• Sonuç bulunamadı

Bronflial ast›m ve alerjik rinitli türk çocuklar›nda hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bronflial ast›m ve alerjik rinitli türk çocuklar›nda hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Bronflial ast›m ve alerjik rinitli türk çocuklar›nda hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›

Teoman AKÇAY (*), Arzu AKÇAY (*), Osman P‹NÇE (*), Rengin fi‹RANEC‹ (*), Kamil TEKER (*)

ÖZET

Bu çal›flma, hamam böce¤i olarak bilinen ve bilimsel ad›

Blatella olan böce¤e karfl› Türk çocuklar›ndaki duyarl›l›k ora-n›n› saptamak amac›yla yap›ld›.

Çal›flmaya, SSK Bak›rköy Do¤umevi Kad›n ve Çocuk Hasta- l›klar› E¤itim Hastanesi Çocuk Alerji-Ast›m poliklini¤inden takipli toplam 214 bronflial ast›m ya da alerjik rinit tan›s›

alm›fl ve en az 6 ayd›r izlenen yafllar› 2-14 aras› çocuklar al›nd›. Hastalara prick testi ile blatella antijeni uyguland›.

De-ri testleri sonucunda % 7.4 oran›nda hamamböce¤i aler- jisi bulundu.

Bu çal›flma sonucunda elde etti¤imiz ülkemiz çocuklar›ndaki hamam böce¤i alerjisi s›kl›¤›, di¤er ülkelerde yap›lan çal›fl- malardaki sonuçlara göre oldukça düflük düzeyde bulundu.

Anahtar kelimeler:Alerji, hamam böce¤i

SUMMARY

Sensitivity of turkish children against cockroach The aim of this study is to determine the sensitivity of Turkish children against insect known as cockroach and the scientific name of which is blatella.

In the study total 214 patients, who had bronchial asthma or diagnosed as allergic rhinitis under observation at least 6 months, aged between 2-14, were taken from SSK Bak›rköy Maternity and Child Healthy Educational Hospital, The Poli- clinic of Children Alergy-Asthma. As a result of skin tests cockroach allergy was found on the rate of % 7.4.

As a result of this study, we reached the conclusion that our country has low frequency of cockroach allergy of children compare to other countries.

Key words: Allergy, cockroach

SSK Bak›rköy Do¤umevi Kad›n ve Çocuk Hastal›klar› E¤itim Hastanesi*

Tüm dünyada oldu¤u gibi ülkemizde de bronflial ast›m önemli bir sa¤l›k sorunu olmaya devam etmektedir. Ge- nellikle ilk 5 yaflta bafllamakla birlikte her yaflta görü- lebilir. Hastal›k bafllang›çta selim ve reversibl bir fle- kildedir. Bununla birlikte, okula devams›zl›k veya erifl- kinlerde ifl gücü kayb› gibi psikososyal sorunlara yol açar. Ast›m›n görülme s›kl›¤› % 1-2 aras›nda de¤iflir.

Bu oran ülkemizde % 1.2-2.3 olarak bildirilmektedir

(1). Bronflial ast›m çocukluk ça¤›nda hastaneye baflvuru nedenleri aras›nda ilk s›rada yer almakta ve y›lda çocuk bafl›na 5-7 günlük okul devams›zl›¤›na neden olmak- tad›r.

Son 20 y›l içinde bronflial ast›m daha s›k görülmekte ve mortalitede art›fl gözlenmektedir. Mortalitedeki art›fl, özellikle a¤›r ast›m krizindeki hastalarda ve steroide ba¤›ml› kronik a¤›r ast›ml›larda olmaktad›r. S›kl›k ve ölümlerdeki art›fl›n nedenleri çok iyi bilinmemekle bir-

likte, ölümlerdeki art›fl›n oral steroidlerin h›zla kesilme- si, inhalasyon fleklinde verilen steroid ilaçlar›n kullan›- m›ndaki yanl›fll›klar, tedavinin gecikmesi, psikolojik sorunlar ve özellikle ergenlik yafllar›nda tedavi kontrol- lerinin düzensiz oluflu gibi risk faktörleri ile iliflkili ol- du¤u belirlenmifltir.

