• Sonuç bulunamadı

4. BULGULAR VE YORUM

4.2. Mektepli Gazetesinde Yer Alan Şiirler

4.2.1. Đçerik Bakımından Şiirler

4.2.1.1. Ele Alınan Konular ve Đşlenen Temalar Bakımından Şiirler

4.2.1.1.3. Aile Çocuk Đlişkisini Konu Edinen Şiirler

Mektepli Gazetesi’nde yer alan şiirlerin büyük bir bölümünde aile konu edilmiştir.

Gazetede yer alan şiirlerin bir çoğunda anne- çocuk ilişkisi ön plana çıkarılmıştır. (Bk. Nu.:5, Nu.:8, Nu.:63, Nu.:102, Nu.:169, Nu.:194, Nu.:241, Nu.:241) Bu şiirlerde “anne sevgisi” ve “özlem” temalarının işlendiği görülmektedir. Okumak gayesiyle gurbette olan çocuğun annesine duyduğu özlem şiirlerde yer almaktadır:

“Ah Anne

Her yer boyun eğmiş, sahiller kuytu Sılada olanın yok mu kaygusu? Ruhumda en yüksek emelsin anne Hasretim bir sonsuz sevgiye, Beni de okşarken ah! kızım diye Hayatta her şeye bedelsin anne,

[…] ”

Đzmir kız lisesinden Samime [Nu.:194, S.111, s.:13, 1.11.934)]

Gazetede yer alan anne şiirlerinde anneye duyulan özlem anlatılmaktadır. Bu şiirlerden kimilerinde ölen anneye duyulan özlem söz konusuyken kimilerinde de gurbette olan çocuğun annesine duyduğu özlem ele alınmıştır.

“Anneme Ara, ara oğlunu, Uzat ona kolun; Şu hasretli günlerde Bekle onun yolunu. Denizlerden öteyim, Kimsesiz yerlerdeyim; Güler yüzler önünde Bir matemli perdeyim. Karanlıklar içinde, Istikbalin peşinde, Gidiyorum koşarak, Buna şahit ol sen de. Benden uzak değilsin, Benimsin, sen benimsin. Yad ellerde yaşını Esen rüzgârlar silesin.”

Đstanbul L. Kemal Sahir [S.30, s.:8, 13.4.933)]

“Anneme” şiirinde denizlerden öte uzaklarda kimsesiz olan bir çocuğun annesine seslenişi söz konusudur. “Karanlıklar içinde / Đstikbalin peşinde /

Gidiyorum koşarak / Buna şahit ol sen de” dizeleriyle çocuğun istikbali için

annesinden uzak olduğunu anlamaktayız. Kendisini bir matemli perdeye benzeten şair, annesinden onu aramasını ve beklemesini istemektedir.

“Anne

Anne, gördüm seni bu gece rüyamda, Beyaza sarılmış dururdum hülyamda. Kanadım açtın ben girdim altına, Oturdum orada gönlünün tahtına.. Uçurdun beni de engin ufuklara. Dayandın kışlara, keskin soğuklara. En nihayet indin bahçenin içine, Gözümü yaladı bir şey, acap o ne? Çiçekler açılmış bülbüller ötüyor, Đhtiyar bir çoban sürüyü güdüyor. Havuzda huriler, dizilmiş sakiler, Bunlar gönüllere neş’e sürur diler.

Gösterdin rüyamda ebedi hayatı. Nedense hala var dudağımda tadı, Benim bahtım kara, Ömrüm ondan kara Ağlıyor gözlerim sızlıyor o yara.”

Kemal Sahir [S.79, s.:17, 22.3..934)]

Kemal Sahir’in yazmış olduğu bir diğer anne şiirinde ise cennetten gelmiş olan annenin oğluna bulunduğu yeri göstermesi işlenmektedir. Annenin cennet ile özdeşleştirilerek ebedi hayatı göstermesi bile çocuğun annesinin ölümü karşısında duymuş olduğu acıyı silmeye yetmemiştir.

Kemal Sahir’in gazetede yayımlanmış olan beş şiirinden üçünün anne ile ilgili olduğu tespit edilmiştir. Yüz altmış dokuzuncu şiirin başında şair, “Kırk Anne Şiirlerimden” başlığını eklemiştir. Bu doğrultuda Kemal Sahir’in anne özlemi çekerek annesine itafen yazmış olduğu şiirlerden üç tanesinin gazetede yayımlandığını söyleyebiliriz.

