• Sonuç bulunamadı

Abbasilerin ikinci dönemi anlatılan bu acı facialar ve derin düzen-bazlıklarla birlikte son buldu. Bu asrın arkasından başka bir asır başladı ki buna siyasi litaretürde Abbsilerin üçüncü dönemi denilir. Bu dönem el-Mutililah’ın halifeliğinin sonu ile başlar. Bu dönemin başlangıcı 334 senesi son bulduğu tarih ise 656 yılıdır. Bu döneme damgasını vuran ise Selçuklulardır. Bu dönemde hilafet makamına oturan Abbasi halifeleri şunlardır:

1- El-Fadl el-Muti’ Lillah

Fadl b b. Cafer el-Muktadir b. El-Mütezid. 291 yılında doğmuştur.

334 (m: 946) yılanda 43 yaşında iken hilafete geçmiş ve 29 sene 4 ay bu görevi ifa etmiştir. Kendi isteği ile halifelikten çekilerek bu görevi oğlu-na devretmiştir. 364 yılında 73 yaşında iken vefat etmiştir.

2- Abdulkerim et-Tai Lillah

Abdulkerim b. Fadl el-Mutiullah b. Cafer el-Muktedir. 318 yılında doğmuştur. 363 (m: 974) yılında 46 yaşında iken hilafet makamına geç-miş ve bu görevi 17 sene 9 ay ifa etgeç-miştir. 393 yılında 75 yaşında vefat etmiştir.

3- Ahmet el-Kadir Billah

Ahmed b. İshak b. Cefer b. Ahmet el-Mutezid. 336 yılında doğmuş-tur. 381 (m: 991) yılında 45 yaşında iken halife olmuşdoğmuş-tur. 41 sene 3 ay hilafet makamında oturmuştur. 422 yılı Zilhicce ayında vefat etmiştir.

84 Siyeru A’lâmi’n-Nübelâ, 18/318.

85 A.g.e. 18/307.

86 Maşera: Tıpta, yüzü kaplayan safraya benzer kan sebebiyle oluşan ateşli şişkinliktir.

87 Siyeru A’lâmi’n-Nübelâ, 18/308.

4- Abdullah el-Kaimbiemrillah

Abdullah b. Ahmed el-Kadir b. İshak b. Cafer. 391 yılında doğmuş-tur. 422 (m: 1031) yılında 25 yaşında iken halife olmuşdoğmuş-tur. 44 sene 8 ay bu görevi ifa etmiştir. 467 yılında 70 yaşında vefat etmiştir. En uzun hü-küm sürmüş Abbasi halifelerindendir. Tahta babasının hilafetten çekil-mesiyle çıkmıştır.

Kâim Biemrillah yakışıklı ve güzeldi, teni kırmızıya çalan beyaz renkteydi. Dindar, hayır ve iyiliksever, ilim sahibi ve adildi. Kendisine hicrî 422 yılında biat edildi. 450 yılında Besasiri felaketinde zor duruma düştü ve bir arap şeyhinin himayesinde çöle kaçtı. Bir yıl sonra Selçuklu Sultanı Tuğrul beyin gayretiyle hilafete geri döndü. Irak’taki hutbelerde Mısır halifesi Mustansır billah’ın adının okunması uygulaması kaldırıldı ve Besasiri öldürüldü.84Daha sonra onda Maşera85denilen bir şişlik be-lirdi. Bir defasında kanı alınmış ve uyumuştu. Daha sonra zayıfladı ve gücü tükendi.86Kâim Biemrillah çok ibadet eder, oruç tutar ve gece na-mazı kılardı. Hilafete döndürüldüğünde sarayından yağmalanan hiç bir şeyi geri almadığı, kendisine eziyet edenleri cezalandırmadığı ve sabre-dip katlandığı söylenir. Merhum oyun oynaşla uğraşmazdı. Hilafeti 45 yıl sürdü. Ölüsünü Hanbelilerin imamı Ebu Cafer b. Ebû Musa el-Haşi-mi yıkadı. Yetel-Haşi-miş altı yıl yaşadı. Kendisinden sonra oğlunun oğlu Muk-tedi Billah’a biat edildi.87

Bu Halifenin Döneminin önemli olayları:

Selçuklu Devleti bu halife döneminde kurulmuştur. Büreyh oğulla-rı devleti ise bu halife döneminde son bulmuştur. Selçuklu Devletinin kuruluş tarihi Hicri 430 yılı kabul edilir. Zamanın büyük alimlerinden Ahmet el-Kuduri 427 yılında vefat etmiştir. Selçuklu Sultanı ve 1071’de Bizanslılara karşı kazanılan büyük Malazgirt meydan muharebesinin kahraman komutanı Sultan Alparslan 465/1072 bir suikastla şehid edil-di. Vezir Nzamülmülk’ün yardımıyla henüz 18 yaşında olan Melikşah Selçuklu sultanı oldu.

