1 Nisan 2008 – 1 Nisan 2011 arasındaki Hukuk ve TİS Büromuzun çalışmaları ve kazanımlarımız şöyle özetlenebilir.
Belirtilen dönem içerisinde, şubelerimizden hukuk büromuza 4630 yazı gelmiş, bu yazıların önem- li bir bölümü yanıtlanmış; üyelerimizin savunma, itiraz veya dava dilekçesi hazırlanması istekleri karşılanmıştır.
Hukuk büromuz tarafından takip edilen idari dava sayısı 2785’ tir. Yine hukuk bürosu olarak izlediğimiz ceza ve hukuk davası sayısı 45, AİHM’de takip edilen dava sayısı ise 50’nin üzerindedir. Hukuk büromuz, kurumsallaşma anlamında bugüne kadar önemli bir yol kat etmiştir, üyelerimize daha nitelikli, kısa sürede ve ulaşılabilir hukuk hizmeti verebilmek için çalışmalarını yoğunlaştırmıştır. Bu amaçla yaptıklarımız şu biçimde özetlenebilir.
Daha önce şubelerimizin hukuk yardımı isteklerine dava dilekçesi hazırlanarak şubeye gönderil- mesi biçiminde yanıt verirken, bu dönemde şubelerimizin hukuk yardımı isteklerine, davaların genel merkezce açılması yöntemi izlenerek yanıt verilmeye başlanmıştır. Böylece, üyelerimiz adına bütün davalar sendikamız tarafından açılacak, kararlarda da sendikamızın adı geçecektir.
Genel merkezimize gönderilen maillerin önemli bir bölümü yanıtlanmakta, bunlardan bir kısmı web sitemizin soru cevap bölümüne aktarılmaktadır.
Üyelerimizin genel merkeze ulaşmalarının zor olabileceği göz önünde bulundurularak, bir avukatımız (Av. Mehmet Rüştü TİRYAKİ ve Av. Mahmut Nedim ELDEM) haftanın belirli günlerinde Ankara şubelerimizde danışmanlık hizmeti vermiştir.
Hukuk büromuz çalışmaların aksamaması amacıyla, kendi içinde de görev dağılımı yapmıştır. Web sayfasının düzenlenmesi, düzenleyici işlerin (yasa, yönetmelik, yönerge, genelge) izlenmesi ve gerekli görülenlerin iptali için dava açılması, Resmi Gazete, Tebliğler Dergisi ve alanımızla ilgili inter- net sitelerinin düzenli olarak izlenmesi, Ankara şubelerinin hukuk işlerinin yürütülmesi, dergiye yazı yazılması, üyelerimizle ilgili yürütülen soruşturmalarda yüksek disiplin kurulu toplantılarına katılma gibi. Hukuk büromuz, Web sayfamızın daha nitelikli hale gelmesi için hukuk büromuzun çalışmaları düzenli olarak web sayfamızda yayımlanmaktadır. Ayrıca dergimize düzenli olarak yazılan yazılarla, açtığımız önemli bazı davalar ve lehe sonuçlananlar üyelerimizle paylaşılmaktadır.
24.10.1982 gün ve 17848 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin, “Kurulların kuruluşuna ilişkin esaslar” başlıklı 5. maddesine eklenen fıkrada (Ek fıkra: 4.7.2005 – 2005/9138) “Hakkında disiplin soruşturması yürütülen Devlet memurunun üye- si olduğu sendikanın temsilcisi de bu maddede belirtilen disiplin ve yüksek disiplin kurullarında yer alır. Her bir disiplin ve yüksek disiplin kurulunda görevlendirilen temsilci ilgili sendika tarafından önceden bildirilir. Bu şekilde üyesi çift sayıya ulaşan kurullarda oyların eşitliği halinde başkanın
bulunduğu tarafın kararına itibar edilir.” hükmüne yer verilmiştir. Yönetmelikte yapılan değişiklik uyarınca disiplin ve yüksek disiplin kurullarında, hakkında disiplin soruşturması yürütülen kamu görevlisinin üyesi olduğu sendikanın temsilcisinin yer alması gerekmektedir. Avukatlarımızdan Mehmet Rüştü TİRYAKİ, üyelerimiz hakkında yürütülen disiplin soruşturmalarında, sendikamız adına Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu toplantılarına üye olarak katılmaktadır.
