Genel Yatırım Tavsiyeleri 5 Mayıs 2016

(1)

Genel Yatırım Tavsiyeleri

5 Mayıs 2016

(2)

• Son Veriler

• Gündem

• Piyasalara Genel Bakış

• Beklentilerimiz

o

TL Tahvil ve Bonolar

o

Pariteler

o

Eurobondlar

o

Altın

o

Hisse Senetleri

• Önemli Göstergelerin Performansı

İçindekiler

5 Mayıs 2016 Bu sayfa raporun ayrılmaz bir parçasıdır. Lütfen raporun sonundaki çekinceyi dikkate alınız.

(3)

• BIST-100 Endeksi: 79.382; %-2,08; işlem hacmi 5,6 milyar TL

• Tahvil/Bono: Gösterge: %9,51 (15 bps) ; 10 Yıllık Tahvil: %9,63 (17 bps)

• Usd/TL: 2,94 %3,00

• Döviz Sepeti/TL: 3,16 %3,00

• Altın: 1.281 Usd %0,20

• ABD 10 Yıllık Tahvil: %1,78 (bir önceki gün 1,79%)

• VIX: 16,00 (bir önceki gün 15,60)

• CDS Türkiye: 260 (bir önceki gün 249) Son Veriler

Gündem

Son Veriler & Gündem

11:00 Euro Bölgesi- ECB Ekonomik Bülten Yayınlayacak 14:00 TR- Haftalık Bankacılık Datası

15:30 ABD - İşsizlik Başvuruları (beklenti: 260K, önceki: 257K)

(4)

Piyasalara Genel Bakış

Mayıs ayı başından bu yana yaşanan risk algısındaki daralma, global hisse senedi endekslerinde satış baskısı oluşturmaya devam ediyor. Mevsimsel olarak hisse senetlerinin ve riskli varlıkların Mayıs ayında zayıf performans göstermesi ile ortaya atılan ‘Mayısta sat git’ sözünün sıklıkla tekrar dile getirilmeye başlandığı piyasalarda dün de satıcılı seyrin devam ettiğini gördük. Avrupa piyasalarında Air France, Anheuser-Busch, Dialog Semi gibi şirketler tarafından gelen zayıf bilanço rakamlarının da etkisiyle; Almanya Dax %0.99, Fransa CAC40 %1.09, İngiltere FTSE 100 %1.19, Stoxx 600 %1.12 geriledi. Eurozone bölgesinde beklenti üzerinde 53 gelen PMI rakamı da düşüşlere engel olamadı. Amerika seasında da düşüşler devam ederken Dow Jones günü %0.56, S&P 500 %0.59 düşüşle kapattı. Teknoloji şirketlerinin yine relatif kötü performans göstermesi ile Nasdaq %0.79 düşüşle günü tamamladı.

Defansif sektörler arasında elektrik, su, gaz dağıtımı yapan şirketler ve temel tüketim ürünleri üreten şirketler artı performans gösterirken, enerji ve sanayi %1.30 civarında düşüşle en kötü performans gösteren hisse gruplarıydı.

Veri tarafında Amerika’da bugün işsizlik verisini yarın ise merakla beklenen tarım dışı istihdam verisini takip edeceğiz(Beklenti: 200.000 artış). Bugün sabah saatlerinde Asya piyasalarında hisse senetlerinin yedinci günde de düşüşe devam ettiğini ve doların yen karşısında toparlandığını görüyoruz. Çin ve Hong Kong piyasalarında yataya yakın bir seyir söz konusu iken, Japonya, Endonezya ve Güney Kore piyasaları tatil dolayısıyla kapalı. Amerika endekslerinin vadeli kontratlarına baktığımızda dün yaşanan düşüş sonrasında %0.30 civarında yükselişlerle bir toparlanma eğilimi, dolarda sakin bir seyir var. Emtia tarafında metaller ve enerji gruplarında yükselişler dikkat çekiyor. Petrol tekrar $45 seviyelerine atak yaparken, altın $1.275 desteği üzerinde konsolide oluyor. $1.305 altında yukarıda izleyeceğimiz ilk direnç seviyesi, değerli metal önümüzdeki günlerde de risk iştahındaki gerilemden olumlu etkilenmeye devam edecektir.

