• Sonuç bulunamadı

2. KURAMSAL ÇERÇEVE VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.2. Çevrimiçi Öğrenme

2.2.1. Çevrimiçi Öğrenme Kavramı

Eğitimde çevrimiçi konusunun kapsamı çok geniş olduğundan, burada araştırmanın sınırlılıkları çerçevesinde sırayla; çevrimiçi öğrenme kavramı, yararları ve sınırlılıklarına yer verilmiştir.

İnternet teknolojisinin uzaktan eğitime yansıması, çevrimiçi öğrenme kavramını ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle çevrimiçi tanımlarının çoğu internet bağlamlıdır. Ancak buna rağmen tanımlar arasında uygulamalardaki farklılıklar ile kullanılan teknolojilere bağlı olarak birliktelik bulunmamaktadır. Bu farklılıklar çevrimiçi öğrenme yerine kullanılan terimlerde de göze çarpmaktadır. Nitekim alanyazında çevrimiçi öğrenmeyi ifade için e-öğrenme, yaygın öğrenme, internet-tabanlı öğrenme, teknoloji-tabanlı öğrenme, tele-öğrenme, sanal öğrenme, bilgisayar ağlarına dayalı öğrenme, bilgisayar- tabanlı öğrenme, bilgisayar destekli öğrenme, Web-tabanlı öğrenme, Web-destekli öğrenme/eğitim ve uzaktan eğitim gibi birçok kavram kullanılmaktadır (Süral, 2012).

Çevrimiçi öğrenme, internet ve intranet üzerinden eş zamanlı ya da eşzamansız olarak sağlanan öğrenme ortamıdır. Zaman ve mekândan bağımsız, sosyo-ekonomik engelleri aşarak bireyin kendi kendine öğrenmesine imkân veren bu ortam, her türlü görsel-işitsel etkileşimi mümkün kılmaktadır. Çevrimiçi öğrenme ortamında birey, diğer öğrenenler ve öğretmenler ile iletişim kurabilir, farklı bakış açılarını görüp tartışabilir. Bu nedenle, çevrimiçi öğrenme bireye yaşam boyu eğitimden yararlanma olanağı sağlayan bir öğrenme ortamıdır (Bayır, 2014: 2). En yalın tanımla çevrimiçi öğrenme, öğrenme kaynaklarına herhangi bir yerden ve herhangi bir zamandan çevrimiçi erişim demektir (Holmes ve Gardner, 2006). Çevrimiçi öğrenme, internet teknolojisinin kullanımıyla yazılan, iletilen, aktif olunan, desteklenen ve yönetilen eşzamanlı ve eşzamansız öğrenme uygulamaları yoluyla bilgi ve beceri kazandırma işi olarak tanımlanabilir (Morrison, 2003). Olpak’ın (2010) çeşitli yazarlardan aktarımına göre çevrimiçi öğrenme, uzaktaki öğrencilere öğretimin ulaştırılması için World Wide Web’in (www) kullanıldığı yenilikçi bir yaklaşımdır. Bu ortam, “öğrenme yaşantılarının kazanılmasını desteklemek üzere web kaynaklarının işe koşulduğu hiperortam (hypermedia) tabanlı bir öğretim etkinliği” olarak da tanımlanmaktadır (Khan, 1997, Akt: Erişti, Şişman ve Yıldırım, 2008: 385). Süreç olarak çevrimiçi öğrenme, öğrencilerin klasik öğrenme-öğretme faaliyetlerinden

30

farklı ortamda, aynı anda çoklu öğrenme kaynağına ulaşarak ve bilinen sınıf ortamındakinden daha fazla etkileşime girerek öğrenmeyi canlı kaynaklardan uzakta gerçekleştirdikleri süreçtir. Sistem olarak çevrimiçi öğrenme, öğrenenlerin öğrenme ihtiyaçlarını, yüksek teknolojiye dayalı olarak geleneksel eğitim dışında yeni olanaklarla karşılayan bir sistemler bütünüdür. Dağhan (2010: 3), bunlara şu tanımları eklemektedir. Çevrimiçi öğrenme; eğitsel öğretim materyallerinin bilgisayar ortamında sunulmasıdır (Carliner,1999); öğrenme materyallerine istenilen zamanda, istenilen bir yerden serbestçe erişim sağlayabilen ortamlardır (Cole, 2000). Ally (2004) ise, çevrimiçi öğrenmeyi şu şekilde tanımlamaktadır:

Öğrenme materyallerine ulaşabilmek için internet ortamının kullanıldığı, içerikle, ortam yöneticisiyle ve diğer öğrencilerle etkileşim kurmaya fırsat tanıyan, öğrenme süreci boyunca teknik desteğin sağlanabildiği, belli bir bilginin öğrenilebilmesi için bireylerin bilgiyi yapılandırmalarına ve içselleştirmelerine olanak veren, öğrenme deneyimleriyle gelişen ve geliştikçe de daha etkili hâle gelen ortamlardır (Akt: Pala, 2014).

