• Sonuç bulunamadı

Aile Üyesi Olmayanların Üstlendikleri Statüler

1.2. AİLE ŞİRKETLERİ

1.2.3.2. Aile Üyesi Olmayanların Üstlendikleri Statüler

Aile işletmesinde aile üyesi olmayan çalışanların statüleri işgören, profesyonel yönetici ve ortak şeklinde ele alınabilir.108

1.2.3.2.1. İşgören

Bir ücret karşılığında işletmeye fiziksel ya da fikirsel emeklerini katan işgörenler şirket kurulduğundan beri girişimcinin yanında yer almışlardır. Bu kişiler firmaya gönülden bağlıdırlar. Şirket zor duruma düştüğünde kolayca gelirlerinden vazgeçebilirler. İşgörenler aileye ve yönetime yakındırlar.

1.2.3.2.2. Profesyonel Yönetici

Profesyonel yönetici, yönetim işini kendisine meslek edinen, işletme sahibi veya girişimcisi haline gelmeden girişimcinin yaptığı tüm işleri yapan ve hizmeti karşılığında aylık alan kişidir. Kar ve riski girişimci veya işletme sahiplerine ait olmak üzere toplumun talep ettiği mal ve hizmetleri üretmek üzere üretim faktörlerini araştırıp bulmakta ve belirli bir ihtiyacı karşılama amacına yönelmektedir.109

İşletme sahibinin ve tepe yöneticisinin çoğunlukla aynı kişi olduğu aile işletmelerinde, mevcut aile bireylerinin iş için gerekli yetenek ve bilgiye sahip olmamaları durumunda

profesyonel yöneticiye ihtiyaç duyulacağı bir gerçektir.110 Aile işletmelerinde genellikle,

işin hacmi çok büyüdüğü ya da yönetim işlevinin daha başka donanımlar gerektirmeye başladığı ve yönetimi miras olarak devralacak ikinci ya da üçüncü kuşağın henüz hazır olmadığı durumlarda profesyonel yöneticiye ihtiyaç duyulmaktadır. Aile işletmesinde bir profesyonel yöneticinin çalışmaya başlaması “Mutlakiyetçi Monarşi”den “Meşruti Monarşi”ye geçiş olarak tanımlanabilir. En azından artık patron, istediği kararları

uygulayabilmek için profesyonel yöneticiyi ikna etmek zorundadır.111 Yönetici kişilik

107 Ebru Karpuzoğlu; a.g.e., s.58. 108 a.g.e., ss.65-68.

109 M. Şerif Şimşek; Yönetim ve Organizasyon, 4. Baskı, Damla Ofset Matbaacılık, Konya, 1998, s.14. 110 Ebru Karpuzoğlu; a.g.e., s.66.

pragmatiktir. Bir işletmede profesyonel yönetici olmadan planlama, düzen ve öngörü olamaz.112

Girişimci şirketi kurar ve büyütür, yönetici ise şirketi taşır. Bir yöneticinin görevinin yüklediği sorumlulukları yerine getirebilmesi için gerekli yetkiye sahip olması

gerekmektedir.113 Profesyonel yöneticinin bir aile işletmesinde başarılı olabilmesi için

şirket yapısını iyi anlayabilmesi ve gerekli değişiklikleri şirket kültürünü ve etkinliğini bozmadan yapabilmesi gerekir. Daha da önemlisi patron ve arasında çok büyük bir güven

ortamı olmalıdır.114 Aile şirketlerinde işletme sahibi için güven oldukça önemli bir yer