Teknik tarafta ise piyasada son dönemde yaşanan yatay seyrin ardından, pazartesi günü 85,000 desteğinin kırılmasıyla onaylanan aşağı hareket sürüyor. Son üç işlem gününde oluşan satış baskısının -%7'ye ulaştığını gözlemlediğimiz piyasada, güne devam edecek aşağı seyirle başlanacağını düşünüyoruz.Açılışta 77,500 seviyesini ilk önemli destek olarak alacağımız piyasada, bu nokta altındaki hareketler satış baskısının devamını getirecektir.

Bu durumda ise bir alt noktada bulunan ve ana destek olarak aldığımız 75,000 seviyesi hedeflenecektir. Piyasada son günlerde devam eden sert satış baskısının henüz taban oluşturduğununa yönelik gerçekleşmiş bir sinyal bulunmuyor. Bu çerçevede endeksin orta vadeli yükseliş potansiyelini koruyabilmesi için geri çekilmelerde 75,000 üzerinde dengelenmesi gerekiyor. 75,000 ana desteği altındaki olası hareketlerin ise piyasada önümüzdeki dönemde 71,800 ve 69,500 seviyesine yönelik baskı oluşturabileceğini göz önünde bulunduruyoruz.Bundan hareketle pazartesi günü 85,000 desteğinin kırılmasıyla kapatılmasını önerdiğimiz yükseliş yönündeki pozisyonların ardından, piyasa seyrini şu aşamada aşağı yönde izlemeyi sürdürüyoruz.

(5)

Eur/Usd paritesi dün sabah Euro Bölgesi ‘nde açıklanan hizmet ile bileşik PMI verileri sonucunda 1,1470 seviyesinin altına geriledi. Nisan ayını yansıtan Euro Bölgesi hizmet PMI verisi 53.1, bileşik PMI ise piyasa beklentisine paralel olarak 53.0 düzeyinde geldi. Data sonrası yapılan açıklamada Avrupa Merkez Bankası politikalarının ekonomik büyümeyi desteklemesine rağmen büyüme hızının henüz beklenenden yavaş ve enflasyonun çok düşüş olduğu vurgusu yapıldı.

Öğleden sonra ise ABD‘de Nisan ayını yansıtan ADP özel sektör değişimi 195 bin olan beklentinin altında Şubat 2014'den beri görülen en düşük seviyede 156 bin olarak açıklandı. ADP detaylarına bakıldığında üretim ve imalat sektörü istihdam rakamlarında azalış göze çarptı. Günün son önemli verisinde ise ABD fabrika siparişlerinin Mart ayında %1,1 ile beklentiler üzerinde arttığını gördük. ABD ADP verisi ile birlikte yukarı yönde tepki veren Eur/Usd paritesi peşinden gelen ve beklentilerin üzerinde kalan fabrika siparişleri verisi ile birlikte yeniden 1,1480 seviyesine geri çekildi.Dolar Endeksi tüm bu gelen veriler sonunda yukarı yönde hareketine devam ederken gün içinde 93,40 seviyesine kadar yükseldi.

Bugün ABD’den haftalık işsizlik başvuruları rakamları takip edilecek. Cuma günü ise risk iştahı açısından önemli olan ABD işgücü piyasası verileri açıklanacak. Veri iyi gelirse global piyasalarda Usd'nin güçlenmesi kanımızca daha olası. Veri kötü gelirse, risk iştahı biraz daha gerileyebilir. Ayrıca, Yen'in sert şekilde yükselmesinin ardından BOJ'un müdahale edebilme (etkinliği ilk aşamada sınırlı kalsa bile) olasılığı kanımızca az değil. Bu nedenle Eur/Usd'de 1,17 seviyesini önemli direnç ve kısa vadeli zirve seviye olarak görüyoruz. Özetle Usd'nin önümüzdeki kısa vadede biraz daha zayıflaması söz konusu olsa bile, daha fazla düşüş potansiyeli azalıyor.

