• Sonuç bulunamadı

Y . M. Mimar Feridun Ö Z D O Ğ A N , Y. M. Mimar A y d e m i r B A L K A N , Y. M. Mimar Attila A R P A T

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Y . M. Mimar Feridun Ö Z D O Ğ A N , Y. M. Mimar A y d e m i r B A L K A N , Y. M. Mimar Attila A R P A T "

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T e n k i t :

İ S T A N B U L BELEDİYESİNİN " U C U Z E V L E R , , M Ü S A B A K A S I M Ü N A S E B E T İ L E

Y . M. Mimar Feridun Ö Z D O Ğ A N , Y. M. Mimar A y d e m i r B A L K A N , Y. M. Mimar Attila A R P A T

İstanbul Belediyesi tarafından yapılacak " H a l k Tipi,, ucuz evlerin proje müsabakası neticelenmiş, derece alan ve almıyan projeler İ. T . Ü. Mimarlık Fakültesinde teşhir edildi. Şimdiye kadar jürilerin vardıkları yanlış kararlardan dolayı hatalı veya maksada uygun olmıyan projelerin derece aldıkları- na burada da şahit oluyoruz. Bu müsabakada da,

«Ucuz Evler» bulunması gereken vasıfları sıralaya- lım.

1 — Ucuz Evin maliyeti, hususî teşebbüsle v e münferit olarak inşa edilen evden ucuz olmalıdır.

İnşaatçıyı alâkadar eden bu cihet aşağıdaki tedbir- lerle sağlanır :

a ) Odalar ev sakinlerinin adedine, eşya eb'at- larına v e psikolojik faktörlere istinaden Antre, Ban- yo, W . C . v e buna mümasil muvakkat kullanılışa mahsus "Raumlar,, gibi, asgarî eb" atlandırılır. Kori- dor ve oturmıya elverişli olmıyan hollerden kaçını- lır.

b ) Cephe dar tutularak sıra ev sistemine gidi- lir.

c ) Banyo, W . C . ve mutfaklar biribirlerine ya- kın tertiplenerek tesisat masrafları azaltılır.

d ) Basit plânlarla, girinti çıkıntı v e eğrilikler önlenmiye çalışılır.

e ) Kabilse standardizasyon veya prefabrikas- yon yollarına gidilir.

2 — Ucuzluğa rağmen konfordan imkân nisbe- tinde az fedakârlık yapılmış olmalıdır. Yerli dolap- ların mevcudiyeti, havalandırma ve kolaylıkla ısıtma imkânları, odalarla mutfak ve banyo mahallerinin kullanışlı ve nisbetli olmaları bu ciheti sağlar.

Derece almış projeleri sırasile gözden geçire- lim :

İ k i O d a l ı l a r : Birinciliği kazanan 10101 rumuzlu p r o j e iyidin Servisler halledilmiştir. O d a nisbet v e eb'atları mantıkîdir. İkinciliği kazanan 2 8 5 5 0 rumuzlu proje prensip itibarile farksız ol- makla beraber " K o r i d o r - H o l " sıkıcıdır ve yer kay- bı vardır. Üçüncülüğü kazanan 305-50 rumuzlu pro-

j e d e odalar 2,70 m. v e 2,50 m. lik enlerile kullanış- sızdır. İ X 2 m. eb'adındaki antişambr fuzulidir. H a - valandırma imkânı mevcut değildir. 13452 rumuzlu proje Birinci ile ayni plân sistemine gittiği halde de- rece dahi alamamıştır.

Ü ç o d o l ı t e k k a t l ı l a r : Birinciliği kazanan 0 0 0 0 0 rumuzlu proje şartnamede istenilen antrenin eksikliği v e az da olsa ( 5 0 , 5 0 ) m

2

verilen azamî sathı aşması bakımından diskalifiye edilmesi lâzım gelmekte idi. Projenin sahibi, herhalde bir dal- gınlık anında, levhanın köşesine yazdığı 45, 25 m

2

ile jüriyi istemiyerek aldatmış gözükmektedir. İstan- bulda ancak yazlık ve hafta sonu evleri antresiz dü- şünülebilir. Antre kapatıldığı taktirde ise inşaat sat- hı 5 1 m

2

yi bulacağı gibi helaya pencere açmak için helâ ve mutfak arasındaki b ö l m e bilmecburi çarpık inşa edilecektir. Diğer taraftan iki odalı tipte belki fuzulî olan fakat jüri tarafından o kadar titizlikle aranmış gözüken bütün odalara antreden girme im- kânı bu p r o j e d e hiç mevcut değildir. Halbuki bu hu- sus üç odalı evlerde belki daha mühimdir. İkinciliği kazanan ç ö z ü m bütün odalara holden girişi aramış- tır. Holün acayip şekli, oturma odasının küçüklü- ğünden ( 3 . 0 0 X 3 . 3 0 ) başka en mühim kusuru ban- y o ve helânın çatıdan havalandırılması ve ışıklandı- rılmasıdır.