tutar. Güven ortak amaçlar ve paylaşılmış bilgiyle yükselir.115

Girişimci şirketi için yönetici seçerken, kendi şirketinde yetişen yönetici adayları ile başka şirketlerden transfer edebileceği yöneticiler arasında bocalar. Şirket içinde yetişen yönetici adayları şirketi daha iyi tanırlar; ama önceliklerini işten çok, aile üyeleri ile iyi geçinmeye verebilirler. Bir yönetici şirketin yöneticisi olmaktan çıkıp bir aile ferdinin yöneticisi olmaya başlamışsa şirkete zarardan başka bir şey getirmeyecektir. Başka şirketten transfer edilen üst düzey yönetici ise, aile dengeleri hakkında yeterli bilgi sahibi olmadığı ve üstünde iş yapma, kendini gösterme baskısı olduğu için görevini yaparken aile fertlerine değil de şirket işlerine ağırlık verir. Aile şirketlerinde yönetimin tamamen profesyonellere bırakılması söz konusu değildir. Aile fertleri ve yöneticiler ilişkisinde iki ayrı yol izlenebilir. Bunlardan ilki; başarılı üst düzey yöneticilerle uyumlu çalışabilecek aile fertleri, şirket yönetiminde söz sahibi yapılır. Bu durumda şirket işleri ön plana alınırken aile ilişkileri bundan zarar görebilir. İkinci yol ise; aile dengelerine göre aile bireyleri yönetime sokulup istedikleri yöneticilerle çalışmalarına imkan tanınır.116

Profesyonel yöneticinin hakimiyetin tamamen girişimcide bulunduğu ve kendi görüş ve düşüncelerinin çok fazla dikkate alınmadığı bir ortamda, uzun süreli çalışmasının mümkün olmadığı açıktır. Bu noktada aile üyesi olmayan yöneticilerin işletmede sürekliliklerinin sağlanması önem kazanmaktadır. Bunun için tepe yönetimin profesyonellerin amaçlarını ve ilgilerini tespit etmeleri, bu kişilerin her fırsatta karar alma sürecine katılmalarını

112 Michael E. Gerber; a.g.e., s.25. 113 Adnan Nur Baykal; a.g.e., s.156-157. 114 Üstün Baharoğlu; a.g.m., s.700.

115 Carole Howorth, Paul Westhead; “Management Buyouts of Prıvately Held Famıly Fırms: Implıcatıons for

Subsequent Fırm Performance”, http://www.babson.edu/entrep/fer/Babson2002/VIII/VIII_P1/P1/

html/viii-p1.htm., Erişim.15.07.2003, s.2-3. 116 Adnan Nur Baykal; a.g.e., ss.161-162.

sağlamaları ve hatta mümkünse bu kişilere ortaklık hakkı tanımaları gerekmektedir. Profesyonellere tepe yöneticisinin değişmesi durumunda mevcut pozisyonlarının

korunacağının belirtilmesi oldukça önemli bir husustur.117

Bir aile işletmesinde, bir ailenin fertlerinin üst yönetimde bulunması profesyonel yöneticiyi bir ikilem içine sokar. Bir tarafta işin kendisi, diğer tarafta ise aile fertlerinin istekleri. Bir yönetici için bütün mesele, getireceği tüm sıkıntılara rağmen doğru bildiğini yapmakla, girişimciyi ve aile fertlerini ön plana çıkarıp işi geri plana atmak arasındaki ince çizgide şirkete faydalı olan işleri yapabilmesidir.118

1.2.3.2.3. Ortaklar

Ortak hedef, birlikte yola çıkanların hedefe varmalarını kolaylaştıran müşterek gayreti belirtir. Ortaklıklar şirketin başlangıç aşamasında faydalı olurlar, özellikle de birbirlerini tamamlayıp her bir şirketin değişik bir bölümünde başarılı olabiliyorlarsa. Şirketin kurulmasından sonra ortak hedef şirketin başarılı olmasıdır. Bu hedefe ulaşınca eğer ortakların iş anlayışları, vizyonları farklıysa, bundan sonraki ortak hedefi tespit etmek

güçleşir.119 Aileden olmayan ortak ile girişimcinin bakış açılarındaki farklılık, şirketin

geleceği üzerinde birbirlerini tamamlayacak şekilde bütünleştirilse şirketin geleceği olumlu yönde etkilenir.120

Ailede ve işletmede belirli rol, görev ve sorumluluklar bulunmaktadır. Her rol sahibi tanımlanmış görev ve sorumluluklarını yerine getirmeye çalışır. Aile ve işletme birer sistemdir ve her birinin kendi içinde tutarlı birer yapısı bulunmaktadır. Sorun çıkmaması

için bir sistemdeki rol diğer sisteme taşınırken gerekli olan uyarlama yapılmalıdır.121