Eur/Usd bu sabah 1,1485 seviyesinde. Cuma günü gelecek ABD verileri paritenin yönü ve global risk algısının artması konusunda belirleyici olacak. Yarın açıklanacak ABD'de TDI ve özellikle enflasyon ile ilişkisi nedeniyle ortalama saatlik kazanç artışları verisine odaklanacağız. TDI istihdam verisinde beklenti 200,000 seviyesinde.

Ortalama saatlik kazançlarda ise aylık %0,3 artış bekleniyor. ABD’de beklentiler altında kalacak veriler paritenin 1,15 bölgesinin üzerine yerleşmesi, paritede yükselişin tekrar kısa vadeli zirve olarak gördüğümüz 1,17 seviyesini hedeflemesine neden olabilir. Dün güçsüz gelen ADP rakamlarına rağmen istihdam rakamlarında bir bozulmaya işaret eden veri gelme olasılığını düşük görüyor, Eur/Usd’de aşağı yöndeki seyri daha olası görüyoruz. 1,1450 ve 1,1390 seviyeleri destek, dirençler ise 1,1540 ve 1,1600.

Eur/Usd

(6)

Dün iç politikadan gelen haberler olumsuz sürpriz oldu. Gece yarısı yurtdışı piyasalarda 2,97 seviyesine doğru çıkan Usd/TL, sonrasındaki kısmi toparlanma ile 2,94 seviyesine gerilemiş durumda. Geçtiğimiz hafta sonunda 3,00 seviyesinde olan Döviz Sepeti/TL, 3,15 seviyesindeki önemli eşiğini geçtikten sonra bu sabah 3,16 seviyesinde, diğer bir deyişle %5,3 oranında değer kaybetmiş durumda. Geçtiğimiz yıl önemli sayıda seçimi geride bırakan ve 4 yıl boyunca seçim olmayacağı öngörülen Türkiye’de son dönemlerin gündem başlıkları ekonomi ve global piyasalar ağırlıklı iken bu sabah itibarı ile iç politika gündemin en üstüne yerleşti. Erken seçime yönelik soru işaretleri, yeni kabine ve özellikle yeni ekonomi bakanı, enflasyon odaklı bir bakış açısından büyüme odaklı para politikalarına geçilebileceği yönünde artabilecek endişeler, parlamentodan yeni bir partinin çıkıp çıkmayacağı, yatırımcıların cevabını arayacağı ve piyasaların trendini şekillendirecek önemli parametreler haline geldi.

Yurt dışında ise risk iştahı açısından önemli olan dünkü ABD verileri karışık görünüm verdi. ABD hizmet PMI verisi beklentilerin üstünde morale işaret etti. Sonrasında açıklanan fabrika siparişleri verisi ise %0,8 büyüme ile beklentileri aştı ve piyasaların risk iştahı biraz düzeldi. Son olarak açıklanan ABD petrol stokları ise beklentilerin üstünde artışa işaret ederek riskli varlıklara gelen tepki alımlarının geri alınmasına neden oldu; petrol geriledi ve GOP varlık sınıflarında yeni bir satış dalgası esti. Bu sabah ise Çin’den gelen hizmet sektörü PMI verisi Mart ayının altında, diğer yandan kritik 50 seviyesinin üstünde kaldı. Yatırım ortamı kaygan ve olumlu haber duymaya ihtiyaç var.

Bu hafta TL’nin Döviz Sepeti karşısındaki %5,3 seviyesindeki değer kaybının fiyatlamalara ne dereceye kadar dahil olduğunu söyleyebilmek, global piyasalardaki kırılganlığa bağlı olarak diğer GOP para birimlerinin de baskı altında olması nedeni ile zor. Ancak yukarıda da bahsettiğimiz gibi Döviz Sepeti/TL’de 3,15 seviyesi önemli direnç eşiği idi, şimdi destek konumunda. Bugün Başbakan’ın yapacağı son açıklamalar ve TCMB Başkanı ile Cumhurbaşkanı yapacağı toplantının arsından gelecek ifadeler önemli. Diğer yandan her ne kadar Türkiye’de gündemde alt sıralara gerilebilmiş bile olsa, global piyasalardaki trend, TL’deki baskının azalması veya artırmasına katkıda bulunabilir.

