• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM: FİLMLERİN GÖSTERGEBİLİMSEL İÇERİK ANALİZİ

2.2. Ruhların Kaçışı

2.2.3.4. Doğa ve Kutsal Alanlar

Resim 20: Doğa ve dinî semboller.

Seçilmiş Görüntüler Temel Anlam Yan Anlam

Gösterge Gösteren Gösterilen

Doğa Dalları budanmış ağaç Budanan dallarına rağmen yeşil sürgünleri olan ağaç günümüz Japon manevi hayatını temsil eder.

102

Zemin Toprak yol Geleneksel Japon inancı ve

kutsal bir alan giriş

Açı Eve bakış Kutsallarla iç içe yaşam

alanları

Nesne Ağaca yaslanmış tori Kami inancı kutsal kabul edilmiş alan

Nesne Mihrap Dua ve ibadet alanı

Nesne Heykel Budist Dososhin tanrısı

Nesne Ormandaki tanrı Ormanın tümüyle kutsal

olması ve nesnel dinî yaşantı

Açı Yolun perspektifi ve tanrının

duruşu Tanrıların mekânına girişin metafizik gerilimi

Açı Chiro’yla tanrının yan yana

duruşu

Çocuklardan yana olan bir tanrı anlayışı çünkü Dososhin tanrısı çocukları korumakla görevli bir tanrıdır

Durum Chiro’nun tanrıdan korkması Japon dinî geleneğinden habersiz olması

İnsan Babanın kaslı kollarını tutan Chiro

Bağlanma ve güven

Karşıtlıklar Tablosu

Ana yol Ara yol

Toprak yol Asfalt yol

Büyük Küçük

Korku Cesaret

Temkinlilik Merak

Hızlanma yavaşlama

Japon dinî mimarisinde çeşitli işaretlerle bir ağaç, bir koru ya da bir orman başlı başına mabet işlevi görebilir. Kutsal alanı mabet gibi belli bir mimari biçim olarak değil simgesel olarak da ele almak şinto ritüellerini ve inancını anlamamızı kolaylaştıracaktır.

Filmin giriş sekanslarından birinde yine bir ağaç vardır. Fakat bu ağacın dalları kesiktir. Eskiden büyük bir ağaç olduğunu gösteren geniş bir gövdesi ve küçük sürgünleri vardır. Yaşını gösteren geniş gövdesi ve budanmış dalları geleneksel Japon inancını temsil ederken yeni yeşeren sürgünler Şinto’ya dair yeni umutları temsil eder. Ağacın altındaki Tori kapısı ağacın kutsal olanı veya kutsal alanı girişi temsil ettiği ve rastgele orada bulunmadığı inancımızı pekiştirir.

Ağacın bulunduğu yerde asfalt yol biter ve toprak yol başlar. İzleyici artık Chiro ve ailesinin başka bir alana girdiğini veya bir şeylerin ters gittiğini sezinlemeye başlasın istenilir. Bu ağacın altında sağında ve solunda mihrap adı verilen küçük evler vardır. Mihraplar terk

103 edilmiştir ve eskidir. Chiro annesine onların ne olduğunu sorar. Bu da onun şehirde daha önce bu mihraplarla karşılaşmadığını gösterir. Annesi Chiro’ya “onlar mihrap insanlar orada dua eder” eder cevabını verir. (Miyazaki, 2001) Chiro ve ailesinin yolculuğu terk edilmiş bir tren istasyonunda son bulur. Bu da Miyazaki’nin bir röportajında bahsettiği yavaşlatma misyonuna bir göndermedir. Modern insan hızından dolayı tanrıları fark etmemektedir artık frene basmalıdır.

Onları durduran bir Budist tanrısı olan bir heykeldir. Sanki her şeyden haberdar ve mütebessimdir. Sevimli görünüşüne rağmen korkutucu ve ürpertici bir görünümü vardır; fakat Chiro bu heykelden korkar. Bu korku Japon geleneğinden habersiz büyüyen Japon çocukluğunu göstermektedir. Chiro karanlık tünelin başında babasının güvenli kollarını tutarken korkunca babasını bırakır ve heykelin yanına gider. Daha sonra heykele yeniden bakıp ondan ürker ve yeniden ailesinin yanına koşar. Bu sahne Totoro’daki otobüs durağında Mei’in tanrı heykellerinden korkup ablasının yanına koşmasına benzer. Yaş farkına rağmen çocuklar tanrı heykellerinden yani kamilerin nesne hâlinden ürkerken daha sonra onların kanlı canlı somutlaşmış hâlleriyle tanışınca severler. Bu da Miyazaki’nin Şinto inancının mabetlerle, heykellerle sınırlı kalmasını istemediğini; Japon maneviyatının içkin inanç dinamiklerini hissettirmeyi önemsediğini anlatan bir işarettir.

