M e ş h u r M i m a r l a r : IV.
Prof. Mimar O. R. Salvisberg
İsviçreli M i m a r O. R. Salvisberg takriben kırk sene A l m a n y a d a çalışarak büyük bir şöhret kazan-dıktan sonra geçen sene Zürihde öldü. Salvisberg vücude getirdiği yüzlerce m ü h i m eserle muasırları arasında en realist mimarlardan biri addolunabilir. Salvisberg bilhassa şehircilik ve halk mahalle-leri tanzimi sahasında birinci sınıf teknisyenmahalle-lerin- teknisyenlerin-den olduğu kadar ayni zamanda güzide bir artistti. 1882 senesinde Bern'de doğdu. Bir değirmencinin oğludur. İlk defa işçi olarak iş hayatına girdi. Son-ra Monako'da ve nihayet Karlsruhe'de mimarî tahsil etti. 1910 senesinde Berlinde bir büro açtı.
Salvisberg A l m a n y a n ı n başşehrinde 1912 se-nesinde ikmal ettiği muazzam Prachtel ticaretha-nesi binasının inşasında tatbik eylediği üslûp ile yeni mimarî pişdarları arasında m ü h i m bir mevki aldı.
Bu yeni mimarî de tezyine müteallik unsurları ancak hususî bir m a n a ifade ettikleri zaman kul-lanıyordu, bilâhara Salrisberg bilhassa şehirciliğe mütedair tetkikler ile uğraştı, en ziyade ucuz ma-halleler meydana getirmeğe çalıştı, 1921 senesinde ikmal olunan Köpenck mahalleleri ile Berlindeki nebatat bahçesi civarında bulunan VVilmersdorf mahallelerinin inşaatına iştirak etti ve meydana getirdiği b ü t ü n eserlerde fuzuli tafsilâttan hoşlan -mıyan hakikî realist bir m i m a r olduğunu gösterdi.
Salvisberg tamamile formalist idi ve bunu eser-lerinin birçoğunda aynen gösterebilmiştir. O n u n formalismi klâsik üslubun prensiplerine dayan-maktadır.
*
Ancak 1925 senesinden sonra bu isviçreli mi-marın formalisme i n h i m a k i yavaş yavaş zail
ol-Salvisbergin portresi
mağa başladı ve eserlerinin tertibinde daha çanlı bir orijinalite görüldü.
1930 senesinde Salvisberg, Züriiı'deki yüksek teknik mektebine profesör oldu, bu şehirde yerleş-ti ve bu sebeple mimarî faaliyeyerleş-tinin ilk devresi kapanmış, ikincisi açılmış oldu. Esasen İsviçre hü-kümeti profesörlüğü kabul etmesi şartı ile senede birkaç milyon franklık iş vermeği mukavele ile kabul ettiğinden, Salvisberg'e yeni ve geniş bir iş sahası açılmış oldu.
İsviçreli mimar, mektebine avdet ettikten son-ra en evvel Bern şehrinde bir u m u m î ve bir de ço-cuk hastahanesi inşa etti, bu binaların yapılışında şahsiyetini gösteren ciddi, vakur, ve h a t t â sert de-nilebilecek bir üslûp kullandı. Bu üslûp bilâhara, hususî vasıfları haiz olmasından dolayı «Salvisberg üslûbu» tesmiye edildi.
Müteakiben Salvisberg aynı şehirde «Suva» Pa-lası vücude getirdi. Bu b i n a n ı n plânı mukavves bir tarzda tertip edilmiş olup ve Ehemnitz'deki meşhur Mendelson binasını andırır. Ancak onun gibi ihtişamlı olmayıp çok sadedir.
Bu binalardan maada Bern üniversitesine ye-ni binalar da inşa etti. Bu binaların da dış kısmı ayni veçhile, sert bir üslûp ile tertip edilmiştir, bu sebepten dolayı da bu binaların hepsinde gayet cid-di, gayet vakur bir gösteriş vardır.
Salvisberg'in Zurih'de kendisi için inşa ettiği evin yapılışındaki teknik ve ruh m ü h i m bir yenilik gösterir, bilhassa binanın hatları, kemerleri ve ışık tertibatı arasında gayet m u n t a z a m bir âhenk hu-sule getirilmiştir.
bü-t ü n binalarda ayni yeniliği bü-tabü-tbik edyiordu. Bu üs-lûp ise tertibatı ve kendisine mahsus vasıfları do-layısiyle yeni bir natüralism üslûbu idi.
Yalnız Salvisberg bu devre içinde bazı bina-larda 1926 senesinden 1928 senesine kadar Berlin-de tasavvur etmiş olduğu an'anevî sakin bir üslûbu da âhenktar bir konsepsiyon dahilinde tatbik etti. Saint-Immer hastahanesinin yapılışı bu düşünü-şün yeni bir incelik içinde, güzide bir timsalini teşkil eder. Zürih Politekniğinin laboratuvar binası da «Salvisberg üslûbu» nu bütün zarafetile temsil etmemektedir. Balde inşa edilmiş olan büyük bir binada Salvisberg üslûbunun bütün ciddiyeti ve vakarı dahilinde ayni ritmi ifade eder ve elyevm mevcut bulunan bilcümle sanayi binalarının en
muhteşemi addolunabilir.
Maamafih sanattaki yüksekliği en ziyade Bal-de inşa ettiği lüks villâsında tezahür etmektedir. Salvisberg bu binanın yapılışına çok itina, göster-miş hemen b ü t ü n kabiliyetini sarfetgöster-miştir.
Salvisberg'in çok zengin ve müteaddit eserleri-nin mecmuuna dair tam bir fikir edinebilmek için bilhassa Balde inşa ettiği sanayi binasile villâsının yapılışında aynen görülmekte olan bu yeni tandan-sı nazarı dikkate almak icabeder.
Herhalde bu temayüllerin şairane bir ifadesi olan tanı vahdet üslûbuna (Cara Bella) den usu-lünün i m k â n dahiline getirileceği melhuzdur. İs-viçreli bunu keşfetmiş, fakat ona vasıl olamamış-tır.