Global piyasaların gündemin en başına FED’in faiz artışından ziyade global ekonominin resesyona girip girmeyeceği yerleşmiş durumda. Bu çerçevede Cuma günü ABD’den gelecek işgücü piyasası verileri oldukça kritik.

Ocak ayından itibaren TL’de başlayan güçlenme trendinin, Döviz Sepeti/TL’de 3,15’in kırılması ile zayıflamaya girdiği yönünde sinyal verdiğini belirtmek istiyoruz. Diğer yandan bu sabah itibarı ile GOP para birimlerindeki rahatlama sonrasında Usd/TL’de 2,91 seviyesine doğru tepki gelebileceğini düşünüyor, bir sonraki denemede 2,93’ün kırılması halinde ilk direnç hedefin olan 2,98 seviyesinin hedefleneceğini tahmin ediyoruz. Bu seviyenin de kırılması için global piyasalardan da kötümserlik yaratacak veri gelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Gerçekleşmesi durumunda 3,01 hedefe girebilir. Usd/TL’de 3,05 seviyesi, önümüzdeki haftalarda global piyasalardaki ortama bağlı olarak gündeme gelebilecek kritik eşik.

Usd/TL

(7)

Dün iç politikadan gelen haberler olumsuz sürpriz oldu. Gece yarısı yurtdışı piyasalarda 3,43 seviyesine yaklaşan Eur/TL, sonrasındaki kısmi toparlanma ile 3,39 seviyesine gerilemiş durumda. Geçtiğimiz hafta sonunda 3,00 seviyesinde olan Döviz Sepeti/TL, 3,15 seviyesindeki önemli eşiğini geçtikten sonra bu sabah 3,16 seviyesinde, diğer bir deyişle TL %5,3 oranında değer kaybetmiş durumda. Geçtiğimiz sene önemli sayıda seçimi geride bırakan ve 4 yıl boyunca seçim olmayacağı öngörülen Türkiye’de son dönemlerin gündem başlıkları ekonomi ve global piyasalar ağırlıklı iken bu sabah itibarı ile iç politika gündemin en üstüne yerleşti.

Erken seçime yönelik soru işaretleri, yeni kabine ve özellikle yeni ekonomi bakanı, enflasyon odaklı bir bakış açısından büyüme odaklı para politikalarına geçilebileceği yönündeki olasılık yatırımcıların cevabını arayacağı ve piyasaların trendini şekillendirecek önemli parametreler haline geldi.

Yurt dışında ise risk iştahı açısından önemli olan AB hizmet ve imalat PMI veriler beklentilerin biraz üstünde gelirken, perakende satışlardaki ivme kaybı kırılgan moralin biraz daha düşmesine neden oldu. ABD verileri ise ise karışık görünüm verdi. Hizmet PMI verisi beklentilerin üstünde kaldı. Sonrasında açıklanan fabrika siparişleri verisi ise %0,8 büyüme ile beklentileri aştı ve piyasaların risk iştahı biraz düzeldi. Son olarak açıklanan ABD petrol stokları ise beklentilerin üstünde artışa işaret ederek riskli varlıklara gelen tepki alımlarının geri alınmasına neden oldu; petrol geriledi ve GOP varlık sınıflarında yeni bir satış dalgası esti. Bu sabah ise Çin’den gelen hizmet sektörü PMI verisi Mart ayının altında, diğer yandan kritik 50 seviyesinin üstünde kaldı, ancak yatırım ortamı kaygan ve olumlu haber duymaya ihtiyaç var.