Chiro’nun ürktüğü bu heykel Dososhin’dir. Yolcuları ve köylüleri salgın hastalıklardan kötü ruhlardan korunmak için köy sınırlarında ve kavşaklarda yapılır. Ruhların Kaçışın’da iki dünya arasındaki geçişi dünya ve ruhlar arasındaki geçişi temsil eder. İlk sahnelerde hem öne hem arkaya bakan Dososhin’in son sahnede sadece arkaya baktığını görüyoruz. Bunun bir çizim hatası olmadığı aşikardır. Bu bakış artık Chiro ile Japon tanrıları arasında kurulan bağı gösterir. (Asakura, 2017)

Altında küçük evler bulunan ağaç bir shinbokudur yani Şinto inancına göre kutsal ağaçtır. Altındaki küçük evler ağacın veya bölgenin kutsal olduğunu gösterir. Shinbokular ve tapınak ormanları kamilerin yaşadığı yerler olarak kabul edilir ve yasak arazilerdir. Shinbokular shimenawalar ile çevrilir ve asla kesilmez. Küçük bir kamiye adanmış bu küçük tapınaklara “hokora” denir. Türkçe’ye mihrap olarak çevrilmişse de bildiğimiz anlamda mihraba benzemezler. Kutsal ağacın etrafına dağılmış hokaralar, terkedilmiş dinî yaşantıyı ve unutulmuş duaları temsil ederler. Chiro’nun olağanüstü bir aleme geçtiğinin bir başka göstergesi de toridir. Şinto inancına göre kamilerle iletişime geçmek için böyle bir mekân gerekir. (Yanagawa, 1974)

104 Geleneksel masallarda yenilenmek için eski mekânı terk etme veya dönüşme zorundalığı vardır. Chiro’da ruhlar hamamında iki dünya arasındadır. Tıpkı Narnia’nın kahramanları, Alice, Oz Büyücüsü gibi bir geçitten geçmelidir. Geleneksel masalın karakterinde olan bu arketipi Miyazaki kami inancındaki toriyle birleştirip başarılı bir geçiş elde etmiştir. Bu da onu iyi bir hikâye anlatıcısı yapar.

Miyazaki, Benim büyük babamın zamanında her yerde kamiler olduğuna inanılırdı. ağaçlarda, nehirlerde böceklerde kuyularda. Benim neslim buna inanmıyor. (Hayao Miyazaki Quotes, 2019) diyerek aslında doğada ve her yerde yaşayan geleneksel Şinto inancının mekâna hapsedilmiş olmasından şikâyetçidir. Şinto inancına göre her şey sık sık kirlenir ve canlılıklarını ortaya çıkarmak için temizlik ve arınmaya ihtiyaç duyar. (Boyd, 2016)

Resim 21: Ruhlar âlemine geçiş.

