• Sonuç bulunamadı

ÖZET: Davacı kadın, kocasının vefat ettiğini, soyadının kızlık soyadı olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Evlenen kadının kay-dı, kocasının hanesine taşınır. Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır. Ancak isterse babasının kütüğüne dönebilir. Yazılı talebi üzerine bekarlık hanesine dönerek bekarlık soya-dını alıp kapanmış olan nüfus kaydı açılabilir. Davacının dava konusu istemi idari işlem gerektirdiğinden dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekir.

➣ 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu m. 23.

➣ Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik m. 67.

➣ 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu m. 7, 27.

D

avacı Sevilay ile davalı Nüfus Müdürlüğü arasındaki davada; Tarsus 1. As-liye Hukuk Mahkemesi’nce verilen ve Yargıtay’ca incelenmeksizin kesin-leşmiş bulunan 18.06.2008 günlü ve 2007/414-2008/100 sayılı kararın yürürlük-teki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24.12.2010 gün ve Hukuk-2010/322137 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kâğıtlar okunup gereği düşünüldü:

Yargıtay Kararı

Davacı tarafından açılan soyadı değişikliği davasında, mahkemece davacı-nın vefat eden kocasıdavacı-nın soyadı olan Kö... soyadıdavacı-nın davacıdavacı-nın kızlık soyadı olan Ka... olarak düzeltilmesine karar verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 23/2. maddesinde, “Evlenen ka-dının kaydı kocasının hanesine taşınır. Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır. Ancak dilerse babasının kütüğüne dönebi-lir” hükmü yer almaktadır. Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 67. maddesinde ise “Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır ve kocasının soyadını taşımaya devam eder.

Yazılı talebi halinde bekarlık hanesine dönerek bekarlık soyadını alıp kapanmış olan nüfus kaydı açılabilir. Bu durumda nüfus kaydının taşınmasına ilişkin form kullanılır” hükmü yer almaktadır.

Buna göre, davacının isteminin idari bir işlem olduğu dikkate alınarak dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekirken davanın esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Kabule göre de;

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36/1-a maddesinde “Nüfus kayıt-larına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi daire-nin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri ad-resinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır” hükmü yer almaktadır.

Davacının avukatına verdiği vekaletnamede ikametgah adresi Gaziantep olarak belirtilmiş olmasına ve dava dilekçesinde başkaca adres belirtilmemiş ol-masına rağmen, anılan kanunla getirilen ve re’sen dikkate alınması gereken yet-ki hükmü gözetilmeden karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır.

Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılı-ğı’nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK’nun 427. maddesi gere-ğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve ge-reği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Baş-savcılığı’na gönderilmesine, 28.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 17.02.2011 Esas: 2010/13925 Karar: 2011/1964

Türk Vatandafll›¤›ndan Ç›km›fl ve Kayd› Kapat›lm›fl Kiflinin

‹sim Tashihi Talepli Davas›n›n Reddi Gerekir

ÖZET: Dava, isim tashihi talebine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının Türk vatandaşlığından çıkması nedeniyle nüfus kaydının kapalı olduğu anlaşılmaktadır. Nüfus kaydının kapalı olması halinde, kaydın açılma-sından sonra kişisel durumlarda meydana gelmiş olaylar kişinin kaydı-na işlenir. Kapalı nüfus kayıtları üzerinde herhangi bir işlem yapılama-yacağından davanın reddi gerekirken aksi yönde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

➣ 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu m. 14.

➣ 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu m. 20.

D

avacı Zehra ile davalı Nüfus Müdürlüğü arasındaki davada; Erdemli 2. As-liye Hukuk Mahkemesi’nce verilen ve Yargıtay’ca incelenmeksizin kesin-leşmiş bulunan 14.05.2008 günlü ve 2007/436-2008/107 sayılı kararın yürürlük-teki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30.11.2010 gün ve 2010/283823 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kâğıtlar okunup gereği düşünüldü:

Yargıtay Kararı

Davacı Zehra vekilinin davalı Nüfus Müdürlüğü aleyhine açtığı davada, da-vacının Zehra olan isminin Zöhre olarak düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.

Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden, davacının 403 sayılı Türk Vatan-daşlığı Kanunu’nun 20. maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu’nun 31.01.1991 gün ve 91/1446 sayılı kararı ile Türk vatandaşlığından çıkmasına izin verilmesi üze-rine Türk vatandaşlığını kaybettiği ve bu sebeple nüfus kaydının kapatıldığı an-laşılmaktadır.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 14. maddesinde;

“(1) Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soy bağının düzeltilmesi veya reddi gibi

olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir.

(2) Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın ye-niden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeye-niden açı-lır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar ki-şinin kaydına işlenir” hükmü yer almaktadır.

Mahkemece, davacının Türk vatandaşlığından çıkması nedeniyle nüfus kay-dının kapalı olduğu, bu nedenle nüfus kayıtları üzerinde herhangi bir işlem ya-pılmayacağı gözetilmeksizin isim tashihine ilişkin davanın reddi yerine kabulü-ne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılı-ğı’nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK’nun 427. maddesi gere-ğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve ge-reği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Baş-savcılığı’na gönderilmesine, 17.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 29.06.2010 Esas: 2010/2561 Karar: 2010/9748

Bir Kat Malikinin Ortak Alanlarda ‹nflaat, Tesis, Onar›m

Yapabilmesi ‹çin Gerekli Olan 4/5 Yaz›l› R›za fiekle Ba¤l›

Outline

Benzer Belgeler