Bu hafta TL’nin Döviz Sepeti karşısındaki %5,3 seviyesindeki değer kaybının fiyatlamalara ne dereceye kadar dahil olduğunu söyleyebilmek, global piyasalardaki kırılganlığa bağlı olarak diğer GOP para birimlerinin de baskı altında olması nedeni ile zor. Ancak yukarıda da bahsettiğimiz gibi Döviz Sepeti/TL’de 3,15 seviyesi önemli direnç eşiği idi, şimdi destek konumunda. Bugün Başbakan’ın yapacağı son açıklamalar ve TCMB Başkanı ile Cumhurbaşkanı yapacağı toplantının arsından gelecek ifadeler önemli. Diğer yandan her ne kadar Türkiye’de gündemde alt sıralara gerilebilmiş bile olsa, global piyasalardaki trend, TL’deki baskının azalması veya artırmasına katkıda bulunabilir. Global piyasaların gündemin en başına FED’in faiz artışından ziyade global ekonominin resesyona girip girmeyeceği yerleşmiş durumda. Bu çerçevede Cuma günü ABD’den gelecek işgücü piyasası verileri oldukça kritik. Bu sırada, Euro’nun global piyasalarda zayıflama süreci içinde olduğumuzu belirtelim.

Ocak ayından itibaren TL’de başlayan güçlenme trendinin, Döviz Sepeti/TL’de 3,15’in kırılması ile zayıflamaya girdiği yönünde sinyal verdiğini belirtmek istiyoruz. Diğer yandan bu sabah itibarı ile GOP para birimlerindeki rahatlama sonrasında Eur/TL’de 3,34 seviyesine doğru tepki gelebileceğini düşünüyor, bir sonraki denemede 3,37’nin kırılması halinde ilk direnç hedefin olan 3,42 seviyesinin hedefleneceğini tahmin ediyoruz. Bu seviyenin de kırılması için global piyasalardan da kötümserlik yaratacak veri gelmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Gerçekleşmesi durumunda 3,46 hedefe girebilir. Eur/TL’de 3,51 seviyesi, önümüzdeki haftalarda global piyasalardaki ortama bağlı olarak gündeme gelebilecek kritik eşik.

Eur/TL

(8)

Dün iç politikadan gelen haberler olumsuz sürpriz oldu. Geçtiğimiz yıl önemli sayıda seçimi geride bırakan ve 4 yıl boyunca seçim olmayacağı öngörülen Türkiye’de son dönemlerin gündem başlıkları ekonomi ve global piyasalar ağırlıklı iken bu sabah itibarı ile iç politika gündemin en üstüne yerleşmiş durumda. Erken seçime yönelik soru işaretleri, yeni kabine ve özellikle yeni ekonomi bakanı, enflasyon odaklı bir bakış açısından büyüme odaklı para politikalarına geçilebileceği yönünde artabilecek endişeler yatırımcıların cevabını arayacağı ve piyasaların trendini şekillendirecek önemli parametreler haline geldi.

Bugün Başbakan’ın yapacağı son açıklamalar ve TCMB Başkanı ile Cumhurbaşkanı yapacağı toplantının ardından gelecek ifadeler önemli olabilir. Yurtiçinde bu gelişmelere odaklanmışken yurt dışında ise risk iştahı açısından önemli olan ve yarın açıklanacak ABD istihdam verileri takip edilecek. Her ne kadar Türkiye’de gündemde alt sıralara gerilebilmiş bile olsa, yarın gelecek datalar sonrası global piyasalardaki trend TL varlıklar üzerinde oluşan baskının azalması veya artmasına neden olabilir.

Dün satışların devam ettiği piyasada 10 yıllık TL tahvil faizi yükselerek günü %9,63 seviyesinde kapattı. İç politikadaki gelişmeler sonrasında 10 yıllık TL tahvilde %9,90-10 seviyesinde destek aranacağını tahmin ediyoruz. Cuma günü ABD’den gelecek verilerin kaygan zemin üzerinde ilerleyen global piyasalarda risk iştahını azaltması halinde

%10,50 desteğinde dengelenme çabası görebiliriz.

Ancak iç politikadaki hareketliliğin daha da artması halinde ise %11,50 seviyesindeki diğer desteğe doğru yükselişin önünün açılabileceğini eklemek istiyoruz.