İnşaat komplikasyonu, çatıda zayıf nokta, pen- cereyi temizleme imkânsızlığı, açma ve kapama güç- lüğü v e karlı havalarda çatıya yığılacak kardan ka- panma tehlikesine maruz olması gibi mühim v e tâlî olarak estetik mahzurları olan b ö y l e bir çözüm dün- yanın hiçbir memleketinde sıra evlere tatbik edilme- miştir. Oturma odası güçlükle havalandırılabileceği gibi tek soba ile evin bütün odalarının ısınmaları da gayrikabildir. Üçüncülüğü kazanan 19191 rumuzlu p r o j e ilk ikisinden iyidir. Oturma odasının havalan- dırılmaması, servislerin y o l a uzaklığı mahzurludur.

Derece alan bu üç projedeki mahzurların hiçbirini

ihtiva etmiyen ve aynı prensipler dahilinde tertiple-

nen tekliflerin" derece almamaları gariptir.

(2)

ü ç o d a l ı i k i k a t l ı l a r : Birinciliği kazanan 8 0 6 1 7 rumuzlu teklifte banyonun üst kat- ta oluşu avantajdır. Havalandırma mümkündür.

A n c a k ekonomikliği şüphelidir, zira alt kattaki teras m

2

ye dahil edilmemiştir. Tatbikatta p r o j e görülen estetik çırpınmalara yer verilmiyeceğiıji ümit ede- rim. İkinciliği alan 135 79 rumuzlu p r o j e d e helâ v e mutfak y o l a uzak olduğu gibi aralarındaki eğri du- var iyi değildir. Antre veya hol ç o k büyük v e dönen merdiven gibi maliyeti arttıracak mahiyettedir. O d a - lar dardır. Oturma odasının iki taraftan açık olması yegâne avantajdır. Üçüncülüğü kazanan 0 0 8 9 9 ru- muzlu teklifte servisler fazla ayrılmıştır. Cephe dar- lığı takdire şayandır.

Heyeti umumiye gelince : Kazanan tipplerin

hiçbirinde yerli dolap mevcut değildir, hemen hepsi girintili çıkıntılıdır. Hiçbirinde şartnamede İsrarla b e - lirtildiği halde blokbaşı etüdüne ehemmiyet verilme- miştir. (Bir pencere açmanın etüd sayılamayacağı aşikârdır.) Aranılan bütün vasıfları haiz çözümlere varmanın güçlüğü hattâ imkânsızlığı bedihî olmakla beraber hataları daha az olanlar tercih edilmeli v e aynı solüsyonu arzedenler klasmanda eşit muamele- ye tâbi tutulmalı idiler kanaatindeyim. Jürinin mak- sada en uygun projeleri meydana çıkaramamış ol- ması belki d e benzer teklif sayısının çokluğu ile izah edilebilir. Türk mimarlığını baltalayıcı bu gibi hâdi- selerin zuhuruna birdaha meydan verilmemek üzere Jürilerimizin bundan b ö y l e daha dikkatli olacakları- nı ümit ederim.

— Baş tarafı 134 üncü sahifede —

M i m a r t a l e b e l e r i n i n a t ö l y e s i : Anlayış bakımından mimarların nasıl yetişmeleri gerektiğini yazmış bulunuyoruz, şimdi de atölyelerinin tasvirini yapalım: ,

Ayaklıklar üzerine oturan büyük masalarla tefriş edilmiş, geniş bir oda tasavvur ediniz. Bu masaların ü- zerinde destekçelerle meyilli bir şekilde duran, bü- yük resim plânşları bulunur. Bu plânşlar tam gönyele- rindedir ve üzerlerine kâğıt gerilmiştir. Talebeler ta- burelere oturur.

Bunlar biraz sonra, pergel, gönye ve te cetvelleri- le mücehez olarak projelerini temize çekecek ve niha- yet suluboya tekniği ile lavi'lerini yaparak, proje lev- halarını itmam edeceklerdir.