Walker ve Fraser’e (2005) göre çevrimiçi öğrenme ortamları, yüz yüze ve uzaktan öğrenmenin bir araya getirildiği karma öğrenmeden, tamamen online ortamda gerçekleştirilen öğrenme aktivitelerini kapsayan internet-tabanlı uzaktan eğitim ve öğrenme ortamları araştırmalarının birleşimidir (Akt: Özkök, 2009). Çevrimiçi öğrenme kavramını uzaktan eğitim kavramı çerçevesinde ele alan Üstündağ (2012: 13), internetin yaygınlaşması ve internet teknolojilerinin uzaktan eğitimde kullanılmasının çevrimiçi öğrenme kavramını ortaya çıkarmış olduğuna dikkat çekmiştir. Benzer şekilde Dabbagh ve Banan-Ritland (2005: 15) çevrimiçi öğrenmeyi, anlamlı etkinlikler ve etkileşim ile öğrenmeyi ve bilgi yapılandırmasını kolaylaştırmak amacıyla Internet ve Web-tabanlı teknolojilerin ve pedagojik araçların kullanıldığı açık ve yaygın öğrenme çevreleri olarak tanımlamıştır (Akt: Süral, 2012: 9). Çevrimiçi öğrenme; öğrencilere, internete ulaşabildikleri zaman ve ortamlarda ders materyallerine erişebilme, diğer öğrencilerle eş zamanlı ve eş zamansız iletişim kurabilme imkânı sağlamaktadır (Usta, 2007: 13).

Çevrimiçi öğrenmenin kuramsal temelleri ile ilgili olarak Moore tarafından öne sürülen uzaktan eğitimde dört temel faktörün (etkileşimsel uzaklık, etkileşim, kontrol ve sosyal bağlam) öne çıktığı görülmektedir. Öğrencilere zaman ve mekândan bağımsız

31

olanaklar sunan çevrimiçi öğrenme (Moore ve Kearley, 1996), uzaktan eğitimin en hızlı gelişen türüdür (Perraton, 2005). Çevrimiçi öğrenme uzaktan eğitimin; planlanma, hazırlık, üretim, sunum ve değerlendirilme aşamalarının internet tabanlı gerçekleştirildiği bir sistem olarak tanımlanmaktadır (Brahmawong, 2004). Öğrencilere, İnternet üzerinden ders materyallerine erişebilme, öğretim elemanı ve diğer öğrencilerle eşzamanlı- eşzamansız iletişim imkânı sağlamaktadır (Aase, 2000, Akt: Usta, 2007). İletişim, çevrimiçi öğrenmenin hem eşzamanlı hem de eşzamansız sistemlerinde, eğitimin en önemli bileşenlerden biri olan “geri bildirim” konusunda coğrafya ve zamanlama özgürlüğü vermektedir (Belanger ve Jordan, 2000). Çevrimiçi öğrenme en yalın haliyle, bilgi, beceri ve duyguların karşı tarafa, sözcük, resim, grafik gibi sembolleri kullanarak iletilmesidir (Yalın, 2006, Akt: Bayır, 2014: 12). Çevrimiçi öğrenme ortamlarının eşzamanlı ve eşzamansız iletişim, içerik yönetimi, yönetimsel konular, değerlendirme, öğrenen-öğretici-içerik arasındaki etkileşim vb. boyutlarda eğitimsel düzenlemeler içermesi gerekmektedir (Hrastinski, 2007 Akt: Pala, 2014: 3).

Ally (2004), öğrenmenin yapısından ziyade özelliklerini dikkate alan ve yapılandırmacı kuramın varsayımlarına dayanan bir çevirimiçi öğrenme ortamının özelliklerini şu şekilde dile getirmiştir (Akt: Pala, 2014: 4):

1. Öğrenme aktif olmalı ve bunu sağlamak için üst düzey düşünmeyi sağlayacak faaliyetler planlanmalıdır.

2. Bilginin kavramsallaştırılması ve kişiselleştirilmesi için öğrenenlerin öğreticinin verdiği bilgiyi almasından ziyade kendi bilgilerini yapılandırmaları gereklidir.

