• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

6. ĠSĠM CÜMLELERĠNDE YAPILAN HATALAR (ġahıs Ekleri)

“Yüklemi isim veya isim grubu olan cümlelerdir. İsim ve isim grupları, ―i-‖ ek-fiili ile görülen geçmiş zaman ve öğrenilen geçmiş zaman kipinde çekime girerek yüklem görevi yaparlar. İsim cümlelerinde, kip eki taşımayan yüklemler, geniş zaman kipindedir‖ (Karahan, 2010, s. 96).

―Çekimli fiildeki şahıs ekleri, fiilin gösterdiği oluş ve kılışın hangi şahıslar tarafından yapıldığını bildiren bir gramer kategorisidir. Dolayısıyla bu ekler, fiildeki oluş ve kılışı, bir şekil ve zaman kalıbı içinde şahıslara bağlayan eklerdir. Şekil ve zaman eklerinden sonra gelen şahıs ekleri, kendilerinden sonra yalnız soru ekleri alabilirler. Çekimli bir fiilde konuşan, dinleyen ve kendisinden söz edilen olmak üzere başlıca üç şahıs vardır. Bu şahısların teklik ya da çokluk biçimlerinde bulunmalarına göre, bunlara sayı kategorisi de eklenmiş olur‖ (Korkmaz, 2009, s. 571).

Ayrıca Korkmaz, Türkiye Türkçesinde Ģahıs eklerinin köken bakımından üç gruba ayrıldığını belirtmektedir:

1 . Zamir Kökenli Şahıs Ekleri:

Bunlar, şahıs zamirlerinin zamanla ekleşmesinden oluşmuş bulunan şahıs ekleridir. Şahıslara göre türleri şöyledir:

teklik çokluk

1. şah. ……….. –Im/-Um 1. şah. …………. –Iz/-Uz

2. şah. ………... –sIn/-sUn 2. şah. ………….. –sInIz/-sUnUz 3. şah. ………… (eksiz) 3. şah. ………….. -lAr

2. İyelik Kökenli Şahıs Ekleri:

Bu ekler de aslında birer iyelik eki iken, zamanla fiil çekimlerinde şahıs gösteren ekler olarak da kullanılmışlardır.

Şahıslara göre türleri şöyledir:

teklik çokluk

1. şah. …….. –m 1. şah. ………. -k

2. şah. …….. –n 2. şah. ………. –nlz/-nUz

3. şah. ……… (eksiz) 3. şah. ……….. -lAr

Korkmaz, son olarak da emir kipindeki Ģahıs eklerini vermektedir ancak bu baĢlık altında irdeleyeceğimiz ve tespitini yapacağımız öğrenci hataları, zamir

kökenli ve iyelik kökenli olanlarla ilgilidir. Nitekim isim cümlelerinde zamir

kökenli ve iyelik kökenli Ģahıs ekleri kullanılmaktadır. Emir kipindeki Ģahıs eklerini “Emir kipi” baĢlığı altında ileride inceleyeceğiz.

TT’deki isim cümlelerinde kullanılan Ģahıs ekleri yukarıdaki gibiyken KT’de ise;

Zamir kökenli şahıs ekleri:

Teklik Çokluk

I. ş. –mIn /-mUn I. ş. -bIz / -bUz II. ş. –sIn / -sUŋ II. ş. -sIŋAr / -sUŋAr

Nez. – sIz / -sUz Nez. -sIzdAr / -sUzdAr

III. ş. Ø III. ş. Ø

İyelik kökenli şahıs ekleri:

Teklik Çokluk

I. ş. -m I. ş. -k

II. ş. - ŋ II. ş. -ŋAr / -ŋOr

Nez. –ŋIz / -ŋUz Nez. -ŋIzdAr / -ŋUzdAr

(Kasapoğlu Çengel, 2005, s. 204-205).

Ġsim cümleleri TT’de ve KT’de Ģu Ģekildedir:

Öğrenci Okuuçu (öğrenci)

Ben öğrenciyim. Men okuuçumun.

Sen öğrencisin. Sen okuuçusun. / nez. Okuuçusuz.

O öğrenci (dir). Al okuuçu.

Biz öğrenciyiz. Biz okuuçubuz.

Siz öğrencisiniz. Siler okuuçusunar. / nez. Okuuçusuzdar.

Onlar öğrenciler. Alar okuuçular.

Bu gramer yapısında öğrencilerin birinci teklik Ģahıs ekinin yazımında ilk öğrendikleri zaman KT’deki eki kullandıkları görülmüĢtür. ―Öğrencimin, hastamın, Oşlumun, şakacı bir kızmın.‖ gibi hatalar tespit edilmiĢtir. Ancak bu hata çok uzun süren ve sık yapılan bir hata değildir.

Ġkinci teklik Ģahısta öğrencilerin hata yaptıkları tespit edilmemiĢtir.