Her ne kadar son y›llarda ast›m prevalans›ndaki art›fl›n nedenleri çok iyi bilinmese de, baz› risk faktörleri belir- lenmifltir. Bunlar aras›nda sosyoekonomik düzeyin dü- flüklü¤ü, anne yafl›n›n do¤umda 20’nin alt›nda olmas›, do¤um a¤›rl›¤›n›n 2500 gram›n alt›nda olmas›, yaflan›- lan evin büyüklü¤ünün yetersiz olmas›, bebeklik döne- minde yo¤un alerjik etkileflim say›labilir. ‹lave risk fak- törleri aras›nda erken çocukluk döneminde geçirilen s›k solunum yolu infeksiyonlar› ve çocu¤un yetersiz bak›- m› da say›labilir.

KL‹N‹K ARAfiTIRMA Pediatri

Göztepe T›p Dergisi 19: 69-72, 2004

69 ISSN 1300-526X

(2)

Bronflial ast›m›n çevresel allerjenlerle yak›n iliflkisi bu- lunmas› nedeniyle, bu alerjenlerinin çeflitlerinin ve s›k- l›¤›n›n saptanmas› büyük önem tafl›maktad›r. Biz ça- l›flmam›zda, daha önce bat› dünyas›nda ast›ml› çocuk- larda s›k görüldü¤ü saptanan, bilimsel ad› blatella olan ve dilimizde hamamböce¤i, karafatma olarak geçen bö- ce¤e karfl› ast›ml› Türk çocuklar›ndaki duyarl›l›k s›kl›-

¤›n› araflt›rd›k. Tüm dünyada oldu¤u gibi ülkemizde de hemen her yerde s›k olarak görülen bu böce¤in, ast›ml›

ülkemiz çocuklar›ndaki s›kl›¤›n›n deri testleri yoluyla saptanmas› ile, ülkemizde ast›ml› hastalar›n izlemle- rinde çok s›k karfl›lafl›lan bir çevresel etkene dikkat çek- meyi ve bu etkenin di¤er çevresel faktörlerle iliflkisini saptamay› amaçlad›k.

MATERYAL ve METOD

Bu çal›flmaya SSK Bak›rköy Do¤umevi Kad›n ve Çocuk Hastal›klar› E¤itim Hastanesi Çocuk Klini¤i’ne ba¤l› ast›m- allerji polikli¤inden takipli toplam 214 bronflial ast›m ya da alerjik rinit tan›s› alm›fl ve en az 6 ayd›r izlenmekte olan 2-14 yafl aras› hastalar al›nd›.

Hastalara prick (bat›rma) testi metodu ile Pasteur-Stallergenes Sa firmas› taraf›ndan üretilmifl, Blatella germanica, Blatella americana ve Blatella orientalisin tam vücut ekstrelerini içe- ren solüsyonlar ile deri testi uygulamas› yap›ld›. Tüm hasta- larda kulland›klar› medikasyonlar bir hafta öncesinden kesil- di, immünoterapi alanlar çal›flmaya al›nmad›.

Prick (bat›rma) testi için deri önce % 70’lik alkol ile temizlen- dikten sonra kurumaya b›rak›ld›. Test solüsyonu 1/10-1/20 dilüsyonda deri üzerine bir damla olarak damlat›ld›. Daha sonra Prick seti ile deri kanat›lmadan damlan›n içinden deli- nip hafifçe kald›r›ld›. 20 dakika sonra eritem ve kabarc›k olu- flumuna bak›ld›. 4 mm’den büyük kabarc›k pozitif (+) olarak kabul edildi. Ayr›ca, pozitif (+) histamin ve negatif (-) serum fizyolojik kontrolleri yap›ld›. Pozitif kontrol için 1/1000’lik histamin fosfat solüsyonu, negatif kontrol için fosfat tampon- lu serum fizyolojik kullan›ld›. Total IgE incelemesi için DPC firmas›na ait total IgE kitleri ile DPC firmas›na ait immünite hormon cihaz› ile enzime immunoassay yöntemi ile yap›ld›.