Seçilmiş Görüntüler Temel Anlam Yan Anlam

Gösterge Gösteren Gösterilen

Işık Karanlık alana sızan renkli

ışık

Japon dinlerinin karışımı

Mekân İstasyon Ruhlar alemiyle insanlar

alemini ayıran geçiş yolu

Ses Tren sesi Ruhlar treni

Nesne Saat Durmuş saat başka bir zaman

dilimine geçtiklerini gösterir. İzafi zaman kavramı

Nesne Ruhlar treni Endüstrileşmenin yerinden

ettiği tanrılar

Renk Kırmızı Kutsal alanlar ve şeyler

Durum Chiro’nun saydamlaşması Ruhlar dünyasına karşı dirençsiz olması

Durum Chiro’nun ruhlar trenine

binmesi

Ruhlar dünyasına kabul ve olgunlaşma

105

Karşıtlıklar Tablosu

Karanlık Aydınlık

Saydam Net

İnsan Tanrı

Chiro ve ailesi eğlence kasabasına giderken geçtikleri istasyon terk edilmiş gibidir. Dışarıdaki bahara rağmen istasyonun içinde sonbahar havası ve renkleri hâkimdir. Dışarıdan ışığı yansıtan pencere, istasyona renkle beraber ışığı süzerken Asya dinlerini potasında eriten Şintoizm, Budizm, Taoizm, Konfüçyanizm gibi Japon inançlarının birleşimini temsil eder. Japon halkının bu dinleri karma bir biçimde yaşadığı düşünülürse renklerin birleşimi önemli bir metafordur. Bu renkler aynı zamanda eğlence parkının renkli dünyasının da işaretidir.

Eğlence kasabasının her yerinde kırmızı renk hâkimdir. Mimaride süslemelerde ışıklandırmada genel olarak kırmızı renk hâkimdir. Kırmızı renk Şintoizm’de kutsal alanı ve nesneleri temsil eder. Toriler de kırmızıdır. (Albayrak, 2008) Basamakların hemen üstündeki tapınak benzeri kırmızı yapı, yanındaki shinboku niteliğindeki ağaçla beraber kutsal alana girişi temsil eder.

İstasyonun hemen üstündeki saat durmuştur. Terk edilmiş eğlence parkında zamanın insanlar için durduğunu, tanrıların zamanının işlediğini, izafi zaman kavramını gösterir. Durmuş saat ve istasyon aynı zamanda ruhlar alemiyle insanlar alemini mekân olarak da birbirinden ayırır. Eğlence kasabası ve hamamının varlığı Jolyon Thomas’ın gündeme getirdiği “shukyo asobi” kavramıyla da bağlantılıdır. Thomas, Japonca’da din ve eğlence, din ve oyun anlamına gelen bu kavramı “dini yeniden yorumlama”yı ve “eğlenceli dindarlığı” anlatmak için kullanır. Anime ve manga gibi çeşitli medyalarla sanatçıların dinî hayatı yeniden yorumladığını, dinî içerik ve imgeleri yeniden canlandırdığını savunur. (Thomas, 2006) Terkedilmiş eğlence parkı Miyazaki tarafından tanrıların dünyasının ve düşüncelerinin yeniden yorumlamak için tasarlanmıştır.

Chiro’nun saydamlaşması ruhlar alemiyle insanlar alemi arasındaki mekân farklılığını ve tanrısal dünyaya karşı dirençsizliğini gösterir. Zamanla rengini kazanması, saydamlıktan kurtulması ruhsal alan için direnç kazandığını gösterir.

Ruhlar treni kayıp ruhları ve endüstrileşmenin yerinden ettiği tanrıları temsil eder. Şinto tanrıları endüstriyel gelişmeden dolayı muhabbetlerini yitirmişlerdir. Sürekli dolaşıp dururlar ve dünya ile öteki dünya arasına sıkışmışlardır. Filmin orijinal çevirisindeki kamikakushi, “kami tarafından gizlenmiş” anlamına gelir. Şintoizm’de ve Budizm’de net bir

106 ahiret inancı (Demirci, 2010) olmadığı için trendeki ruhlar, kişilerin öldükten sonra girdiği döngüyü de ifade eder.

Resim 22: Chiro iki dünya arasında.

Seçilmiş Görüntüler Temel Anlam Yan Anlam

Gösterge Gösteren Gösterilen

Doğa Chiro’nun ayaklarında esen

rüzgâr

İlahi güçlerin varlığı

Nesne Şamdan Japon kültürünün eriyerek

yok oluşu

Renk Renkli camdan yansıyan

gökkuşağı renkleri Farklı inançların birlikteliği

Ses Tren sesi Giden eski günler ve

terkedilmişlik

Doğa İçerden esen rüzgâr Chiro’yu itekleyen ilahi güç

Doğa Yeşil yapraklar Chiro’yu tazeleyecek yeni

inancın işareti

Nesne Kurbağa heykeli İyi şans ve dönüşüm

Mimari Merdiven Manevi gelişim

Olay Haku’nun basamaktan öteyi

geçememesi

Tanrılarla insanlar arasındaki görünmeyen sınır ve büyü

Karşıtlıklar Tablosu

Kara Su

Gece Gündüz

Görünen Görünmeyen

Chiro’nun ayaklarının altından tünele doğru esen rüzgâr, Chiro’ya görmediği ama var olan ruhsal varlıkları hissettirrerek işaret eder. Chiro bir şeylerin tuhaflaşmaya başladığının farkında olan tek kişidir ve bu yüzden gitmek istemez. Henüz bir çocuk olduğu