117 Ebru Karpuzoğlu; a.g.e., s.67. 118 Adnan Nur Baykal; a.g.e., s.161. 119 a.g.e., ss.128-129.

120 Ebru Karpuzoğlu; a.g.e., s.68. 121 Nihat Erdoğmuş; a.g.e., ss.62-63.

İKİNCİ BÖLÜM

AİLE İŞLETMELERİNDE BÜYÜME

İnsanların istek ve ihtiyaçları sürekli olarak değişmektedir. Aynı zamanda teknoloji de aynı hızda değişmektedir. Bir teknolojiden ötekine geçiş süreci neredeyse yoktur. Küreselleşen dünyada işletmelerin ayakta kalmaları bu değişim sürecine ayak uydurmalarına bağlıdır. Önemli olan değişmek ya da değişmemek değil; değişimin hızına ayak uydurabilmektir. Bu da belli bir büyüklüğü gerektirir. Büyüme, işletmenin günümüz şartlarında ayakta kalabilmesi açısından olumlu birtakım sonuçlar yaratmaktadır.

Büyüme, yaşayan her canlı varlık için doğal bir gelişmedir. İşletmeler de canlı bir organizma olarak kabul edildiğine göre; kuruluş ile doğum, daha sonraki yatırımlar ile gelişme dönemine girdiği ve her canlı varlık gibi bir gün sona ereceği bir gerçektir. İşletmeler arasında ezici ve acımasız bir rekabetin varlığı, onları hızlı bir büyümeye itmektedir. Bu yapısıyla büyüme sadece üretim artışları sonucu ortaya çıkan doğal bir

gerçek olmayıp, aynı zamanda ekonomik koşulların da bir gereğidir.122

Büyüyüp gelişme aile işletmeleri açısından oldukça önemlidir. Bir sonraki nesle geçerek devamlılığını sürdüren aile işletmelerinin sayısı son derece azdır. Uzun süre başarılı bir şekilde kalıcı olmak isteyen aile işletmelerinin değişen koşullara uyum sağlaması için büyüyüp gelişmeleri, kendilerini sürekli olarak yenilemeleri gerekmektedir.

Bu bölümde büyüme kavramı, sonuçları, büyümenin küçük işletmeler açısından değerlendirilmesi, büyüme evreleri ve büyüme üzerinde durulacak, son olarak da, büyüyen işletmelerde ortaya çıkabilecek sorunlar incelenecektir.

2.1. BÜYÜME KAVRAMI

İşletmelerin kuruluş amaçlarından birisi de büyümektir. Bir şirketin temel değerleri sürekli gelişim ve devamlı iyileştirme doğrultusundadır. Piyasa payını artırmak kardan

daha önemlidir. Kısa vadeli kazanç yerine, büyüme ve deneyim yönlendirici etkendir.123

Büyümenin işletmeler için en büyük yararı, maliyetleri düşürerek üretim ve pazarlama kapasitesini etkin kullanarak beklenen karlılıkta bir artış sağlamasıdır. Global bazda son

122 Zeyyat Sabuncuoğlu, Tuncer Tokol; İşletme, Ezgi Yayınları, Bursa, 2001, s.140.

yıllarda gerçekleşen hızlı teknolojik gelişmeler , nüfus ve ürün çeşitliliğindeki hızlı artış işletmeleri üretimi artırma ve dolayısıyla da büyüme süreci içine sokmuştur. Bu süreci yaşayamayan işletmeler gelişmiş teknolojilerden yararlanamazlar, bu işletmelerin pazar payları büyüyen işletmelerin pazar paylarına göre göreceli olarak küçülür ve rekabet

güçleri azalır. Bu nedenle işletmelerin mutlaka büyüme sürecine girmeleri gerekir.124

İşletmelerde büyümenin göstergesi olarak pek çok ölçüt kullanılmaktadır. Bunlar; şirketin toplam varlıklarının defter değeri, şirketin piyasadaki firma değeri, toplam satış hacmi, toplam çalışan sayısı, örgütsel karmaşıklık derecesi, yatırım ve üretim hacmidir. Büyüme, söz konusu değişkenlerin belli bir zaman aralığında artma yönünde gösterdiği

değişmedir.125 Bazı çalışmalar, şirketin büyüyüp gelişmesinde, yaş ve büyüklükten daha

başka faktörlerin etkili olabileceğini göstermektedir.126 Bu faktörler; mülkiyet yapısı,

araştırma ve geliştirme faaliyetleri, sermaye yapısı, insan kaynakları ve ihraç faaliyetleridir.