Aşağıda belirtilen konularla ilgili tüm şubelere bilgi verilmiş, belge gönderilmiştir. - Yargı kararları ile ilgili bilgilendirme yazıları,
- KESK’ten gelen bilgilendirme yazıları,
- Genel merkezimizce açılan ve lehe sonuçlanan davalarla ilgili bilgilendirme yazıları,
- Sendikamız ve konfederasyonumuzca alınan eylem kararları öncesi ve sonrasında ifade ve savunma örnekleri hazırlanmış, tüm şube ve temsilciliklerimize gönderilmiştir.
Aşağıda belirtilen konularla ilgili olarak çalışmalar yürütülmüştür.
- 2008, 2009 ve 2010 yılları Toplu Sözleşme istemlerimiz oluşturulmuş, konfederasyonumuza sunulmuştur.
- 2008, 2009 ve 2010 Yılı TİS Taleplerimiz hazırlanmış, bakanlığa sunulmuştur.
Haziran 2009’da, kamu emekçilerinin toplu sözleşme hakkı ile ilgili olarak Demokratik Toplum Par- tisi ve Cumhuriyet Halk Partisi TBMM Grup Başkanlığı’na yazılar yazılmıştır.
- Konfederasyonumuza sunulmak üzere üç aylık ve yıllık Hak İhlalleri Raporları hazırlanmıştır. - Hizmetli ve memurların yaşadığı sorunlar, girişimlerimiz ve çözüm önerilerimize ilişkin broşür hazırlanmıştır.
- 21-22 Şubat 2009 günü gerçekleştirilen İLKSAN 6. Dönem 1. Olağan Temsilciler Kurulu toplantısında kabul edilen 9 no’lu önerge doğrultusunda, 2000 yılında ortak komisyonca hazırlanan ve Genel Kurulca onaylanan Ana Statü taslağı ile ilgili görüş oluşturulmuş ve İLKSAN yönetimine sunulmuştur.
- 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Yasanın 53. mad- desinin değiştirilerek, ilköğretim müfettişlerinin statüsünün eğitim müfettişi, ilköğretim müfettiş yardımcılarının statüsünün de eğitim müfettişi yardımcısı olarak düzenlenmesi konusunda TBMM Alt Komisyon çalışmalarına katılınmış ve görüşlerimiz sunulmuştur.
- MEB İç Denetim Şube Müdürlüğü’ne, tartışılmakta olan bir dizi konuyla ilgili olarak sendikamızın görüşü sunulmuştur.
- Sendikamız tarafından gerçekleştirilen etkinlikler nedeniyle açılan ceza davaları izlenmiştir.
- İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki başta olmak üzere, sendika yönetici ve üyelerimiz aleyhine, yürüttükleri sendikal ve demokratik mücadele sonrası açılan ceza davaları izlenmiştir.
- Yönetici Atama Yönetmeliği ve diğer yönetmelik taslakları ile ilgili olarak görüşlerimizi bakanlığa sunduk,
- Iğdır’da KPSS Sınavında kopya çekilmesi ile ilgili olarak bilgi isteminde bulunduk,
- Okul öncesi öğretmen adaylarına yönelik başlattığımız kadro kampanyası için bakanlığa yazı yazdık, - Anadolu liselerine öğretmenlerin seçimi ve atamalara dair yönetmelik taslağı ile ilgili görüşlerimizi bakanlığa ilettik.
- İl içi yer değiştirme sonuçlarının gecikmesi konusunda bakanlığa yazı yazdık, - Okul öncesi eğitimde Danıştay kararının uygulanması için 81 il valisini uyardık.
- Hakkâri ili Yüksekova ilçesinde görev yapan, aralarında sendikamızın üyesi yedi kişinin de olduğu sekiz eğitim çalışanının, istekleri dışında görev yerlerinin değiştirilmesi konusunda Milli Eğitim Bakanlığı’na başvuruda bulunulmuştur.