Bu suretle planşın etrafında saydığımız zarurî ta- kımlar haricinde, suluboya takımları, süngerler, fırça- lar ile kroki yığınları bulunur; bunlara mesleğin e-

mekleme ve aı-aştırmâ zahmetlerinin mahsulü, kâğıt toplarını da ilâve edelim.

Bunlardan maada bütün atölyelerde, mimariye müteallik dokümanları ihtiva eden ve çalışanların emrine amade bulunan, kütüphaneleri de işaret ede- lun. Bu dokümanlar hem teknik bilgi menbaını hem de ilhamkâr malzemelerden tercih imkânını sağlar.

Mimarî argosunda (etre en charette,), çalışma humması içinde olmayı ifade eder. Hülâsa olarak, mi- marî insanı nadiren tanıtır, fakat buıiun neticeleri çok parlaktır; ayni zamanda iıadir güzellik ve korkunç mu- kayeselerin yükü belleri büker. Demek, mimarî mu-

vaffak olunca, en nankör ve en şayanı dikkat sanat- lardan birini teşkil etmektedir. P. Nenot'ya göre mi- marî bütün sanatları talep ediyorsa da böyle ansiklo- pedik bir eser yaratma zorluğu daha doğrusu imkân- sızlığı ancak eski şaheserler üzerinde, bugünün dehâ ve orijinalitesi bulunmıyarak yapılan mahirane tekrar- ların kendine münhasır fakirliğiyle izah edilebilir.

Nihayet, bugün mimarî Michelangelo, gibi ansik- lopedik kabiliyeti olan nadir mimarlardan mahrumdur.

Belki de bu sebepten dolayı mimarî, diğer bütün sa- natlardian geri bir durumda kalmıştır?

Abideler sanatı olan, haşmetli ve muhteşem mi- marî, cılız ve dalâlete düşmüş kütleler yaratmıştır. İş- te, bazı şehirlerimizin stil, karakter ve fizyonomilerini bunlara borçluyuz.

Nihayet, ihtişam ilhamı ve asırlar boyunca faiki- yetiyle konuşan ruh, taş yığınları, işlemeleri ve kak- maları üzerinde oynaşmaktadır. Bu geçmiş bir devrin şahsî ve ilâhî eseridir ;fakat gelecek asırlarda yaşaya- caklar acaba, bizim yeknesak beldelerimizin görünüş- lerine ne diyeceklerdir?

Kısaca, mimarinin yukarıda saydığımız meziyet- leri - zira hülya diyarından sonra yine yeniden haki- kate dönmek gerekir - ve alelâde bina inşaatları hari- cinde mimarın kara ekmeğini tahkikatların, ekspertiz- lerin... v.s. temin ettiği gelirler karşılar.

o

(Emlie BAYARD'ın, Les Arts et Leur Technique adlı ve 1906 senesinde Pariste Ch. Delagrave kütüpha

:

nesince yayınlanan eserin 178 ilâ 196 ncı sayfalarından

tercüme edilmiştir.)

Referanslar

Benzer Belgeler

Orly hangar- larında, mikyas, nisbet, ahenk olmadığı için bunlar mimarî eser değildir- Ahengi, muvazenet; iklim; optik kaideleri gibi daimî şartlara uymakla Yunanlıların

yük kütüphanesi ve Vittoria bulvariyle Freguglia caddesinin teşkil ettiği köşede bir kahve-lokanta ile 1 inci kat plânı dol- muş oluyor. yüksekliğinde olup yalnız birinci

Bir iş sahibinin arzusu üzerine mimar tarafından hazırlanan proje mevkii tatbike konulmaz ise, o binanın inşası için miktarı tesbit edilen malzemenin ve bütün binanın

Bal i Işın, Affan Galip Kırımlı, Atıf Ceylân Bedi Sargın, Reha Ortaçlı, Muzaffer Seven, Ve- dat Erer, Ekrem Yene!, Cevdet Beşe, Fethi Tulgar, Feyyaz Baysal, Münir Arısan,

[r]

Zeki üayâr - Neşriyat müdürü

Spor zemin kaplama kısaca kapalı ve açık spor alanları için hem verimli kullanılabilir hem de hijyenik, estetik ve modern bir zemin sağlanabilmesinde tercih edilen zemin

maddesi’ne Türkiye Denetim Standartları (TDS)’na ve diğer düzenleyici Kurul ve Kurumların düzenlemelerine uygunluğun sağlanması hususundaki gözden geçirmelerin