3. İşbirlikli öğrenme teşvik edilmeli, gruplar oluşturulurken deneyim ve öğrenme stili gibi bireysel özellikler dikkate alınmalıdır.

4. Öğrenme materyallerinin kontrolü öğrenende olmalıdır.

5. Öğrenene verilen zaman ve fırsat yeterli olmalıdır.

6. Öğrenme süreci öğrenene göre anlamlı bir biçimde oluşturulmalı ve ilgili materyallerle destek sağlanmalıdır.

32

7. Öğrenme etkileşimli olmalı ki üst düzey öğrenme, sosyal buradalığı teşvik etme ve kişisel anlam oluşturmaya yardımcı olsun.

Çevrimiçi öğrenmede derslerin sunumu çeşitli şekillerde adlandırılabilmektedir. İçerik Yönetimi, Ders Yönetim Sistemleri (DYS) ve Öğrenme Yönetim Sistemi (ÖYS) buna örnek gösterilebilir. ÖYS, çevrimiçi içeriğin yönetilmesini, tasarımını, geliştirilmesini ve sunulmasını sağlayan; öğrenenlerin öğrenme malzemelerine zaman ve/veya mekân sınırı olmadan erişebilmelerine imkân veren yazılım araçları olarak tanımlanabilir (Dabbagh ve Banan-Ritland, 2005; Naidu, 2006). Örnek olarak WebCT, Blackboard, FirstClass, Moodle ve Lotus LearningSpace gösterilebilir. ÖYS’de bulunan ortak özellikler ise şu şekilde sıralanabilir (Dabbagh ve Banan-Ritland, 2005; Naidu, 2006; Akt Süral, 2012: 11-12):

 Eşzamanlı ve eşzamansız iletişim sağlaması,  Çevrimiçi sınav yapılmasına imkân vermesi,

 Parola koruma ve kullanıcıya belirli yetkileri vermeyi içeren birtakım güvenlik özelliklerini içermesi,

 Öğrenenlerin gelişimini izleme ve raporlama imkânı sunması; kısaca derslerin tasarımı ve yönetimini sağlaması.

Yukarıda birtakım özellikleri verilen ÖYS’lerde genellikle beş tür pedagojik araç yer almaktadır. Bunlar:

1. İşbirliği ve iletişim araçları 2. İçerik yaratma ve sunma araçları 3. Yönetsel araçlar

4. Öğrenme araçları

5. Değerlendirme araçlarıdır.

Ellis (2009, Akt: Süral, 2012: 11-12) tam teşekküllü bir ÖYS’nin özelliklerini aşağıdaki gibi sıralamaktadır:

 Yönetimi otomatikleştiren ve merkezileştiren.  Kendine özgü servisleri barındıran.

33

 Çevrimiçi öğrenme platformu üzerinden eğitim girişimlerini birleştiren.  Standartları ve taşınabilirliği destekleyen.

 İçeriğin kişiselleştirilmesine ve tekrar kullanılabilmesine olanak sunan.

Çevrimiçi öğrenme ortamlarındaki ders türleri konusunda tasarımcılar, daha etkili ve verimli bir biçimde öğretim sunmanın yollarını aramışlar ve birçok ortak ders yapısı geliştirmişlerdir. Bunlara örnek olarak, Klasik Öğreticiler, Etkinlik Merkezli Dersler, Öğrenciye Özgü Öğreticiler, Bilgiye Göre Öğreticiler, Araştırmacı Öğreticiler ve Türetimci Dersler gösterilebilir (Horton, 2000, Akt: Usta, 2007).

Buraya kadar tanımı, kapsamı ve sağladığı olanaklara temas edilen çevrimiçi öğrenme, diğer öğretim kademelerinde olduğu gibi yükseköğretimde de en çok yararlanılan uygulamalardan biri haline gelmektedir. Öyle ki 2010 yılında, dünya çapında çevrimiçi öğrenmeye katılan toplam öğrenci sayısı 6,1 milyonu aşmıştır. Bu konuda öncü ülkelerden olan ABD’de yükseköğretimdeki öğrencilerin %30’undan fazlası çevrimiçi öğrenme etkinliğine katılmaktadır (Allen ve Seaman, 2011, Akt: Kaymak ve Horzum, 2013:1784). Dolayısıyla eğitimciler, Bilgi Çağı’nın gereklerinden birisi olan çevrimiçi öğrenme imkânlarından daha fazla ve etkili biçimde yararlanmanın yollarını aramalıdır.