- Devlet memurlarının köşe yazarlığı yapması durumunda, bunun disiplin soruşturmalarına konu edilmemesi amacıyla bakanlığa başvuruda bulunulmuştur.
- Öğretmenlere ‘sosyal ve ekonomik durum tespit çalışması’ gibi anketörlük görevlerinin verilmemesi amacıyla bazı il valilikleri ile Milli Eğitim Bakanlığı nezdinde girişimde bulunulmuş gerekli yazılar yazılmıştır.
- Öğretmenlerin askerlik dönüşü gecikmeksizin göreve başlatılmaları konusunda bakanlığa yazı yazılmıştır.
- Yükseköğretim öğrenci harçlarının % 8 oranında; ikinci öğretim öğrencilerinden alınacak öğrenci ücretlerinin de, ortalama cari hizmet maliyetlerinin çok daha fazla yükseldiği ifade edilerek bazı eğitim kurumları için harç oranlarının neredeyse % 500 oranında arttırılacağının öğrenilmesi üzerine Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK nezdinde girişimde bulunulmuştur.
- Seminer döneminde ek ders ücretinin tam olarak ödenmesi için Milli Eğitim Bakanlığı nezdinde girişimde bulunulmuştur.
- Gazetelerde, “Felçli Öğretmen Ötanazi İstiyor” başlıklı haberler yayınlanması, öğretmen Tuğrul CANKURT’un 5 Eylül 2004 tarihinde bir trafi k kazası geçirmesi, kaza sonucunda omurilik felci olması ve boynundan aşağısının tutmaması, yapılan tedavilere de yanıt vermemesi ve ciddi bakım sorunları yaşaması ve sosyal güvenlik kurumlarının gerekli katkıyı sunmaması üzerine, özelde öğretmen Tuğrul CANKURT’u ötenazi kararından vazgeçmeye yöneltecek, genelde tüm omurilik felçlisi kişilerin bu alanda yaşadığı sorunlara çözüm üretecek adımların atılması amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı nezdinde girişimde bulunulmuştur.
- YÖK Yürütme Kurulu üyesi olan Prof. Dr. İzzet Özgenç’in 1997 yılında hazırladığı doçentlik çalışmasının intihal olduğuna dair kapsamlı bir raporun sendikamıza ulaştırılması üzerine, YÖK yönetiminin konuyla ilgili soruşturma başlatması amacıyla girişimde bulunulmuştur.
Bu dönem içerisinde açtığımız önemli bazı davalar ile bunlardan kazanılan ve lehe sonuçlananlar şunlardır
Büyük eğitimci yürüyüşü eylemine beraat kararları
Bilindiği gibi sendikamızca “Büyük Eğitimci Yürüyüşü” adıyla 25-26-27 Kasım 2005 tarihinde Ankara’da yapmak istediğimiz basın açıklaması AKP hükümetinin kışkırtmalarıyla güvenlik güçleri tarafından engellenmiş, üyelerimizin Ankara’ya girişi yasaklanmış, birçok üyemiz yaralanmış ve ardından Ankara’da, Elmadağ’da ve Kazan’da üyelerimiz ve yöneticilerimiz hakkında ceza davası açılmıştı. Bu davalar Genel Merkez Hukuk Büromuz tarafından takip edilmiştir.
Kazan Asliye Ceza Mahkemesinde kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönet- me, bunların hareketine katılma, toplantı ve gösteri yürüyüşünde görevlendirilenlerin görevleri- ni yapmalarına engel olma, kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama, kamu malına zarar verme suçlamalarıyla yargılanan Erkan Barikan,
Mehmet Arda, Boran Kutlu, Barış Bayır, Ahmet Nesne, Erhan Cebeci, Hakkı Tekin, Baki Gökçe ve Emin Ekinci isimli üyelerimiz 24 Temmuz 2008 gün yapılan duruşmada beraat etmiştir.