TL Bono

10 Yıllık Gösterge Tahvil 2 Yıllık Gösterge Tahvil

(9)

Nisan ayı makro verileri Mart ayının gerisinde kalıyor. Küresel piyasaların toparlaması ivme kaybediyor. Bu durum piyasalardaki satış baskısının sürmesine neden oluyor. Finansal piyasalar artan bir biçimde ekonomik verilere odaklanıyor.

Piyasalar açısından bir parametre haline gelen petrol, ABD stoklarının artışa işaret etmesine rağmen değer kazancı elde etti. Güvenli liman arayışı artırınca ABD 10 yıllık tahvili faizi %1,77 seviyesine indi. Küresel büyümeye ilişkin endişeler VIX endeksini 16,00 seviyesine taşımış durumda. Türkiye 5 yıllık CDS dün 20 puanın üzerinde artışla 268 puanda.

Küresel piyasalara paralel hareket eden TL varlıklar son günlerde iç politikada hareketlilik ile negatif yönlü ayrışma gösteriyor. Ankara’daki gelişmelerin global piyasalarda satış baskısının olduğu bir döneme denk gelmesi, TL varlıklara dair endişelerin daha fazla hissedilmesine yol açıyor. Özetle 2015 yılında iki seçimi geride bırakan Türkiye için, yeni hükümet ile yeni ekonomi yönetiminin kurulacağı ve iç siyasi gelişmelerin bir kez daha öne çıkacağı bir döneme gireceğimizi gösteriyor. Bu süreçte küresel piyasaların olumluya dönmesi, TL varlıkların ve dolayısı ile Türkiye Eurobondlarının nefes almasını sağlayabilir, aksi halde TL varlıklarda negatif fiyatlamanın artabileceğini düşünüyoruz.

Türk eurobonlarının birim fiyatlarında düne göre sabah itibari ile 1 – 1,5 Usd değer kaybı var. Günün devamında Türk eurobondlarında sınırlı satıcılı seyrin devamını bekliyoruz.

(*) Kısa: 3 Yıla Kadar / Orta: 3-10 Yılı Kadar / Uzun: 10-20 Yıla Kadar / Çok Uzun: 20 ve Üzeri

Eurobond

2043 Vadeli Eurobond 2034 Vadeli Eurobond 2025 Vadeli Eurobond

(10)

Yarın açıklanacak ABD TDI verisi öncesinde dün açıklanan ADP özel sektör istihdam verisi beklentilerin altında kalarak Altında öğleden sonra bir miktar yükselişe neden oldu. Data sonrasında 1290 Usd seviyesini zorlasa da bu seviyeyi aşmakta başarılı olamadı. Cuma günü gelecek istihdam verileri ABD’de ekonomik toparlanmanın ikinci çeyrekte hız kazanma ihtimalini belli edecek. Minneapolis Fed Başkanı Kashkari yaptığı açıklamada Fed’in normal bir faiz ortamına geri dönmek istediğini ancak faiz artırımı konusunda agresif şekilde hareket etmeyeceğini söyledi. Fed Bölge Başkanları yarın açıklanacak istihdam verileri öncesi, bu hafta boyu yaptığı açıklamalarda Haziran ayında faiz artırımı olacağına ilişkin beklentileri güçlendirmesi Altın fiyatlarında baskı yaratıyor.

Risk iştahı ve enflasyonun güçlenmesi açısından önemli bir gösterge olan petrol fiyatları, ABD'de üretimin son sekiz ayın en hızlı düşüşünü göstermesi ve Kanada'da yangınlar sonucu üretimin azalması ile 45 Usd’nin üstüne geldi. OPEC Haziran ayındaki toplantıda bir öneri olmaksızın üretim kotalarını görüşecek.

ABD'de düşen üretim trendi petrol fiyatlarında yükseliş umutları için önemli bir ümit sağlıyor.

Altın bu sabah 1.280 Usd seviyesinde. Cuma günü açıklanacak ABD'de TDI ve özellikle enflasyon ile ilişkisi nedeniyle ortalama saatlik ücret artışları verisine odaklanacağız. Veriler iyi gelirse global piyasalarda Usd'nin güçlenmesi kanımızca daha olası ve hayal kırıklığı yaratma olasılığını ise daha düşük görüyoruz.