BULGULAR

Çal›flmaya 2-14 yafl aras›, 107 erkek ve 107 k›z olmak üzere toplam 214 hasta al›nd›. Tüm hastalarda ast›m, alerjik rinit, alerjik deri hastal›¤› yönünden aile öyküsü araflt›r›ld›. Aks›r›k, öksürük, burun t›kan›kl›¤›, nefes darl›¤›, h›r›lt›, balgam ç›karma, alerjik deri hastal›¤› gi- bi semptomlar›n varl›¤› sorguland›. Tüm hastalardan IgE düzeyi, akci¤er grafisi, paranazal sinüs grafisi, na- zal smear istendi. Semptomlar muayene bulgular› ve la- boratuvar bulgular› sonucu bronflial ast›m ya da allerjik rinit tan›s› alm›fl ve en az 6 ayd›r ast›m alerji polikli-

ni¤inden takipli hastalar çal›flma kapsam›na al›nd›. Ça- l›flmada yer alan en küçük hasta 2, en büyük hasta ise 14 yafl›nda idi. Hastalar›n yafl ortalamas› 5.6±2.70 olarak saptand›.

Aileleden al›nan al›nan öyküye göre 36 hastada ailede ast›m, allerjik rinit ya da alerjik deri hastal›¤› öyküsü vard›. Aile öyküsü müspet olanlarda hamamböce¤i aler- jisi, aile öyküsü müspet olmayanlara göre belirgin ola- rak daha fazla idi. Ast›m ya da alerjik riniti olan hasta- lardan 21’inde ilave olarak alerjik deri hastal›¤› mev- cuttu. Alerjik deri hastal›¤› olan hastalar›n sadece iki- sinde hamam böce¤i alerjisi pozitifli¤i saptand›.

Çal›flmaya al›nan hastalar›n 176’ s› bronflial ast›m ve geri kalan 38’inde alerjik rinit tan›s› alan hastalar olufl- turmaktayd›. Hastalarda aks›r›k, öksürük h›r›lt›, nefes darl›¤›, balgam gibi semptomlar sorguland› ve en s›k rastlanan semptom öksürüktü.

Hastalar›n tümünde total IgE düzeyi bak›ld› ve toplam 90 hastada serum IgE düzeyleri yafla uyan normal de-

¤erlein üzerinde bulundu.

Hamam böce¤ine karfl› deri pozitifli¤i saptanan hasta- lardan 3’ü allerjik rinit, kalan di¤eri ise bronflial ast›m tan›s› alm›fl hastalardan oluflmakta idi. Deri testleri sonucunda toplam 16 hastada hamam böce¤i alerjisi bulundu. Bak›lan alerjenler aras›nda hamam böce¤i d›- fl›ndaki alerjenlere karfl› 93 hastada deri pozitifli¤i sap- tand›. 11’inde hamam böce¤i allerjisi ile birlikte di¤er alerjenlerden birine veya bir kaç›na karfl› deri pozitifli¤i saptand›.

TARTIfiMA

Ast›ml› hastalar›n bir k›sm›nda çevresel alerjenlere kar- fl› afl›r› duyarl›l›k sonucu ast›m krizleri ortaya ç›kabil- mektedir. Bu çevresel alerjenlerin saptanarak bunlara karfl› gerekli önlemlerin al›nmas› ve tedavi uygulana- bilmesi amac›yla deri testleri gelifltirilmifltir. Çal›fl- mam›zda, çevresel bir alerjen olarak hamamböcekleri- nin ast›ml› hastalardaki s›kl›¤›n› araflt›rd›k. Bu konuda tüm dünyada yap›lm›fl bir çok çal›flma mevcut olmakla beraber, ülkemiz hastalar›ndaki hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›n› araflt›rmak aç›s›ndan çal›flmam›z önem tafl›- maktad›r.

