayanmadan açıldığından büyük oranda beraatla sonuçlanmaktadır. Polis, hakkında kuvvetli suç şüphesi bulunana kadar şüpheliyi izlemeli ve ondan sonra yakalama yapmalı, bilimsel çalışmalıdır.

Almanya’da polis suçların % 90’ını ihbar yoluyla öğrenmiştir. Ülkemizde ise polisin suçları ihbar yoluyla öğrenmesi oranı % 32’dir. Almanya’da yurttaş polisle ve adli makamlarla daha çok bütünleşmiştir ve bu kurumlara güvenmektedir (Yenisey, 2000, 72-74).

Ülkemizde kayıtlı suç oranlarının, Almanya’ya göre çok düşük olduğu görülmektedir. Bunun çeşitli nedenleri bulunmaktadır. Mağdurların çeşitli nedenlerle mağduriyetlerini polise ihbar etmemeleri, polisin de kendisine ihbar edilen suçların önemli bir bölümünü suç istatistiklerine yansıtmaması bu nedenlerin başlıcalarıdır.

Ülkemizde de suçların gerçek oranlarda istatistiklere yansıtılması ve suç önleme önerileri hayata geçirilmelidir (Seyhan, 2002, 199).

Almanya’da polis birimlerinde alınan ifadeler, sorgulanan bireyin kendi iradesi yönünde ve kendi anlatım yöntemiyle söylediği biçimde tutanağa kaydedilir. Sorgulanan bireyin kullandığı özel anlatımlar da tutanakta yer alır. İfadenin tutanağa geçmesinin sonrasında, sorgulanan birey ifadesinin tutanağını okumak üzere alır. Sorgulanan kişiye ifadesi üzerinde el yazısı ile değişiklik yapma olanağı tanınır. Ülkemizde de benzer biçimde ifade alınmasıyla, bireylerin yazılı ifadeleriyle olayları daha açık bir biçimde anlatmaları ve yanlış anlaşılmaların önlenmesi sağlanmış olacaktır.

Almanya’da polis, bağlı olduğu eyalette atandığı bölgede uzun süreli olarak kalabilmektedir. Üst düzey yöneticiler çok sık değişmemektedir.

Kadrodan amirliğe alınan personelin eğitimi 8 ay gibi kısa bir süre ile geçiştirilmemelidir. Amir olmanın gerektirdiği nitelikleri kazanabilmek, astlarına her bakımdan örnek, bilgili, iyi eğitilmiş bir amir olabilmek için eğitim süresi artırılmalıdır.

Polisiye olmayan hizmetler (personel, lojistik, özlük hakları vb.), sınavla alınacak sivil görevliler tarafından yürütülmelidir.

Yeni mezun olan polis memurları 2 veya 3 yıl süreli Çevik Kuvvet hizmetinden sonra, polis merkezlerinde görev yapmalı, 6 yılın sonunda başarılı olanların suç soruşturması yapan birimlerde görevlendirilmeleri yapılarak uzmanlaşmaları sağlanmalıdır.

DÖRDÜNCÜ KESİM GENEL DEĞERLENDİRME

Araştırmanın dördüncü kesiminde; araştırmadan elde edilen bulgular ele alınmış ve elde edilen her bulgu için bir öneri oluşturulmuştur. Sonuç bölümünde ise; araştırma hakkında elde edilen bilgiler değerlendirilerek okuyucuya sunulmuştur. Araştırmanın birinci kesiminde verilmiş olan denenceler sınanmış ve Genel Sonuç bölümünde ele alınmıştır.