5- Abdullah el-Muktedi Biemrillah

449 yılında doğdu. 467 (m: 1075) yılında 18 yaşında iken hilafete geçti. 19 sene 8 ay bu makamda kaldı ve 487 yılında 38 yaşında iken ve-fat etti.

Muktedi Billah; Ebû Kasım künyeli ve Uddetüddin lakaplı Muktedi Billah’ın ismi şöyle anılır: Abdullah b. Emir Zahiratüddin Muhammed b.

Halife Kâim Biemrillah Abdullah b. Kadir. Annesi Arcüvan adında erme-ni bir kadındı. Kurretülayn diye de çağrılırdı. Hem bu oğlunun hilafeti-ne hem diğer Mustazhir ve Müsterşid oğullarının hilafetlerihilafeti-ne erişti. An-nesinin karnındayken babası vefat etti. Oğlan doğurunca dedesi ve müs-lümanlar çok sevindiler. Çünkü Allah (c.c.) Müsmüs-lümanlara hilafetin Ka-diri ailesinde kalmasını sağlamıştı. Zira onların dışındakiler çarşı pazar-da insanlarla seviyesiz oturup kalkıyorlardı ve insanlar böylelerinin hi-lafete geçmesini istemiyorlardı. Muktedi Billah dedesi Kâim Biemril-lah’ın evinde yetişti. Dedesi onu emsallerine yaraşır bir şekilde terbiye etti ve en güzel hasletler üzerine eğitti. Muktedi halife olduğunda yirmi yaşındaydı, şekil ve ahlak bakımından sonra derece güzeldi. Biatı aynı yılın Şaban ayının on üçünde Cuma günü yapıldı. Daruşşecere’de beyaz bir fistan, zarif ve beyaz bir sarıkla tahta oturdu. Vezirler, emirler, eşraf ve gözde insanlar gelip biat ettiler. Ona ilk biat eden Ebû Cafer b. Ebû Musa el-Hanbeli idi. el-Hanbeli şairin :

Bizden bir efendi gitti, yerine başkası geldi,

Mısrasını söyledi ve gerisini getiremedi. Bunun üzerine halife geri-sini söyledi:

Azizlerin söylediklerini çokça söyler ve çokça yapar.

Önde gelen alimlerden Ebû İshak Şirazi eş-Şâfiî, Ebû Nasr b. Sabbağ eş-Şafii, Ebû Muhammed Temimi el-Hanbeli de biat ettiler. Biatın ardın-dan çıkıp insanlara ikindi namazını kıldırdı. Sonra ağlayıp çığlık atma-dan sükunet ve vakarla dedesinin tabutunu çıkardı. Cenaze namazını kıldırıp kabristana götürdü. Muktedi Billah asil ve cesurdu. Onun döne-mi hep bereketliydi, rızk boldu. Hilafet makamı tazim gördü, sultanlar önünde küçüldü ve zayıf düştüler. Haremeyn, Kudüs ve Şam’ın tama-mında onun adına hutbeler okundu. Müslümanlar Urfa ve Antakya’yı düşmanın elinden geri aldılar. Bağdat ve diğer şehirler imar ve ihya edil-di. Önce ibn Cüheyr, sonra Ebû Şüca’ı vezir yaptı. Sonra İbn Cüheyr’i ve

88 el-Bidâye ve’n-Nihâye, 16/49, 50.

89 A.g.e. 16/51.

90 el-Muntazım, 9/4, 47; Muhammed Hüseyin, el-Hadâratu’l-İslâmiyye fi Bağdad, s. 37.

91 el-Muntazım, 9/57.

92 Vefeyatu’l-A’yan, 5/288.

kadısı Damğani’yi, daha sonra da Ebû Bekir eş-Şami’yi vezir yaptı. Al-lah’a hamd olsun bunlar tarihteki en iyi kadılardan ve vezirlerdendir.88 Hilafete geldiği yılın Şaban ayında fahişe kadınları merkeplere bindirdi ve onlara hayasızlık ve rezaletlerini itiraf ettirerek Bağdat’tan çıkardı. Ev-lerini yıktırıp onları batı tarafına yerleştirdi. Hamam burçlarını yıktırıp onlarla oynamayı yasaklattı. İnsanlara hamamda peştamal giymeyi mec-bur etti. Hamam sahiplerine artık suları Dicle nehrine dökmeyi yasakla-dı. İçme suyunu korumak maksadıyla onları pis sular için kuyular kaz-maya mecbur etti.89