Amerika’dan Garcia ve ark.’n›n yapt›¤› bir çal›flmada,

Göztepe T›p Dergisi 19: 69-72, 2004

70

(3)

’de rutin allerjik araflt›rmalarda hamamböce¤i alerjisine bakman›n gerekli olmad›¤›n› savunmaktad›r. Türkiye-

’de ast›ml› hastalarda yap›lan rutin incelemelerde ha- mamböce¤i alerjisine bakman›n pek de gerekli olma- d›¤›n› söyleyebiliriz.

Hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤› hamamböce¤i türleri ara- s›nda da farkl›l›k göstermektedir. Japonya’da yap›lan bir çal›flmada, Periplanata japonica’ya karfl› ast›ml›

hastalarda % 15.7 oran›nda duyarl›l›k saptan›rken, Blatella germanica’ya karfl› % 29.4 oran›nda duyarl›l›k saptanm›flt›r (6). Çal›flmam›zda teknik imkan›zl›klar ne- deniyle böyle bir çal›flma yap›lamad›. Ancak Türkiye-

’nin co¤rafi konumuna bak›larak Avrupa ve Asya’daki sonuçlar göz önüne al›nd›¤›nda, ülkemizde en yüksek duyarl›l›¤›n Blatella germanica’ya karfl› olabilece¤i tah- min edilebilir.

Kang ve ark.’n›n yapt›¤› bir çal›flmada hamamböce¤i allerjisi olan hastalar›n % 67’sinde serum total IgE düzeylerinin belirgin olarak yüksek oldu¤u görülmüfltür

(7). Bu oran, bizim çal›flmam›zda buldu¤umuz oran›n hemen hemen ayn›s›d›r. Biz de hamam böce¤i alerjisi olan 16 hastam›z›n 13’ünde serum IgE düzeyini yafla göre normal de¤erlerin üzerinde bulduk.

Sarpong ve ark.’n›n yapt›¤› bir araflt›rmada, hamam- böce¤i allerjisinin düflük sosyoekonomik seviyelerdeki hastalarda ve 11 yafl›n üzerinde de s›k oldu¤u gösteril- mifltir (8). Bizim hasta grubumuzda hastalar›n sosyo- ekonomik düzeylerinin eflit olmas› ve hastalar›m›z›n yafl da¤›l›m›n›n 2-14 olmas› nedeniyle bu konuda yo- rum yapmam›z mümkün olmad›.

Çal›flmam›z s›ras›nda hamamböce¤i alerjisi yan›nda di¤er s›k rastlan›lan alerjenlere karfl› da deri testleri uy- guland›. Sonuç olarak, daha önce Hacettepe Üniversite- si’nden Kalyoncu ve ark. Türkiye’deki ast›ml› hastalar- da hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›n› ev tozu akar› ve polen allerjisi s›kl›¤›ndan sonra üçüncü s›rada bulmufllard› (9). Biz de çal›flmam›zda ayn› sonuçlar› ald›k.

Daha önce de¤inildi¤i gibi, hamamböce¤i duyarl›l›¤›

olan ast›ml› hastalarda steroide ba¤l› ba¤›ml›l›k art- m›flt›r. Bu hastalarda immünoterapinin rolünü araflt›r- mak için Kong ve ark. 5 y›l boyunca hamamböce¤i alerjisi olan hastalarda immünoterapi uygulam›fllar ve sonuçta bu tedavinin semptomlar› ve medikal tedaviye olan ihtiyac› azaltt›¤›n› saptam›fllard›r. Bu faydan›n ast›ml› hastalarda hamamböce¤i s›kl›¤›n›n, hastalar›n

yaflad›¤› co¤rafi bölgelere göre farkl›l›k arzetmekle beraber % 30.1-43.6 aras›nda de¤iflti¤i gösterilmifltir (2). Çal›flmam›zda, ‹stanbul’un de¤iflik semtlerinden gelen hastalar aras›nda hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤› % 7.4 olarak saptand›. Bu oran ülkemizdeki hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›n›n Amerika’dakine oranla çok daha dü- flük oldu¤unu göstermektedir.