Daha sonra, aralarında genel merkez eski yöneticimiz İsmail Sağdıç’ın da bulunduğu, sendika üyesi, yöneticisi ve etkinliği desteklemek için gelen 43 arkadaşımız aleyhine 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasasına aykırı davranmaktan Elmadağ Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı. Yaklaşık üç yıl süren dava sonrasında bütün arkadaşlarımız beraat etmiştir. 2911 sayılı Yasaya aykırı davranmaktan yargılanan ve beraat eden arkadaşlarımız İsmail Sağdıç, Aziz Akşin, Ecevit Odabaşı, Cemal Karaoğlan, Barış Sevin, Türkan Demir, Engin Duran, Mehmet Gökduman, Mahmut Yalçın, Mehmet Akif Ertaş, Ercan Sak, İnan Tanrıverdi, İbrahim Karahan, Davut Kocabaş, Fevzi Kılınç, Mustafa Şahin, Lezgin Botan, Turgut Oba, Harun Gülmez, Uğur Sedat Uysal, Hatice Yaral, Fat- magül Bayat, Halil Akçadeğ, Alpaslan Çepni, Ahmet Yaşar Sönmez, Coşkun Akın, Kemal Sarı, Yük- sel Şahin, Ayşe Avcı, Yener İlengiz, Halil Özbent, Alpay Ardık, Hüsnü Murat Aydın, Sonar Doğan, Özdal Hasdemir, Abdulgani Ceyhan, Yüksel Ozan, Mehmet Saydam, Tevfi k Kaçar, Faraç Sevilgen, Şahin Kayıkçı, Metin Ülgen’dir.
Bu kararlar, sendikamızın demokrasi ve özgürlükler mücadelesindeki haklılığının tescil edilmesi anlamına gelmektedir; yürüttüğümüz mücadeleyi yasadışı görenlere bir kez daha yanıt verilmiştir. Yönetici değerlendirme formunda yapılan değişikliğe dava açtık
08.08.2008 Tarihli Resmi Gazetede yayımlanan “Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneti- cileri Yönetmeliğinde Değişilik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik” ile “Ek-2 Yönetici Değerlendirme Formu”nda yer alan, “Atamaya Yetkili Amirlerce Verilmiş Olan Her Takdir Belgesi için” ifadesi “Her Takdir Belgesi için” olarak değiştirilmiştir. Bu değişikliğe göre; Milli Eğitim Bakanlığı Per- soneline Takdir Ve Teşekkür Belgesi Verilmesine İlişkin Yönergeye göre Takdir Belgesi vermeye yetkili amirler olan kaymakamların verdiği belgelerde 5 puan olarak değerlendirmeye alınacaktır. Bakanlık bu Yönetmelik değişikliği ile dava konusu edilmiş olan Yönetici Değerlendirme Formunu tekrar yürürlüğe koymuştur. Sendikamız tarafından, hukuka aykırı olan bu Yönetmelik Değişikliği ve eki Formun iptali istemiyle Danıştay nezdinde dava açılmıştır.
Öğretmenlik için başvuru ve atama kılavuzunun iki hükmünün yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle açtığımız davayı kazandık.
Ağustos 2008’de yayımlanan 2008-2 Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzunun 2.6. mad- desinde yer alan hükümle, sözleşmeli öğretmen olarak görevlendirilenlerden görevine başlamayanlar ile başlayıp belirli bir süre sonra ara verenlerin bir yıl geçmeden “kadrolu” öğretmen olarak atan- mak için başvuruda bulunmaları; yine aynı kılavuzun 2.7. maddesinde yer alan hükümle, askerlik yükümlülüğü nedeniyle “Halen silah altında bulunanlar”ın da öğretmenlik için başvuruda bulunmaları engellenmiştir. Sendikamız, kılavuzun anılan hükümlerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay nezdinde dava açmıştır.
Danıştay 12. Dairesi, 24.11.2008 gün ve E.2008/5874 sayılı kararıyla, Kılavuzun 2.7. maddesindeki “… halen silah altında bulunanlar ile …” ibaresinin yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.
Karar uyarınca bundan sonra, askerlik görevini yerine getirenler de öğretmen olarak atanma istemiyle başvuruda bulunabilecektir.