Büyüme denince sadece niceliksel bir artıştan değil aynı zamanda niteliksel bir artıştan da bahsedilmektedir. Niteliksel artıştan amaç, işletmenin yapısını oluşturan maddesel ve bireysel unsurların niteliksel açıdan iyileştirilmesi ve daha verimli duruma getirilmesidir.127

Genel bir ifadeyle büyüme, belli bir zaman süreci içinde işletmenin belli bir ölçekten başlayarak yapısını oluşturan maddi ve beşeri unsurlarda meydana gelen niceliksel ve

niteliksel bir dizi değişim ve gelişim faaliyetidir.128 İşletme sahiplerini büyümeye iten

temel faktör finansal amaçlardır. Bunun yanında kişisel ve ailesel gelişmeler, sosyo- ekonomik gelişmeler ve teknolojik yenilik gibi faktörler de işletmeleri büyümeye iten faktörler arasında sayılabilir. Her şeyden önce önemli olan büyümeyi istemektir.

124 Hüseyin Yılmaz; “Aile Şirketlerinin Büyümelerinin Finansmanı Açısından Halka Arz”, 1. Aile İşletmeleri Kongresi, a.g.e., ss.491-492.

125 H. Bahadır Akın; “Küçük İşletmelerde Büyüme ve Örgütsel Sorunlar”, Selçuk Üniversitesi Karaman İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Sayı 3, Karaman, 2002, s.14.

126 Almas Heshmati; “On The Growth of Micro and Small Firms: Evidence from Sweden”, Small Business Economics 17, Netherlands, 2001, s.213.

127 Tahir Akgemci, İsmail Sevinç; “Aile İşletmelerinde Büyümenin Kavramsal Analizi”, 1. Aile İşletmesi Kongresi, a.g.e., s.513.

128 Asuman Akdoğan; “İşletmelerde Büyüme ve Büyüyen İşletmelerde Örgütleme Sorunları Üzerine Bir

Uygulama”, Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Sayı 11, Aralık, Kayseri, 1994, s.165.

Büyüyen işletmeler ölçek ekonomilerinden yararlanma, daha uzman insan kaynağı istihdamı, büyük hacimde düşük fiyatla ve kolay pazarlama olanağı, ulaştırma giderlerinden tasarruf gibi üstünlükler elde ederler. Büyüme sonucu işletme; fonlarını daha etkin kullanabilir, riskin azalması nedeniyle kredi maliyeti düşer, nakit alacaklar ve stoklar üzerinde merkezi denetim sağlanır, dengeli bir üretim yoluyla kazançlarda istikrar sağlanabilir, AR-GE faaliyetleri daha kapsamlı bir şekilde yürütülebilir. Büyüme işletmelerin halkla ilişkilerinde, tutundurma çalışmalarında, imajında, çalışanlar üzerinde

avantajlı durumlar ortaya çıkarmaktadır.129 Ayrıca, büyük işletmelerde uzmanlaşmaya

dayalı yönetim sayesinde faaliyetlerde daha yüksek verimlilik ve etkinlik sağlama olanağı vardır.130

Büyümenin olumlu sonuçlarının yanında riskleri de mevcuttur.131 Bir şirket büyüdükçe

her şey daha karmaşık ve zor bir hale gelebilir. Bu nedenle büyüme sonucu işletmenin yönetimi zorlaşabilir. Şirket hantallaşıp hareket kabiliyetini azaltabilir. Bir başka risk de kültürel değişimdir. Bu risk, başka bir şirketle birleşme sonucunda daha çok ortaya çıkar.

Bu dezavantajlarına karşı büyüme, vazgeçilemez ve gerekli bir kavramdır. Önemli olan büyüme aşamasında ortaya çıkabilecek problemleri önceden görüp gerekli tedbirleri almaktır. Bu aşamada büyümenin iyi bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir.

Benzer Belgeler