Ast›m›n belirli antijenlere uzun süre ve belirli bir dozun üzerinde maruz kal›nmakla da oluflabilece¤i bilinmekte- dir. Bu amaçla Kang ve ark., Gine domuzlar›na uzun süreli olarak yüksek dozda aerosol haline getirilmifl ha- mamböce¤i antijenleri solutarak bu domuzlar› bir süre sonra hamamböce¤ine duyarl› ve astmatik hale getir- mifllerdir. Çal›flmada, hamamböce¤i antijenlerinin di¤er antijenlere karfl› duyarl›l›¤› art›rmad›¤› görülmüfltür (3). Biz de çal›flmam›z› yaparken ailelerden evlerinde ha- mamböce¤i olup olmad›¤›n› sorgulamay› planlam›flt›k.

Ancak, ailelerin bu konuda dürüst davranmamas› ne- deniyle (hemen hemen hiçbir aile evinde hamamböce¤i oldu¤unu kabul etmiyordu) bundan vazgeçmek zorunda kald›k. Bununla beraber, hamamböce¤ine karfl› deri po- zitifli¤i saptanan her hastan›n hamamböce¤i antijenine maruz kald›¤›n› söylemek her zaman mümkün de¤ildir.

Witteman ve ark.’n›n yapt›¤› bir çal›flmada, ev tozu akarlar›na karfl› duyarl›l›¤› olan ast›ml› hastalar›n % 30’unda RAST inhibisyon çal›flmalar› ile D. Ptero- nyssninus ile hamamböce¤i antijenleri aras›nda çapraz reaksiyon oldu¤u saptanm›flt›r (4). Bizim çal›flmam›zda ise D. Pteronyssninus duyarl›l›¤› olan hastalar›n sadece

% 11’inde hamamböce¤i duyarl›l›¤› bulundu.

Florida Üniversitesi’nde yap›lan bir çal›flmada, hamam- böce¤i alerjisi s›kl›¤› (% 16) Garcia ve ark.’n›n buldu¤u s›kl›¤a göre (% 30.1-% 43.6) bizim sonuçlar›m›za daha yak›nd›r. Daha önemlisi, bu çal›flmada hamamböce¤i s›kl›¤›n›n oturulan evin kalitesi ile çok yak›ndan iliflkili oldu¤unu göstermifltir. Betonarme evlerde oturan hasta- larda hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤› % 22 oran›nda bu- lunurken, ahflap evlerde oturan hastalarda hiç hamam- böce¤i duyarl›l›¤› görülmemifltir (5). Oturulan evlere ilaveten ayn› ülkede farkl› co¤rafi bölgelerde de ha- mamböce¤i alerjisi s›kl›¤› farkl›l›k göstermektedir.

Garcia ve ark.’n›n % 30.1-43.7’lik s›kl›¤›na karfl›n, ‹s- viçre’den Mosiman hamamböce¤i alerjisini % 6.3 gibi bizim de¤erlerimize çok yak›n bir de¤erde bulmufltur.

Bu s›kl›¤› göz önünde bulunduran Mosimann, ‹sviçre-

T. Akçay ve ark., Bronflial ast›m ve alerjik rinitli türk çocuklar›nda hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›

71

(4)

immünoterapi sonras› hamamböce¤ine karfl› IgG ti- pinde blokan antikor oluflumuna ba¤l› oldu¤u düflü- nülmektedir.