107 için kokorosu temiz olan Chiro bunu hissederken anne babasının bunların farkında olmaması ve sakinliği dikkat çekicidir. Balaban, bu sahnelerde anne babanın özgüvenli duruşuna rağmen Chiro’nun kırılganlığına ve utangaçlığına dikkat çeker. (Balaban, 2014) Eğlence kasabasına gelir gelmez arkasından onu sürükleyen ve yeşil yapraklarla dolu bir rüzgâr eser. Bu rüzgâr ve yeşil yapraklar Chiro’yu geldikleri yerde yeni ve onu değiştirip dönüştürecek bir maceranın beklediğinin işaretidir.

Tren istasyonunun terk edilmiş görüntüsü ve yerdeki yapraklar geçmiş eski günleri gösterir. Tünelden çıktıktan sonra babanın duyduğu tren sesiyle yeniden istasyondaki renkli pencereyi ve şamdanı birleştirmesi bir zamanlar burada yaşanmış güzel günleri gösterir. Renkli pencereden sızan renkli ışıklar farklı dinleri bünyesinde barındıran ortak Japon dinî hayatını temsil eder. Henüz sönmüş gibi görünen şamdan yaşanan ama insanlar tarafından fark edilmeyen Japon manevi hayatının şahididir.

Chiro akşam olup da geldiği yere yeniden dönmek istediğinde geldiği yolun bir nehre dönüştüğünü görür. Japon Budist geleneğine göre fiziki dünya ile ruhsal dünya Sanzu nehri tarafından ayrılır. Bazı nehirler kutsal bir bölgeyi çevreler. Nehir veya su bu sahnelerde iki dünyanın birbirinden ayrıldığını ve Chiro’nun ruhlar aleminde kaldığını gösterir. Merdivenin başındaki kurbağa heykeli Şintoizm’de iyi şansı ve dönüşümü temsil eder. Artık ruhlar aleminde kalan Chiro’nun iyi şansa ihtiyacı vardır; çünkü bir manevi dönüşüm sürecine girmiştir. Buna rağmen ilerleyen sekanslarda işlerin şansla değil çalışmakla yürüdüğü anlatılacaktır.

Haku’nun taş basamaktan öteye geçmeyip Chiro’ya anne babasına gitmesini söylediği sahnede asla arkana bakma demesi geleneksel masallarda da görülen bir kararlılık simgesidir. Chiro’nun bu sahnedeki duruşu eğlence parkına ilk geldiği andaki duruşundan daha diktir. Balaban, Chiro’nun beden dilinin filmin başından sonuna doğru aşama aşama değiştiğini ve daha kendine güvenen ve olgun bir duruşa dönüştüğünü söyler. (Balaban, 2014) Chiro duygusal ve psikolojik olarak olgunlaştığı gibi artık ruhlar dünyasından ve Japon geleneği konusunda farkındalık kazanmış bir çocuktur. Miyazaki’nin amacı da Japon dini ve gelenekleri konusunda ülkesinin çocuklarında farkındalık oluşturmaktır. (Shoten & çev. Toyama, 2001) Yönetmen beden diliyle giderek olgunlaştırdığı kahramanıyla izleyiciye şu mesajı vermektedir: maddi ve manevi anlamda güçlü çocuklar yetiştirmenin yolu; geçmişine saygı duymaktan ve öğretmekten geçer.

Durduğu basamak tanrılarla, ruhlarla insanlar arasında görünmeyen sınırdır. Haku Yubaba’nın büyülerinden veyahut yarı tanrısal özelliklerinden dolayı bu sınırı geçemez.

108 Önceleri iki dünya arasında var olan su, Chiro geçeceğinde çekilir. Chiro, Haku’nun sayesinde kurtulmuştur. İkisi arasındaki karşılıksız saf sevgi onların kurtuluşu olmuştur.