Aynı kararda çok önemli bir ayrıntı bulunmaktadır. Danıştay 12. Dairesinin beş üyesinden biri, asker- lik görevini yerine getiren bu kişilerin henüz Devlet memuru olmadıklarını, dolayısıyla Kılavuzdaki bu hükmün sendikanın üyelerinin menfaatini doğrudan ilgilendirmediğini belirterek davanın
ehliyet yönünden reddedilmesini istemiş ancak mahkemenin diğer üyeleri bu iddiaya itibar etmemiştir. Mahkemenin bu kararı aynı zamanda sendika olarak açabileceğimiz davaların genel çerçevesini de genişletmiştir.
Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri ile Anadolu Liselerine sınavsız öğretmen atanamayacak
Milli Eğitim Bakanlığı, Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri ile Anadolu Lisel- erinin öğretmen gereksinimini karşılayamadığı iddiasıyla, 24 Kasım 2007 günlü Resmi Gazetede yayımladığı yönetmelik değişiklikleri ile sınavsız öğretmen atamanın yolunu açmaya çalışmış, yayımladığı kılavuzda da bu doğrultuda düzenlemelere yer vermiştir.
Sendikamız bu düzenlemelerin hukuka aykırı olduğunu, yapılan değişikliklerin Danıştay kararlarını boşa çıkarma amacı taşıdığını dile getirmiş, 3 Mart 2008 günü yayımlanan Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri ile Her Türdeki Anadolu Liselerine Öğretmen Başvuru ve Atama Kılavuzunun (2008-1) ‘Atamalarda Öncelik’ başlıklı 4.3. maddesinde yer alan “… öğretmen ihtiyacının karşılanamaması durumunda, bu eğitim kurumları için ilgili yönetmeliğin 5’inci maddesinde belirtilen şartları taşımak kaydıyla Değerlendirme Formu (Ek-3) üzerinde yapılacak değerlendirmedeki puan üstünlüğüne göre” ifadesi, Yönetmeliğin 18. maddesinin (c) bendinde yer alan “… öğretmen ihtiyacı karşılanamayan eğitim kurumları için, 5 inci maddedeki şartları taşımaları kaydıyla Değerlendirme Formu (Ek-3) üzerinde yapılacak değerlendirmede puan üstünlüğüne göre” ifadesi, Yönetmeliğin 18. maddesinin (ç) bendinde yer alan “İlk defa öğretmenliğe atananlardan genel ortaöğretim alanları için 90, meslek dersleri için 70 ve daha üstünde KPSS’den puan alanlardan puan üstünlüğüne göre” ifadesi ile “Değerlendirme Formu”nun yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açmıştır. Danıştay İkinci Dairesi, E.2008/909 sayılı kararıyla kılavuz ve yönetmeliğin anılan hükümleri ile Değerlendirme Formu’nun hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.
Milli Eğitim Bakanlığı anılan Danıştay kararı uyarınca sınavsız olarak yaptığı atamaları geri almak zorundadır. Bu konudaki mağduriyetin sorumlusu da, hukuka aykırı yöntemleri izlemekte kararlı olan bakanlık olacaktır. Milli Eğitim Bakanlığı, bu eğitim kurumlarının öğretmen gereksinimini gerçekten karşılamak isteğinde ise bu sorunu çözmek hiç de zor değildir. Bu amaçla yılda en az iki kez sınav yapılması sorunu çok daha kısa sürede çözecektir.
Ticaret Meslek Liseleri meslek dersi öğretmenlerinin MEGEP kapsamında atölye ve laboratuar öğretmeni olarak değerlendirilip, maaş karşılığı ders sayısının 20 ye çıkarılması
Ticaret Meslek Liselerinde, meslek dersi öğretmenlerinin MEGEP kapsamında atölye ve laboratu- ar öğretmeni olarak değerlendirilmiş, maaş karşılığı ders sayısının 20 ye çıkarılmıştır. Sözü edilen düzenlemenin iptaline yönelik olarak sendikamızca dava açılmıştır.