Veriler kötü gelirse, bu sefer yatırımcıların güvenli liman arayışı ile Altın’a talebi artabilir. ABD’den gelecek güçsüz veriler Altın’da 1.290 Usd direncinin aşılmasına ve 1.310 Usd’ye doğru hareketin devamını sağlayabilir. Usd’nin güçlenme olması halinde destekler 1.260 Usd, ardından 1.245 Usd seviyeleri. Genel resimde ve global ekonomilere yönelik net bir toparlanma görene kadar güvenli liman arayışı devam edeceğini için Altın’da yarın ABD verileri açıklanıncaya kadar hafif satıcılı bir seyrin hakim olacağını düşünsek de 1.260 Usd’nin altına sarkmasını beklemiyoruz.

Altın

(11)

Piyasada son dönemde yaşanan yatay seyrin ardından, pazartesi günü 85,000 desteğinin kırılmasıyla onaylanan aşağı hareket sürüyor. Son üç işlem gününde oluşan satış baskısının -%7'ye ulaştığını gözlemlediğimiz piyasada, güne devam edecek aşağı seyirle başlanacağını düşünüyoruz.

Açılışta 77,500 seviyesini ilk önemli destek olarak alacağımız piyasada, bu nokta altındaki hareketler satış baskısının devamını getirecektir. Bu durumda ise bir alt noktada bulunan ve ana destek olarak aldığımız 75,000 seviyesi hedeflenecektir. Piyasada son günlerde devam eden sert satış baskısının henüz taban oluşturduğununa yönelik gerçekleşmiş bir sinyal bulunmuyor. Bu çerçevede endeksin orta vadeli yükseliş potansiyelini koruyabilmesi için geri çekilmelerde 75,000 üzerinde dengelenmesi gerekiyor. 75,000 ana desteği altındaki olası hareketlerin ise piyasada önümüzdeki dönemde 71,800 ve 69,500 seviyesine yönelik baskı oluşturabileceğini göz önünde bulunduruyoruz.

Bundan hareketle pazartesi günü 85,000 desteğinin kırılmasıyla kapatılmasını önerdiğimiz yükseliş yönündeki pozisyonların ardından, piyasa seyrini şu aşamada aşağı yönde izlemeyi sürdürüyoruz.

Hisse Senedi

(12)

Önemli Göstergelerin Performansı

bir teklifi ile aracılık teklifini içermemektedir. / Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. görüşler müşterilerimizin mali durumu ile risk ve getiri tercihlerine uygun olmayabilir. / Bu raporun tümü veya bir kısmı Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.’nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz, üçüncü kişilere gösterilemez veya ileride kullanılmak üzere saklanamaz.«

5 Mayıs 2016 Bu sayfa raporun ayrılmaz bir parçasıdır.

ÇEKİNCE: Bu rapor, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. (Banka) Özel Bankacılık tarafından, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Özel Bankacılık Satış Grubu ile Yapı Kredi Bankası A.Ş. müşterileri için hazırlanmıştır. Bu rapor tarafsız ve dürüst bir bakış açısıyla düzenlenmiş olup, alıcısının menfaatlerine ve/veya ihtiyaçlarına uygunluğu gözetilmeksizin ve karşılığında maddi menfaat elde etme beklentisi bulunmaksızın hazırlanmış bir derlemedir. Bu raporda yer alan bilgi ve veriler, Bankamız tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup; bu kaynakların doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu rapor içerisindeki veriler değişkenlik gösterebilir. / Bu rapor yatırımcıların genel olarak bilgi edinmeleri amacıyla hazırlanmış olup, yatırımcıların bu rapordan etkilenmeyerek kararlarını vermeleri beklenmekte olup; işbu raporla Bankamız tarafından herhangi bir garanti verilmemektedir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı Bankamız hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu rapor hiç bir şekilde menkul değerlerin satın alınması veya satılması için