SONUÇ

Di¤er alerjenlerde oldu¤u gibi, hamamböce¤i alerjisi s›kl›¤›n›n ülkeden ülkeye farkl›l›k gösterdi¤i bir kez da- ha ortaya konmufltur. Her ülkenin kendinde görülen s›k- l›¤a göre tan› ve tedavide gerekli önlemleri almas› aç›- s›ndan çal›flmam›z önem tafl›maktad›r. Betonarme ev- lerde hamamböce¤i s›kl›¤›n›n belirgin olarak fazla ol- du¤unu düflünürsek, modernleflmeye paralel olarak be- tonarme binalar›n giderek artt›¤› ülkemizde gelecekte bu konudaki çal›flmalar tekrarlanarak gerekirse hamam- böce¤i antijenlerine yönelik deri testleri ast›ml› hasta- lar›n incelenmesinde rutin hale getirilebilir

KAYNAKLAR

1. Neyzi O: Pediatri. 3rd Ed., Nobel T›p Kitabevi, ‹stanbul, 615,

2002.

2. Garcia DP, Corbett ML, Sublett JL, et al: Cockroach allergy in Kentucky: a comparison of inner city, suburban, and rural small town populations. Ann Allergy 72(3):203-8, 1994.

3. Kang BC, Kambara T, Yun DK, et al: Development of cock- roach-allergic guinea pig by simple room air contamination. Int Arch Allergy Immunol 107(4):569-72, 1995.

4. Witteman AM, van den Oudenrijn S, van Leeuwen J, et al: IgE antibodies reactive with silverfish, cockroach and chironomid are fre- quently found in mite-positive allergic patients. Int Arch Allergy Immunol 108(2):165-9, 1995.

5. Barnes KC, Brenner RJ: Quality of housing and allergy to cock- roaches in the Dominican Republic. Int Arch Allergy Immunol 109(1):68-72, 1996.

6. Onoue Y, Murakami G, Takayanagi M, et al: Study of cock- roach allergy in asthmatic children. The positive rates and antigenici- ty of cockroach allergen. Arerugi 44(10):1207-15, 1995.

7. Kang BC, Wu CW, Johnson J: Characteristics and diagnoses of cockroach-sensitive bronchial asthma. Ann Allergy 68(3):237-44, 1992.

8. Sarpong SB, Hamilton RG, Eggleston PA, et al: Socioeconomic status and race as risk factors for cockroach allergen exposure and sensitization in children with asthma. J Allergy Clin Immunol 97(6):1393-401, 1996.

9. Kalyoncu AF, Coplu L, Selcuk ZT, et al: Survey of the allergic status of patients with bronchial asthma in Turkey: a multicenter study. Allergy 50(5):451-5, 1995.

Göztepe T›p Dergisi 19: 69-72, 2004

72

Referanslar

Benzer Belgeler

Hiperkalsiüri saptanan çocuklarda üriner infeksiyon, hematüri ve ailerinde üriner tafl s›kl›¤› aç›s›ndan anlaml› bir fark bulundu.. Çal›fl- malarda elde

Bu çal›flmada, M tuberculosis ile karfl›laflm›fl olman›n bir göstergesi olarak kabul edilen bu ajana karfl› gecik- mifl hipersensitivite reaksiyonu pozitifli¤i ile atopinin

Yabancı sermayeye ilâç aktif maddeleri yapmaları hususundaki telkinler üzerine karşı tedbir o'arak yabancı fabrikalar (dışarıda ya- pıp memleketimize satmak istedikleri)

Avrupa ile Türkiye arasındaki yaratıcı diyalog, bugüne dek ağırlıklı olarak İstanbul ve Ankara gibi büyük kentlere odaklanmışken, diğer şehirlerde yürütülen

İzmir, benim gibi yeni yerleşenler için bembeyaz bir sayfa ve kültürel olarak çok zengin.. İstanbul ise tamamen tüketim toplumuna

[r]

 Açık öğretim lisans (4 yıllık) ve ön lisans (2 yıllık) programlarını tercih edebilmek için - Ġlgili YGS Puan Türünde - En az 140 puan.. 

Dünya’da birçok ülkede hızla yayılan (Covid 19)Koronavirüs salgını nedeniyle ülkemizde alınan tedbirler doğrultusunda bizler de Tunceli Milli Eğitim ailesi olarak eğitim