Nitekim ikinci teklik kiĢi eki bire bir aynıdır.

Üçüncü teklik Ģahısta öğrencilerin hata yapmadıkları gözlemlenmiĢtir. Birinci çokluk Ģahısta, birinci teklik Ģahhısta olduğu gibi öğrencilerin, bu

grameri ilk kullanmaya baĢladıkları zamanlarda KT’deki Ģahıs ekini kullandığı seyrek de olsa görülmektedir. ―Öğrencimiz, öğretmenmiz, çalışkanmız, biz dört kardeşbiz‖ vb. Bu da kısa süreli bir hatadır.

Ġkinci çokluk Ģahıs eki, bu konuda en sık hata yapılan ektir. KT’de,

TT’deki “Siz” kiĢisinin karĢılığı “Siler” kiĢisidir. Fakat bununla birlikte KT’de bir de “Siz” kiĢisi vardır ve bu, teklik ikinci kiĢi kategorisinde olup nezaket ve saygı ifade eden bir zamirdir. Siz kiĢisinin ekleri ise –sIz/ -sUz Ģeklindedir. Bu sebeple öğrencilerin ana dillerinden en çok olumsuz aktarım yaptıkları ve hatalı yazdıkları kiĢi eki, ikinci çokluk kiĢi ekidir.

Örn: ―Siz öğrencisiz.‖ (Siz öğrencisiniz.) ―Siz öğretmensiz.‖ (Siz öğretmensiniz.) ―Siz çalışkansız.‖ (Siz çalıĢkansınız.)

―Siz tembel değilsiz.‖ (Siz tembel değilsiniz.) ―Nasılsız?‖ (Nasılsınız?) vb.

Ayrıca nezaket ve saygı ifade eden “Siz” kiĢisinin çokluk hâli olan

“Sizder” kiĢisi vardır. Ekleri -sIzdAr / -sUzdAr Ģeklinde olduğu için öğrenciler bu

kiĢi eklerini de olumsuz aktarım yoluyla siz kiĢisinin çekiminde kullanabilmektedirler. Bu hata daha çok Ģimdiki zamanın çekiminde ortaya çıkmakla birlikte isim cümlesinde de karĢılaĢılmaktadır. ―Nasılsızlar?‖, ―Okuldasızlar mı?‖, ―Hocamız bize, ‗Yılbaşı tatilinizi nasıl geçiresinizler, neler yaparsınızlar?‘ diye sordu.‖ Ģeklinde hatalar gözlemlenmiĢtir.

Üçüncü çokluk Ģahıs ekinde öğrencilerin yazımda değil fakat iĢlevde hata

yaptıkları gözlemlenmiĢtir. Anlam bakımından çokluk ifade eden ancak çekimlenirken teklik olarak çekimlenen topluluk isimlerinde hata yaptıkları görülmektedir.

Örn: ―Ailem BiĢkek’teler.‖ (Ailem BiĢkek’te.)

―Herkes buradalar.‖ (Herkes burada.)

―Öğrencilerin hepsi sınıftalar.‖ (Öğrencilerin hepsi sınıfta.) vb.

Ġsim cümlelerinin soru Ģekillerinde de öğrenciler hata yapmaktadırlar. Bunun baĢlıca sebebi cümle kurgusunun farklı olmasıdır. TT’de, soru cümlesi yazarken özel bir vurgulama söz konusu değilse kiĢi eki soru edatından sonra kullanılır, ancak KT’de soru edatı kiĢi ekinden sonra gelmektedir ve birleĢik yazılmaktadır. Örneğin: “Okuuçusuŋarbı? – Öğrenci misiniz?” Bu söz dizimi farkından kaynaklanan ―Öğrencisiz mi?, Öğrencisiniz mi?, Derstesiniz mi?‖ Ģeklinde, kiĢi ekini doğru da yazsalar, soru edatını KT’deki gibi en sonda yazarak hatalar yaptıkları görülmüĢtür. Ayrıca yine ana dilden kaynaklı olarak bazen soru edatını birleĢik yazdıkları da tespit edilmiĢtir.

Ġsim cümlelerinin hikâyesi ve rivayeti ile ilgili öğrencilerin yaptığı çeĢitli hatalar tespit edilmiĢtir.

TT’de isim cümlelerinin hikâyesi ve rivayeti “imek” fiili kullanılarak meydana getirilmektedir. Son sesi ünlü olan kelimelerde imek fiilinin i’si y sesine dönüĢmektedir. Öğrencilerin biçimsel olarak yaptıkları en yaygın hata bu “y” harfini yazmayı unutmalarıdır. KonuĢmada da oldukça belirgin olan bir hatadır.

Örn: ―Parkta da çalıştım. Orada dondurmacıdım.‖ (Parkta da çalıĢtım. Orada dondurmacıydım.)