Araştırma Görevlisi Atamalarında ‘Ek Sınav’ Aldatmacasına Karşı Dava Açtık
Üniversitelerde Araştırma Görevlisi olarak çalışanların sorunları ve uzun süredir atamalarının yapılmadığı bilinmektedir. 31.7.2008 tarih ve 26953 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Naklen veya Açıktan Yapılacak Atamalarda Uygula- nacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” ile Yüksek Öğretim Kurulu’nca önümüzdeki birkaç ay içinde araştırma görevlilerinin atamalarının yapılmasının planlandığı anlaşılmaktadır. Ancak, Yönetmelik hükümleri incelendiğinde, araştırma görevlisi kad- rosuna başvuruda bulunmak isteyenler için merkezi sınav dışında ek sınav şartı öngörülmektedir. Böylece, bu uygulamanın yasa ve mevzuata aykırılığı yanında, 2006, 2007, 2008 ALES, ÜDS ve KPDS sınavlarına girmiş, yüksek lisans ve doktora eğitimine başlamış, lisans eğitiminden mezun olmuş kişilerin girmiş olduğu sınavlar ve harcanan maddi ve manevi emekleri ortadan kaldırılmış olmaktadır. Kaldı ki; merkezi sınav dışında, üniversiteler tarafından yürütülecek ek sınavlarda siyasi kayırmacılık uygulamasının önü açılmış olacak ve fırsat eşitliği ilkesi zedelenecektir.
Bu nedenle, Yönetmeliğin ilgili hükümlerinin iptali için Sendikamızca Danıştay’a dava açılmış ve yürürlüğünün durdurulması istenilmiştir.
2005 Yılında Müdür Yardımcılığı Sınavını İlk Değerlendirmede Kazanıp, İkinci Değerlendirmede Puanı Yükselenlerin Ağustos 2008’de Değerlendirme Kapsamından Çıkarılmalarına İlişkin Bakanlık Emrine Dava Açtık
26.03.2005 tarihli müdür yardımcılığı sınavını ilk değerlendirmede kazanıp, ikinci değerlendirmede puanı yükselen üyelerimizin Ağustos 2008 yönetici atamalarında değerlendirme kapsamına alınmamaları işleminin iptali ve bu işlemin dayanağı olan 17.07.2008 tarih, 53724 sayılı MEB Personel Genel Müdürlüğü emrinin iptali için 01.09.2008 tarihinde Danıştay da davamızı açtık. İki yıllık sürenin geçmesinden idare sorumlu olduğundan bu zamanaşımı süresinin; sınav kazananların değerlendirmeye alınacağının duyurulduğu 14/08/2008 tarihinden başlaması gerektiği kanısındayız. Bu gerekçe ile açmış olduğumuz davanın lehimize sonuçlanması halinde, bu mağduriyeti yaşayan üyelerimiz de karardan faydalanabileceklerdir.
Okul Öncesi Öğretmenliği Mezunu Öğretmen Adayları İçin Sendikamızdan Tarihi Hukuk Zaferi
Öğretmen ihtiyacı yüzbinlere dayanmışken yüzbinlerce öğretmen adayı da işsizlik çekiyor. Bu durum AKP hükümetinin hem yeterli öğretmen kadrosu yaratmamasından, hem de bu durumu kalıcılaştıracak sözleşmeli öğretmenlik, ücretli öğretmenlik, vekil öğretmenlik gibi yöntemleri uygulamakta ısrar etmesinden kaynaklanmaktadır. Bu, ikiyüzlü bir politikadır ve eğitim emekçilerine esnek istihdamı dayatmaktadır. Böylece neo-liberal politikalar doğrultusunda kamunun yağmalanması amacını eğitim alanında yaşama geçirmek için eğitim emekçilerini daha kolay yönetilebilir hale getirmek istenme- ktedir. Sendikamız baştan beri bu anlayışın karşısında yer almış, gerek sendikal, gerekse hukuksal çabalarıyla da bunu açıkça ortaya koymuştur. Bu doğrultuda sendikamızın sözleşmeli öğretmenliğe ve ücretli öğretmenliğe olanak sağlayan düzenlemelerin iptali istemiyle açtığı davalarla ilgili yargı süreci devam etmektedir. Sendikamız şimdi de usta öğreticilere öğretmen görev, yetki ve sorumluluğu