Mektepli Gazetesi’nde baba ile ilgili olarak yayımlanmış şiirlerde de özlem teması hakimdir. Bu özlem; ölüm veya ayrılık sonucunda duyulmuş ve şiirlere yansımıştır. (Bk. Nu.:9, Nu.:58, Nu.:72, Nu.:91, Nu.:166, Nu.: 221)

“Babama

Beni öksüz bıraktın daha küçük yaşımda Düşmanın hain kahhar kuşunile mahvoldun Bize veda etmiştin bir bahar sabahında Ah: yiğit babacığım erken sarardın soldun Seni hatırladıkça gözlerim yaşla dolar Kim bilir hangi toprak sana ebedi mezar Yad ettikçe ismini yüzüm sararır solar Benim bu defterime gökte melekler ağlar Çok yakın bir zamanda yanına geleceğim Hasretimden sarılıp seni hep öpeceğim Babacığım rahat uyu ebedî yatağında Renksiz bir gonca açmış sararan yanağında Babacığım bak öksüz yavrun işte kaşında Ah! şehit babacığım beni sev aguşunda”

Daruşşafaka Lisesi:S. Hüsamettin [Nu.9, S.4, s.:5 (13.10.932)]

Darüşşafaka Lisesi’nden S. Hüsamettin’in yazmış olduğu şiirde savaşta şehit olmuş bir babaya duyulan özleme yer verilmiştir. Babasının mezarını dahi bilmeyen şairin haline gökteki meleklerin bile ağladığı vurgulanmıştır. “Çok yakın bir zamanda yanına geleceğim / Hasretimden

özlemin ancak ölüm ile dineceği anlaşılmaktadır. 1932-1935 yılları arsında yayımlanmış olan gazetede şiirleri yayımlanan çocukların 12- 18 yaşlarında olduğu göz önünde bulundurulursa, bu çocukların babalarının I. Dünya Savaşı’na veya Kurtuluş Savaşı’na katılmış olabileceği ortaya çıkmaktadır. Şehit babaya duyulan özlemin anlatıldığı şiirler bu düşünceyi destekler niteliktedir. Gazetede yayımlanmış olan şiirlerin birçoğunda baba özleminin vurgulanmasının nedeni savaşın çocuklar üzerinde bıraktığı etkilerden dolayıdır.

Gazetede kardeş ile ilgili olan dört şiirden birinde (Bk. Nu.:223) “kardeş sevgisi” teması işlenirken, ölen kardeşe duyulan özlemin de üç şiirde (Bk. Nu.: 34, Nu.: 109, Nu. 187) yer aldığı tespit edilmiştir.

60 numaralı şiirde aileye duyulan özlem, çeşitli sanatsal anlatımlarla yer almıştır.

“Terk Ettiğim Yuva

Đslenen duvarda birkaç örümcek Bir firkat ağını örmekle meşgul. Can vermiş sakında iki çift böcek, Önüme uzandı gurbet denen yol. Odanın en tozlu rafında bile Annemin dinmiyen eninleri var. Kolumun ucuyla göz sile sile, Kardeşim kenarda büzülüp ağlar. Kalbimde hasretin var yaraları, Arabam yürüyor hep yavaş yavaş, Gönlümde mazinin hatıraları, Gözümde düşmiyen iki damla yaş.”

Konya San’at m. No: 72 M. Zeki [Nu.:60, S.18, s.:8 (19.01.933)] Yalnızlığın tasviriyle başlanan şiirde, gurbete çıkmış olan bir çocuğun ailesine duyduğu özlem anlatılmaktadır. Ruh halini bulunduğu mekânla desteklemeye çalışan şair “Gözümde düşmiyen iki damla yaş” dizesiyle gurbette gözlerinin her zaman yaşlarla dolu olduğunu vurgulamaktadır.

Toplumun temel niteliklerini yansıtan en küçük birim olan aile, çocuğun fiziksel ve psikolojik gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Çocuğun sağlıklı bir benlik algısı geliştirerek, özerkleşmesi ailenin tutumuna bağlıdır. (Ayhan,2004:22)

Edebiyatımızda sıkça kullanılan konulardan biri olan aile-çocuk ilişkisi, Mektepli Gazetesi’nde okurlara kazandırılmak istenen değerlerdendir.

Gazetede yer alan şiirlerde genellikle aile bireylerine duyulan özlemin anlatıldığı dikkati çekmektedir. Çocukların şiirlerini kaleme alırken hüzün ve özlemle dolu duygulara yer vermeleri dikkat çekmektedir. Bu durum I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nın uzantısı olarak savaşta şehit olan babaya duyulan özlemin şiirlere yansıması olarak değerlendirilmiştir. Ayrıca eğitim ve öğretim alanında yapılmış olan değişiklikler neticesinde kendi memleketinden, okumak için ayrılmış olan çocukların ailelerine duymuş oldukları özlem de şiirlere yansımıştır. Bu şiirlerde her ne kadar gurbet olgusunun dayanılmaz zorluğu vurgulansa da satır aralarından istikbalin kurtuluşu için bu durumun gerekli olduğu, mesajı çıkarılmaktadır.