―Kralın kızı bodrumdaki gizli odadamıĢ.‖ (Kralın kızı bodrumdaki gizli odadaymıĢ.)

―Bizim sevdiğimiz oyun Büyücü oyunudu.‖ (Bizim sevdiğimiz oyun Büyücü oyunuydu.)

―Orada güzel bir otel varmış, ama çok pahalımıĢ.‖ (Orada güzel bir otel varmıĢ, ama çok pahalıymıĢ.)

―İstanbul‘daki en ünlü yer Sultanahmet Meydanı’mıĢ.‖ (Ġstanbul’daki en ünlü yer Sultanahmet Meydanı’ymıĢ.) vb.

Ses uyumuyla ilgili hatalarla da karĢılaĢılabilmektedir:

Örn: ―Su sıcakdı.‖ (Su sıcaktı.) vb.

Ġsim cümlelerinin hikâyesinde ve rivayetinde karĢılaĢılan en ciddi anlatım bozukluğu “imek” yerine “olmak” fiilinin kullanılmasıdır.

KT’de –çu/-çü ekiyle meydana getirilen; yapılan bir eylemin, hareketin uzun bir süreye yayıldığını anlatan geçmiĢ zaman formu vardır. Buna “Âdat ötkön çak‖ Âdet edilen geçmiş zaman adı verilmektedir (Kudaybergenov, 1980, s. 410).

Bu geçmiĢ zaman semantik olarak; TT’deki geniş zamanın hikâyesine veya şimdiki zamanın hikâyesine tekabül etmektedir. Örneğin; barçumun giderdim, kelçümün gelirdim vb. Ancak öğrencilere zorluk yaĢatan fiil “boluu- olmak” fiilidir.

Ayrıca “KT‘deki bol- hem TT‘deki ol- fiili bildirme işlevinde kullanılmaktadır. Ancak ol- fiilinden farklı olarak bol- fiili, âdet edilen geçmiş zaman kip eki olan -çu ekini alarak belirli geçmiş zaman bildiren ek-fiil işlevinde de kullanılabilmekte, onun TT‘deki tam karşılığı belirli geçmiş zaman ekli i- ek-fiilidir: Poruçik Korsunov… çalabula til bilgen kişi boluçu ―Teğmen Korsunov … az çok dil bilen adam idi‖ (Turgunbayer, 2008/15, s. 130).

Olmak fiili bu geçmiĢ zamanda çekimlendiğinde kullanılan cümleye göre “imek” fiilinin hikâyesine karĢılık gelebilmektedir. Örneğin; ―Men keçe üydö bolçumun-Ben dün evdeydim.” Rusçada da “Ben evdeydim” gibi bir cümle kurmak

için “olmak” fiili kullanılmaktadır; “Я был дома.- Ya bıl doma.- Ben oldum evde.” Öğrencilerin imek ek fiilinin hikâyesinde “oldum” kelimesini kullanmalarının sebebi ana dilleri olan KT olabilir, ancak çoğunun bildiği Rusça da olabilir. Bu etkenlere bağlı olarak Ģu hatalı cümleler tespit edilmiĢtir. Sık ve yaygın olarak yapılan bir hatadır.

Örn: ―Bizim sokakta çocuklar çok oldu.‖ (Bizim sokakta çocuklar çoktu / çok idi.)

―Hepimiz heyecanlı olduk.‖ (Hepimiz heyecanlıydık.)

―Ağustos ayında ben evde oldum.‖ (Ağustos ayında ben evdeydim.)

―Bizim amacımız Kazaklara kendi kültürümüzü tanıtmak oldu.‖ (Bizim amacımız Kazaklara kendi kültürümüzü tanıtmaktı.)

―Onun bir tane oğlu varmış, onun adı Samat olmuĢ.‖ (Onun bir tane oğlu varmıĢ, onun adı Samat’mıĢ.)

―Babam annemden biraz kısa olmuĢ.‖ (Babam annemden biraz kısaymıĢ.) vb.

Bu hatalardan baĢka “var / yok” cümlelerinde nadiren de olsa “var” kelimesi yerine “olmak” filinin kullanıldığı hatalı cümlelere rastlanmıĢtır.

Örn: ―Çok eski zamanlarda bir karı koca olmuĢ.‖ (Çok eski zamanlarda bir karı koca varmıĢ.)

―Bizim köyümüzde eskiden fabrika olmuĢ.‖ (Bizim köyümüzde eskiden fabrika varmıĢ.) vb.

Dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi de isimden isim yapma eki olan “-lık” ekidir. Öğrencilerin annelerinin, babalarının mesleklerini belirtirken bu eki yazmayı unutarak hata yaptığı örneklerle de karĢılaĢılmaktadır.

Örn: ―Babamın mesleği öğretmen.‖ (Babamın mesleği öğretmenlik.)

―Annemin mesleği mühendis.‖ (Annemin mesleği mühendislik.) vb.