S o k a k v e c a d d e l e r i m i z i n
Istaribulun sokak ve caddelerinin son yıllardaki görüntüsü kentin düzensizliğile adeta yarışır hale gelmiştir.
Her biri birer mimarî kompozisyon olarak özenle yapılmış bina cepheleri bir süre sonra ölçüsüz, nisbetsiz ve zevksiz ilân tabelâları ile doldurulmaktadır.
Herkes, her firma dilediği büyüklük- te. dilediği yükseklikte tabelâsını hiç bir estetik endişe duymadan yalnız, kendi -ilânının görünümüne önem vererek asıyor.
Belediye, eskiden ilân ve afişlerden bir resim alır ve bunların teşhirinde bir tarife ve ölçü baremi uygulardı. Bu bele- diye resmî kaldırıldFktan sonra sokaklarda elektrik direklerine, duvarlara, bilhassa binaların cephelerine asılan ilânlar tama- men başıboş bırakılmıştır.
Oysa, sokak kaldırımı, ağaçları ve bi- nalarının cephesile ve her şeyi ile bir bütündür. Bu görünüm, kentte oturanların medenî seviyesini gösteren bir ölçüdür de. Ne yazrk ki, son yıllarda bu seviyenin çök, ama pek çok düşmüş olduğunu gö- rüp te, üzülmemek elden gelmiyor. Bu ba- şıbozuklukta biraz da belediyenin rolü var.
Belediyenin afiş ve reklâmlar için her a- çıdan bir yönetmelik kabul etmesi ve uy- gulaması halinde kent sâkinlerinin göz- lerini rahatsız eden bu çirkin duruma bir çare bulunmuş olacaktır.
Z.S.
Beyoğlunda bir caddede gelişi güzel asılan reklâmların meydana getirdiği kar- maşık, çirkin görüntü.. Birbirini iıapatan birbirini maskeleyen bu tabelâlardan bek- lenen (tanıtma) tamamen aksini yarat- maktadır.
Reklâm sahipleri ile ilâncılık firma- ları cadde ve sokakların estetiğini, güzel- liğini bozmak için sanki elele vermişler- dir!..
Kadıköy'de Bahariye caddesinde yeni bir blokun üzerinde, birbirlerinin önüne geçmek için yarışırcasına sallanan bu tabelâların hemen hepsi doktorlarımıza ait. Hepsi kültürlü, aydın kişiler... Ne ya- zık ki, bu çirkin görünüşten hiç ra- hatsız olmayan, yalnız hastalarına, ora- daki mevcudiyetlerini iletmekten başka endişeleri olmayan doktorlarımızın güzel- likten, estetikten nasiblerini almadıkları- nı vurgulayan bir çirkin manzara!